• 45
    şu an türkiye'deki profesyonel ve yarı profesyonel liglerde bir (1) adet bulunandır, o da gaziantep teknik direktörü marius sumudica.

    14 yabancılı ligde bence çok anormal bir tablo. zamanında süper lig'de ortalama 5-6 yabancı hocanın takım yönettiği günler bile olmuşken, çoğu soyunma odasında türkçe konuşma zorunluluğu olmayan bir ligde sayılarının artmaması ilginç.
  • 150
    neredeyse 20 yıldır süper lig'te şampiyonluk yaşayamayan grup.
    en son arthur zico olmuş, hesap edin artık.

    ülkemizin gerçeği bu maalesef, yabancı teknik adamlar oyuncuları, takımı, ülkenin atmosferini öğrenene kadar çalıştırdıkları takımlar yarıştan kopuyor.

    6 ağustos 2024 lille fenerbahçe maçı sonrası bakıyorum ekşi sözlük'te fenerbahçe taraftarları ne yazmış diye.

    kabaca şunlar dikkatimi çekti:
    -jose 2 aydır takımın başında, oyuncuları hâlâ tanıyamamışmış.
    -krunic geçen yıl da kötüydü, bu sezon neden ısrarla oynatılıyormuş.
    -tadic sağda oynatılıyor, tadic ve ferdi uyumu neden bozulmuşmuş.
    -bir sürü as stoperi olmasına rağmen osterwolde niye defansta oynatılıyormuş. bekao küstürülmüş.*
    -osayi samuel dururken mert müldür niye ilk tercihmiş.
    -bla bla bla

    tabi biz fenerbahçe'yi takip etmiyoruz, muhtemelen yukarıdakileri yazan adamlar haklıdır, bilemiyorum.
    sonuç olarak yabancı teknik direktörler ülke futbol iklimine yabancı maalesef.

    yine de ben yabancı teknik adam tercih etsem gidip eşek yükü ile para vererek yaşı başını almış jose mourinho getirmezdim.

    git kopenhag, sparta prag, molde gibi takımların teknik adamları ile anlaş.
    en azından tempolu futbol izletir, jose gibi mıy mıy defansif oyun yaptırmaz diye düşünüyorum.
  • 139
    süper lig'de özellikle büyük takımlarda başarısız olmak konusunda pek bir mahir olan teknik direktörlerdir.

    18 mayıs 2023 fenerbahçe trabzonspor maçı'nda trabzonspor'un teknik direktörü nenad bjelica öyle bir kadro ve diziliş ile sahaya çıkmış ki akıl alır gibi değil.

    git trabzon'da bir köy kahvesinden adam bul getir, şu kadro ve dizilişten daha mantıklı bir tablo ortaya koymazsa hiçbir şey bilmiyorum.

    yabancı teknik adam ligimizi bilmiyor diye bir klişe var ama bu çoğunlukla doğru, yani adamlar her hafta farklı kadrolarla maça çıkar, her oyuncunun default mevkisi ile oynar, abuk subuk dizilişlerle sahaya çıkar, bir ton çöp transfer yaptırır vs vs.

    ülkemizde genç teknik adamlar umut vaat ediyor, sabır göstereceksen bu adamlara sabır göster, gerçekten yabancı teknik adam ile bu iş yürümüyor.

    ki bunun en büyük delili de ülkemizde şampiyonluk yaşamış son yabancı teknik adam :
    (bkz: arthur zico)*
  • 69
    (bkz: coach)

    nereli olduğu merak edilendir.

    ülkede kullanılan “yabancı” ve “yurtdışı” kelimeleri çok derinlerde bir yerlerde birilerini ve bir yerleri anlatıyor ama tam olarak muhattapları da bulunmamakta.

    örnek olarak sosyal tartışmalarda çok kullanılan kelimeler grupları:
    “abi yurdışında şöyleymiş böyleymiş.”
    yurtdışında ayağını yola bir atıyormuşsun arabalar hemen duruyormuş.”
    “yurtdışında yaşayacağım abi ilerde”

    hangi yurdışı mesela? kamboçya? çin? rusya? abd?

    yabancı teknik direktör... fatih hoca’nın olmadığı dönemler biz de dahil tüm türk taraftar sohbetlerinden hemen herkesin işittiğini düşündüğüm bir kaç örnek;

    “yabancı teknik direktör olacak abi, kurumsallaşacaksın.”
    “türk teknik direktör kim var abi, yabancı getireceksin takıma.”

    yav yabancı tamam da, nerenin yabancısı? alman mı fransız mı rus mu? almansa feldkamp mı arıyorsun, skibbe mi? italyansa ancelotti de var prandelli de. e sinyor mancini’yi de beğenmedik. anadolu takımları eski yıldız futbolcu eğitim kampına döndü yılmaz vural’ı 1234. kez geri getirmemek için.

    geçeceğiz abi, yabancı diye bir şey yok yeni dünya’da. sistem ve eğitim var. almanya’nın tesisleşme ve altyapıları, ingiltere’nin futbola bakış açısı, hayatı ona göre dizayn etmesi var. hollandası, ispanyası hepsinin kendine özgü futbol kültürü ve organizasyonu var.

    türk kulüpleri atılım yapmak istiyorsa hedeflerine göre; muhattap alacağı birilerini örnek almalıdır. modern arabayı icat eden adam, asırlar önce tekerleği icat edenden utanmayıp onun çıkarımını kullanmış, hagi bu siteyi oluştururken “eee ekşi szlük var zaten, yapmayalım yaa” dememiştir. tarihteki tüm icatlar ve geliştirmeler, önceki tecrübeler sonucunda yapılmıştır.

    derwall’i, cruyff’u, guardiola’yı getirirsen bir sistem oluşturur ve yıllara damga vurursun. skibbe’den sonra rijkaard’ı, ondan sonra hagi, mancini, riekerink, tudor getirirsen günü bile kurtaramassın.

    benim aktüel futbol bilgim “sistem oluştaracak adam” bilmeye yetmiyor malesef.* ama bu platformda, böyle teknik adamların analizlerini yapan çok güzel yazarlar var mesela. kulüplerse bu ekonomik şartlarda çerçevelerini değiştirmek zorundalar zaten.

    minimum 2025’e kadar avrupa yakası sınırları içerisinde görüşmemek dileğiyle sevgili coach... yani diğer semtleri bilmem de beyoğlu, florya, seyrantepe gibi yerlerde ihtiyaç yok.

    (bkz: %100 yerli fatih terim)
  • 129
    bu cenk ergün'ün yabancı td. hayranlığını anlamak zor. elimizde mis gibi okan buruk var mesela. adam bizim için yanıp tutuşuyor, 2 çay parasına imzalar sana. eline de vedat muriqi tarzı bir adam verdin mi çocuklar gibi şen olur. sonra yaslan arkana takımı izle. paramız çokmuş gibi gidip bir ton para dökeceğiz yabancıya. bir sürü transfer isteyecek. tek zara 50 m €'luk olacağız.
  • 49
    daum, kalli, lucescu, gordon milne hiç birini saymasak bile devrim yaratan jupp derwall'e bakıldığında bile doğru kadro ve doğru yönetim anlayışı ile başarının yakalanabileceği açık. yabancı serbestisinin olduğu dönemde hikmet karaman, ismail kartal, yılmaz vural gibi isimleri kenarda göreceğimize anadolu kulüpleri için tercih edilmesi gereken yabancı teknik adamlar olmalı. zamanında roberto carlos'un bile lige verdikleri ortada iken yerli sevici yerli teknik adamlar kesinlikle ligimize yakışmıyor.

    yabancı teknik adamların yerine türkiye liglerinde elit seviyede, büyük takımlar kalibresinde, camianın ağırlığını kaldıracak tek bir yerli isim var. o da zaten takımımızın başında. allah korusun olası ayrılık durumunda kesinlikle yerli sevici, vizyonu türkiye ile sınırlı isimler yerine yabancı teknik adamlar tercih edilmeli.oyun olarak kimsenin umudu olmadığı ve kek kalıbı muhabbeti ile herkesin üzerine oynadığı sezonun sonunda 3 kupa kazandırmış ancak umut bulut küsecek diye mario gomez'i vetolayan takım içi denge diye diye son 3 sezonda yakalanmış kimyayı alt üst eden hamza hamzaoğlu'na sözlükte takımın en kötü döneminde bile acaba denmemesi, tersine igor tudor gibi bir lig oynanırken devre arası gönderilmiş, elle tutulur başarısı olmayan, derbi karnesi berbat olan tüm bunların yanında kurduğu iskelet kadro ve oyun anlayışı ile belkide sonraki dönem 2 şampiyonlukta etkisi mutlaka olan birisine halen devam etseydi ne olurdu deniyorsa yerli teknik adamların oturup düşünmesi lazım. mesele vizyon meselesi...
  • 155
    turkiye'de teknik direktorluk mesleginin gereksinimleriyle, avrupa futbolundaki gereksinimleri arasinda dunya kadar fark oldugu icin, ulkemiz sinirlarinda mevcut sartlarda pek bir etki yaratabilecegini dusunmuyorum yabancilarin. burada biz futbola odaklanmiyoruz, teknik direktorun de sadece futbolu, saha icini yonetmesini beklemiyoruz bu yuzden. en basit ornek, gectigimiz hafta sacma sapan bir kaptanlik kaosu yasadik degil mi biz? taraftarin beklentisi okan hocanin masaya yumruk vurup yonetime ayar vermesiydi, halbuki hayati bir macin rovansina hazirlandigimiz haftada. young boys hocasinin muhtemelen 1 haftadir futbol disinda bir gundemi olmamistir. bunun da otesinde liginde 5 macta 2 puan almisken, muhtemelen okan hocanin yedigi deyim yerindeyse "dayagi" asla yemiyordur taraftarindan, meydasindan vs. bunu sadece beklenti ve baski ortaminin farkliligi anlaminda diyorum, yoksa elestirilerin hakliligi haksizligi vs baska konular. biz rezalet bir bataklik icindeyken oynuyoruz bu oyunu, cok para harcayarak da buyuk bir futbol ulkesi saniyoruz kendimizi. molde'den, kopenhag'dan, prag'dan sonra da isvicre temsilcisi tarafindan ders aldik bu konuda.

    bu ulkede nihat dogan'in, rasim ozan'in, ne bileyim ahmet ercanlar'in, serdar ali celikler'in futbol gundemine yon verdigi bir ortam var. kuluplerin yoneticileri futbolla gram alakasi olmayan holding sahipleri, is adamlari, otelciler. tam olarak bilmiyorum ne icin futbolda yer almak istiyorlar, ama tamamen siyasal baglanti kapisi oluyor hepsine. para kazanmak elbette amaclari da, bunu futbolda birinci aktor olmadan da yapabilirler, ama kamera onunde olmak istiyorlar, surekli konusulmak istiyorlar. sportif direktor, futbol direktoru gibi durumlar yok, yani futbolun yonetilmesini kolaylastiracak hic bir yapi yok burada, kimsede yok, uzun yillardir yok. hatta daha kotuye gidiyor, terorist gruplarin isminin kolayca zikredildigi bir futbol ortamimiz var, iftiranin, kavganin, tehditin boyutlari yok. taraftarin buyuk kismi da bunu istiyor. rakibe sosyal medyadan laf sokalim, baskanimiz masaya yumruk vursun, topcumuz rakip tribune ayar versin. saha ici cok alt siralarda bizim icin. bu yuzden ayni oyunu oynamiyoruz, ayni meslekleri yapmiyor teknik direktorler. bu yuzden de bilmem kac senedir lig sampiyonu yabanci hoca yok, tesaduf eseri olmadigini dusunuyorum.

    ne zamanki kulubumuzde profesyonel bir futbol yapisi kurulur, futboldan gelen, futboldan anlayan bir sportif direktoru gorururuz aktor olarak, dursun ozbekler, hatipoglu vs yerine. o zaman yabanci hocayi getirelim, ona duzgun calisma ortami saglamaya calisalim, tamamen olmasa da en cok saha icine odaklansin. belli duzeyde basarinin gelmesinin de cok zor olmadigini, cok ciddi paralar dokmenin gerekmedigini bize graham potterdan molde hocasina, kopemhag hocasindan prag hocasina kadar simdi de young boys hocasi elbette, bir guzel gosterdi.
  • 105
    maalesef avrupa için olmazsa olmazdır. ligde başarılı olamayabilir ama avrupa'da yabancı hocalar bir şekilde işi götürüyor.

    en son fatih terim örneği var avrupa'da ilerleme kaydedebilen başka yerli hoca yok. benim de hoşuma gitmiyor ama avrupa'da yabancı hoca (tecrübeli öyle her yabancı değil) farklı oynatıyor.

    sistem oturtabilmesi için de avrupalı hocaya verecek zaman, sabır bizde yok.
  • 5
    tff'ye sesleniyorum; yabancı teknik direktörlerin türkiye'de çalışmaya başlamadan önce en az 6 ay yılmaz vural, 3 ay da hikmet karaman'ın yanında staj yapması mecburi olmalı.

    bu ülke'nin kendine has bir futbol anlayışı var ve asla avrupa mentalitesiyle de uyumlu değil. bir kere avrupa'lı benzini önce kurşunsuza, sonra 95 ve 98 oktana çevirmiş, şimdi de performans yakıtı falan deniyorlar. biz de ise hala gazla çalışan bir sistem var. arada sırada lucescu gibi sıralı sislem lpg kullananlar gelirse biraz benzin biraz gaz başarı yakalanıyor. e hal böyle olunca del bosque'den mancini'ye, aragones'den zeman'a başarı pek mümkün olmuyor. bu hocalar 6 ay yılmaz vural'dan hat-zot, küfür, dayak dersleri alsa, hikmet karaman'dan da karizma kursu alsa bak sen o zaman nasıl başarı yakalanıyor görürsün.
App Store'dan indirin Google Play'den alın