17
sosyal medyanın özellikle x’in kısıtlanması ara ara hükümet kanadında gündeme getiriliyor. şu an geldiği noktada kara propagandanın zirve hali. sezon başı başlayan manipülatif işler milli takım ile tavan yaptı. x’in kapatılması şu çocukların kafasını tertemiz yapacaktır. bu dediğime ben bile muhalefet ediyorum ama durum bu. x bu ülkenin milli güvenlik sorunu haline gelmiştir.
18
tam bir pislik yuvası gibi işleyen iletişim kanalı. size tavsiyem ruh sağlığınız adına hiç girmemenizdir.
19
insanlar, özellikle gençler, kitap okumayı bıraktı deyince dalga konusu oluyoruz. ales sözeli alıp yüksek lisans için değil işe girmek için aranacak yeni bilinçli vatandaş sertifikası testine çevirmek mi lazım? ne lazım bilmiyorum ama öylesine saçma sapan tipler öylesine saçma, sığ, tutarsız argümanlar savurup "fenomen" oluyorlar ki dehşete düşüyorum. ekşi, twitch (yeni moda "kick"), reddit, hepsi aynı. herkes her şeyi biliyor ve dört başı "mağrur", sınırsızca küstah. futbol da bu durumun çileği, kreması.
20
dün itibariyle telefonumdan sildiğim uygulama/sosyal medya platformu. algoritması tamamen provakatif içerikleri önünüze düşürmeye yönelik.
bu sezon ne kadar engellesem de karşıma çıkan nefret üretim merkezi paralı fener troll’lerinin tweet’leri yüzünden yeterince sinir hastası oldum. bir de üstüne görmekten, duymaktan nefret ettiğim yaralamalı, ölümlü içerikleri hiç izlemememe rağmen sürekli önüme düşürmesi bir çok günümü mahvetti.
sildim rahatladım, tavsiye ederim. emin olun hayatınıza kattığı şeyler, götürdüklerinden çok çok daha az. hiç bir şey kaybetmez, vakit ve huzur kazanırsınız.
21
zararlarını anlamak için johann hari'nin kaybolan dikkat kitabını okumanızı tavsiye ederim.
22
trollüğün yasaklanıp ciddi para ve hapis cezaları getirilmediği sürece açık kalmasının faydasından kat kat fazla zararı olan platform.
23
yalan bilgilerin/haberlerin, algı oyunlarının cirit attığı platform.
24
pislik ve aptal yuvası. ne zaman girsem stres sahibi oluyorum. hayatımdan tamamen çıkaracağım, kafaya koydum.
25
kendi çapımda mütevazi bir içerik üreticisiyim. yaptığım iş sebebiyle gündemi (işim ile ilgili gündemi) takip etmem gerekiyor. bunun için de twitter (x) olmazsa olmazlarımdan biriydi.
lakin son 1 yılda geldiği nokta sebebiyle 5-6 ay önce türk x'i kullanmayı bıraktım, kendime yeni bir hesap açtım, sadece ilgilendiğim konu ile ilgili yabancı içerik üreticilerini takip ettim.
bunu abartmadan söylüyorum, türkçe içeriklerden uzaklaşınca beynimin içinde büyük bir yük varmış da ondan kurtulmuşum gibi hissettim.
yabancı içeriklerde gürültü, patırtı, yalan, manipülasyon yok. gündemden uzağım, kafam rahat. sadece istediğim konu ile ilgili gündemi büyük bir huzur içinde takip ediyorum. türk lokasyonum sebebiyle ara sıra türkçe içerikler çıkıyor, hemen bu içerikleri engelliyor ve x kullanımıma büyük bir huzur içinde devam ediyorum.
eğer ilgilendiğiniz spesifik bir alan varsa ingilizce çok güzel içerikler bulabilirsiniz. bu şekilde kullanımı herkese öneririm, böyle kullanmaya başladıktan sonra gelen rahatlamayı hepiniz hissedeceksiniz.
ha yok ben sadece gündemi takip ediyorum diyorsanız, hiç gerek yok kapatın gitsin.
26
mavi tık alınca harika bir monetization programına dahil oluyorsunuz. burada ünlü/ünsüz fark etmeksizin attığını girdilere yapılan etkileşim size para olarak dönüyor. din,siyaset,futbol,borsa vb konularda sert ve anlamsız şeyler yazarak, insanların size küfür etmesini, tepki göstermesini ya da destek vermesini sağlarsınız ve içerikleriniz yayılır. yayıldıkça reklam geliri artar. arada bir de kendini tutamayıp hakaret edenleri yani net tazminatlık işleri komisyon usulü bir avukata ihale ederseniz vallahi çalışmaya falan gerek kalmaz. burada bir şey gördünüz ve aşırı canınızı mı sıkıyor? bloklayın. bir daha görmezsiniz.
27
türk futbolunda kin, nefret ve husumet tohumlarını atan ve esasen farklı ajandası olan ağababaların ve kodamanların, attıkları tohumları fidanlara ve koca ağaçlara çevirdikleri platform.
bu platformda sergilenen etik ve ahlak dışı yöntemlerin/söylemlerin bir bütün olarak dışlanması ve bir daha gündeme gelmemek üzere yok edilmesi gerekirken; "bizim onlardan neyimiz eksik, biz de aynı şekilde onlara saldıralım" mantığı ile yangına körükle gittiğimiz platformdur aynı zamanda. bizim de çok bir farkımız yok sövüp saydıklarımızdan, en azından o platformda galatasaraylı geçinen bazı hesapların pek bir farkları yok. onlar yangın sönsün ve bir daha asla çıkmasın istemiyorlar. "düşman bizi yakacağına, biz daha büyük bir yangın çıkartalım ve onları yakalım" düşüncedeler. bilinçaltında istedikleri/istediğimiz bu aslında. burada da bunu isteyenlerin çoğunlukta olduğunu düşünüyorum. kimsenin derdi yangınla veya yangını çıkartanlarla değil. derdimiz ve tasamız "biz daha kalabalığız; neden daha büyük bir ateş yakıp onları içine atamıyoruz?" üzerine. bu gidilen yol, yol değil elbette ki. bir şeylerin düzeleceği de yok bu gidişle. kendimiz çalıp kendimiz oynamaya devam...
