• 15702
    uzun zamandır sözlüğü dışarıdan takip ediyorum girip 2-3 kelam bile edesim gelmiyor arada işte karalıyorum biraz sosyal medyada, o da kül tablası sanki artık dolmuş ta silmeyip anca külünü boşaltmak misali. dün akşama küt diye gelmedik sonuçta. neyse belki yine yenilirdik ama bu mücadelesizliğin, basiretsizliğin açıklanacak hiçbir izahı yok.

    maçın son dakikalarına oleyler eşliğinde girilirken bıraktırdınız bana da maçı seyretmeyi. tahammül edemedim daha fazlasına çünkü.
    ya maçı izlediğim yerde 3-5 fenerliyle birbirimize girecektik ya da ben kalkıp gidecektim.

    yönetiminden teknik ekibine herkesin hatası var bu işte ama ben asıl bu basiretsizliğe takıldım. kim çıkarsa çıksın o sahaya köpek gibi koşacak mücadele edecek arkadaş.
    yalandan değil sahici! sonra biz de diyeceğiz ki adamlar elinden geleni yaptı da taktik taktik değildi de şuydu buydu diyelim.
    maç öncesi 3lü çektirmeler, balkonlardan goygoy yapmalar falan hani olum noldu onlara saha içinde bana onu söyleyin?
    alper'in sneijder'den ne fazlası var da dün aralarındaki fark eşşek gibiydi.
    josef de souza'nın kapasitesi nedir de herif hayvan gibi mücadele etti çoğunuzun hırsını toplasa bir elin brezilyalısı kadar etmezdi niye?
    şutunuz yok lan doğru düzgün utanın. aldığınız paralardan asgari ücretle geçinmeye çalışıp 3-5 kuruşunu maç için harcayanlardan utanın.

    futbol şov dünyası tamam da siz iyice şovmen olmuşsunuz lan. artist artist saç yapmakla, kafayı sarıya boyatmakla, sosyal medyada iki üç fotoğraf paylaşmakla, taraftarı gaza getirmekle futbolcu olunmuyormuş değil mi? kadıköy'de size yetmedi değil mi bunlar. size müstehak bu olan biten de bize değil.
    ya aklınızı başınıza devşirin bu seneyi bir şekilde affettirin ya da 2-3 isim dışında (kimler oldukları malum) hepiniz uzayın gidin gözümüz görmesin sizi.
  • 15703
    12.hafta sonunda liderin 7 puan gerisinde olan takımım. şimdi durup düşünüyorum, avrupa'da yokuz. tam olmasa da kadro genişliği diğer senelere göre bir tık daha iyi. fenerbahçe sezon başından beri top oynamıyor, 2 ay önce küfürler ettikleri van persie geliyor bizim maçta kral oluyor. yapmayın abi artık şunu, yapmayın gözünüzü seveyim. sabri,sinan yasin sneijder vs. yani bir sıkıntınız varsa söyleyin çözelim yeter artık. ne bir taktik ne bir hırs... kabul edemiyorum ben artık. 3-4 sene önce kayseri erciyes'te oynayan futbolcunun bu paralarla buralara gelip böyle oynamasını ben kendime kabul ettiremiyorum. 22 yaşındaki sinan gümüş'ün bu kadar isteksiz oynamasını ben kabul edemiyorum. yapmayın olum yeter lan. ayıp olum. milyonlarca genç insanın hayalini kurduğu yerdesiniz. bıktım olum ben her kötü gidişte fatih terim isminin anılmasından. ben istemiyorum abi artık hakkım değil mi? ibb 'nin gelip beni kendi sahamda yenmesini kabul etmek istemiyorum. ibb lan bu! ne kadar şişirdiniz. yok visca, yok stoper yalçın. yalçın kim lan!?

    yeter olum valla yeter lan.
  • 15704
    şu gitsin bu kalsın, aslında o kadar kötü değil, şuna kıyasla bu daha iyi gibi üstünde sonu gelmez kısır muhabbetlerin döndüğü futbol takımı. riekerink kötü mü altyapıya döner, futbolcu kötü mü ya kesilir ya gönderilir. oynamıyorsa, oynayamıyorsa takım hocasından, oyuncusuna, yönetimine kadar herkese gereken muamele çekilir. selçuk kötüyse sneijder´de kötü, hamza kötüyse riekerink´te kötü. kötüyü kötüyle mukayese edip, ortaya istatistik koyarak haklı çıkılmıyor ve bunun hiçbir faydası olmuyor.

    ne riekerink ne terim, sneijder romantikliğini midem kaldırmıyor. avrupa´da çatır çatır oynayacak takım seyretmek istiyorum. galatasaray içinde şucu, bucu olarak ayrı bir galatasaray tutacak değilim. kim top oynatacaksa, kim kepaze, ruhsuz topçuları hizaya getirecekse o gelsin takımın başına. melo, elmander gibi futbolcular neyi, nasıl seçeceğimizin örneği. başarıya doymuş, şımarmış topçuların işi yok.
  • 15705
    genis kadrosuna bakinca dort temel oyuncu profili goze carpiyor.

    sneijder, selcuk, podolski, dejong, chedjou, hakan balta, hamit gibi uyusuk ve fizik kalite olarak yerlerde oyuncular.
    cavanda, sabri, yasin, cenk gonen gibi futbol zekasi kisitli oyuncular.
    endogan adili, eray iscan, umut gundogan, salih dursun, jem karacan filan gibiler...
    bunlarin yaninda carole, bruma, tolga, linnes, eren, serdar aziz gibi kaliteleri degisken fakat gunumuz temposunda oynayabilecek, gelisime acik oyuncular, galatasaray seviyesinde ya da baska yerlerde.

    galatasaray 4 senedir su ilk uc gruba transfer yapmaktan bikmadi. her sene kosmayi sevmeyen, topu ayagina gelince oynayan, veya oyun zekasi yerlerde oyuncularla basari kovalamak icin milyonlarca eurolar cope gidiyor. takimin su anda tek elde tutulur oyuncusu bruma'yi kaybetmek icin de elden gelen her sey yapildi, cocuk ite kaka kendine yer acti takimda. simdi de kontratinin son senesine giriliyor, imzalar atilmis degil hala.

    sonra "riva satilmazsa takim basarili olamaz". keriz ayiklamak bu, baska bir sey degil... galatasaray'in oncelikli sorunu akil eksikligi. yuz riva sat farketmez, her sene cuvalla parayi cope attiktan sonra.

    devrim sart.
  • 15707
    bu hale getirenler oturup kına yaksınlar şimdi. gruplaşma, entrika gırla. kadrosunda, teknik heyetinde, yönetiminde hatta kulübün güvenliğinden çaycısına kadar bile varsa şaşırmam! ciddi revize edilmesi gerekiyor. sadece oyuncular değil, yönetim de!

    bu ruhsuz, yeteneksiz ve çapsızlar yüzünden galatasaray'a olan aşkım, sevgim azalacak değil. lakin zerre de destek vermem bu şerefsizler varken. yerlisinden yabancısına da acımam. takımın içine ettiler! ulan yattım kalktım akşam oldu hala sinirden kuduruyorum.

    biraz onur olur insanda! bir özür dileyin lan, takımın kaptanlarına bak birbirine girmedikleri kalmış. bok gibi oynayıp dünyaları kazanın he bir de kaptan ben olacam kavgasıyla takımın içine edin. şerefsizlere bak ya. utanmıyorlar da. ben sokağa çıkmaya utanıyorum, gazetelere bakmaya utanıyorum sırf galatasaray hakkında söylenenler konuşanlar ağrıma gidiyor diye! bunlar mı galatasaraylıymış? yazık gerçekten.. bu adamlar yüzünden utanıyorum ya o koyuyor bana!
  • 15709
    hepimizin uzulerek hem fikir oldugu bir durum var ki, takimimizin en zayif halkalari selcuk inan ve sneijder! simdi gelip "evet cunku yasin super yea" yorumlari yapacaklara sesleniyorum "evet yasin super!" yasin kendisinden beklenilen olcusunde super. dun sabri ileride pres yapip takimi gaza getireyim diye kicini yirtarken yasin de sag bekte onun kademesine giriyordu. ister kabul et ister etme. ayrica yasin kotu oynarsa kenara aliyorsun. ara sira salak garip tepkiler verse de selcuk ve sneijder gibi ortalik tarumar olmuyor. sneijder ve selcuk ne kendileri oynuyor ne de yerine baskasini oynatabiliyorsun ilginc bir sekilde.

    podolski, bruma, yasin ve sinan 4 lusunden iki kanat icin rotasyon yaptik ve donusumlu oynamaktalar.

    eren derdiyok ve kolbein sigthorsson da iyi bir rotasyondu ama izlandali linderoth 2 oldu.

    defansta da her ne kadar basimiz agrisa da; serdar aziz, chedjou, semih kaya, hakan balta dortlusu besiktas'ta yok! adamlar solbekten stoper yapti bruma iclerinden gecti!

    tolga cigerci takimda adi ilk yazilacak oyuncu desek yeri var. yaninda de jong gec geldi ama kuvvetli geldi gibi. gittikce de daha iyi olacak izlenimi verdi. ortasahaya sertlik katacagi acik.

    bekler desen solda carole-cavanda ve sagda sabri-linnes-cavanda rotasyonu bu yoklukta kotu degil. varsa yoksa herkesin dilinde gokhan gonul ve caner erkin. bu ikili disinda ulkede sag ve sol bek yok gozuyle bakiliyor zaten ya o da ayri konu.

    muslera'yi konusmuyorum.

    nihayetinde selcuk inan ve sneijder... en buyuk beklentimiz oldugu iki onemli isim. biz bu arkadaslardan oldurucu sutlar ve paslar bekliyoruz. derinlemesine oyle bir pas gomsunler ki oeeeh diye ayaga firlayalim istiyoruz ancak bu iki oyuncu da siradan bir ortasaha gibi alan dolduralim, biraz saga sola kosalim ve yan top atalim derdine. hayir arkadasim kaleye vurun! sut adin. bam gum koyun su amk topuna! siz bunlari yapan adamlardiniz. atin ara toplarini kanatlardan yardiran brumaya falan. gonderin toplari eren'in kafasina. oyun kilitlenmisken 30 metreden bir sutla ayaga kaldirin takimi ve tribunleri. bunlari birisi yapardi zamaninda ve 10u cok ozledik. siz onun kadar yapmasaniz da ona benzer biseyler yapabilirsiniz. bir kac tik alt seviyede olur onemli degil yeterki yapin sunlari artik ya da sorun cikarmayin ve takimin en yuksek ucretlileri olarak yerinizi daha az ucretle daha iyi performans gostereceklere birakmanin zamani geldi.

    reikerink ise guzel adam. cok da guzel isler yapti. ben kalmasindan yanayim cunku futbolu biliyor ve basariya ac. gidecekse de aynen bu ozelliklerde bir hoca bulunmali.
  • 15710
    2016-2017 yaz sezonunda çöpleri temizledi, sıra bitmiş, doymuş futbolculara geldi.

    selçuk inan: anlatmaya gerek yok, safi zarar.

    wesley sneijder: gelecek sene devam ederse iyi hatırlanmaz. yaş, ortama ayak uydurma derken o da artık zarar vermeye başladı. o var diye 4-2-3-1 oynuyoruz ama daha çok sol kanat 3 kişi gibi duruyor. zaten hep iyi sistemlerin beyni oldu 14-15te belkide bireysel olarak zirveyi yaşadı ama bizim dinamik adamlara ihtiyacımız var, üzgünüm.

    lukas podolski: süper ligin en iyi şut çeken ismi ancak takım halinde 1 şut bile çekemiyoruz ki. madem öyle topsuz oyunda kaybolan, topla alıp gidemeyen podolski de bize gelmez, üzgünüm.

    auerilen chedjou: kendisini severim. iyi futbolcu belki de iyi stoper ama aradığımız adam değil, üzgünüm.

    bunlar çoğu kişinin ideal 11inde yer alan adamlar(selçuk hariç) ve hep bir şeyler beklenen ve sevilen adamlar(selçuk hariç) ama olmuyor. duygusallığı bir kenara bırakma vakti.

    gelelim diğerlerine:

    sabri/cavanda/linnes: tabii ki diğer 2 ismi sabri ile yazmak istemezdim ama üçü de sağ bekimiz olamaz belli.

    yasin/sinan: yasin zaten yetersiz, sinan da iyice gözümden düştü. patlama gücüyle ön plana çıkan adam hasan ali'yi yakalamış yürüyor, bi tuhaf havalarda.

    sağ taraftaki bütün oyuncuları yazdım gördüğünüz gibi, takımda sağ taraf diye bir şey yok. ayrıca bu kadar duran adamdan oluşan takım olmaz. bruma hariç topla giden yok. deneyen yok. o kadar yok ki yasin bir şeyler denediği için fark yaratıyor. bi ara dalga geçildi ama sadece şunu sormak istiyorum:

    bu takımda orta saha de jong-tolga-ndiaye olsa, sağ tarafımızda umar gibi biri olsa bu kadar sıkıcı oynar mı? kadıköy'den şut çekmeden döner mi?

    futbol koşan adamla oynanır ve bizde o yok. kimse bana vizyon falan demesin. biz buraya engin, emre, necatilerle çıktık da 70 dakika boyunca ezdik adamları. hepsi it gibi koşuyordu çünkü. bu kadar basit işte.

    velhasıl kelam, vadesi doldu bu takımın. yenilenmeye ihtiyacım var diye bağırıyor.
  • 15712
    kötü oynamalarını anlarım fakat sahada ne yaptıgını bilmeyen plansız, taktiksiz, temposuz olmasının sebebini anlamadıgım takımımız. geçen sene farklı sebeplerden (yanlış antrenör seçimleri v.b) ligde geri düşüp yarıştan erken koptuk ve o motivasyonsuzlukla takım her maçını fenerbahçe maçında ki gibi oynuyordu. ama bu sene herşeye ragmen bir amaç ve hedef içindeyiz derken yine geçen seneye döndük. takım hedef dışında olabilir hatta çoğu takımı yenemeyebiliriz ama sahada keyif veren bir takım görmek her galatasaray'lının arzusu ve isteği. şampiyonluklara,kupalara,başarılara doymuş bir takım taraftarı olarak tek istediğim sahada keyif veren bir takım görmek ve bu istediğimi bu oyuncu grubu ve teknik kısım yapamayacak gibi duruyor :(
  • 15713
    florası bozuk olan takım. flora biliyorsunuz, bakterilerin vücut mukozalarında oluşturduğu doğal yaşam ortamını anlatır. flora bozulursa, zararlı bakteriler yerleşip güçlenirse organ/bölge tamamen bozulur. ağız için konuşalım mesela; hem diş çürür, hem diş etleri hastalanır, hem ağız kokar, hem dişler sararır vs.

    galatasaray futbol takımının da aha işte bu florası bozuk. taraftar riekerink'in nezaketi vs. diye överken aslında farkında olmadan bu florayı iyileştireceğini hissettiğinden destekliyordu. riekerink'in gücü yetmedi, yetemezdi zaten. 20 kasım 2016 fenerbahçe galatasaray maçından sonra yorumları dinlerken , selçuk inanın ne muazzam bir lobisi olduğunu tekrar gördüm, tekrar şaşırdım. aklıselimine en güvendiğim adamlar bile, sanki selçuk olsa bir şey oynayacakmış gibi selçuk savunuyorlardı, inanamadım.

    fatih terimin her defasında yaptığı ilk iş budur, taraftar ve basın bunu "yeni hava getirdi, otorite disiplin vs" diye sunar. ama terim in yaptığı ilk iş, kendinden önceki florayı dağıtmaktır. örneğin lucescu'nun ardından geldiğinde ilk iş olarak göze çarpmayan ama takıma çok iyi katkı veren isimleri göndererek başladı. terim'in sorunu şu ki, bir süre sonra kendisi bizzat florayı bozan bir faktör oluyor. egosu, adaletsizlikleri, siyasi bağlantıları vs. derken bizzat kendisi takımı bozuyor. bu her yerde her zaman böyle oldu. bu yüzden milli takım galatasaray arasında gidip geliyor. neyse terim'i bir kenara bırakalım.

    galatasaray futbol takımının florası bozuktur. bu gibi durumlarda önce geniş bir temizlik yapılması gerekir. benim planım;

    1.futboldan gelen, yöneticilikten anlayan gerçek bir sportif direktör alınır. siyasetle işi olmayan, mümkünse yurt dışından olup türklerle fazla muhatap olmayacak biri seçilir.ve futbol takımının tüm bütçesi ona emanet edilir.
    2. onun önerileriyle sıkı bir scout ekibi kurulur.
    3. selçuk,sneider, sabri, semih, şecu, podolski, cavanda, linnes ile görüşülerek, devre arasından sonra takımda olmayacakları, kendilerine takım bulmaları istenir, ama o zamana kadar takımda yer alabilecekleri, gereken saygıyı görecekleri, bu görüşmenin gizli kalacağı söylenir. bulabilenlere bonservis kolaylığı sağlanır. bulamayanlar sorgusuz sualsiz kadro dışı bırakılır. ister salonda çalışsın, ister u21 ile çalışsın ama a takımdan uzak tutulur.
    4. devre arasında bu isimlerin yerine alınacak oyuncular, gerekirse kısa dönem kiralama seçenekleriyle, kendilerini gösterirlerse sözleşme yapılacağı bilgisiyle kiralanırlar.
    5. riekerink olur, başka antrenör olur, fark etmez. sportif direktörün gözetiminde takımla ilgilenir. bir nevi kalli-hollmann usulü.
    6. yöneticiler her gördükleri mikrofona konuşmaktan vazgeçer. basınla ilişkiler azaltılır, gerekirse haftada 1 basın toplantısı dışında konuşulmaz.

    tıpta dezenfeksiyondan sonra mukoza kendi haline bırakılır. eğer galatasaray da kendi haline bırakılırsa, lisesi, alt yapısı, taraftarıyla iyileşebilir.
  • 15715
    en son maça kadar olan kısımda ilk 11'inde şu isimler haricinde diğer isimler gönderilmelidir. gönderilmese bile efektif oynaması gerektiği söylenmelidir. isimler de şunlardır; muslera, carole, serdar aziz, tolga ciğerci, bruma, eren derdiyok. ilk 11'de 6 futbolcu yeterli düzeyde şu an. bir takımın yarısı eder bu! bu halde olan bir takım kaybetmeye mecburdur arkadaş. lami cimi yok. sistemden ziyade futbolcularımız yanlış bizim. ayrıca eğer pas oyunu oynanacaksa da o pas hızlı şekilde yapılır ki karşı takımın dengesi bozulsun. yoksa yavaş pas yaparsan, %80 oranında top sende bulunsun. yine de pozisyon yaratamazsın.
  • 15716
    şuanki kadroda gerçek galatasaraylı olduğuna inanmıyorum. nerede sahada canını dişine takan elmander, necati , ümit karan nerede kaybettiğinde sinirinden yerinde duramayan bülent korkmaz, arda turan. 20 kasım 2016 fenerbahçe galatasaray maçında ben kapıları pencereleri kırdım siz nasıl sahada gezdiniz ? nasıl yedirdiniz kendinize öyle oynamayı ? söyleyin allah aşkına, nasıl gamsızca bitse de gitsek dediniz ?
  • 15717
    şuanki kadro bu ligde şampiyonluğa oynayabilecek seviyededir. lakin çözmesi çok kolay bir oyun planıyla oynuyoruz. aklı başında, futboldan anlayan teknik direktörler futbol şansları da yanında olursa bizden çok rahat puan alabilirler. malesef radikal bir değişiklik gerekiyor. artık bu 4-4-2 mi olur 4-3-3 mü bilemiyorum, ama mevcut oyunla olacak gibi değil. fenerbahçe maçını kazansak da bu böyleydi. gerekirse sneijder hamle oyuncusu olsun ama radikal bir değişiklik yapılsın artık. yapılmalı.
  • 15718
    bu yil $ampiyon olamasak da, uefa avrupa ligine direkt katilmasini arzuladigim takimimdir.

    gelecegin galatasaray'ini görmek istiyorum. varsin 2-3 sene $ampiyon olmasin, önemli degil. avrupa liginde oldukmu da yeter $imdilik.

    ama esas burada bir degi$im görmüyorum.

    serdar aziz, sinan gümü$, carole ve bruma haricinde ya$ itibari ile önümüzdeki 5 yila damgasini vurabilecek bir galatasaray'in olu$tugunu görmek isterdim. bunun çali$malarini görmek isterdim açikçasi.

    bir yandan a2'den a takima ali$tirilmak üzere 18 de bulunacak gençleri görmek isterken, diger yandan da scout ekibinin genç futbolcu transferleri ile gelecege daha olumlu bakmak isterdim.

    ama bunlarin maalesef hiç biri olmuyor. jor'un mustafa kapı olayi haricinde gelecege umutla bakmamizi saglayan bir hamle görmüyoruz kulüb tarafindan.

    biz hala sneijder vasat, selçuk affedilmeli mi, poldi snap atsin mi, tarti$malari yapiyoruz.

    arkada$imi, bunlar doymu$ adamlar. doymu$lar. hem paraya, hem de ba$ariya.

    be$ikta$ neden ba$arili? çünkü adamlar genç ve aç! takimin yarisidan fazlasi $ampiyonluk bile ya$amami$tir, birak uluslararasi müsabakalarda ba$arili olmayi.

    bana ba$ariya aç futbolcu lazim. kendini kanitlamak zorunda olan ve bunun için mücadele eden.

    yenildiginde bile gurur duyulacak bir takim istiyorum, ba$ka bir beklentim yok. varsin $ampiyon olamasinlar..
  • 15719
    bir türk takımını çalıştırıyorsanız, çoğunlukla yanlış kadro mühendisliği ve yetersiz mali imkanlar sebebiyle kurulan kötü kadroları yönetmek mecburiyetindesiniz demektir. türkiye'de hiçbir hocanın eline kusursuz bir kadro verilmiyor.

    2012'de şampiyon olduğumuzda felipe melo'nun yedeği ceyhun gülselam'dı. depar atamayan hakan balta her maçta ilk 11 çıkıyordu çünkü tek yedeği çağlar birinci'ydi. 2015 şampiyonluğumuzda umut bulut as oyuncuydu, sabri'nin yedeği tarık çamdal'dı. beşiktaş'ın 2015 şampiyonluğundaki bekleri ismail köybaşı'yla andreas beck'ti. her şeyi geçtim şu anda lider olan başakşehir'in de visca ve mossoro hariç ilgi çeken bir oyuncusu yok. ama iyi bir taktikle disiplinli olarak oynadıkları için başarılı oluyorlar.

    dediğim gibi, türkiye'de hiçbir hocanın eline kusursuz bir kadro verilmiyor. bizim 1999-2000 sezonumuzdaki gibi bir kadro kuracak güç kimsede yok şu anda. hocanın görevi bu kadronun iyi yönlerini parlatıp, eksik olduğu yönleri telafi edecek bir oyun planı belirlemek ve oyuncuların disiplinli bir biçimde bu plana sadık kalmalarını sağlamak.

    elinde eren gibi bir adam varsa kanattan iki kişiyle yüklenip orta yapacaksın. sneijder iğrenç oynuyorsa onun yerine ileride pozisyon üretebilecek oyuncuları deneyeceksin. podolski'yi ve josue'yi denedin olmadı mı? o zaman bruma'yı deneyeceksin. tolga-sneijder göbeği kurup sneijder'i selçuk'un rolünde kullanacaksın. bruma'yla eren birbirine uyum sağlayamadı mı? eren'i kesip podolski'yi santrforda deneyeceksin.

    deneyeceksin abi. iki gün önce* adamlar van persie'yi forvet arkası oynattılar, gayet de verim aldılar. skoru alınca van persie santrfora geçti, sow kanada geldi, alper forvet arkası oynamaya başladı. şenol güneş aboubakar'ı da cenk'i de ömer şişmanoğlu'nu da kanatta oynatıyor, bu adamlar bilmiyor mu "herkes mevkisinde oynar" deyip eli kolu bağlı bir şekilde oturmayı? ama kazanmak için çözüm üretmek, çözüm üretmek için de bir şeyler denemeleri gerektiğinin farkındalar. riekerink'te eksik olan şey de bu sorunları kısa vadede çözme kabiliyeti, esnek düşünememek.

    galatasaray'ın kadrosu kötü falan değil. evet iğrenç yönetiliyoruz ama bu takımın elinde muslera gibi bir kaleci, hakan ve serdar gibi bir stoper ikilisi, carole gibi bir defansif bek, linnes ve sabri gibi hücum bekleri, tolga gibi bir dinamo, podolski gibi bir hücum silahı, eren gibi gayet iyi bir pivot santrfor ve bruma gibi bir star var. dalgalı performans gösteren ama gerekirse sonradan oyuna sokabileceğin yasin, sneijder ve chedjou gibi isimler de var. selçuk, hamit, semih ve de jong gibi görev adamları var.

    bu kadro bu kadar kötü bir oyunu hak etmiyor. ilk 11 önerisi vermekten nefret ederim ama fenerbahçe maçını izlerken adeta yüreğim parçalandı. resmen kaleye şut bile atamadık. maça muslera-carole-hakan-serdar-sabri-de jong-tolga-yasin-bruma-linnes-eren 11'iyle çıkıp, ikinci yarı podolski'yi soksaydık bundan çok daha iyi bir oyun oynayacağımızdan eminim.

    sadece sneijder ve selçuk'un alternatifi yok diye bu kadar kötü oyunu kabullenmem mümkün değil.
  • 15720
    madem riva'yı sattık. madem paramız var. devre arasında ya da sezon sonu büyük bir operasyona gitmeliyiz. 2011 yılında fatih terim'in yaptığı operasyon gibi. takımda kalacak isimler ve ilk 11 şu şekilde olmalı.
    4-4-2
    muslera
    transfer1-serdar-transfer2-carole
    transfer3-tolga-transfer4-bruma
    eren-transfer5

    transfer1: 25 30 yaş aralığında güçlü ve iki yönlü bir bek almalıyız. sabri cavanda ile yolları ayırmalıyız. sağ bek yedeğimiz ise linnes olmalı.
    transfer2: serdar'ın yanına ujfalusi tarzı bir stoper almalıyız. 30 yaşlarında tecrübeli, sert ve hava toplarında etkili olanından.
    transfer3: bence en önemli sorunlarımızdan biri sağ kanat. adam akıllı sağ kanat oyuncumuz yok. yasin sol kanat oyuncusu. sinan savunmaya gelemiyor onu geçtim git gide kötüye gidiyor. bu yüzden bu bölgeye dirk kuyt tarzı bir adam almalıyız. güçlü, mücadeleci ve iş ahlakı yüksek olan adam.
    transfer4: ve geldik en kritik bölgeye. buraya ise iki yönlü, mücadeleci ve yine iş ahlakı yüksek oyuncu almalıyız.
    transfer5: aslında bu bölge de podolski olabilir ancak bence podolskiyi 60 dan sonra hamle oyuncusu olarak kullanmalıyız. bu bölgeye ise eren'in aksine hızlı ve bitiriciliği yüksek oyuncu almalıyız. mesela burak yılmaz'ın bize ilk geldiği hali gibi.

    ve geldik kulübeye. yedek kalecimiz zaten cenk gönen değiştirmeye gerek yok. defans göbeğini koray ve semih ile yedekleriz. orta sahayı josue ile yedekleriz ancak defansif orta saha olarak genç ve kiralık oyuncu almalıyız. kanat olarak sinan gümüş ve yasin yine idare eder. sağ bek yedeğimiz linnes olacak. sol beke ise yine genç ve kiralık oyuncu bakmalıyız. forvet olarak podolski ile idare ederiz

    ve geldik yolları ayıracağımız futbolculara. chedjou, hakan balta, sabri, cavanda, hamit, de jong, selçuk, sneijder. bunların içinde para edecek bir kaç futbolcu var. max 10 m euro para getirir. oda belki.

    bu kadronun başına da tecrübeli bir hoca (yerli veya yabancı farketmez) ile başarısızlık söz konusu bile olamaz. o kadar eminim.
  • 15721
    nefret ettiğim bir döneme girdi maalesef. kaos içinde boğulmak üzereyiz resmen. yok selçuk ayhan'a küfretmiş, başkan araya girmiş, hoca sneijder'in kuklası olmuş. işin kötüsü hangisine inanacağımı bilemiyorum. sanki floryanın her odasında dinleme cihazı varmış gibi çıkan haberler. daral geldi arkadaş bu nedir? takım bok gibi top oynuyor, yönetimin zaten ne olduğu belli, ultraslan sucukcu başı olmuş. ulan takımda bir tane doğru iş yok gibi bir şey resmen. eskiden aziz yıldırım soyunma odası basar, kendi hocasını falan azarlardı zevkten dört köşe olurdum adamların bu saçma sapan hallerinden. ulan biz şimdi aynı hale düşmedik mi? millet bir tarafıyla gülecek lan bize. yeter ulan!!!!!

    acilen birisinin buna dur demesi lazım. takımda eğer gerçekten galatasaray'ı bizim gibi seven bir tane adam varsa arkadaş biz ne yapıyoruz diye bir sorması lazım soyunma odasında, idmanda. oyuncuların yeter demesi lazım bu duruma. paramı alırım gerisi benim için boş diyen tüm oyunculara zaten çoğu taraftar gereken küfrü ediyor. bir de benim etmeme gerek yok. bu yazdıklarım da o oyuncular için değil zaten.

    takımda planlama, taktik gibi konularda tonla şey eksik zaten. ulan peki hırsınızı kim nerenize soktu da sahada göremiyoruz. bıktım kutuplaşmalarınızdan, kendinizi kanıtlama çabalarınızdan. illa size küfredecek, korkudan gözünün içene bakamadığınız birinin mi başınıza gelmesi lazım? yöneticisi ayrı rant peşinde, oyuncusu ayrı rant peşinde.

    en kötüsü kaptan dediğimiz adamlar olayların merkezinde yer alıyor. kaptanların içinden bir tek hakan balta adam gibi o da sessiz bir adam kimseyi toparlamaya gücü yetmiyor herhalde. eskiden necati ile hasan şaş sırf takımı ateşlemek için yalandan kavga çıkarırmış. böyle adamlar lazım bize. takım için birbirini yiyen, kendi yerini sağlamlaştırmak için birbirini yiyen değil.

    kimse kusura bakmasın ama balık baştan kokuyor. başkan ve hoca ne boksa florya da aynı bok. bu her zaman böyle oldu bundan sonra da böyle olacak. karakter koyan yeri gelince sert yapan sesini yükselten hoca ve başkan lazım maalesef. özellikle de hoca kısmı. sezon başı riekerink bunu yapacak gibiydi ama sanırım yalan oldu.

    floryaya bomba mı düşer ne olur bilmiyorum ama artık bir şeyler olsun. hoca ıslak odunla mı döver milleti ne yapar umurumda değil. başlarım kaptanına da yardımcı antrenörüne de başkanına da sucuğuna da. tribünde kahrolmaktan, gösterilmeyen hırs ve arzudan utanmak istemiyorum daha fazla. galatasaray taraftarını utandırma, boynunu yere eğme yeri değildir. bunu yapmak isteyenler karşı yakaya geçebilirler.
  • 15722
    çözüm belli, eli sopalı disiplinli bir hoca ve beraberinde adam gibi bir teknik ekip.

    selçuk ve sneijder'in satışları için menajerlerine yetki verilip devre arası yollanması.
    sabri'nin sezon sonu biten sözleşmesinin hiç bir şekilde uzatılmaması.
    hatta iyi bir teklif gelirse podolski'nin bile satılması. ayağıma gelirse şutumu atar golümü yazarım, gelmezse gerisine karışmam kıvamında bir oyuncuyu kaldıracak lüksü yok bu takımın.

    ama doğruları konuşmak gerekirse selçuk ve sneijder ikilisinin mevcut leş performanslarına rağmen oynadığımız 4-2-3-1 diziliminde ne josue sneijder'in yerini ne de de jong selçuk'un yerini doldurabilir. işin en acı tarafı ise leş performanslarına rağmen dolduramamaları. ya böyle devam edicez, ya da devre arasına kadar sistemi değişcez.

    ama kesin olan bişey var. galatasaray'ın geleceğinde selçuk ve sneijder ikilisine yer yok.
  • 15723
    futbolculardan mı mahalle karılarından mı oluşuyor belli değil. "mahalle karıları" lafımı lütfen cinsiyetçilik olarak algılamayın ancak bu nedir ya ? saha içinde bir bok yapamıyorsunuz kalkmış bir de salak sulak işlerle uğraşıyorsunuz. sizin sorumlu olduğunuz koskoca bir camia, milyonlarca taraftar var. ya formanın ağırlığını taşıma bilincine sahip olun ya da siktir olup gidin. isminiz, cisminiz, yaşınız, kaliteniz önemli değil. koskoca kulübü kendi menfaatleriniz doğrultusunda çiftliğe çevirdiniz be ayıptır.
App Store'dan indirin Google Play'den alın