• 24768
    uefa avrupa ligi 2020-2021 sezonu ve en az 40 maclik 2020-2021 turkiye ligi ve kupasi dusunuldugunde, 2020-2021 sezonunda genis kadrosu en az 30 futbolcu ile dolu olmasi gereken takim. bes oyuncu degisikligi hakkini da dusundugumuzde, ilk 20 oyuncunun devamli sans bulacagini dusunebiliriz. geriye kalan mumkunse 10 oyuncu da sakatlik ve formsuzluk durumlarinda sahaya atabilecegimiz oyuncular olmali. bu 10 oyuncu agirlikli olarak paf takimimizdan olabilir. ozellikle turkiye kupasinda bartug, yunus, erencan, suleyman gibi oyuncularimiz direk oynamali.
  • 8268
    ırkçı birisi değilim hatta afrikalı oyunculara karşı çok sempatim vardır ama futbol konusunda temel bir ilkem vardır. bir takımda ilk 11 içinde en fazla 3 tane afrikalı oynatacaksın. makul sayı 2'dir. bu adamlar yapı itibariyle rahat olurlar ve sorumluluk duyguları pek gelişmiş değildir. hele ki defans hattında 2 afrikalı varsa o defanstan hayır gelmez. 3 tane varsa geçmiş olsun. zaten kaleci olanlarından hiç almayacaksın.

    eboue-dany-chedjou üçlüsünü oynatıyoruz. bu üçlü defans hattında yer aldığı sürece defans zaafiyetimiz ortadan kalkmaz.
  • 6654
    hakkında nefesimi tutup biraz olumsuz şeyler yazacağım, ofsaytlamadan önce lütfen bir düşünün. özet geç diyenler son 3 paragrafı okuyabilir.

    öncelikle... 1.5 sezonda belli bir iskelet kurmuş ve artık geleceğini planlaması gereken takım. ancak:

    2012 - 2013 transfer sezonunda takıma katılanları aynı başlıkta bir arkadaş özetlemiş, çaldım ve 2013 yılındaki yaşlarını yazdım:

    (bkz: dany nounkeu tchounkeu): 27
    (bkz: nordin ambrabat): 26
    (bkz: hamit altıntop):31
    (bkz: burak yılmaz): 28
    (bkz: umut bulut): 30
    (bkz: cristiano marques gomes): 36
    (bkz: felipe melo): 30

    gördüğümüz gibi bunlardan bir tanesi bile 25 yaş altı, takımın 10 senelik geleceği olur, acaip gelişir diyeceğimiz bir futbolcu değil.

    üstelik geçen sene altyapıdan 1. takıma yapılan emre - semih katılımının devamı gelmemiş. semih şu anda bu ikisinin arasında en potansiyelli olanı. emre'den "kamuoyu" daha az umutlu ama başka da kimse yok görünürde.

    altyapıdan bundan sonra katılacak yetenekte kimse var mı, belirsiz. ortalıkta çok isim dönüyor ama 2012 - 2013 sezonunda dandik kupa maçlarında bile 20 yaş altında kimseyi göremedik.

    alınabilecek genç türk statüsünde futbolcu var mı, frei ya da potuk deniyor ve 5'er milyon euro'dan başlanıyor.

    bahsettiğimiz geçen seneki emre - semih hamlesi dışında kadrodaki "genç" denilen adamları yazalım 2013 yaşlarıyla beraber:

    (bkz: ceyhun gülselam): 26
    (bkz: sercan yıldırım): 23
    (bkz: aydın yılmaz): 25
    (bkz: furkan özçal): 23

    bu muhteşem dörtlü ise eğer bir mevkinin 2. adamı olurlarsa kendilerini başarılı sayabilirler. aydın yılmaz bu konuda diğerlerinden bir tık daha önde ama onun da gelişime açık olduğu süre bitmek üzere.

    sonuç: galatasaray futbol takımı gereğinden fazla yaşlı ve gelişime kapalı bir kadroya sahip. 2012 - 2013 sezonu ara transfer döneminden itibaren mutlaka 30'larını geçmiş ya da otuzlarına gelmekte olan futbolcularımızın (ya da selçuk, burak, muslera, semih gibi "reddedemeyeceğimiz teklifler" alabilecek futbolcularımızın) 2-3 yıl sonra yerlerini alabilecek yeni jenerasyondan, mümkünse türk statüsünde futbolcuları alıp/çıkartıp yetiştirmeye başlamak zorundayız.

    yani, önümüzdeki transfer dönemi, "çilek" statüsünde takıma katılacak yıllanmış kaşarların değil, hali hazırda kadrodaki "olmayacak"ların ayıklandığı ve umut vadedecek 25 yaş altı adamların kadroya katılacağı bir süreç olmalıdır.

    yoksa bugünün başarıları yakalanan jenerasyonun kısa ömrüne bağlı kalacaktır.
  • 36254
    (bkz: 21 ağustos 2024 young boys galatasaray maçı) böyle zeminler bizi bozuyor. oyuncular 3-4 pozisyonda topu dürtmeyi ayarlayamadılar. ya yavaş gidiyor ya hızlı. bunun yanında temaslı sert oyunda bize gelmiyor. oyuncular başlıyor yatmaya. ikinci yarı değişikliklerin etkisi ve young boys’un rehaveti ve artı yorgunluğu ile oyuna dengeyi getirdik aslında. ancak barış’ın çıkması yine bozdu bizi. ziyech’in açığını driplingle kapatıyordu ama de bouis yapmadı. defansta abdülkerim mecbur dinlenecek zaten. kendi evimizde gol yeriz kesin ama 2 farklo rahat alabiliriz maçı.
  • 3909
    --- hiç dikkat etmiş miydiniz? ---

    2009-2010 sezonu öncesi yaz kampında yapmış olduğu hazırlık maçları;

    (bkz: 1 temmuz 2009 galatasaray fc kleve maçı)

    (bkz: 5 temmuz 2009 galatasaray al ahly maçı)

    (bkz: 8 temmuz 2009 galatasaray wydad atc maçı)

    (bkz: 11 temmuz 2009 galatasaray bayer leverkusen maçı)

    2010-2011 sezonu öncesi yaz kampında yapmış olduğu hazırlık maçlar;

    (bkz: 13 temmuz 2010 galatasaray fc kleve maçı)

    (bkz: 15 temmuz 2010 galatasaray vfb homberg maçı)

    (bkz: 18 temmuz 2010 galatasaray pas hamedan maçı)

    (bkz: 21 temmuz 2010 galatasaray fenerbahçe maçı)

    (bkz: 24 temmuz 2010 galatasaray ksc hasselt maçı)

    2011-2012 sezonu öncesi yaz kampında yapmış olduğu ve yapacağı hazırlık maçları ise;

    (bkz: 8 temmuz 2011 galatasaray türkiyemspor maçı)

    (bkz: 10 temmuz 2011 galatasaray unterhaching maçı)

    (bkz: 17 temmuz 2011 galatasaray akhisar belediyespor maçı)

    (bkz: 20 temmuz 2011 galatasaray twente maçı)

    (bkz: 24 temmuz 2011 galatasaray inter maçı)

    (bkz: 28 temmuz 2011 galatasaray liverpool maçı)

    (bkz: 13 ağustos 2011 galatasaray istanbulspor maçı)

    (bkz: 17 ağustos 2011 olympiakos galatasaray maçı)

    (bkz: 24 ağustos 2011 real madrid galatasaray maçı)

    olan takımdır.

    --- hiç dikkat etmiş miydiniz? ---

    ne diyebilirim ki? bir iş ancak bu kadar ciddiye alınır. son sezon ele alınırsa rakipler, maçların yapıldığı tarihler, rakiplerin kolaydan zora şeklinde sıralanışları falan o kadar manidar, o kadar iyi düzenlenmiş ki... kamp dediğin işte budur!
  • 20808
    2018-2019 sezonunun 2.yarısında 3 kulvarda ilerlemekte olan takımımız. lig, tr kupası ve uefa a. ligi.

    ama özellikle bu sezon sonuna kadar asıl hedefimiz ve tüm planımız lig şampiyonluğu üzerine olmalı.

    maddi olarak, şampiyonlar ligi'nin bize bir yıllık getirisi 40 m euro civarı. 40*6,25 = 250 milyon tl

    o kadar önemli bir gelir ki 2-3 yıl aralıksız şampiyonlar ligine gitsek borçlarımızın büyük çoğunluğunu kapatabilecek nakit akışını sağlar hale geliyoruz.

    maaş olayını da 30-35 m euro seviyesine çektiğimiz an önümüz açık.

    2018 - 2019 sezonu ara transfer döneminda önce şampiyon olacak kadroyu kurup sonra da yaz aylarında sonraki 5 yılın galatasaray'ının temellerini atmalıyız.
  • 19357
    nitelik olarak eksik gördüğümüz noktaları uzun uzadıya sıralayabiliriz lakin sayısal olarak doldurmamız gereken bölgeler var. bunların başında da kaleci geliyor. muslera, en iyi ihtimalle çeyrek finalde elense dahi yaklaşık 3 hafta sonra takıma katılacak ve muhtemelen galatasaray'ın ilk resmi maçında kalede yer alamayacak. böyle bir durumda kaleye koyabileceğimiz, resmi maç kaldırabilecek ağırlıkta tek bir kaleci mevcut değil. öncelikle bu sorunu çözmemiz gerekiyor.

    bir diğeri ise stoper bölgesi. serdar, maicon, ahmet çalık dışında başka bir stoper oyuncusu kadroda yer almıyor. sezona başlarken burayı sayısal anlamda en az dörde çıkarmamız gerekiyor.

    sonuncusu ise forvet. bütün sezonu neredeyse gomis ile geçirdik ve akhisar maçında gördüğü kırmızı kart ve kayseri deplasmanı dışında neredeyse maç kaçırmayan bir gomis vardı. üç kulvarda yarışacağımızı ve bu yarışma alanlarından bir tanesinin şampiyonlar ligi olacağını hesaba katarsak buraya da, eren'in durumuna göre, en az bir transfer gerekiyor.
  • 25396
    1 hafta önce uçan kaçan galatasaray diye her yerde yazılıyordu, 1 haftada ne hale geldi sözde. medyanın oyununa gelen taraftara sahip takım.

    bu takım 3 hafta içinde 6 maç oynadı, zaten kısıtlı kadrosu ile bir döngü içerisindeydi. yorgunluk bahane değil ama olabilecek şeyler. hiç o paraya yorgunluk vs işlerine girmiyorum, maalesef yazdığımız gibi olmuyor bu işler. ben de sonuna kadar eleştiriyorum ama eğri oturup doğru konuşmakta fayda.

    ffp yüzünden uefa'dan ceza yemiş ve sonrasında "ffp açısından" güzel yönetilmeye çalışılmış son 3 senede 2 kere şampiyon olmuş bir takım var. pandemi olmasa 3'te 3 olacaktı belki. uefa'nın sana koyduğu net bir kural var, sattığın kadar alabilirsin. uymazsan seni daha kötü günler kapıda bekliyor diye eline kızılcık sopası bekleyen bir uefa var.

    daha önce kiralık ya da bonservissiz oyuncular ile geminin ne kadar yürüdüğünü hep beraber gördük. bu senede bonservissiz oyunculara yönenildi, bunlar daha başarılı olacak kişiler diğerlerine göre. sorun ne peki, sorun satamıyoruz. satacak adam bulamıyoruz, satmaya çalıştığımız zaman alacağımız oyuncuların bonservislerine yetmedi. her ihtimal olabilir, olayın detayına insek neler buluruz belki.

    benim için ne terim, ne yönetim önemli. benim için galatasaray önemli, galatsaray için bir taşı alıp bir adım öteye götüren herkesin başımın üstünde yeri var. bu takım bizim takımımız, destek olacak onu ileriye taşıyacak olan biziz. hepsini bir köşeye bırakıp yoluna devam etmesi gereken güzide mi güzide futbol takımı.
  • 19536
    transferleri için eylül 2018’e kadar vakti olan takım. o zamana kadar da mevcut kadro işi gayet rahat götürür. belli ki kulübe oyuncu menajerlerinden gelen onlarca teklif var ve bu sayı ağustos sonuna doğru iyice artacağı için fatih terim acele edilmesini istemiyor. ben de olsam istemem zira iyinin de iyisi var. son ana kadar beklemek büyük fırsatlar doğurabilir. zaten bizim teknik olarak piyasanın iyi oyuncuları için avrupa’nın balinalarıyla yarışacak gücümüz yok, dolayısıyla da kasmaya gerek yok. ayrıca genç oyuncuların umut vadeden çıkışları da teknik heyetin şansı oldu ve elini her anlamda güçlendirdi. bence arkanıza yaslanın ve keyfinize bakın. başımızda bu işleri çok iyi bilen ve yöneten bir teknik kadro var ve en büyük gücümüz de onlar.
  • 18615
    badou gittikten sonra ikili orta saha oynaması intihar olan takım. bunu 4 şubat 2018 sivasspor galatasaray maçında herkes gördü, umarım teknik heyet de görmüştür. fatih hocama güveniyorum bu konuda. zira donk da, selçuk da badou gibi dinamik adamlar değiller. fernando kadar kaliteli ve pozisyon bilgisine sahip orta sahamız da maalesef hiç yok ne selçuk, ne tolga ne de donk pozisyon bilgisi olarak fernando'nun yanına yaklaşamazlar. tolga ciğerci bu üçlüde dinamik olan ama bu sefer de ofansif orta saha olarak oynayan feghouli'nin defansa hiç katkısı olmadığı için onun dinamizmi yetmiyor.

    bu takımın yapması gereken, donk da oynasa selçuk da oynasa 1 ön libero, 2 sekiz numaralı sistemdir. illa ki 4-2-3-1 oynayacaksak 10 numarada dinamik olan belhanda'yı kullanmalıyız. garry sola, fegholi sağa geçer bu sistemde ve garry de solda nagatomo'ya katkıda bulunur.

    bunu görmek için guardiola falan olmaya gerek yok. bu takım içinde donk ya da selçuk'un olduğu herhangi bir dizilişte 2 orta sahayla oynayamaz, oynasa da yukarıda belirttiğim gibi belhanda'nın sahada olması şarttır. feghouli'nin hücum yönünden böylece daha iyi faydalanabiliriz. diğer türlü rakibe orta saha üstünlüğünü verirseniz ne yazık ki kazanmak çok zor oluyor. bu sene kaybettiğimiz her maçta aynı sorunu yaşadık.

    tekrar ediyorum, benim gördüğüm bu detayı teknik heyet de görmüştür umarım. çünkü fernando gelene kadar, geldikten sonra form tutana kadar biz bu oyuncularla oynamak zorundayız.
  • 28721
    2021-2022 sezonunda mevcut tarih itibariyle oynamak istediği oyunu yavaş yavaş oturtmaya başlayan takımdır. daha da iyi olacaktır. hoca da bunun için 1 ocak 2022 tarihini işaret etmişti. o tarihe yaklaşıyoruz ve performansımız artmaya başladı. futbolcular birbirini tanımaya başladı, ezber işlere yavaş yavaş gidiyoruz. daha da yolu var.

    hala takımın bir kaç eksiği var, olmazsa olmaz değiller ancak bu eksikler giderildiği takdirde bu takım çok daha farklı seviyelere çıkar. ben ocak transfer döneminde 3 transfer bekliyorum;

    1-gedson fernandes
    2-jonas wind
    3-sol bek.

    öncelik olarak ilk ikiyi daha önde görüyorum. sol bek ihtiyacımız olduğu da kesin ancak oraya da bir yabancı sol bek yazmak pva varken bizi sıkıntıya sokar.

    gedson ve wind'i alabilmek için 2 yabancının sözleşmesinden çıkabileceğimizi düşünüyorum. bu isimlerin babel-diagne-feghouli üçlüsünden olacağı kesin gibi görünüyor. üçünden de çıkabilirsek bir yabancı hakkımız daha olur ve sol bek için kullanılabilir.

    ancak gedson ve wind gerçekten seviye atlatır, hem mevcut oyunu daha da yukarıya çekerler, hem de çok büyük bir esneklik sağlarlar. bu iki geldiğinde çok rahatlıkla 4-4-2 varyasyonlarını oynayabiliriz örnek vermek gerekirse.

    bir kaç muhtemel 11 bırakıyorum, lig için 3 yerli kuralını da göz önünde bulundurdum.

    mevcut 4-1-4-1 düzeninde;

    https://www.sporx.com/...08f3766a61585786.jpg

    https://www.sporx.com/...0c10698351585788.jpg

    https://www.sporx.com/...3d9b19dcb1585790.jpg

    4-4-2 varyasyonları;

    https://www.sporx.com/...05546e15b1585792.jpg

    https://www.sporx.com/...d86e05cb11585796.jpg

    gibi örnekler verilebilir. gedson ve wind'i almak bizim için biraz maliyetli olabilir. ikisinin toplam bonservis giderleri 20m €'yu geçebilir ancak yaptığımız kadro planlamasına direkt olarak oturacak, zarar ettirmeyecek, yüksek kar potansiyeli olan isimler. gedson'u mutlaka kadromuza katacağımızı düşünüyorum. benfica'da maç kadrosuna bile giremiyor, bugüne kadar 3 maçta 47 dakika süre bulabilmiş sadece. bonservisiyle, en kötü ihtimalle kiralık + opsiyon şeklinde kadromuza katacağımıza eminim. wind'in durumu ise karışık. eğer premier lig'den teklif gelirse bizim çıkamayacağımız bonservis bedelleriyle gidebilir. ancak normal şartlarda 8-12m € civarlarına bu işi bitirebiliriz. tabi ki bu transferin gerçekleşmesi için diagne'den veya mohamed'den çıkmamız lazım. bu isim büyük ihtimalle diagne olacaktır. şöyle 5m € gibi bir bonservis de kazanabilirsek diagne'den wind transferi çok olası ve mantıklı görünüyor.
  • 26323
    henry onyekuru ve halil dervişoğlu transferleriyle 30 kişilik kadroya sahip olan takım. 1-2 transfer daha olacağını varsayarsak 5-6 oyuncu ile yolları ayırmamız lazım. şu ana kadar kimse ile yolları ayırmadık. kiralık veya bonservisi ile aramızdan ayrılabilecek futbolcular;

    radamel falcao
    mbaye diagne
    jesse sekidika
    kerem aktürkoğlu
    valentine ozornwafor
    ali yavuz kol
    emin bayram
  • 6567
    şampiyonlar liginde üst üste 3 maç kazanan ilk ve tek türk takımı.

    şampiyonlar liginde ilk 3 maçta 1 puan alıp gruptan çıkan ilk türk takımı.

    şampiyonlar liginde ilk defa futbolcusu 6 gol atan türk takımı.

    şampiyonlar liginde ilk defa grup aşamasında deplasmanda 2 galibiyet alan türk takımı.

    bakalım yarın gazeteler senin bu özelliklerini haber olarak taşıyacak mı aslanlar topluluğu.

    karşı yakalılar bilmem kaçıncı dakikada gol atsa " o dakikada gol atan ilk ve türk takımı" yazarlar, bakalım seni de yazacak mı basın.
  • 19233
    2018/19 sezonunda şampiyonlar ligi, türkiye süper ligi ve türkiye kupası olmak üzere üç kulvarda yarışacak olan takım.

    şampiyonlar ligi ve türkiye süper ligi nezdinde kadro planlamasını bir kenara koyuyorum.

    türkiye kupası'nda, şartlar ne olursa olsun, altyapıdaki gençlere şans vermeli. en başından en sonuna, birkaç tecrübeli oyuncu haricinde, ozan kabak, yunus akgün, atalay babacan, recep gül gibi futbolcuların oynaması gerekir. takım kazansın veya kaybetsin, fark etmez. bu çocukların artık oynaması gerekiyor. ve bu çocuklar gerçekten gelecek vaat ediyor. bana sorarsanız, 18 futbolcunun üstünü bu gençlere ayırırım. o kadar altyapı fetişiyim, o kadar romantiğim.

    türkiye süper ligi şampiyonluğu çok önemli. neden? şampiyonlar ligi. orada, bir anda/aynı anda genç oyuncuları sahaya süremezsiniz. gerçi fatih terim'e belli olmaz, dan diye sürer mi sürer. neyse. türkiye kupası'nın bizim için ne önemi var? sadece gelişim liglerinde oynayarak nasıl gelişecek bu çocuklar? ya kiraya vereceksiniz ya da türkiye kupası'nı bu çocuklara hibe edeceksiniz?

    fenerbahçe veya beşiktaş ile oynasan bile ya da es kaza finale çıksan bile bunda ısrar edeceksin ki gelişsin bu çocuklar. bunu arkadaş ortamında tartışırken, şöyle bir argüman çıkıyor ortaya: ya bir şekilde fark yerlerse, kimse sahada kimin olduğuna bakmaz, bir gün gelir "biz size şurda fark atmıştık" derler.

    çok da umrumda çok afedersiniz. bir tane genç kazandırılsa galatasaray'a, o maçtan bin kat daha değerli olur, günümüz futbol endüstirisini göz önüne aldığımızda. türkiye kupası'nın yasin öztekin, tarık çamdal gibi futbolcuların kendini hazır tutması için bir mecra olarak kullanılmasından bıktım.
  • 1230
    sezon başı, harıl harıl futbol oynarken, daha ilk haftalarda "şampiyon" ilan edilmiş, tüm takımların korkulu rüyası olmuş, ama ardından bir felaket gibi başına çöken sakatlıklarla seri galibiyet serisi sekteye uğramış takımdır.
    sakatlıklar elbet ki çok kötü, elbet ki performansızımı etkiler, bu normal. ama şu an ki mevcut kadromuzla dahi ligteki takımları yenmekte zorlanıyorsak, çoğu zaman 1-0'a razı oynuyorsak bu işte bir iş var ama benim aklım ermiyor. jo'suz, baros'suz, kewell'sız bir galatasaray'ın avrupa'da zorlanması, hatta elenmesi normal -ki elendik- çünkü hücum gücümüz çok zayıftı. ama ligte bu denli zor bir duruma düşmemiz, gerçekten anormal. bu kadro, yeni kuruldu kabul, çok genç oyunu var var, sakatlıklar zor, o da kabul. ama el insaf diğer takımlarda uzaydan gelmedi, bütçeleri belli, oyuncu kapasiteleri belli. bu takımın onları havada karada yenmesi lazım ? basmıyor kafam basmıyor sözlük! sorunun kaynağı nedir? aklı basan pm'den ulaşsın, galatasaray'ın sorunu nedir? tv'deki yorumcular eleştirince kızıyoruz, ama bir problem olduğu da kesin. acaba diyorum fazla mı pohpohlandık? her iki kulvardan da elendik ? ligte hala lideriz ama soruyorum kim oturup da ilk zamanlardaki gibi rahat rahat izleyebiliyor maçlarımızı? hep bir sıkıntı, stres.. of sözlük of! artık bir an önce bitsin bu lig de ne olacaksa olsun..
App Store'dan indirin Google Play'den alın