• 17
    her fikre saygı duyulmaz. karşıt fikir olsa bile belirli bir mantık çerçevesinde olan karşıt fikre saygı duyulur. ne olursa olsun burası bir platform. bana göre kimse maç içerisinde nabzı yüksekken anlık tepkilerini her yeri asıp kesercesine buraya yazmamalı. eleştiri farklıdır, anlık refleks ile buraya gelip hocayı, oyuncuları ve yönetimi kılıçtan geçirmek farklıdır. ben de o yüzden genellikle entrylerimi maç gününde değil sakin kafa ile farklı bir günde yazıp eleştirimi yaparım.
  • 1
    son zamanlarda maalesef galatasaray sözlükte var olan durum. sözlükte farklı fikirlere inanılmaz bir tahammülsüzlük var. eskiden böyle değildi burası. bir futbolcuyu beğenmiyorum yazardın, ofsayt entrylere girer giderdi. şimdi öyle değil.

    zaniolo 30 ediyorsa satılsın dersen sapıtmış olarak görülüyorsun.
    rashica istersen vasat sever olarak tanımlayanlar var.
    morutan satılsın dersen kalacak, çok katkı sağlayacak diye üstüne biniliyor.
    oliveira'nın kontratından rahatsızlığını dile getirirsen bin bir tepki ile karşılaşıyorsun.
    cicaldau'nun falan çöp olduğunu, angelinho'nun defansif zaaflarıyla bize uymayacağını düşünmek ihanet bazı arkadaşlara göre.

    hiç kimse galatasaray'ın kötülüğünü istemiyor burada. isteyen varsa da zamanla yakalanıyor zaten. kulübe çok fazla katkı sağlayamayacağını düşünülen bir futbolcu için satılmasını temenni edebilir bir yazar. bu kimseyi sapıtmış veya vasat sevici yapmaz.

    fikirler tek değil arkadaşlar. burası galatasaray sözlük. biz galatasarayız. burada biri zaniolo gitsin ister, birisi kalsın ister, biri muslera gitsin ister, biri kalsın ister, hatta biri icardi'nin maliyetini fazla bile bulup eleştirebilir. beğenirsen 10 butonu orada, beğenmezsen ofsayt orada. kafası size uymayan kafaya sahip yazarlara hakaret boyutunda konuşmaya son verin artık, yakışmıyor buraya.
  • 12
    son zamanlarda birinin nick altına gidip "xxx diyen yazar, nedenini açıklamalı" veya "negatif yazıyor" gibi yazılar oldukça arttı.

    kimse size bir şey açıklamak zorunda değil. sürekli negatif şeyler yazan bir yazar da olabilir.

    gidip o kişinin profil altına bunu belirtmeyi korkaklık olarak görüyorum. bir derdiniz varsa gider mesaj atarsınız, mesaj alımı kapalıysa da bloklarsınız ve bahsettiğiniz negatifliği görmezsiniz. bunun dışında yapılan şey, milleti galeyana getirip, kişiyi linç ettirmekten öteye geçmiyor ve bu durum son zamanlarda moda oldu iyice.

    insanları engellemeyi sevmiyorum ama birinin düşüncesini beğenmediği için gidip de o kişinin nick altına bir şeyler yazıp, o yazarı milletin önüne atan bir tip görürsem engeli basacağım.

    ekleme: trollük yapanları hariç tutuyorum.
  • 14
    fikirleri hem ifade ediş biçiminden, hem de taraftarlık olgusundan kaynaklanan durum. hepimiz fevri çıkışlar yapabiliyoruz anlık gazla.

    okan buruk başlığında açık açık istifa et yazamayıp roberto mancini başlığında bir yerlere söz verme hocam kıvraklığındaki entrylere ise bir zahmet tahammül etmeyelim. geçen sene asist kralı olmuş adama çöp diyen entrylere de öyle. zira bunlar ya husumetle ya da öfkeyle yazılmış entryler. makul düşünceden uzak entry tipleri. ligin ilk maçında berabere kaldık diye geçen sezonun tüm oyuncuları çöp damgası yiyorsa, burada bir arıza vardır. hatalar vardır düzeltilir, takım hakkında makul dille yorum yapılabilir. ancak başlıklar altında asıp kesmek fikirse eğer, buna tahammül etmemek de normal.

    ben bu sözlükte makul dille yazılmış eleştiri metinlerinin tahammülsüzlüğe kurban gittiğine nadir şahitlik etmişimdir. ofsayt listelerine girerler, bu kadar. çok ince ve ustalıkla bezenmiş tartışmalar da süregeldi bu sözlükte, onları okumak zaten bir keyif. ancak lego oynar gibi onu sök bunu tak kabilinden transfer yorumları, yönetim transfer beceremiyor gibi mesnetsiz yorumlara en azından ben tahammülsüzüm. çünkü işin iç yüzünü bilmiyorsunuz. oyuncularla beraber değilsiniz, sosyal medyada gördükleriniz kadar yani olanlar. haliyle bütüne hakim olmadan ahkam kesmeler bana çok garip geliyor.

    gördüğümüz tek yer var, o da sahada oynanan futbol. onun hakkında da sakinlikle yazdığımız sürece, tahammülsüzlük diye bir durum oluşmaz kanaatindeyim.

    kerem’e kibar yolla ayağını s*k*yim yazınca çok liberal bir düşünce yapısı sunmuş olmuyorsunuz. politik yolla küfür etmiş oluyorsunuz. bu tarz entryler sadece öfke yaratıyor. buna tahammül edilmez. bir süre sonra görmezden gelinirsiniz.
  • 4
    birine formsuz, konsantrasyonu düşük demek bir eleştiridir fakat birine çöp, balon, leş, topçu değil demek bir eleştiri değildir maalesef. sözlük de insanların girip öfkesini kustuğu bir ortam olmamalı benim nazarımda. normalde kaybedilen maç sonrası sözlüğün haline döndü bir anda bu gece. 13. olduğumuz sezonda girmek dahi istemiyordum, yaşam enerjimi çekiyordu burası adeta.

    hakaretamiz bir şey gördüğümde basıyorum ofsaytı. hemen düşman kesilmeye hazırız birbirimize. burası hepimizin kimse kusura bakmasın.
  • 15
    sakin kalmak önemli. herkes galatasaraylı herkes o hedef kupayı ya da en az yarı finali istiyor.

    fırsat transferi vs ihtiyac transferinde anlaşmazlıklar oluyor.

    değerlendirirken şu unutulmamalı; o görüşü bildiren adam da galatasaray başarısını istiyor.

    o bakış açısı belki daha mantıklı olabilir. mesela ben sergio ramos transferini istiyorum. istemeyen arkadaşların da endişeleri okuyorum, anlıyorum.

    hedefimiz ortak, tahammülü koruyup ortak akılda buluşabiliriz.

    (bkz: kapalı tribün lütfen sakin olalım)
  • 16
    açıklıyorsun, yazıyorsun, sabır diyorsun, şartlar diyorsun, sayfalar döküyorsun, kelimeler kullanıyorsun…

    farklı fikir: 2+2=5

    irrasyonel şeyler var bence ve bu farklı fikirlere saygı ya da tahammül kapsamında değerlendirilmemeli. mesela gideyim her gün mbappe sayfasında bu dönemde alınmadığı için eleştiri yapayım sonra farklı fikire tahammülsüzsünüz.
  • 3
    galatasaray sözlük'te böyle bir durum az da olsa vardır ancak aksi durumdaki yangıncı taraftar sayısı daha fazladır.

    abi insanlar hiç ders almıyor yaa, 2-3 maç izleyerek bir oyuncunun genel durumu hakkında fikir beyan edilmez.

    açın bakın eski entrylere:
    - sacha boey için çöp deniliyordu, bugün geldiği nokta ortada.
    - abdulkerim bardakcı ilk transfer edildiğinde marcao yerine bu vasat adam mı alınır denildi, geçtiğimiz sezon herkesi utandırdı.
    - kerem aktürkoğlu için yazılanları söylemeyeceğim bile, çocuk geçtiğimiz sezon çift haneli asist, gol sayılarına ulaştı.

    abi bu örnekler gözümüzün önünde yaşanmadı mı?
    bugün angelino'nun, bakambu'nun, halil'in başlığına yazılanların aynısı o günlerde apo'nun, boey'in, kerem'in başlığına yazılıyordu.

    ee, haksız çıktınız işte.
    belki bu yeni transferlerimiz için de haksız çıkacaksınız, hemen vasat, balon, yetersiz vs yazarak nasıl hüküm sahibi olabiliyorsunuz.

    acele karar vermeyin.
    izleyelim, hep birlikte görelim.
    yarım sezonda, bir sezonda hiçbir şey yapamayan adamı o zaman gönderelim, eleştirelim.

    ancak sezon öncesi kamp döneminde, 1-2 maçla kendi oyuncusuna vasat, balon, yetersiz yazan adamın iyi niyetinden şüphe ederim ben.
    kimse kusura bakmasın.
  • 23
    eleştiri ayrı karalamak ayrı.
    günde binlerce kişi okuyor burayı. sosyal medyaya da yön veriyor. yok öyle karalamak rahatça. "kolsuz muslera biz bununla bir daha şampiyon olamayız" dersen, saçma saçma sosyal medya hesaplarının gazına gelip burada oyuncu linçlersen kusura bakma bir dur demek lazım. dünyadaki sjw zorbalığı neyse sözlükte de ffs (farklı fikirleri sevelim) zorbalığı baş gösterdi.

    yok abicim doğrudan ya da dolaylı olarak galatasaraya zarar veriyorsa ne karalamayı kabul ederim ne iftirayı.
  • 24
    devamlı futbolcuları, yönetimi, teknik heyeti kötülemeyi düstur edinmişlerin bir çoğu; bu davranışlarını "farklı fikir" altında masum göstermeye çalışıyorlar. bir "taraftar" oluşumu içerisinde, kusura bakmayın ama gerçek taraftarlar bu planlı kötüleme eylemini hiç bir şekilde kabul etmeyecek ve gerektiğinde sert tepki gösterecektir. derdiniz eleştiri ise bunu usturuplu bir biçimde takıma zarar vermeden yapın.
  • 26
    farklı fikirlere tahammülüm var. hayatım boyunca da vardı, bundan sonra da olacak. ama bir yazar sözgelimi 300 tane entry girmişse son bir yıl içerisinde ve bunun 295 tanesi eleştiri ve öfke barındırıyorsa, bu durum "farklı fikir" diye açıklanamaz.

    galatasaray son 12 aylık takvim dilimi içerisinde ikinci sıradaki takıma 8, üçüncü sıradaki takıma 10 puan fark atarak oynadığı ligde şampiyon oldu. ezeli rakibini 32 sene sonra içeride dışarıda 3-0 yendi. şampiyonluk kutlaması gününde ezeli rakibi ile oynadığı maçta rakibini rakı sofrasındaki meze haline getirdi. eleştirilecek şeyler olmadı mı 2022-2023 sezonunda, elbette oldu. bugün de oluyor. ama 300 entry'nin 295 tanesinde eleştiri getirecek bir şey olmadı bu süre zarfında. fenerbahçe'yi arena'da 3-0 yeniyoruz, şampiyonluk kupası kaldırıyoruz, üyenin biri "takıma ve hocaya çok kızgınım. neden 5 olmadı?" diye paragraf paragraf entry giriyor. günler geçiyor "takıma olan öfkem hala geçmedi" diyor. haklı adam; senelerdir fenerbahçe'ye içeride dışarıda 5 atmaya galatasaray bizi öyle bir alıştırdı ki, içeride dışarıda 3-0 kesmiyor kimseyi...aynı adam fenerbahçe'den 10 puan fark yiyip ersun yanal'a nisan ayının son haftasında şampiyonluk kutlatan mancini'ye "4-5 ay bir yerlere söz verme" diye göz kırpıyor. "okan buruk gider, seni getirsek keşke o zaman" demeye getiriyor. zaniolo satılıyor diye yönetime saydırıyor, saçma sapan kinayeler yapıyor yöneticilere dair başlıklarda. işte benim gözümde bunlar düşünce özgürlüğü veya farklı fikir olmuyor. ne oluyor; huysuzluk oluyor, gıcıklık oluyor, saçmalık oluyor. üyenin bunları yazma hakkı var ise, benim de bunları huysuzluk olarak görme hakkım var. tahammülsüzlük falan da değil bu.
  • 20
    günümüzde çok azdır.

    5-6 sene öncesine kadar linç kültürümüz daha fazlaydı. bugünlerde sık yazan bazı yazarlar o günlerde burada olsaydı ya bırakmıştı yazmayı ya da dayanamaz milletle tartışır huzuru kaçırıyor diye ceza alırdı. linç edileni savunmak sözlük adminleri için bile kolay değildi o zamanlar.

    bence sözlük yazarları bugünlerde karşıt fikirlere son derece tahammülkar.
  • 33
    yapılan eleştiri lise bebesinin kız tavlamak için arkadaşını satması kıvamında ise farklı fikir olmaktan çıkıyor ve tahammülsüzlük ortaya çıkıyor ama sen ne zaman ki bir kıza yaranmak için arkadaşını satmaktan vazgeçip, kız arkadaşının yaptığı yanlışı ona söyleyecek kadar olgunlaşırsan o zaman fikirlerine saygı duyulur.

    tahammülsüz olduğum tiplerin hala liseli ergen kafasında olduğunu düşündüğüm için böyle bir örnekleme yaptım.

    sevgi ve saygıyla.
  • 29
    farklı fikir : kadroda olan futbolcu gömmek
    farklı fikir :`fatih terim gelsin
    farklı fikir : rakipler uzay oynuyor, biz ne oynuyoruz belli değil

    minvalinde olunca bazen ortam sertleşiyor. farklı fikir olarak sistem eleştirisi olsa ne bileyim transfer edilecek futbolcunun takıma uymadığı açıklansa ya da tff'nin iyi yönetildiğini anlatsa vs. sorun yok. iş yıkıcı hatta hakaretamiz söylemlere gidince sıkıntı oluyor. açın bakın younes belhanda başlığına ne demek istediğimi çok net anlarsınız. bizde oynarken taraftarı kızıldeniz'in ayrılması gibi ayırmıştı. hem savunan hem de nefret eden taraftan sözlükten uçan/uçurulan bir dünya yazar oldu. lakin söylemleri orada duran bir sürü yazar da hala burada. argüman vererek eleştiren veya savunana saygım sonsuz ama sadece "çöp" dedikten sonra benden saygı çalışmaz.
  • 27
    maalesef bazı yazar arkadaşlar ya bir sonraki entery'de başlıktan bağımsız üstteki yazara sarıyor ya da hıncını alamayıp nick altına gidip yazarı itham altında bırakıyor. kardeşim, burada yazılanların hepsi sübjektif yorumlar. aynı şeyi düşünmüyorsun diye bu kadar büyük tepki vermenin bir alemi yok. kendi düşüncelerini paylaş, geç. böyle giderse birçok yazar yalnızca okur olarak kalacak sözlükte.
  • 28
    takımı eleştiren, başkanı eleştiren, erden timur'u eleştiren, taraftarı eleştiren gördüğü ne varsa eleştiren, sürekli eleştiren , hiç durmadan eleştiren bir kaç sözlük yazarının, birileri kendisini eleştirince , farklı fikirlere tahammülünüz yok, beni nasıl eleştirirsiniz temalı küçük şımarıklıkları sebebiyle ortaya çıkan başlık. bunun için çok da güzel bir söz vardır;

    yaprağı yerken kıtır kıtır, sapına gelince me

    yemezler kardeşim. siz herkese her şeye atıp tutacaksınız. aynı gün içinde tek bir sabit fikrinizi 25 ayrı başlığa yazacaksınız. ondan sonra biri nickaltı girince siz farklı fikirlere tahammül edemiyorsunuz diyeceksiniz. sen niye benim fikrime tahammül edemiyorsun? senin her şey hakkında negatif fikir beyan etmek hakkın da, benim senin fikirlerin hakkında negatif fikir beyan etme hakkım yok mu? ne sanıyorsunuz kendinizi anlamadım ki ben.
  • 21
    sözlükten gelip tüme varmam gerekirse genel olarak hayatta farklı fikirleri dinlemenizi ama hoşunuza gitmediyse fazla önemsememenizi tavsiye ederim. bu kadar dert edecek üzerine kafanızı kalbinizi yoracak bir durum yok. hele hele futbol gibi konularda bir insan benim dediğimin en tersini de söylese ben fazla umursamıyorum açıkçası çünkü hayatı bu kadar ciddiye almamak lazım.

    bugüne kadar da kimseyi engellemedim sözlükte herkes kendi düşüncesini yazıyor sonuçta beğenmezsem diğer yorumları okurum. size de bunları fazla kafaya takmamanızı ve rahat olmanızı tavsiye ederim fazla ciddi olmanın manası yok makale yazmıyor burda kimse. ince düşünene kalın girer demişler nihayetinde.
  • 22
    gelip burda futbolculara, teknik kadroya, yönetime de küfretseniz bir şekilde savunacaklar olduğu için farklı fikirlere tahammülsüzlük olduğu yanılgısı çok komik. zaten ortalığı karıştıran yazarların çoğunluğuna mesaj yoluyla ulaşamıyorsunuz. ya cevap vermiyorlar ya da mesaj alımları kapalı. kusura bakılmasın ama ben bu sözlükte ordan oraya atlayıp her şeye bir kulp bulan insanları da hoşgörüyle karşılayamam. farklı fikir de şu he;

    - okan buruk istifa etsin
    - erden timur satış konusunda derdest edilsin
    - fenerbahçe hakemle kazanmadı
    - malawi 10. liginde x takım bile maç kazanmış biz kazanamadık
    - hoca oyuncu değiştirmeyi bilmiyor
    - çok kötü transfer dönemi geçiriyoruz*

    valla diğerlerini bilmem ama ortalığı karıştırmaya çalışan insanlara ben tepki gösteririm. hakaret etmeden bana da tepki gösterebilirsiniz ben öyle yapıyorum.
  • 35
    farkli görüşlere alısmak, dozunda karşi tez ile fikir ifade etmek farklıdır. bugün erden timur başlığına girilen seviyesiz bir girideki gibi yazmak farklıdır .

    arkadaş eleştirirsin de, az kendine bak. bazılari öyle üst perdeden yaziyor ki öyle kötücül yazıyor ki. bırak dikkate almayı. okumayi birakip ofsaytı veriyorum.

    seviyesizlik, sevgisizlik ve saygısızlık esir almış bazı insanları. bazılari da mutsuzluğu, karamsarlığı, karanlığı yaymayı seviyor.

    yahu bazen bireysel elestiriye girmeyeyim diyorum ama bazıları cidden pilot olmak için istikrarlı yol yapiyor.

    ayrıca burası fikirleri içeren tezlerle bilginin olması gerekn yer, foruma dönüşüyor bireysel atışmayla. gerek yok.

    galatasaray'ın önü çok ama çok açık. bu saldırıların bir sebebi de bu.
  • 25
    benden farklı düşünen kişilerin, fikrini beğenmediğim için mağduriyet yaratma durumu. benim, senin düşünmene saygı duyuyor olmam, dile getirdiğin saçma sapan fikirlere de saygı duyuyorum anlamına gelmez. fikrine tepki göstermeyi tahammülsüzlük olarak algılıyorsan, sen de benim fikrime tahammülsüzsün demektir. eğer "ben aykırı düşünüyorum arkadaş" diyorsan, bunun karşılığındaki sonuçlardan da şikayet etmek yerine bu tepkileri gurur nişanesi olarak göğsüne takmalısın.

    bu cümlelerden sonra "ayranın dökülmesiyle" ilgili avam bir benzetme de yapmak istemiyorum ama bazen lazım oluyor.
  • 6
    aslında sözlükte doğrudan farklı fikirlere tepki gösterilmiyor. sorun şurada; her farklı fikire, her sert eleştiriye "linç", bunları dile getirenlere de "yangıncı tayfa" gözüyle bakılıyor olmasında.

    hakaret ve yasa dışı bir durum olmadıkça, isteyen istediği gibi eleştirisini yapabilir. sen farklı bir dilde bunu ifade edersin, başkası daha farklı bir dilde ifade eder memnuniyetsizliğini. ifadelerdeki farkı ortaya çıkaran (yetişme tarzı, sosyal çevre, eğitim...vs gibi) bir çok değişken vardır. herkesten birebir aynı seviyede eleştiriyi görmeyi bekleyemezsiniz.

    örneğin canım x futbolcuyu eleştirmek istediyse (kanunlara ve bulunduğum ortamın/platformun kurallarına uyarak) cayır cayır eleştiririm ve bu eleştirimi de herhangi bir kişinin "eleştiri nasıl olmalı" kıstaslarına uyacak şekilde yapma mecburiyetim yoktur. ama sen benim eleştiri şeklimi eleştirdiğin zaman orada anlaşmazlık çıkmama ihtimali olamaz. bu da ister istemez gereksiz gerginlik yaratır.

    netice olarak, her sert eleştiriye "linç", her sert eleştiriyi yapana da "yangıncı tayfa" diye yaftalamayı bırakırsak sorun çözülür diye düşünüyorum. bırakın isteyen istediği şekilde eleştirisini yapsın.
App Store'dan indirin Google Play'den alın