• 360
    elimden geldiğince spor yapmaya çalışsam da pandemi ve ramazan süresince ekmek yemiyorum, pilav yemiyorum ama çikolatalar, pastalar, tatlılar, bisküviler derken 3 kilo almışım. 66 kiloya kadar inen birisi için 69 çok işte. hemen yanlardam simitler hissettirdi.

    neden çünkü hayvan gibi yiyorum. evdeyken 15 dk.da bir buzdolabı kapağını açıp rafları kesen, zuladaki atıştırmalıkların battığı tiplerdenim ben de :(

    yaz geliyor amk sırası mı şimdi kilo almanın?!

    ne güzel kickboks sayesinde hayvan gibi kondisyon ve antrenman temposu sağlamışken, sımsıkı taş gibi dimdik olmuşken (u: :( ) bir anda hepsi bitince kalakalmıştım.

    1 haziran 2020'de yeniden iş yerine dönenlerdenim. evden çalışma olayı bitti.

    kendi adıma bunun en güzel tarafı ritüellerime dönüyor oluşum. kickboks bir süre daha yok ama en azından beslenme disiplinime döndüm.

    if* yapıyorum ben 2 yıldır. bu sayede 17-18 kilo verdim hem de 4-5 ay gibi bir sürede. sonrasında da aynı beslenme şekliyle kilomu da koruyordum. if başlığında anlatmıştım nasıl yaptığımı, merak edenler okuyabilir. (bkz: intermittent fasting/@mocuishle)

    pazartesi günü yeniden başladım, fazla kiloya tahammülüm yok artık, büyük emeklerle bugünlere geldim ve bir daha eskisi gibi olmak istemiyorum. 2 ay sonra 38 bitiyor. yani çanlar mocuishle için çalıyor :(

    peki ne yapıyorum?

    sabah 7.30'da kalkıyorum 1 bardak su içiyorum.

    işe gelince 9-9.30 arası 1 kupa yeşil çay.

    öğle yemeği 13'te. bu saate kadar bir şey yemediğim gibi, if gereği insülin çalıştırabilecek en ufak bir şeker-gıda girişi yapmıyorum.

    çaylar, kahveler şekersiz.

    öğle yemeğini işyeri yemekhanesinde yiyorum, artık ne çıkarsa.

    -ekmek, pilav yok yalnız. kilo vereceğim için şimdi tatlı, börek vs çıkarsa onları da yemeyeceğim.

    sert girdim bu haftaya, tartıya çıktığımda psikolojik sınırıma inene kadar rahat yok!

    öğleden sonra akşama kadar yine şekersiz çay, kahve.

    akşam yemeğinde de protein ve sebze ağırlıklı yemekler, salata, yoğurt neyse onu yiyorum ve kapanış.

    en geç 20'de yemek yeme olayı bitiyor. bu saatten sonra ertesi gün öğle yemeğine kadar açlık bölümü başlıyor. zaten yarısı da uykuda geçiyor. ertesi gün öğle yemeğine kadar böyle.

    şimdi herkesin yazdığı ve aslında hepimizin bildiği gibi olay matematik bir yerde.

    7000 kalori 1 kilo demek.

    sen bu 7000 kaloriyi yemeğinden kesebileceğin gibi sporla da takviye ederek daha kolay yapabilirsin.

    cinsiyet, boy ve kiloya göre değişse de bir insanın günlük ortalama 2000 kalori ihtiyacı olduğunu düşünelim.

    sen yemeklerle 1500 kalori aldın gün içinde, 200 kalori de sporla yaktın. ne oldu 700 kalori açık. 10 gün bunu yaptığında 1 kilo veriyorsun. ayda 3 kilo.

    sporu biraz daha arttırdığında, gün içinde aktif olduğunda, yemekleri de bazal metabolizmanı bozmayacak seviyeye(en az 1200-1300 kalori alınmalı yoksa vücut kıtlık modunu açabilir bu sefer az yesen de vücut lan bir terslik var ben bir depo yapayım, sonra ölmeyelim moduna giriyor) çektiğinde daha da fazlasını verebilirsin.

    dediğim gibi ben biraz demoralize oldum aynaya bakınca, o yüzden biraz sert girdim ama şu 3 kiloyu verince koruma döneminde çok rahat olacağım. o tatlıyı da, böreği de, kuruyemişimi de, meyvemi de doğru zamanlarda yiyeceğim.

    2 sene önce ilk başladığımda öğlen olmak bilmezdi. hayvan gibi acıkırdım, google görsellerden yemek fotoğraflarına bakardım, öyle söyleyeyim :(

    1-2 hafta içinde o moddan çıkıyorsun, kilo verip ayna karşısında inceldiğini görünce, pantolonlar bol gelmeye, içine giremediğin kıyafetleri giyebildikçe gaza geliyorsun.

    o yüzden eğer bir sağlık probleminiz yoksa, şeker hastalığınız yoksa if hayatınızı kurtarabilir.
  • 402
    2 yılda 17 kilo verdiğim eylem. insülin direnci çıkınca(normal seviyenin 6 katı kadar) ciddi bir diyete girdim. hayatımdan şeker, hamur işi, işlenmiş gıda gibi bir çok şeyi çıkarttım. olabildiğince yürüyüş yapmaya çalıştım. işim gereği masa başında sürekli bilgisayar ile uğraşıyorum ve bu biraz negatiflik veriyordu. ama sabırlı olmak gerekiyor.

    kiloyu hızlı vermek değil sağlıklı ve kalıcı vermek doğru olanı bence. 2 yılda kilo artışı yaşamadım. şu an geldiğim seviyenin 2 kilogram daha altına inmem gerekiyor. orayı korumaya başarabilirsem karaciğer yağlanmasından da kurtulurum diye düşünüyorum.

    edit: harf hatası
  • 405
    zor değildir. dünyadaki tek yolu kalori hesabıdır. başka da bilimsel bir yolu yoktur. dünyadaki bütün diyetlerin ana noktası alınan kalorinin yakılandan az olmasıdır. kısacası sonuç aynı ama gidilen yol farklı.

    zor olan zayıflarken kasları ve güç seviyesinin korumaktır. bunun da yolu yüksek oranda proteini artırmaktan geçer. misal ben covid dönemi spora gidemediğimden 11 kg falan verdim çünkü kasları kaç yıl koruyacaksın. ama şu an misal amacım ayda max 1 kg falan çünkü güç kaybı yaşama ihtimali var ve bunu sevmiyorum.

    kalori düşürürken kas ve güç korumak isteyenler için creatine de iyi bir seçenektir.
    edit2: yorumlarım sağlıklı bireyler içindir. herhangi bir hastalığı olan bireyde yapılması gerekenler farklı olabilir.

    edit: az yag ve az karbonhidrat diyetleri arasında kilo verme açısından bilimsel bir fark yoktur.
    https://examine.com/...arb-for-weight-loss/

    https://www.ncbi.nlm.nih.gov/books/NBK537084/
    "most research on low-carb approaches has shown that a low-carb diet, specifically a ketogenic diet, induces rapid weight loss induction. ınitial weight loss is due partly to water loss, but fat loss occurs with adherence to the low-carb approach. with all dietary interventions, as adherence to the diet wanes, the weight loss effect becomes similar to other nutritional approaches after one year."

    kilo verirken de yapmanız gerekenler ağırlık çalışmak ve proteini artırmak bu şekilde kas kaybı yaşamazsınız.
    https://www.ncbi.nlm.nih.gov/...articles/PMC5421125/

    buna ek olarak evet yüksek karbonhidratın genel antrenmanda performansı ile alakası olmasa da yüksek volume ile antrenman yapanlarda yüksek karbonhidrat alınması bu şekilde glikojen sentezi yapılması için önerilmiş.
    https://www.ncbi.nlm.nih.gov/...articles/PMC8878406/

    gene low carb diyetlerin nasıl çalıştığı ve low fat ile aynı olduğu bilgisi, menno hendelmans'dan (kendisinin kim olduğunu öğrenmek için https://mennohenselmans.com/about/)

    https://www.instagram.com/...hid=M2MyMzgzODVlNw==
  • 406
    kalori saymaniza, hatta parmaginizi dahi kimildatmaniza gerek kalmadan, gunluk karbonhidrat alimini 20 gramin altinda tuttugunuz surece tereyagi gibi eriyeceksiniz. vucut birkac hafta icinde asil enerji kaynagi olan yagi yakmaya baslayacak. eli mahkum, zira bunyeyi sikindirik şekerden arindirmis oldunuz.

    kaslarim eriyecek diye de korkmayin. yok öyle bir dunya. ac kalinca kaslarimiz eriseydi, eski caglarda 4-5 gun boyunca av bulamayan insanlar eriyip gider, av pesinde kosmaktan bitap duser ve ölurlerdi. haliyle soyumuz kururdu. unutmayin bu karbonhidrat denen zehir insan beslenme zincirine sonradan girmis bir zimbirti. caglar öncesi insanlar gibi dusunup, onlar gibi beslenin.

    ama beynimize seker lazim demeyin, bozuşuruz.
  • 271
    günümüz sağlık ve gıda sektörlerine güvenmemek gerektiğinden tavsiyleri falan dinlemeden yapılması gereken uygulama. kimse kimsenin sağlığını falan düşünmez dünyada herkes parasına bakar.
    herkes bünyesini bilir ona göre en doğrusunu yapar. kendimden örnek verirsem azar azar çok sayıda öğün olayı bende olmuyor. geçen yaz tatili 15 kilo civarı verdim bunu da 24 saatte bir öğün yiyerek yani aç kalarak verdim.
  • 337
    vücudu hafifletme eylemi.

    (bkz: #2877654) şu girdide bahsetmiş olduğum program dahilinde ilk hafta sonuçlarını aldım. fazlalığı olan renktaşlar için sonuçları hafta hafta yazmaya devam edeceğim, belki ön bilgi verir.
    bu hafta 16-8 if beslenme sistemine tamamiyle uydum. 8 saatlik yeme içme saatlerinde, yeri geldi baklava da yedim yani. öyle üst düzey bir diyet yapabilecek insan değilim. 3 gün akşam 30 dakika koşu yaptım 1500 mg karnitin desteği ile.

    88 kg ile başladığım program ilk hafta itibariyle 85.7 kg ile sonuçlandı. yaklaşık 2 kg lık düşüşün tamamiyle yağ olmadığı aşikar ama 80 bandına ne kadar hızlı yaklaşsam o kadar motivasyonu arttıracak. haftaya görüşmek üzere. *

    edit: aylar sonra gelen edit. :) haftalık yazamadım ama totalde bu program ile yaklaşık 10 kg verdim beslenmeme çok da dikkat etmeden.
  • 226
    yaktigin kalori > aldigin kalori gibi formulun her zaman gecerli olmadigi kilo vermenin diger adi. gunde 2000-2500 kalori yakip 3-4bin hatta bazen 5000 kalori yiyorum. 5 ayda -20kg zayifladim.

    formulu gecin. vucudunuzda size kilo aldiran tek bir sey var o da insulin hormonu. baska hicbir sekilde kilo almaniz mumkun degil. ne kadar az salgilanirsa o kadar hizli kilo verirsiniz hem de benim gibi yattiginiz yerden. insulini de karbonhidratlar salgilatiyor. kes karbonhidrati, kizgin tavaya atilmis saf tereyagi gibi eriyorsun, istersen spor niyetine butun gun yat. yatarak 20 kilo verilir mi? hem de nasil! ;)
  • 118
    bu başlığa bilgi paylaşım amaçlı en son yazması gereken kişi benim. zira şişmanım. doğumdan sonra çok kilo aldım. düşünsenize, 3.5 kilo doğmuşum. *

    (bkz: #1696452)

    yukarıda bkz içerisinde verdiğim entride bir soru sormuştum ve bir sürü yazar arkadaştan öneriler geldi. ben de bunları derleyip bir şeyler yazayım dedim.

    henüz zayıflamadan yazıyorum bunları ama bilginin doğruluğunu tecrübeyle kanıtlamaya gerek yok diye düşünüyorum.

    öncelikle aç kalmak, gece aç uyumak mantıklı bir zayıflama metodu değil. evet, kilo verirsiniz ama yakmanız gerekenleri yakmadan ve daha fazla kilo almaya teşne bir şekilde kilo verirsiniz. her şeyden önce beslenmenizi bir düzene sokmanız gerekiyor.
    benim gibi hımbıl ve tıknaz biriyseniz muhtemelen beslenmeniz düzensizdir. bunun sonucu olarak bağırsak faaliyetleriniz de düzensizdir. bağırsak düzensizlikleri hem doyma hissinizi etkiler hem de rahatsız eder. bu sorunu çözmek için aldığınız gıdaların kolay sindirilebilir gıdalar olması lazım. bağırsak faaliyetleriniz rahatsız edici boyutta düzensizse bitkisel yöntemler var ama bunlarla ilgili kulaktan dolma bilgiler vermeyeceğim, bir uzmana danışmanız daha doğru olacaktır.

    zayıflamanın anahtarı aslında düzenli beslenme. spor yaparak bölgesel yağ yakmanız mümkün ama düzensiz beslendiğiniz takdirde spor da bir işe yaramayacaktır.
    şimdi bana gelen önerileri öğün öğün yazmaya çalışacağım.

    *kahvaltı

    beyaz ekmek ve şeker kesinlikle yok. çay içilecekse şekersiz içilecek. nutellaya elveda diyoruz :/:/:/ bal ve reçeli bırakıyoruz.
    ayrıca sabahları metabolizmayı hızlandırmak için ılık suya limon sıkıp içmek de faydalı oluyormuş. bol tahıllı ekmek bulmanız lazım. lise yıllarımda fırında çırak olarak çalıştım ve "esmer ekmek" diye satılan ekmeğin içinde kakao var arkadaşlar. bu yüzden güvenilir yerden bol tahıllı ekmek almanız önerilir. uno'nun bu ihtiyacı karşılayan ürünü var ama reklam olur diye yazmaya çekindim. sizi tok tutması açısından yumurta yemeniz öneriliyor. bunu söylemek istemezdim ama 1 kibrit kutusu büyüklüğünde de yağsız beyaz peynir.
    özet geçecek olursak; 2-3 dilim tahıllı ekmek, 1-2 adet haşlanmış yumurta, 1 dilim beyaz peynir ve isteğe göre salata-domates.

    *öğle yemeği
    beyaz ekmek kesinlikle yok demiştik. aynı şekilde pilav ve makarna da yok. patates de yok. yani standart bir öğle yemeğinin yarısı yok. çalışan arkadaşların bazen yemek seçme imkanı olmuyor. onlar kendi alternatiflerini üretmek zorundalar. nedir bu alternatifler?
    "salata tok tutmaz" önermesi var. buna doğru diyen arkadaşlar da var, yanlış diyen arkadaşlar da. siz de deneyimleyip tarafınızı seçebilirsiniz. salata tok tutmaz diyorsanız, 200-250 gram kadar haşlanmış ya da ızgara tavuk mümkün olduğunca az ekmekle beraber tüketilmeli. ya da sulu sebze yemekleri yağlılık durumuna göre tüketilmeli. ekmek arasıydı, dürümdü bunlardan uzak duruyoruz arkadaşlar. zaten ekmek arası yediklerimiz değil mi bizleri can simidinin üstüne kazak giymiş gibi gösteren?
    özet: bol salata ile doyabiliyorsanız salatayı deneyin, doymam diyorsanız tavuk olabilir, sebze yemeği olabilir; ekmeksiz yemeye çalışın.

    *akşam yemeği
    saat 19.00'ı çok geçmemek kaydıyla akşam yemeğinizi yemeniz gerekiyor. hatta bunu belli bir rutine oturtup her gün aynı saatte yemeye çalışmanız daha net sonuçlar verecektir. akşam yemeği yine öğle yemeğine paralel; ekmeksiz, pilavsız, makarnasız ve patatessiz bir beslenme alışkanlığına dönüştürülmeli. yine salata ile doyabilenler denesinler. doyamayanlar ise balık, tavuk, mantar gibi yağsız pişebilecek yemekleri ekmeksiz götürsünler. her türlü sebze yemeği önerilir.

    hepsinin özeti:
    güzel bir kahvaltı şart. sizi 5-6 saat net bir şekilde tok tutacak kahvaltı. kahvaltıdan öğle yemeğine doğru halsizleşen, açlık hisseden arkadaşlar 200 ml yağsız süt veya kayısı kurusu gibi takviyeler yapabilir. aynı şekilde öğle yemeğinden akşam yemeğine kadar da bu opsiyonu kullanabilirsiniz.
    gelen öneriler işin sabırla iradeyle yapılabileceğini anlatan önerilerdi. dibine kadar katılıyorum. en ufak bir mide kazınmasında buzdolabına koşuyorsanız o götü göbeği daha da salarsınız siz. sizden adam olmaz. benden olmadığı gibi :/
    o yüzden öğünden tok kalkmak önemli. arada açlık yoklayabilir ama bu bir süre sonra geçecektir.

    bir diğer öneriyi paylaşıyorum. kuzenim bu şekilde bir yılda 18 kilo verdi ve formunu gayet iyi koruyor.
    sabah kahvaltısında ekmeğe tereyağı sürüp yiyor. kuzenimin önermesine göre, tereyağını gün içerisinde vücut yakıt olarak kullanıyor, depolamıyor. bu sayede halsiz düşmeden, aç hissetmeden diğer öğünleri buna göre küçültebiliyor. diğer öğünlerde yine makarna,pilav ve patatesten uzak durmamız gerekiyor.

    içecek olarak, çay içilecekse şekersiz olmalı. kola içilecekse içilmemeli. asitli ve şekerli içeceklerden uzak durulmalı. alkol kullanırım diyorsanız, içtiğiniz her duble için haftalık ekmek tüketiminizin yarısını gözden çıkarmanız gerekiyor. çok içiyorum diyorsanız da ne yapabilirsiniz bilmiyorum.

    spor önerileri:
    bizim gibi hımbıl tıknazları spor çok zorlar. bu yüzden belli bir kondisyona ve kiloya ulaşana kadar yürüyüşle yetinmek en güzeli gibi.
    kondisyon kazandıktan sonra zaten vücudu şekle sokabilmek için yapmanız gerekenleri bu başlıkta ve vücut geliştirme başlığında anlatmış arkadaşlar.
    illa fındık götlü olcam diyorsanız o zayıflamadan çok sonra bir şey.

    ben son 1 haftada ne yaptım?
    herkesin merak ettiği nokta bu.
    1 hafta önce ekmeği tamamen bıraktım. ilk 1-2 akşam yorgan kemirdim açlıktan. ama şimdi açlık hissetmiyorum ve ara öğüne ihtiyaç duymuyorum. bağırsak için de acıçehre denen bir sıçırtan satılıyor. ondan aldım. bol su tüketmeniz gerekiyor çünkü ciddi ciddi sıçırtıyor. bunu böyle ifade etmek istemezdim ama başka seçenek bulamadım.
    bağırsak şişkinliğim azaldı ve daha kolay doyduğumu hissediyorum. gözle görülür bir incelme olmasa da 1 haftada 1.8 kilo verdim. henüz uzun yürüyüş yapma fırsatım olmadı. ona da başlayınca daha iyi hissedeceğim diye düşünüyorum.

    beni motive eden ve bilgilerini paylaşan tüm arkadaşlara teşekkür ediyorum.

    edit: sonra ben yine diyeti miyeti bıraktım, hala şişmanım :/
  • 16
    tek altın kuralı hiç şişmanlamamak olan eylem. zira 15+ kilo vermek zaten insanı yeterince zorlayan bir faaliyettir. verilecek kilo miktarı arttıkça hem süreç daha uzun ve yıpratıcı olacak, hem yeni halinize adapte olmanız daha büyük bir problem haline gelecek, hem de psikolojik anlamda o halinizi korumak adına en az kilo verme süreci kadar zorlanacaksınız. 15+ kilo gibi büyük bir değişimden bahsediyorsak vücudunuzun asla tam olarak istediğiniz hale gelemeyecek olması, eski göbeğinizden geriye içi boş bir torba misali kalan ve tıbbi müdahale olmaksızın ne yaparsanız yapın kurtulamayacağınız sarkık derileriniz de cabası...

    2 sene canınız çıkana kadar antreman yaparak 40 kilo verip ancak sıradan bir insan fiziğine kavuşursunuz.
    emeğinizin karşılığını alamadığınızı düşünüp daha beter üzülür, bunalıma girer, belki de yeniden yemeye başlarsınız filan...

    en iyisi hiç şişmanlamamak...
  • 309
    zayıflamamın püf noktası insülin hormonunu iyi kontrol etmekten geçer.
    biz kendi aramızda oruç sistemi deriz. sabah uyandıktan sonra 4 saat (şekersiz çay kahve dışında),uyumadan önce de 4 saat hiç bişey yemezseniz kan şekeriniz düşer vücudunuz insülin salgılamaz ve yağ yakım metabolizmanız devreye girer. yani 24 saatlik günde beslenmenizi 8 hatta 6 saatlik bir dilimde yapmalısınız. 12 de öğle yemeği 4te ara öğün 7 de akşam yemeği gibi.bu öğünlerde dengeli ve iyi beslenmelisiniz.ki metabolizma hızınızı düşürmeyesiniz.glisemik indeksi düşük karbonhidradlar yararlı yağlar proteinler vitaminler alınmalıdır.vücudumuzun kıtlık moduna geçmesini istemeyiz.ama bakın burası çokomelli.yemek yeme saatlerinden önce ya da sonra kesinlikle birşey yememelisiniz. kan şekerinizde en ufak bir oynamaya sebebiyet verecek küçük bir büskivi sistemi işlevsiz hale getirecektir.black kahve ve çaya abanacağız.hatta en sağlıklısı suya! neyse uzun bir konu kısaca anlatmaya çalıştım.
    edit:yemek saat örnekleri 8 de uyanıp gece 12 1 gibi uykuya geçen biri için verilmiştir.farklı saatlerde uyuyan biri kendine göre kaydırma yapabilir.
  • 409
    110 kilodan 75 kiloyu 8 ay civarı sürede sağlıklı şekilde görmüş biri olarak;
    yemeyin, bisiklete binin.

    yemeyin derken; "calorie deficit" diyetini uygulayın. ufak bir google aramasıyla herhangi bir calorie deficit hesaplayıcısına gerekli bilgileri girerek almanız gereken günlük kaloriyi görün ve o kaloriyi yine google aramasında "xxxx kalorilik beslenme" anahtar kelimesini kullanarak arayın. çıkan diyetlerden seçerek uygulayabilirsiniz.

    bisiklete binin derken; spor salonundaysanız, "hiit tekniği"ni kullanarak binin bisiklete. dışarıdaysanız yüksek kadans ağırlıklı kullanın. süreyi siz belirleyin, zira her bünyenin direnci ayrı oluyor. ancak, tişörtünüz iki kilo ağırlaşacak seviyede kan ter içinde kalmadan ve yağ yakım sürecindeki meşhur mide-göğüs arasındaki yanma hissiyatını yaşamadan bırakmayın. çok sinir bozucu ve konsantrasyon düşürücü olabilir o acı ama bir süre sonra vücut hemen direnci yükseltip, acıyı azaltıyor. sorun yok.

    !hepsinden önemlisi!: bunları ve başka arkadaşlarımızın da önerilerini uygulamadan önce sağlıklı olduğunuzdan yüzde yüz emin olun. doktora giderek genel kontrollerinizi, kan testlerinizi yaptırın. durduk yere kimse kimsenin sağlığını kaybetmesine sebep olmak istemez.

    sağlıklı günler, keyifli antrenmanlar dilerim :)
  • 252
    basit kuralları yerine getirerek başardığın eylem:

    akşam yemeğinden sonra sıvı tüketimi ve az meyve hariç hiç bir şey tüketmemek,
    böylelikle sabah aç uyanmak ve sıkı bir kahvaltı,
    protein ağırlıklı öğle ve akşam öğünleri,
    akşamları yürüyüş,
    beyaz ekmek tüketmemek, içeceklere şeker atmamak (karbonhidratı azaltmak)
    haftada bir gün futbol, basketbol gibi sağlam ter attıran spor yapmak,
    (yazları yüzme)

    aslında bu kadar basit.
  • 340
    6 gündür günlük 8 km koşarak bir yerden başlamam gerektiğini düşünmüş, önceki spor sonrası sakatlıklarımı hesap ederek ağır şekilde saldırmamışken an itibariyle muhtemelen tendinit ile bir süre spora ara vermek zorunda kalacağım uğraş. 98’den 95 e düşmüşken moralim bir anda bozuldu. yarın doktora gideceğim bakalım ne diyecek.

    dikkat edin dostlarım. önceden 2 kere bu uğurda büyük ilerleme kaydetsem de hep düzensiz hayatımla başladığım noktadan bile geriye gittim. sonrasında hırsla saldırdığımdan 2 kere kolumdan sakatlanıp hevesimi kaybetmiştim. şimdi de sol ayağı sakatladım gibi. evet zayıflayarak daha sağlıklı bir yaşamın kapısını açmaya çalışıyoruz ama mini salaklıklarımız daha büyük yıkımlara sebep olabiliyor.
  • 394
    hayatımda ilk kez ulaşmak için çaba göstermeye başladığım amaç. şimdiye dek hiç kilolu sayılacak biri olmadım, ama kendimi bildim bileli göbeğim vardı. çocukken bile çubuk kraker gibi kollarım olmasına rağmen bildiğin bira göbeğiyle dolaşıyordum. son 2-3 yılda bu durum biraz değişti. ecnebilerin love handle diye tabir ettiği karın yanı yağı aldı başını gitti. bacaklar eski antalyasporlu serge djiehoua'nın bacakları kadar kalınlaştı, tek farkla, bendekiler full yağdan oluşuyor. üstüne jinekomastili bir erkek olarak meme yağlanmasını da katınca garip bir vücut çıktı ortaya. iyi kötü yüzme geçmişi sayesinde azıcık geniş omuzlu ve sivas genleri sağ olsun, kıllı mıllı olmasam hamile kadın vücudu gibi bir şey allah affetsin.

    peki nasıl zayıflamaya karar verdim? öncelikle biliyorsunuz, kilo almak denen şey çok sinsi gerçekleşiyor. kişi farkında olmadan genişliyor. ne zaman ki yıllar sonra karşılaşılan bir eski dost veya akraba durumu çıtlatıyor, o zaman ayılıyor insan. bu tip aydınlatıcı yorumları zaman zaman duyuyordum ama çok sallamıyordum. ne zaman ki 3 yıldır oturduğum kutu gibi dairenin banyo kapısından geçerken kıçımda lavabonun köşesini hissetmeye başladım, o zaman duruma ayıktım. benim evde çamaşır makinesi banyo kapısının hemen arkasında konuşlandığı için kapı yarım açılıyor. 3 yıl önce deliksiz basket gibi akıp giriyordum içeri. şimdilerde panyaya çarpıp seke seke banyoya girebiliyorum.

    kaldırımda yürürken karşıdan gelene temas etmemek için daha çok efor sarfetmem gerekiyor mesela. daha fazla yan dönüyorum, neden? çünkü gövde genişlemiş moruk, yan dönmesem elin adamıyla/kadınıyla tokuşacağız.

    merdiven inerken sallanan memeler, eski pantolonlara giremeyen popolar, sakalları kesince ayyuka çıkan gıdılar... bunların hepsi yıllar içinde sinsice oluşmuş. ben farkında değilim. lavabonun kenarı sağ olsun, obeziteye giden yoldan döndürdü beni.

    şimdi gözünüzde toraman biri canlanmış olabilir. halbuki 180 cm'e 83 kilo bir vatandaşım. vücut kitle endeksim 26 küsur, yağ oranım da keza öyle. 20 kilo yağım varmış. diyetisyen abla bunun 12 kilosu göbekte dedi. bir damacananın 3te 2si, sırf yağ olarak karnımdaymış.

    alkol alıyor musun dedi, evet haftada 4-5 kez, bazen akşamüstü başlıyorum.

    ne içiyorsun? cin, vodka, tekila, viski, bira, bazen evde ne varsa.

    günahı boynuna, doğru mh değil mi bilmiyorum, alkol göbekte toplanıyormuş. bana biraz sallamasyon geldi. neyse, alkolü zaten azaltacaktım, kilo vermek için tamamen kesmiş bulundum. alkolik olmadığımı görmek güzel oldu, çünkü canım hiç çekmiyor. diyetisyen abla beni alkolik sanmış olsa gerek "normalde içirmeyiz ilk haftalarda ama sen haftada bir kadeh şarap iç" dedi. kendimi jiletlerim veya tinere başlarım falan sandı herhalde.

    bana bir liste yazdı, sağ olsun. bir haftadır harfiyen uyuyorum. amaç 75 kiloya inmek, sonra da bir gym'e gidip "brad pitt'in fight club'taki hali kadar olayım yeter abi" diyip dayak yemeyi düşünüyorum. öyle değil tabii de, kilo verirken kas da eriyormuş, pek kas olduğundan değil ama az buçuk sağlıklı yaşamaya başlamışken biraz da şekle girmek istedim.

    uzattım farkındayım. aslında soru soracaktım ben. şimdi, renktaşlar, diyetisyen abla bazı öğünlere limit koydu, mesela "bir kase çorba" gibi. bazılarındaysa sadece yemeğin adı yazıyor. örn: "fırında tavuk" yahut "nohut salatası". benim kafa bu durumu hemen fırsata çeviriyor. "ulan zaten az yiyorum, yürüyüş de yapıyorum, tek adam gibi öğünum var zaten, yanında ekmek de yemiyorum, duble porsiyon olsun bari" diye bir karar alıyorum herhalde. herhalde diyorum çünkü yemeği hazırladıktan sonra porsiyonun büyüklugünü anlıyorum anca. misal, bugün galiba 450 gram falan tavuk yedim. dün, 250 gram kadar nohut hüplettim.

    bu ögünlerin ölçüsünü nasıl tutacağız? ben anlamıyorum ki doyar mıyım yoksa geceye doğru açlıktan bayılır mıyım. hassas tartıya falan gerek var mı? ya da güzel bir kalori takip app'i falan var mı önereceğiniz?
  • 342
    10 sene kadar önce yaklaşık 45 kilo verip 4-5 sene koruduktan askerlik ve askerlik sonrasında tamamen geri aldıktan sonra bir türlü tam beceremediğim şey. 2 ay 3 ay yapıp geri alma şeklinde ilerliyor. 4 yılda 4 kilo verme serüvenim oldu. ilkinde 20 kilo verdim. ordan aşağıya da 15-20 kilo bandında gidip geliyorum...

    ne vücut kaldı ne organ ne eklem...

    konsantrasyon yok, heves yok, irade yok...

    tekrar becerebilir miyim hiç ümidim yok...
  • 344
    mocuishle'nın verdiği büyük gaz ile corona öncesinde ciddi aşama kaydederek 1 ,5 ayda 8-9 kilo vermiştim. 96 kilodan 88'e inmiştim. önce çocuğun doğumu zamanı bir haftalık süreçte denge bozuldu az biraz zaman sonra corona günleri geldi bir de üstüne hanımın da "şurada birlikte bi kahvaltı yapcağız" tripleri de gelince saldım :). şu an 93 kiloyum. yeniden başlamam lazım. ama motivasyonumu da kaybettim bu süreçte. bu işte motivasyon çok önemli bir kere daha anladım.
    yöntemim if yöntemi idi.
    sabah kahvaltı yapmıyor, öğlen 11.45-12.00 gibi yiyordum. orada canım ne isterse abartmadan yedim. akşam en geç 7 de birşeyler yedim. akşamları vakit buldukça (haftada 1 veya 2 gün) koşu bandında hafif tempoda 1 saate yakın koştum. bu arada rejimdeyim stresine de girmedim. canım kokoreç mi çekti. gittim cuma akşamı gömdüm kokoreci ertesi gün 16 saat dolana kadar yemedim. yöntem kolay ve bir noktadan sonra vücut alışıyor, hele ki oruç tutan insanlar için ciddi kolay bir yöntem. ama tabii fazla aç kalmaması gereken kişilerin yapmaması gereken bir yöntem.
App Store'dan indirin Google Play'den alın