1066
sürekli gönderileceği yazılan ve pompalanan katalan antrenörümüz..
filmi geriye alalım. fatih terim ve galatasaray yönetimi;
3,5 yıl önce,
uluslararası ve ulusal yoğun takvimlerde takımı daha az yıpratıp daha çok başarı kazanacağını
ve daha çok oyuncu parlatıp yüksek bedelde satacağını farz ederek,
''pas futbolunu'' galatasaray'ın temel stratejisi olarak benimsemişlerdir.
fakat geçen 3,5 sene ve harcanan 10 milyonlarca dolarlara rağmen bu oyun (bazı istisnai maçlar ve oyun bölümleri hariç)
oturtulamamıştır. 32 yaşında farioli'nin birkaç anadolu türk takımında
1-2 ayda oturttuğu oyunu 3,5 yıl boyunca oturtamadık. çünkü terimin yaş ve konsantrasyon itibari ile antrenörlük becerileri azalmış, egosunu şişiren mahiyeti kontrolden çıkmış, ve levent şahin gibi bir çapsızdan ''pas futbolunu'' oturtması beklenmişti.
çünkü galatasaray'da yardımcı antrenör olmak için ilk aranan şey liyakat değil,
fatih terim egosuna uyumlu olmaktı. hatta levent şahin yollanıp, selçuk-necati ikilisi
bile düşük antrenörlük bilgisi ile biraz daha iyi , ama gene çok yetersiz
bir pas oyunu yakaladı. ama bu sefer de gene sonuç alınamadı ve gençleştirme nedeniyle tecrübesizlikten ve fiziki yetersizliklerden büyük puan kayıpları oldu.
bunun üzerine , bu pas futbolunun icad eden barcelona kulübünde çalışmış
ve bu pas futbolunu en iyi
uygulayan guardiola'nın yıllarca yardımcılığını yapmış torrent başa getirildi.
1,5 yıllık toplam 2,75 milyon euroluk kontrat ve birçok yardımcı ile göreve başladı.
buradaki konu, seçilmiş bir oyun sistemini oturtmaya çalışmaktır.
torrent , günlük pragmatik çözümlerin antrenörü değil,
bir sistem hocasıdır. kısa dönem sonuç değil,
orta ve uzun dönem strateji hocasıdır. brezilya'da da böyleymiş,
amerika'da da böyleymiş.
bu yıl ne kadar kötü olursak olalım,
galatasaray'ı futbol ekonomisi ile ilgili sebeplerden ötürü düşürmeyecekler.
koyu galatasaray düşmanı ve karadeniz lobisinin adamı
mete kalkavan'ın son yönettiği maçı gördünüz. sene başı olsaydı,
galatasaray'ın alanya'da mağlup olmasını sağlardı ama gayet iyi maç yönetti.
muhtemelen ligi, galatasaray'a 7.-15. arasında bitirtecekler.
ülke ve futbol yönetimi değişmedikçe, galatasaray zaten şampiyon olamayacak.
keza fenerbahçe ve beşiktaş da.
o yüzden bu zaman zarfı içerisinde şu ''pas futbolu'' işini oturtmaya
ve ekonomik olarak güçlenmeye çalışmalı galatasaray.
eğer oturtulmuyorsa da , şu pas futbolu saçmalığından ilelebet vazgeçilmeli.
galatasaray'ın başarılı olduğu, uefa kupasını aldığı 4-3-1-2 (4-4-2 varyasyonu) düzenekli,
şok kaotik presli, aktif dinlenmeli, klasik 10 ve hedef santraforlu oyun düzeni bana göre
bizim ülkemiz yapısına en uygun sistemdi. neden geliştirilip, bütün altyapılarda oturtulmadı, ona göre oyuncu yetiştirilip transfer yapılmadı bilmiyorum.
okan buruk, sergen, bülent korkmaz vs gibi daha pragmatik ve kısa dönem başarı
odaklı bir antrenörler belki
kısa vadede başarılı olurlar, fakat 2. yıl ve 3. yıl çuvallarlar.
artık batılı bir kulüp gibi sistem ve organizasyon takımı olmak lazım.
burak elmas'ı hiç beğenmeyen (yönetimin kaldığı hergün bir ziyandır)
ve torrent'i yeterli bulmayan birisi (futbol bilgisi değil, insan ilişkileri yönetimi açısından) olarak
diyorum ki: önümüzdeki yıl sonuna kadar ''torrent istifa'' saçmalıklarını
ve hezeyanlarını bir tarafa bırakarak, sabredelim ve destekleyelim.
bu arada torrent'in ve ekibinin futbol yönetim bilgisinin, uluslararası objektif kriterlerle,
ülkedeki bütün antrenör ekiplerinin en az 2 gömlek üstünde olduğunu da unutmayalım.
filmi geriye alalım. fatih terim ve galatasaray yönetimi;
3,5 yıl önce,
uluslararası ve ulusal yoğun takvimlerde takımı daha az yıpratıp daha çok başarı kazanacağını
ve daha çok oyuncu parlatıp yüksek bedelde satacağını farz ederek,
''pas futbolunu'' galatasaray'ın temel stratejisi olarak benimsemişlerdir.
fakat geçen 3,5 sene ve harcanan 10 milyonlarca dolarlara rağmen bu oyun (bazı istisnai maçlar ve oyun bölümleri hariç)
oturtulamamıştır. 32 yaşında farioli'nin birkaç anadolu türk takımında
1-2 ayda oturttuğu oyunu 3,5 yıl boyunca oturtamadık. çünkü terimin yaş ve konsantrasyon itibari ile antrenörlük becerileri azalmış, egosunu şişiren mahiyeti kontrolden çıkmış, ve levent şahin gibi bir çapsızdan ''pas futbolunu'' oturtması beklenmişti.
çünkü galatasaray'da yardımcı antrenör olmak için ilk aranan şey liyakat değil,
fatih terim egosuna uyumlu olmaktı. hatta levent şahin yollanıp, selçuk-necati ikilisi
bile düşük antrenörlük bilgisi ile biraz daha iyi , ama gene çok yetersiz
bir pas oyunu yakaladı. ama bu sefer de gene sonuç alınamadı ve gençleştirme nedeniyle tecrübesizlikten ve fiziki yetersizliklerden büyük puan kayıpları oldu.
bunun üzerine , bu pas futbolunun icad eden barcelona kulübünde çalışmış
ve bu pas futbolunu en iyi
uygulayan guardiola'nın yıllarca yardımcılığını yapmış torrent başa getirildi.
1,5 yıllık toplam 2,75 milyon euroluk kontrat ve birçok yardımcı ile göreve başladı.
buradaki konu, seçilmiş bir oyun sistemini oturtmaya çalışmaktır.
torrent , günlük pragmatik çözümlerin antrenörü değil,
bir sistem hocasıdır. kısa dönem sonuç değil,
orta ve uzun dönem strateji hocasıdır. brezilya'da da böyleymiş,
amerika'da da böyleymiş.
bu yıl ne kadar kötü olursak olalım,
galatasaray'ı futbol ekonomisi ile ilgili sebeplerden ötürü düşürmeyecekler.
koyu galatasaray düşmanı ve karadeniz lobisinin adamı
mete kalkavan'ın son yönettiği maçı gördünüz. sene başı olsaydı,
galatasaray'ın alanya'da mağlup olmasını sağlardı ama gayet iyi maç yönetti.
muhtemelen ligi, galatasaray'a 7.-15. arasında bitirtecekler.
ülke ve futbol yönetimi değişmedikçe, galatasaray zaten şampiyon olamayacak.
keza fenerbahçe ve beşiktaş da.
o yüzden bu zaman zarfı içerisinde şu ''pas futbolu'' işini oturtmaya
ve ekonomik olarak güçlenmeye çalışmalı galatasaray.
eğer oturtulmuyorsa da , şu pas futbolu saçmalığından ilelebet vazgeçilmeli.
galatasaray'ın başarılı olduğu, uefa kupasını aldığı 4-3-1-2 (4-4-2 varyasyonu) düzenekli,
şok kaotik presli, aktif dinlenmeli, klasik 10 ve hedef santraforlu oyun düzeni bana göre
bizim ülkemiz yapısına en uygun sistemdi. neden geliştirilip, bütün altyapılarda oturtulmadı, ona göre oyuncu yetiştirilip transfer yapılmadı bilmiyorum.
okan buruk, sergen, bülent korkmaz vs gibi daha pragmatik ve kısa dönem başarı
odaklı bir antrenörler belki
kısa vadede başarılı olurlar, fakat 2. yıl ve 3. yıl çuvallarlar.
artık batılı bir kulüp gibi sistem ve organizasyon takımı olmak lazım.
burak elmas'ı hiç beğenmeyen (yönetimin kaldığı hergün bir ziyandır)
ve torrent'i yeterli bulmayan birisi (futbol bilgisi değil, insan ilişkileri yönetimi açısından) olarak
diyorum ki: önümüzdeki yıl sonuna kadar ''torrent istifa'' saçmalıklarını
ve hezeyanlarını bir tarafa bırakarak, sabredelim ve destekleyelim.
bu arada torrent'in ve ekibinin futbol yönetim bilgisinin, uluslararası objektif kriterlerle,
ülkedeki bütün antrenör ekiplerinin en az 2 gömlek üstünde olduğunu da unutmayalım.
