306
var ya da yok tartışmalarına girmeyeceğim. toplum bilimi uzmanlık alanım değil ve bu konu hassas bir konu. o yüzden ben eleştirilerimi yaparken ırk karıştırmadan yapıyorum, maksat yanlış anlaşılma olmasın. yanlış anlaşılma olmasından kastım şu. bana göre hiçbir insan bir diğerinden üstün değildir. ister japon, ister arap, ister türk hepsi eşittir. fakat yaşadığımız toplumdan gelen alışkanlıklardan dolayı bazen amına kodumun amerikalısı, amına kodumunun yunanı, amına kodumunun arabı şeklinde küfürler çıkabiliyor. ben de biliyorum her insanın eşit olduğunu, ana konumuz bu olsa asla ve asla ırkçılığı kabul etmem. böyle düşüncelere sahip olanlarla yan yana olmak istemem. lakin alışkanlıklar kolay kaybedilmiyor. bunu şey gibi düşünün. ateist bir insanın inşallah demesi gibi. ağızdan anlık olarak çıkabilecek bu şeyler yazıya ise dökülmemeli. sonuçta yazarken iki kere düşünmüş oluyorsun en az. aç, bak bir ben ne yazıyorum diye. bazen maç sonu sinirler tavan yapmışken olmayacak şeyler de yazılıyor ama bu konu hassas. derdim sjw'ler değil. onlar her bokolog oldukları için her konuda duyar kasacak bir şey bulurlar. derdim feghouli kardeşimizin bu konuda üzülmüş olması. 5 temmuz 2020 galatasaray trabzonspor maçını sattı mı? sattı. ancak kendisi iş ahlakına sahip olmayan bir insan olduğu için yaptı. iş ahlakı olan bir insan her yaz döneminden sonra 3 ay beklemez form tutmak için ve evet kendisi linç yiyorsa bu yüzden. bu zamana kadar iş ahlakına sahip bir birey olduğu izlenimi verseydi, anlık sinirle yaptı diyebilirdik. feghouli ise işine saygısı olmadığını kanıtlamış bir adam ve o yüzden haklı olarak eleştiriliyor. gel gelelim pragmatist davranırsak sofiane feghouli konusunda bu ırkçılık kavramını kullanabiliriz. feghouli başlığına da yazdım. feghouli için burası cennet ve seneye de ayrılmaz. ancak eğer kendisine ırkçılık yapıldığını düşünürse ayrılabilir. imajımız yerle bir olur. daha da önemlisi bence insanlık suçu işlemiş oluruz ama galatasaray için değer.