• 301
    pek çok şey gibi bunun da içi boşaltılmış.

    18 yaşından küçükse pedofilidir.

    iki insanın kavgasında taraflar farklı cinsiyete sahipse bu erkek şiddetidir.

    kültürel özellikler sebebiyle bir bölge ya da ülkeye mensup kişinin bir takım sporunda transfer olarak tercih edilmemesini istemek ırkçılıktır.

    salah galatasaray'a gelse kimse disiplinsiz demez, istemiyorum da demez. sadece ırkçı olan biri salah'i istemez, ırkçılık budur. kuzey afrikalı adı sani duyulmamış bir oyuncu takıma geldiğinde gecmiş tecrübelerden yola çıkıp da onun disiplin sorunları olabileceğini düşünmek ırkçılık degildir, önyargidir sadece. önyargı ırkçılığa kadar gider mi? evet gidebilir.

    ama onyargi onyargidir, ırkçılık ise ırkçılıktır. ikisi aynı şey olsaydı aynı tanımaları olurdu, ayrı değil.
  • 302
    şahsen "takımda artık kuzey afrikalı futbolcu görmek istemiyorum çünkü genel olarak disiplinsiz bir yapıya sahip olduklarını düşünüyorum" şeklindeki bir söylemin ırkçılıkla zerre alakası olduğunu düşünmüyorum. bu bana kalırsa deneyimlediğimiz şeylerin, yaşanmışlıkların galatasaray taraftarı üzerinde bıraktığı etkiyle alakalı bir etki-tepki reaksiyonundan ibaret.

    ismail bouzid isimli bir futbolcumuz vardı, cezayirli idi. o dönem taraftarın bir güne bir gün "kuzey afrikalı önyargısı" dillendirdiğini hatırlamıyorum, neden? adam taraftarda önyargıya sebep olabilecek bir olumsuzluğa neden olmamıştı da ondan, oynamadı bile hatta. peki şu an niye "kuzey afrikalı önyargısı" gibi bir durum söz konusu? özellikle belhanda'nın, son zamanlarda da feghouli'nin birtakım saçmalıkları bu bakış açısına zemin hazırladı, önyargı oluşturdu.

    bazı kavramları her şeyde, her yerde kullana kullana bu kavramların anlamlarını törpülüyoruz, içlerini boşaltıyoruz.

    faşistsin!
    ırkçısın!
    kadın düşmanısın!

    o kadar her hadisede kullanılmaya başladılar ki bu yaftalar, inandırıcılıkları kaybolmaya başladı.

    öte yandan saf nefretle söylendiği aleni şekilde belli olan "arap zihniyetli bedevi", "çölüne dönesice" vs. gibi sivri çıkışların aklanacak bir yanı yok, apaçık ırkçılık ve apaçık nefret söylemi.

    balansı iyi kurmak lazım. önyargı bir reaksiyondan ibaret, ırkçılık ise bambaşka bir seviye.

    bana kalırsa insanlara "kuzey afrikalıları* genelleyip eleştiremezsiniz" demek fikir özgürlüğüne aykırı bir durum. önemli olan detay söylemin üslubudur, düşüncenin ifade ediliş şeklidir.
  • 303
    türkiye'de yok diyenler ırkçılık ne demek bilmiyorlar. sözlükte bile bir çok örneği var bunun. adam yaptığı şeyin ırkçılık olduğunun farkında bile değil. o yüzden ırkçılık yok sanılıyor ülkede. yorumcusundan kahvedeki dayısına, tribündeki holigana kadar her yerde var bu ırkçılık. türkiye gibi bir orta doğu ülkesinde ırkçılık yapmak da ne bileyim..

    https://twitter.com/.../1280203503529590785

    feghouli'nin bu twitinin altındaki yorumlara bakarsanız ülkede var mı yok mu emin olursunuz. bu kadar basit.

    son olarak başka bir başlıkta söylemiştim ama buraya da yazayım. ne feghouli ne belhanda bu ırkçılığı hak etmemiştir. 2 yılda sana 2 şampiyonluk, türkiye kupası, süper kupa vb ülkedeki bütün kupaları kazandırdı bu adamlar sana. final maçlarında bu iki oyuncu vardı sahnede. çok uzağa gitmeye de gerek yok geçen sezon* şampiyon olduğumuz maçta biri golü attı, diğeri maçın asistlerini yaptı. bu kadar nankör olunmaz. şampiyon yaparken iyi ama tek sezon çuvallayınca "go to arabia"... hadi abi ya. kaldı ki adamlar arap bile değil, cahillik seviyesini ordan anlayın işte bu ırkçıların.

    bunları da feghouli'ye son maçta* gerçekten çok sinir olan, sözlüğe feghouli başlığı altında "maçı sattı" yazan birisi olarak söylüyorum. eleştirme hakkınızın olması, oyunculara hakaret ve ırkçılık yapma hakkı vermez. kaldı ki olayın üzerinden 1 gün geçmişken, sakin kafayla düşünüp yorum yazabilecek haldeyken bile böyle yorumlar yapılıyorsa basbayağı ırkçılık vardır bu ülkede.
  • 305
    futbolcularımızın yaptığı hataları; inancı, ırkı ve değerleri üzerinden eleştirmek tamamen alçaklıktır. almanya’da türk kökenli oyunculara yapıldığında burda en büyük eleştirileri yapabiliyoruz. onlarında kendince haklı nedenleri var o zaman. ırkçılık niyetiniz olmasa bile bir insana ‘’arap, türk’’ şeklinde seslenmek bilinç altındaki hastalıktır. üstün ırk, alçak ırk, disiplinsiz ırk, güçlü ırk yoktur. iyi ya da kötü insan vardır. belhanda nefretinizi, feghouli üzerinden devam ettirmek hiç bir galatasaray’lı ve insana yakışmaz.
  • 306
    var ya da yok tartışmalarına girmeyeceğim. toplum bilimi uzmanlık alanım değil ve bu konu hassas bir konu. o yüzden ben eleştirilerimi yaparken ırk karıştırmadan yapıyorum, maksat yanlış anlaşılma olmasın. yanlış anlaşılma olmasından kastım şu. bana göre hiçbir insan bir diğerinden üstün değildir. ister japon, ister arap, ister türk hepsi eşittir. fakat yaşadığımız toplumdan gelen alışkanlıklardan dolayı bazen amına kodumun amerikalısı, amına kodumunun yunanı, amına kodumunun arabı şeklinde küfürler çıkabiliyor. ben de biliyorum her insanın eşit olduğunu, ana konumuz bu olsa asla ve asla ırkçılığı kabul etmem. böyle düşüncelere sahip olanlarla yan yana olmak istemem. lakin alışkanlıklar kolay kaybedilmiyor. bunu şey gibi düşünün. ateist bir insanın inşallah demesi gibi. ağızdan anlık olarak çıkabilecek bu şeyler yazıya ise dökülmemeli. sonuçta yazarken iki kere düşünmüş oluyorsun en az. aç, bak bir ben ne yazıyorum diye. bazen maç sonu sinirler tavan yapmışken olmayacak şeyler de yazılıyor ama bu konu hassas. derdim sjw'ler değil. onlar her bokolog oldukları için her konuda duyar kasacak bir şey bulurlar. derdim feghouli kardeşimizin bu konuda üzülmüş olması. 5 temmuz 2020 galatasaray trabzonspor maçını sattı mı? sattı. ancak kendisi iş ahlakına sahip olmayan bir insan olduğu için yaptı. iş ahlakı olan bir insan her yaz döneminden sonra 3 ay beklemez form tutmak için ve evet kendisi linç yiyorsa bu yüzden. bu zamana kadar iş ahlakına sahip bir birey olduğu izlenimi verseydi, anlık sinirle yaptı diyebilirdik. feghouli ise işine saygısı olmadığını kanıtlamış bir adam ve o yüzden haklı olarak eleştiriliyor. gel gelelim pragmatist davranırsak sofiane feghouli konusunda bu ırkçılık kavramını kullanabiliriz. feghouli başlığına da yazdım. feghouli için burası cennet ve seneye de ayrılmaz. ancak eğer kendisine ırkçılık yapıldığını düşünürse ayrılabilir. imajımız yerle bir olur. daha da önemlisi bence insanlık suçu işlemiş oluruz ama galatasaray için değer.
  • 307
    demogoji tadında anti-faşist tavırlara acayip kızıyorum. sen her boku yap yap sonra bana şu olduğum için böyle yapıyorlar bana bu olduğum için bunu söylüyorlar la hadi oradan. dünyadaki insanların %95'nin asla ve kataa bulamayacağı paraları sadece 1 ay da kazanırken iyi. ama birisi sana kuzey afrikalı futbolcular disiplinsiz deyince rörörörörö. bunu fegholuli ve saz arkadaşı* özelinde söylüyorum. insanların 3 kuruşluk zevkinin için sıçın hem de iç saygı göstermeden sonra milletten saygı, sevgi bekleyin. çok ütopik. bu ülkede şehir ırkçılığı bile var adam bana "kuzey afrikalısın disiplinsizsin diyorlar" diyor hahahahah. sen onu bir de yozgatlı'ya konyalı'ya sor bakalım. neler diyecekler. bu iki şehri örnek olarak verdim şimdi birisi buna da zıplar yerine izmir- aydın koy hiç fark etmez.
  • 308
    yurtdışında yaşıyorsun, iş yerinde yaptığın bir hatadan sonra çevrendekilerden şu yorumları alıyorsun;

    - türklerin kafası çalışmaz zaten
    - türkler böyle, mental olarak sıkıntılı
    - türk çalıştırmayacaksın ekibinde hatta ülkeye bile almayacaksın.
    ..

    ne hissederdiniz?

    irkçılık sadece ten renginden ötürü yapılan şey değildir. türkiyede de sıklıkla yapılan ve bilmediğimiz için anlayamadığımız bir şey.

    ben de bir kaç senedir yurtdışında yaşayan bir kardeşiniz olarak bana yukarıdaki cümlelerden birinin yakınında bir şey söylense o şirketteki pek çok müdürü attırırım, toplumda damgalattırırım.

    irk konusu, sizin kökeninize genelleme yapılarak söylenen şeyler çok hassastır. biraz empati yapın. annenizle ilgili biri yorum yaparken küfür etmezler de farklı türden itin g.tüne soksa biri susup karşısında durabilir misiniz?

    bunlar hassas konular, empati yapın, anlayın, anlayamıyorsanız, o insan bu konuda bir hassasiyet hissetiyse de bence susun.
  • 309
    pedofili, ırkçılık, kadın düşmanlığı, terörist... bence bunlar çok büyük kelimeler.

    önyargı ırkçılığa kadar gider mi? evet gidebilir. ama henüz gitmemişse onun adı önyargidir, ırkçılık değil.

    bir insan feghouli ve belhanda sebebiyle kuzey afrikalı futbolculara önyargılı olabilir. olmasa iyi olur o ayrı ama olabilir. bu onu ırkçı yapmaz, önyargılı yapar. takıma salah ya da benzema gelecek dahi olsa sırf kuzey afrikalı oldukları için bu oyuncuları istemeyen kişi ırkçıdır.

    belhanda'yi da feghouli'yi de galatasaray'da görmek istemiyorum. çünkü çok para alıyorlar, çünkü aldıklarının karşılığını veremiyorlar, çünkü özellikle belhanda her maç kartı cebinde oynuyor. belhanda ve feghouli'yi sevmedigim için onlara karşı başka bir oyuncuya kıyasla daha az toleransa sahibim. muslera üst üste 3 hata yapsa mesela sesimi çıkarmam ama belhanda'nin ilk hatasında o hatayı belirten entry yazarım çünkü adama karşı tahammülsüzüm. çünkü yaptığı hatalar, gördüğü kartlar ve aldığı yüksek ücret beni tahammül eşiğimi çok düşürdü ona karşı.

    eğer ırkçı olsaydım belhanda ya da feghouli ilk geldiklerinde onları istemezdim. oysaki bir kişi bile bunlar kuzey afrikalı, gelmesinler dememiştir.

    ben bu ülkede ya da galatsaray taraftarları arasında ırkçı yoktur diyemem, vardır. irkçı olduğunun farkında olmayan da vardır. ama bir yorumdan bir cümleden yola çıkıp da birilerine ırkçı demek çok ağır bir itham olur.
  • 311
    pedofili, ırkçılık, kadın düşmanlığı, terörist... evet bunlar çok büyük kelimeler, çok büyük suçlar ancak ulaşması da bir o kadar kolay şeyler. ülke haberlerini birazcık da olsa taraf olmayan, özellikle sosyal medyadaki muhtelif hesapları takip ederseniz bunların ne derece yaygın olduklarını görürsünüz. pedofili olmak için illa küçük bir çocuğu cinsel taciz kurbanı etmeye, kadın düşmanlığı için de bir kadını darp etmeye gerek yok. hani homofobi için denir ya genelde, psikolojik bir hastalıktır diye, aynısı bunlar için de geçerli. öncelikle fikir ve düşünce bazında palazlanır, daha sonra kişinin cesareti ve onu yapmak için uygun bulduğu fırsat doğrultusunda faaliyete geçer. elbette her fikri yalnızca fikir sahibinde fikri düşünce olarak kaldığı için yaftalayamayız, fakat bunun iyi bir şey olmadığını söylemek de abes kaçmaz, öyle değil mi? mesela iyi bir insan sizce ne kadar iyi olabilir? hiç kötülük yapmayan bir insan, gerçekten iyi midir? belki de sandığınız kadar iyi birisi değildir, belki de kafasında kurduğu kötülükleri yapabilmek için yeterli fırsatı bulamamış birisi olamaz mı? şartlar kötülük yapmak için yetersiz bir vaziyettedir belki de.

    konudan çok saptım, ırkçılık üzerinden devam edeyim. ne yazık ki ülkemiz daha ırkçılık yaptığını bilmeyen, hatta daha ırkçılığın ne olduğunu bilmeyen insanlarla dolu. bu ülkede aynı şehrin aynı ilçesinde iki ayrı mahalle arasında bile ayrımcılık yapılıyor. a mahallesindeki yerleşik insanlar b mahallesindeki insanlar oraya taşınmaya geldiklerinde bile rahatsız oluyor, o insanları dışlayabiliyorlar. mikro milliyetçiliğin mahallelere, caddelere bile sızdığı bir yerde elbette ölçeği daha da büyüttüğümüzde ırkçılığa da çok kolay rastlayabiliriz.

    milliyetçiliğe karşı değilim, aksine insanın kendi geçmişini ve kültürünü korumasının kıymetli olduğunu düşünüyorum. milliyetçilik öğretileri arasında temel şartlardandır bu da. ancak milliyetçilik ile ırkçılık arasında ufak bir çizgi var ve çok kolay her iki tarafa da ulaşılabiliyor. insan ırkını, milliyetini, doğduğu coğrafyayı, ailesini, hangi senede doğacağını seçemiyor. elimizde olmayan bu sebeplerden ötürü kimsenin kimseye üstünlüğü yoktur, bu özelliklerden ötürü birisini yadırgamak, aşağılamak, kötü düşüncelere sahip olmak da ırkçılıktır.

    bu durumla alakalı gazi mustafa kemal atatürk işi dört kelimeden oluşan harika vecizesi ile özetlemiştir.

    " ne mutlu türküm diyene"

    şu dört kelimelik mükemmel cümle sıfır ırkçılık, maksimum milliyetçilik içermiyor mu sizce de?
  • 312
    türkiye'de buram buram var olan şeydir. insanların kabul etmemesi kavramın tam anlamını bilmemesinden kaynaklanıyor.

    2013/2014 sezonu maçlarımızı bursa'da mahallemizdeki kahvehanede takip ediyordum. metro durağının hemen dibindeydi kahve. 4 büyüklerin maçlarının devre arasında istasyonda saat satan siyahi arkadaş kahveye gelir kahvedekilere satmaya çalışırdı. bir gün bu abimiz kahvedeyken drogba gol attı. ortalik cümbüş yerine döndü. adama drogbayi gosteriyorlar, bak seninki attı falan bağırıyorlar, çay ısmarlayan var, mustehcen aklınıza gelen siyahi esprilerini yapan var.(nonda için bir besteye konu olan) bu dayıların aklında kötü bir niyet yok ama bu da bir ırkçılık mesela. bu saatçi alman olsa golu sneijder atsa seninki atmış diyecekler miydi? afrikada 50 tane ülke var bizim dayılar için hepsi 1.

    bu anlattığım bir de kötü niyetli bir örnek değil. irkçılık önyargı diye masumlaştırılamayacak aksine önkoşulu önyargı olan bir hastalık. politik doğruculardan dolayı her bir sey anlatmaya çabalayan insana duyar kasma diyorlar. ama bu bir duyar falan değil. bir etnisiteden dolayı bir kişiye önyargı duyuyorsan bu ırkçılığın tanımıdır zaten. bunun davranışa dönmesi gerekli değildir. bu şike sahaya yansımadı olayına benziyor. irkçı bir dil, ırkçı bir dünyayı tekrar tekrar yaratıyor.

    kimse kimsenin bir oyuncuyu isteyip istememesine karışamaz. ama kimseyi ırkına göre ayırmamak mecburiyetindeyiz. irkçılık çogu zaman farkında olmadan alışkanlıklar yapılıyor. çogu zaman siyasilerin popülist demeçleri ile besleniyor.

    ne norveçliler bizden üstün bir millet ne de biz suriyelilerden üstün bir milletiz. bekara karı boşamak kolay lafi gibi, belli statülerce şanslı insanların, tarihsel surecler boyunca zorluklar yaşayan bazı topluluklara neden iş ahlakınız yok neden sira kültürünüz yok çünkü nil nehrinin aşağısında doğdunuz gibi boş analizler kasmasıdır ırkçılik.
  • 313
    fenerbahçe taraftarının sinan gümüş üzerinden yaptığı eylemdir. ırkçılık o kadar genlerine işlemiş ki heriflerin, düşünmeden ne yaptıklarını bilmeden hareket etmeyi başarıyorlar. ''suriye'li'' yaftası üzerinden galatasaray ile dalga geçiyorlar akılları sıra. dünyada suriye'li, türk, arap, ingiliz olmanın ne gibi üstünlüğü ve alçaklığı olabilir merak ediyorum. asıl alçaklık bir ırkı kendinden altta görüp alay etmek değil mi?

    stadına muz sokup, futbolcuya gösterdikten sonra ''ishal'' olduğunu iddia eden taraftarın, genlerine işlemiş eylemi.
  • 316
    diagne'nin ırkçılık saldırısına uğradığı hafta (bkz: emre bol/#3022981), maç sonu* basın açıklamasında fatih terim tarafından dolaylı olarak türkiye futbol ortamındaki varlığının mümkün oluşunun kabul edilmiş olduğu sosyal olgu.*

    tartışılabilir ama fatih terim teknik direktörlüğünde galatasaray'ın 1000. golünü atan futbolcusuna sahip çıkmış olabilir. yabancı futbolcu sayısı sınırı ile ilgili her hafta soru soruluyor ve her hafta yorum yapıyor ama bu ırkçılık açılımını ben ilk defa duydum.

    spekülatif bir yorum yapıyorum ancak açıkçası bana çok tesadüf gibi gelmedi.
  • 318
    12 mayıs 2013 fenerbahçe galatasaray maçı‘nda fenerbahçe taraftarı tarafından drogba’ya ırkçılık yapılmıştı. drogba o maçtan sonra yaptığı açıklamada fenerbahçe taraftarına benim maymun kardeşimin attığı 2 golle deliler gibi sevindiniz demişti.

    https://www.google.com.tr/...ga-drogba-tokadi/amp

    drogba’nın bahsetttiği 2 gol atan kardeşi 8 aralık 2020 paris saint germain başakşehir maçı‘nda 4. hakem tarafından ırkçılığa uğrayan pierre webo’ydu. 2013 yılında drogba’ya yapılan ırkçılık sonrası fenerbahçe taraftarını basın toplantısına çıkaran ve aklamaya çalışan kulüp bugün webo’ya karşı yapılan ırkçılığı kınıyor. :)))

    https://twitter.com/...415935654203393?s=21

    hayat ne kadar garip değil mi ? olayların içine böyle tesadüfler girince garip oluyorum. ve böyle tesadüflerin boş yere bir araya geldiğine de inanmıyorum. allah’ın adaleti işte böyle yerlerde karşımıza çıkıyor.
  • 319
    sadece siyahilere yapilmaz. ulkemizde de cesitli sosyal medya mecralarinda, hatta ve hatta bizzat milletvekilleri tarafindan acikca irkcilik yapilmakta. daha da ilginci, kitleleri yonlendiren bu insanlarin sozlerini benimseyen, destekleyen, gundelik hayatta kullanmaktan utanmayan insanlar var.

    belki 8 aralık 2020 paris saint germain başakşehir maçı ulkemiz icinde de irkciligin ne kadar kotu bir sey oldugunun farkina varilmasina yardimci olur.
  • 322
    --- alıntı --
    insanların toplumsal özelliklerini ırksal özelliklerine indirgeyen ve bir ırkın öteki ırklara üstün olduğunu öne süren öğreti.

    kendi ırkını öteki ırklardan üstün sayma ve siyasal tutumunu buna dayandırma eğilimi.

    --- `alıntı-----

    tanımı bu ikisidir. insanları temelde siyah beyaz diye tanımlamak ırkçılık değildir. zaten renkleri ben görmüyorum demek samimi bir sey değil. fakat bunun üzerinden ayrımcılık yapmak ırkçılığa girer.

    zaten siyahi bir insanı siyahi olarak görmemek her şeyden önce o insana saygısızlıktır. bir insanın kusurunu görmeyince doğru bir iş yaparsınız, rengini görmemeye çalışmak sanki bir kusuru görmemeye çalışmak gibidir bu da aslında istemsiz ırkçılıga girmiş oluyor.

    ben kktc'de yaşamam sebebiyle iyi kötü siyahi nüfusla içli dışlı sayılırım. bu insanların çoğunluğunun isteği siyahi olarak görülmemek değil, siyahi olduğundan dolayı farklı davranılmamak.

    (bkz: 8 aralık 2020 paris saint germain başakşehir maçı)
    bu maçtaki olaylara gelirsek, hakemin kötü bir niyeti olduğunu düşünmüyorum, kendi dilidir. latin kökenli bir dil konuşmasa bugün bu olaylar olmazdı da ama uefa'da görev yapabilecek seviyedeki biri bu kadar amatörce davranamaz.
    iki tarafın da oyuncuların hareketleri takdire şayan. ne olursa olsun böyle şeylere tolerans gösterilmemesi gerekiyor.
  • 323
    100 kişiden oluşan bir grup insan var elinizde. 99'u beyaz, 1 tanesi siyahi ve içlerinden bir tanesi seçilecek ve siz de karşınızdaki kişiye anlatmaya çalışacaksınız hangisi olduğunu. siyahi kişi seçildiğinde bunu nasıl anlatırsınız? saçı siyah olan mı dersiniz, gözü yeşil olan mı? bu şekilde anlatmazsınız, laga lugayı geçelim.

    her insanın bir ten rengi vardır ve birbirinden farklı olabilir, bu ayıp da değildir, tabu da değildir. ve bunları karşımızdaki insanı betimlerken pek tabii ki kullanabiliriz.

    sarışın bir insanı anlatırken sarışın demek nasıl ırkçılık değilse, siyahi bir insanı siyahi diye betimlemek de ırkçılık değildir. karşınızdaki insana ten rengiyle hitap ederseniz bu ırkçılıktır.

    yani başka bir deyişle emre belözoğlu'nun zokora'ya nigga demesi ırkçılıkken, trabzonun orta sahasında oynayan* siyahi eleman kim yav sorusunda ise ırkçılık yoktur.
  • 324
    betimleme yapmak ile hor görmek, yaftalamak arasında epeyce kalın bir çizgi vardır. bazı arkadaşlara göre betimleme yapmak da ırkçılığa giriyor. bu işi o kadar abartırsak sonu hiç iyi yerlere gitmez. yarın birine şu kızıl saçlı hatunu görüyor musun ya da şu sütun bacaklı hatunu görüyor musun dediğinde, ya da ne bileyim şu gözlüklü çocuğu, şu kaslı çocuğu görüyor musun dediğinde de ırkçılık yapma şeklinde bir tepkiyle karşılaşıp dumura uğrayabilirsiniz. kimse kusura bakmasın ama bu muhabbetin sonu oraya gidiyor. 2 basit betimlemeye de ırkçılık anlamı yüklemeyiverin.

    bugün güney afrika'da yedek kulübesinde oturan beyaz tenli futbolcuyu white man diye gösteriyorlar muhtemelen. çünkü onu işaret etmek istediğinizde eğer adını bilmiyorsanız onunla ilgili söyleyebileceğiniz ilk şey beyaz olması. ve ataları daha önce white man ya da o anlama gelen kelimeyi insanları horlamak, aşağılamak için kullanmadıysa bundan kimsenin aklına ırkçılık gelmez.
App Store'dan indirin Google Play'den alın