iş bilmez yöneticiler tarafından bilinçsizce sosyal medyanın önüne atılmış teknik direktörümüz. iş bilseler kendisini göreve getirip 2.75 milyon euro parayı bağlamazlardı gerçi o da ayrı bir mesele...
bazı şeyler türkiye'ye özgü değil bütün dünyada geçerlidir. noname birini getirdiğinizde beklentiyi ne kadar şişirseniz fiyasko ile o kadar çok alay edilir, beklentiyi ne kadar düşük tutarsanız da kötü sonuç ortaya çıktığında fiyaskoya rağmen fazla alay edilmez. kapalı kutu sayılabilecek bir adam getirmişsin daha uçaktayken adamı tanımayan bütün muhabirler övme yarışına girmiş. maç analisti ekibinde olduğu barcelona kariyerinde bile guardiola'nın sağ kolu ilan etmişler. yok messi'yi inside forwad önermiş de messi gol atmış. sol beke koy yine atardı zaten baba ne anlatıyon messi'den bahsediyoruz. kimse de
tito vilanova diye bir adam vardı, guardiola'dan sonra barcelona'nın başına geçti sonra kanserden öldü, o değil miydi barselona'daki sağ kolu diye bile sorgulamadı. geldiğinde iş daha da hiddetlenmiş; yok torent çift idman yaptırıyor, kolej havası, dronelar havalandı, taktik idmanı şöyle böyle, kemik sesleri cart curt, takımın kondisyonu kötü dedi gibi şeyler de yazıldı çizildi. bunlar maksatlı yapılan, yaptırılan haberler. ancak sahada 2-3 kötü sonuç gelince ters teper.
başlığındaki ilk entrym duruyor; daha gelirken hem kendi başlığına hem de geldikten sonra
türk spor basını başlığına yazdım zaten. torrent'i biz yemeyeceğiz hoca yemek bizim işimiz değil zaten onu da fatih hocayı yiyenler yiyecek, bu tür pohpohlama haberleri oldukça lüzumsuz ve zarar verir diye. dediğim gibi de oldu. yangıncı taraftarı dün fatih hocaya doldurdukları gibi bugün de torrent'e doldurdular. hem de istemeden doldurdular. demek ki ciddi ciddi mükemmel bir kadro kurduklarına ve fatih hoca yerine kim gelirse gelsin takımın uçacağına inanmışlar. ancak sahada artık sette dahi net pozisyonlar veren ve daha az pozisyona giren, skor alamayan bir takım var. şimdi de insanlar bu mu guardiola'nın yardımcısı, olsa olsa çaycısı olur tarzı yakışıksız şeyler yazıyorlar. keşke yazmasalar ama yazıyorlar. bunun suçunu da asla izaya çekemeyeceğimiz
sosyal medya taraftarında değil de kasıtlı olarak getirdikleri noname hocayı şişirtenlerde aramak lazım. bu çaycı muhabbetleri yerine şu düşünülüyor, bu düşünülüyor, şu maç kaybedilirse gidecek, tazminatı bu kadar gibi harberler sonrası daha çok arttı. türk spor basınını yakından takip eden herkes bilir ki bu haberler durduk yere çıkmaz. adamı vezir ederek getirdiler, rezil ederek göndermenin hazırlığını yapıyorlar...