• 6251
    oyuncularının , teknik ekibinin , yöneticilerinin 13 mayıs 2012 günü , gecesi ne düşündüklerini merak ettiğim takımım. geçen sene açılan puan farkının gözlerinin önüne perde çekmiş olacak ki şu an formayı koysak 10 puan farkla şampiyon olacağını sanıyor gibiler. ne lig ne avrupa da keyif veren bir takım izletmekte şuan umarım geçen sezon ki takımı , arzuyu , isteği mumla aramayız.
  • 6253
    ligin zirvesine bakınca, kendinden sonraki beş takımın dördüyle maç yapmış. bunların üçü deplasman. bir diğer deplasmanı da derbi. bizim taraftar olarak sıkıntımız, bu sene ligi erken koparma arzusu. ha takımda sorun yok mu? elbette var. şu ana kadar cepten yedik. 19 ekim 2012 gençlerbirliği maçının ikinci yarısı da ilk yarısı gibi olsaydı, bugün farklı şeyler konuşabilirdik ama sanki takımdaki olması engellenemeyecek bir düşüş devresi yaşanıyor gibi. bu kadar karamsar olmamıza sebep olan ise şampiyonlar ligi'ndeki, daha doğrusu braga maçındaki hayal kırıklığı...

    geçen seneyle bu takımı kıyasladığımızda takım savunmasından eser yok. geçtiğimiz sezon ilk yarı deplasmanda sadece iki gol yemiştik demek kafi olacaktır. buna nazaran hücumda daha etkiliyiz. takım savunmasını etkileyen geçen sene emre ve engin faktörüdür bana kalırsa. bu manada bir sistem değişikliğine gittik. hamit'in formunu bir türlü yakalayamaması, doğrusu bu eksilikte ne kadar önemli kestiremiyorum.

    sözün özü, galatasaray'ın bu sene tek rakibi kendisidir. bundan sonra için de 23 ekim cluj maçı çok ama çok önemlidir.
  • 6254
    bu sezonki transfer politikası tamamen yerel bazdaydı. transfer edilen oyuncuların tamamı türkiye'de oynayan veya türk pasaportu taşıyan oyuncular. şimdi bunun getirdiği temel sorun şu: herkesin oyuncular hakkında önceden edinilmiş bir fikri var. bir önceki sezonu düşünelim, pek çoğu kaliteli ancak farklı farklı yerlerden gelen oyunculardan oluşturulan bir takım vardı. herkes izledi ve izleyerek fikir edindi oyuncular hakkında.

    bu sezona bakıyorum. burak yılmaz'dan tiksinen tonla galatasaraylı var. aynı şekilde seveni de fazla. ve bunların pek çoğu bu fikri galatasaray'a gelmeden önce edinmiş. aynı şekilde amrabat'ı beğenmeyen, hamit yıllardır top oynamıyor diyen, hatta tek başına galatasaray'a şimdiden puanlar kazandıran umut bulut'a bile trabzon zamanlarından beğenmediği için laf edenler var. insanlar ön yargıları yüzünden kendi takımının formasını giyen oyuncular için bölünmüş durumda. kendi takımımızın üzerinde spekülasyonlar döndürüyoruz. taraftarın böyle aktif rol oynadığı bi sezon pek hatırlamıyorum gerçekten.

    geçen sezonu hatırlayalım yine. eboue geldi, yıllarca arsenal'de oynamış, çok tecrübeli bir oyuncu. ligin 9. haftasında oynanan kayseri maçına kadar sahada ruh gibi gezinen, futbolcu olduğundan şüphelenilecek bi adam vardı. insanlar beğenmiyordu, ama kimsenin ön yargısı yoktu elin arsenal'inden gelen adama, topunu oynayınca herkes sevdi. muslera da benzer şekilde, ilk haftalar istikrarsızdı, güven vermiyordu. 10. hafta bir mersin maçı oynadı, tamam dedik kalecimiz var. hatta kendi içimizden, kimsenin adamdan saymadığı semih'ler, emre'ler, aydın'lar çıktı şampiyon takımın birer parçaları oldular bir şekilde. biri mevkisinde oynayan adamların sakatlanmasıyla çıktı ortaya, biri fener maçında hayatının topunu oynadı, biri gitti inönü'nün örümcek ağlarını temizledi. nihayetinde hepsinin birer kırılma noktasına ihtiyacı vardı. sonra herkese kendilerini kabul ettirdiler.

    olacak, zamanla her şey, herkes yerine oturacak ve biz yine, yeniden benimseyeceğiz eskisi gibi. ama bunun tek bir şartı var; sahaya bakınca 5 tanesini sevdiğin, 4 tanesine ana avrat küfür ettiğin, 2 tanesinden emin olamadığın 11 tane adam değil, 1 tane takım görmek. kadronun her bir parçası ve başlarındaki adam aynı amaç için sahada, bunu kabul et yada siksik edip negatif enerji oluşturup durma n'olur.
  • 6256
    düzelsin artık canını yediğim. ne olur geçen seneki gibi ol artık :( o kadar transferi yapmaz olaydık bi umut'u almış olaydık keşke. yeminle takımın dengesi bozuldu.
    defansımızı ujfa toparlıyormuş bunu gördük. pozisyon alma bilgisiyle artı savunmayı özellikle semih'i yönlendirmesiyle defansımız=ujfa'ymış. ne yazık ki dany'de de semih'te de pozisyon alma olayı sıfıra yakın. her an gol olacakmış gibi bomboş gibi ceza sahamız. fatih hocanın bu işe gerçekten bir çözüm bulması gerekiyor. stoperlerimizin birinin mutlaka çakılı tecrübeli biri olması gerekiyor. dany-semih'te artık bu kadar ısrar edilmemeli, zira defansımız yol geçen hanı oldu geçen sene 34 maçta 20 gol yiyen takım şimdiden 12 yi gördü. bu iş düzelmezse sıkıntılı günler bekliyor bizi. ayrıca bir de hamit var.. fatih terim kendisinde artık bu kadar ısrar etmemeli bu kadar süre aldı takıma faydadan çok zarar verdi hamit'i ilk eleştiren yazımdır bu geldiğinden beri. hep düzelir kaliteli adamdır diye bekledim ama olmadı. hamit o kadar ama o kadar yavaş ki hiç hızlanacak gibi durmuyor artık. bir de muslera sanki topları eskisi kadar oyuna sokamıyor. çoğu degajı ya rakipte ya dışarda. son olarak burak yılmaz.. olum hiç mi top kontrol edemezsin lan sen nasıl 33 gol attın :( sinir ettin beni lan artık patladım yemin ediyorum. 19 ekim 2012 gençlerbirliği galatasaray maçı'nda yerine umut girince anladım ikinizin arasındaki farkı bundan sonra forvet ikilimiz umut-elmander olmalı burak yorgun defanslara ikinci yarılarda girmeli. hadi oğlum üzmeyin artık bizi, kendinize gelin ne olur..
  • 6257
    kötü futbolu ve son haftalardaki düşüşüne rağmen hala 2012-2013 sezonunun lideri olan takım. şimdi lütfen sabırsızlığınızı, can yakan eleştirilerinizi bir kenara bırakın ve henüz hiç bir şey kaybetmemişken ve hatta 12 ağustos'ta kazandığımız bir süper kupa ve hal-i hazırda zirvesinde olduğumuz lig varken takıma destek olalım.
  • 6258
    genel olarak herkesin dilinde boktan bir laf. milan baros gelince takım düzelecek. bir takımın düzelecek bir yanı yok,zaten iyi yolda ve daha da iyi olacak. iki, ulan bu takımın üç üst düzey forveti var. biri altı gol ile gol kralı * diğerleri ise hemen onu takip ediyor. * * baros gelince ne olacak? takımın eksiğinin forvet olmadığını zaten görüyoruz. zamanla melo ve selçuk'un eski uyumlarını yakalaması ile birlikte tutulması zor olacaktır bu takım zaten. kimsenin şüphesi olmasın.tek eksik şimdilik sol bek ve ujfa'nın liderliğinin eksikliği.
  • 6263
    galip gelememe probleminin sebebinin savunma hattı olduğunu düşündüğüm takım. kim ne derse desin, tomas ujfalusi'nin sakatlanmasıyla yerine gelecek iki oyuncudan biri* tecrübesiz diğeri* ise hala spor toto süper lig gibi bir ligde olmanın şaşkınlığı içerisinde. üstüne, özellikle felipe melo'nun formsuzluğu da eklenince geçen zaman içinde* yediğimiz gol az bile.
  • 6267
    herkes savunmamızın kötü olduğundan dem vuruyor; doğru. ancak eksik. biz kötü hücum ediyoruz aynı zamanda. 8. hafta sonunda* en çok gol atan takım olmamız bu gerçeği değiştirmiyor. planlı bir şekilde hücum etmiyoruz. paslaşmalarımız oyun kurmaya yönelik değil. dozunda eleştiri iyidir. kafayı kuma gömmek doğru değil. hem ofansta hem de defansta kötü durumdayız. inşallah bir an önce rayına oturur her şey. her şeye rağmen şl'de gruptan çıkacağmızı da düşünüyorum. bunu da ekleyeyim.
  • 6270
    geçen sene nasıl 4-4-2 oynaması gerektiği için normal olarak oyun düzenini o şekilde değiştirdiyse bu senede 4-3-3 veya 4-3-2-1 ya da 4-5-1 şeklinde oyun yapısını oluşturması gereken takımımdır. artık kanat oyuncuları ile oyunu hücuma taşımak istiyoruz gibi bir görüntü veriliyor. amrabat ın takımda önemli bir figür olmaya başlatılması, sağ kanatta hamit in ısrarla oyuna adapte edilmeye çalışılması, oyun sıkışınca daha etkin olabilecek diğer hücum tercihleri yerine aydın ın sağ kanatta etkinliği artırma adına bir tercih olarak seçilmesi bunu gösteriyor.

    kanat oyuncularımızın savunmadaki açıkları kapatma yönündeki noksanları da çift forvet oyununu ilerde bize lüks kılıyor. hele ki burak takımdan ayrı kendi istatistiğine yönelik rahatsız edici bir oyun anlayışına büründükçe. orta alandaki selçuk-melo ikilisinin formsuzluk sorununu da bence ileriye dönük 4 oyuncunun* yükünü fiziksel olarak ya da mental olarak hazır gözükmeyen bu iki oyuncumuzun omuzlarına yüklenmesi oluşturuyor.

    sonuç olarak selçuk-melo-hamit düzeninde bir orta 3 lü bunları yedeleyecek yekta-emre-engin seçenekleri orta sahayı diri tutmaya yeterli olacak ve oyunu iki yönlü oynayabilecektir. kanatlarda da amrabat-aydın-emre-engin düşünülebilir. hatta gerektiğinde maç içerisinde forvet oyuncusu olarak koyulabilecek umut-burak-elmander kanatlara koyularak hücum gücünü artırabiliriz. kalabalık orta saha da futbolun en önemli yeri olan orta sahada oyuna hükmetmemiz açısından önemlidir.

    kanatsız dört göbek oyuncusuyla oynadığımız ve hücum gücünü çift forvetle artırdığımız geçen seneden sonra bu sene tek forvet ve 4-3-3 benzeri bir oyuna adapte olmamız gerekliliktir. saygılar sözlük.
  • 6272
    23 ekim 2012 galatasaray cfr cluj maçında istediğimiz sonucu alamazsak fatih terim'in dedeiği gibi gerçekten dünyasnın sonu olmaz. teknik direktör ve takım için başarısızlık olur. ancak gruptaki tüm rakilerimize kaybetmek bize şampiyonlar ligine hazır olmadığımızı gösterir. bu durumda, yapmamız gereken lige asılıp, ünal aysal'ın dediği gibi sürekli şamypinlar ligine katılan bir takım olabilmek.

    ancak galatasaray'ın avrupa maçalrında totem manyağı olan birisi olarak, cluj maçı için rahatım diyebiliyorum. (sanırım bu da totem)
  • 6275
    bence takımın kondisyonu gayet yerinde, ilk defa oynayan sabri bile fazla sırıtmıyor sahada. herkes istekli, elinden geleni veriyor. sadece biraz şanssız ve heyecanlı. nasıl birşeyse bu sıralar sürekli 9 kişiyle kapanan takımlar çıkıyor karşısına. bu sene olmasa bile önümüzdeki sene daha başarılı avrupa maçları çıkaracağını düşünüyorum.

    ölüsü bile şu an ligde lider. herşeye rağmen bu senede şampiyon olacağını düşünüyorum. gönlünüzü ferah tutun.

    *
App Store'dan indirin Google Play'den alın