• 443
    ben bu merete bu yıl bulaştım. senelik kart ücreti olan galatasaray, fener ve beşiktaş yerine tff passolig seçtim ve tek seferde 16 tl ödeyip kurtuldum. istediğim her statta her tribüne girerim. yarın öte gün beşiktaş - trabzon maçı olsa sırf keyiften bjk tribününde de trabzon tribününde de seyredebilirim. ama galatasaray passoligim olsa ilk kontrolden geri çevrilirim.

    işte bu yüzden ve aylık aidat ödememek için tff passoligi seçtim.

    biz gs sözlük grubu ile maçları samiyen kapalı ve eski açıkta toplamda 80-90 kişiye varan sayılarla izledik. düşünün bu sözlükten o kadar kişi her iç saha maçında önce sokakta oradan tribüne toplanıp giderdik. passolig çıktığından beri çevremdeki çoğu insan hatta 12 yaşından 32 yaşına sadece birkaç iç saha kaçırmış geri kalanına gitmiş arkadaşlarım hiç gitmediler.

    ancak bu kadar hızlı tepki alınabilirdi. yani ne yapsam da şu stada seyirci girmese deseniz anca bunu yapabilirdiniz. dışardan çekirdek sokmak yasak içerde satılıyor, dışardan su sokamazsın içerde damacana al istersen. statlar da böyle boktan yerler oldu. saraçoğlu'nda bile internet doğru düzgün çekmiyor. ben hakkıyla internetin çektiği bir mersin stadını gördüm açıkçası. bu kadar kötü imkanlarda maç izlerken üstüne bir de bilet fiyatları, onun da üstüne passolig.

    yemin ederim 50 yaş altı erkekler stada giremez deseniz bu sonucu alamazdınız. nasıl başardılar helal olsun.

    ayrıca mesele kart almakla da bitmiyor. istediğin yerden bilet almak için 1 milyon tane prosedür var.

    rant yine elde edilebilirdi, bu karttan gelecek para kadar vergi bindirirdin kulübe giderdi, direkt seyirciye yapınca 3-4 yer birden kaybediyor.

    şu iktidarın bu ülkeye verdiği zararları telafi etmek yemin ediyorum 10 yıldan fazla alır. daha passoligi kaldırcan, özelleştirilen kurumları önce denetleyip sonra devletleştireceksin falan.

    yurtdışına gidin abi. 26 yaşından küçük gençlere tavsiyem, hemen yurtdışına gidin. bedavaya bile gidebilirsiniz. şansınızı zorlayın bu sirkte maymunlaşmaktansa...
  • 726
    neden elektronik bilet sistemine geçildiği ile ilgili sitesindeki yükümlülükleri şu şekilde;

    6222 sayılı sporda şiddet ve düzensizliğin önlenmesine dair kanun ile uygulamaya alınan elektronik bilet sistemi ile sporda şiddet olaylarının azaltılması, insanların küfür ve şiddetin olmadığı tribünlerde karşılaşmaları seyredebilmesi, biletsiz seyircilerin giriş yapmasının önlenmesi, çocuk ve kadınların daha çok stadyumlara gelmesinin sağlanması, şiddete ve olumsuz tezahüratlara sebep olan bireylerin tespit edilerek müsabakalardan men edilmesi ve karaborsa bilet satışını engellemek amaçlanmaktadır.

    biletsiz seyircilerin giriş yapması önlendi mi?

    stada binlerce polis kıyafetli, simit sarayı çalışanı, bilmem nerenin adamı diye girenleri gözlerimle görüyorum.

    çocuk ve kadınların daha fazla tribünlere gelmesini sağladı mı?

    6 yaşından büyük çocukları, koca koca memurları kapılardan geçirirken almıyorlar. eskiden bu olay daha esnekti. çocuk gibi görünen herkes stada gelebiliyordu. oysa ki bırakın çocukların çoğalmasını, neredeyse dar gelirli hiç bir ailenin çocuğu stada giremiyor, bilet alamadığı için.

    geldik en önemli konuya. şiddete ve olumsuz tezahüratlara sebep olan bireylerin tespit edilerek müsabakalardan men edilmesi, seyircisiz maç olayı ortadan kalktı mı?

    yaklaşık 10 yıldır kombine sahibi birisi olarak, son 3 sezondur gittiğim her maçın ertesi tribün cezası yedim. birçoğunuz da eminim yemiştir. bununla ilgili sözleşme yükümlülüklerini yerine getirmelerini beklemek bizim sorumluluğumuz mu, yoksa bizi müşteri gibi gören kulübümüzün buna bir önlem alması gerekiyor mu, bilmiyorum. ancak birey olarak yapabileceklerimizin kısıtlı olduğu malumunuz. kulübümüzün acilen bir çözüm üretmesi gerekiyor.

    karaborsa bilet satışını engellemek diğer taahhütleri.

    sadece karaborsayı legalleştirdiler. eskisinden daha fazla ve aleni yapılıyor artık. üstelik bir kolaylık daha var. eskiden karaborsa yalnızca yüz yüze yapılırdı. şu anda oturduğumuz yerden karaborsa işlem yaptırabiliriz.

    sitelerinde üye sayısı şu anda 4.605.175 kişi olarak görünüyor. kişi başı 50 lira aldıklarını varsayarak ortalama 230 milyon tl'lik bir havuzdan bahsediyoruz. üstelik sattıkları kredi kartları ve açılan hesaplar cabası. verdikleri hizmet ve taahhütler dalga geçer gibi. kulüpler önlem almazsa kişisel olarak hak arama ve doğru örgütlenmeyi amaçlamak önemli sözlük.
  • 767
    bilet kesecek firmanın adı değişir, sistem aynı kalır. yeni uygulamaya da yine tc kimlik no ya da pasaportla kayıt olmak, kimliğinize işletmek gerekiyor. yani eskisi gibi kağıt bilet vs. geri dönmüyor maalesef.

    6222 kalkmadı. kanun halen daha aynı şekilde devrede. yine bıometrik veriler dahil tüm kimlik bilgilerinizi vererek bilet alabileceksiniz. sadece hangi firmadan hizmet alacaklarına kulüpler kendi karar verecek.

    passoligde iyi kötü bir düzen oturmuştu şimdi her takımın maçı ayrı şirket, ayrı prosedür, ayrı altyapı. tam bir kaos ortamı olacak. hem de passolig sayesinde ak ile kara belli oluyordu. lafta 50 milyon taraftarımız var diyen kuru gürültüleri stad doluluk orani ya da hangi takımın kaç passolig kartı var istatistiği tak diye kesiyordu.

    hele ki bizim kulüp ahbap çavuş ilişkisiyle birilerine verirse ayvayı yeriz. şimdiden sodexo kartı işleten eşref hamamcıoğlu ellerini ovuşturmuştur. bunu kulübün kendi bünyesinde bir şirketle yaparız ne gerek var ticketmaster'a veya mevcut passo altyapısına diye lobilere baslamistir bile. *

    gelecek sezon iç sahamizdaki ilk maça gidecek olan tüm taraftarlara allah şimdiden kolaylık versin. büyük eziyet yaşanacak ilk birkaç hafta. cünkü bizim kulüp bu tarz konularda profesyonelligi beceremez, kervan yolda dizilir mantigiyla hareket eder. gsstore üzerinden zaten yeterince olumsuz tecrübemiz var umarim taraftar yaka silkmez ve küsmez stada.
  • 655
    çıktığından beri stada bir kez yolum düştü o da 16 mart 2018 taraftara açık antreman içindi. hatta giriş için bilet keserken tc no'mu istediler ayrıca bilette de passo yazısını görünce dedim bakın beni pasolige üye yapmıyorsunuz dimi? :(

    o derece karşıyım. nereye kadar gideck diye soran arkadaşlarım oldu dedim prensibim benim kırmızı çizgimdir almam.
  • 768
    "aaa şurada maç var galiba gireyim de izleyeyim" keyfimizin içine eden sistemdir.

    kulüpler birliği açıklamasına göre 2024-2025 sezonundan itibaren her kulüp kendi anlaştığı şirketle iş yapacakmış.

    mesela diyelim biz a firmasıyla anlaştık ama diğer takımlar ayrı ayrı bağımsız diğer firmalarla anlaştı. şimdi bu durumda diğer maçlara girip izlemek için herbirinden üyelik, kart falan mı çıkarmamız gerekecek? ve hatta banka hesabı?

    bence firmalar bizi etkilememeli. biz biletimizi alıp girebilelim. sözüm ona çipli kimlik kartımız var ona o maç için yükleme yapılsın ya da kayıtları kimlik kartımıza göre yapılsın.

    passolig geldiğinden beri maça gitmedim. mesela turistler için bu süreç nasıl işledi hiçbir bilgim yok. diyelim yurt dışından arkadaşım geldi onunla herhangi bir maça gitmek istedim ben girerken arkadaşım için bir sürü şey mi yapmamız gerekiyor mevcut sistemde. benim gireceğimin de garantisi yok ya*

    neyse hayırlısı olsun. umarım passolig'i arayacağımız günler bizi beklemiyordur.
  • 488
    kaldırılmasıyla ilgili dava 2 marta ertelenmiştir. 2 martta çok acayip bir sonuç çıkmazsa da mevcut parti iktidarı süresince devam edecek gibi gözüküyor.

    almadım, almayacağım. passolig, manasızdır. passolig denen uygulama açık açık gasptır, hiçbir derde derman olmamasına rağmen yıllık ücret alırlar. aldığınız bilet üzerinden para keserler. karaborsayı bitireceği söylense de karaborsa işi passolig sayesinde daha rahat yapılır hale gelmiştir.
    eskiden stat çevresinde polis gelir karaborsacıları toplardı, adam şimdi internetten tek tıkla biletini ordan oraya aktarıp karaborsasını rahat rahat yapıyor. peki tribünde küfürü önledi mi? açın en son beşiktaş-galatasaray maçını izleyin önlemiş mi bakın, şiddet olaylarını engelledi mi? hayır. ee?

    kimin cebi para doldu bu kartlarla, çıkın adam gibi söyleyin. kelime oyunu yapmayın artık. şiddeti, küfürü, karaborsayı engellemiş, statlar medeni bir hale gelmiş. hadi ordan.

    cumhuriyet gazetesinin passolig sistemiyle ilgili sorduğu sorular vardı, bu soruların yarısına doğru dürüst cevap versinler söz ben de alacağım passolig. ama doğru düzgün cevap verecek kadar temiz değiller, bunu da biliyorum. passolig sisteminde, passoligin ilişkili olduğu kişilerde o kadar pis bir hissiyat var ki, 50 km öteden fark ediliyor o pislik.

    --- alıntı ---

    - ticari bir sözleşme neden yasaya tabi tutularak zorunlu kılındı?

    - mevduat bankası olmayan aktifbank neden tercih edildi?

    - e-bilet karışıklık olacağı bilindiği halde neden bu sezon bitmeden uygulamaya konuldu?

    - gelirler neden sezon sonunda ödenecek? aktifbank gibi küçük ölçekli bir banka 500 milyon doları bulması beklenen bir gelirin garantisini nasıl verecek? iflas ettim derse, kulüplerin zararını kim karşılayacak?

    - tamamiyle kulüpleri ilgilendiren bir konuda, kulüpler sözleşmenin herhangi bir yerine neden hiç dahil edilmedi?

    - 5 yıllık olması planlanan sözleşme neden 10 yıla çıkarıldı?

    - hiçbir güvenlik gücü olmamasına rağmen elektronik sistemlerin zarar görmesi halinde neden kulüpler sorumlu tutulup zararı ödeyecek?

    --- alıntı ---
  • 208
    maçlara hiçbir zaman nefret kusmaya değil, galatasaray'ı desteklemeye gittim. yeri geldi çok sakin gittiğim maçta galatasaray aleyhine gelişen durumlardan dolayı sinir küpü oldum, yeri geldi en gergin günlerde, daha maç başlamadan, tribündeki arkadaşlarımı görünce dünyanın en naif insanı oldum.

    küfür ettim ama asla sağımdaki, solumdaki adama ya da kendi topçuma değil, galatasaray'a zarar verdiklerini düşündüklerime ettim. tribünde hiçbir zaman kavga çıkarmadım. aksine çıkan tartışmalarda, kavgalarda ayırmaya çalıştım. allah'a şükür yaşadığım kötü bir şeyi unutma yeri olarak tribünü görecek derecede "ilginç" şeyler yaşamadım da. meşale yakmaya gelince, elbette yaktım. hani envai çeşit spor programının jeneriklerinde gösterilen, kulübün daha dün taaraftarı tribüne çağırmak için kullandığı görselde karşımıza çıktığı şekilde yaktım tribün olarak böyle bir aksiyon olduğu zamanlarda. sahaya atmak gibi bir eylemde bulunmaksa aklımdan dahi geçmedi.

    allah'a şükür kendimden büyükleri geçtim, yaşça küçük kardeşlerime karşı dahi darp, sövme, yerme gibi hakaret içeren davranışlarda bulunmadım. "bağırın lan!" dahi demedim. çünkü biliyorum ki, yanımdaki adama bağır demekle değil, onu kendi bağırmanla tezahürata katarsın.

    her neyse, sanırım beni fişletecek herhangi bir harekette pek bulunmamışım bugüne kadar. yıllardır iç sahada, dış sahada ortasında bulunduğum insanların bir çoğunda da görmedim bunları. kendileri ultraslan beyinli diye nitelendirilen zekaya sahip allah'a şükür. yani mesela dünyanın konuştuğu koreografileri ve galatasaray'ın yararına birtakım eylemleri gerçekleştirebilecek kadar donanımlı insanlar.

    şimdi bu ultraslan beyinli diye tanımlanan arkadaşlar ve ben passolig almıyoruz. kombinemizi yenilememize rağmen passolig sistemine tanımlatmıyoruz. alanı da aşağılamıyor, hakaret etmiyorum. zira birtakım yazar arkadaşlar gibi birisinin galatasaray sevgisini ölçeçek donanımım ve yetkim yok. alan insan da sevdasından ayrı kalmamak için almıştır, kendi tercihidir, pekala benden fersah fersah daha iyi bir galatasaraylı olabilir.

    farz edelim ki hakaretamiz cümlelerden etkilendim ve "ulan ben neden passolig almıyorum, baksana adam benden elli kat daha galatasaraylı. hemen passo.com.tr'ye girip kombinemi tanımlatayım." deyip sisteme kaydoldum. benim gibi düşünen on binler de sistemi kilitlercesine saldırıp t.c. kimlik numaraları, adresleri ve bir miktar ekstra ücret ödeyerek passolig edindiler diyelim. işte o vakitten sonra sen 90 dakika aleyhlerinde bağırsan, her çeşit organizasyonla protesto da etsen bu sistemin sahiplerinin umurlarında olur mu sanıyorsun? adam kasasını doldurduktan sonra, affınıza sığınarak söylüyorum, erkeklik organlarıyla dahi ilgilenmezler senin o şahane protestonla.

    düşünsenize paralı seks için eve çağırdığınız kadınla işinizi görürken bir yandan da ona fuhşun ne kadar kötü bir şey olduğunu, kadın bedeninin meta gibi kullanılmasının iğrençliğini ve bu işi yapanları asla tasvip etmediğini söylüyorsunuz. komik değil mi?

    velhasılıkelam şayet söylediklerinizde samimiyseniz, yapılanları onaylamıyor ve bu passolig illetini saçma buluyorsanız protesto eden insanları karaborsacı, çirkef, küfürbaz, galatasaraylı değil diye yaftalayıp onlara hakaret etmeyi bırakın. doğru bildiğiniz protestoyu siz yapın, mani olan yok. kendi doğru bildiği şekilde protesto eden insanlara da dil uzatmayın. çünkü şayet samimiysen sen o adamla aynı cephedesin. yanındaki adama kurşun sıkarsan karşındaki adam tüm mevcudiyetini yerle yeksan eder.
  • 73
    kimse kusura bakmasın, passolig'i galatasaray sevgisi konusunda bir ölçü olarak değerlendiremem. tribünü ve futbolu çok seviyorum, her şeyden öte galatasaray'ı çok seviyorum, şu şikeli, ırkçılık dolu, basiretsiz tff yönetimi önderliğindeki futbola hala katlanabiliyorsam bu sadece galatasaray sayesindedir amma ve lakin galatasaray kulübü benim hakkımı gözetmiyorsa, ben de bana zorla sunulan bir dayatmaya boyun eğmem.

    önümüzdeki sezon en fazla 20-25 bin kombine satılır bence, sezon genelinde de hem biz hem de anadolu kulüpleri maç günü gelirlerinin çok ciddi anlamda düştüğünü gördükten sonra passolig'e karşı yaygın bir tepki verilir. ne zaman passolig kalkar, ben de o zaman sami yen'e dönerim.
  • 36
    ingiltere'de almanya'da uygulanmayan, bati ulkelerinin medeni sekilde mac izlemesinin sebebi kesinlikle olamayacak uygulama.

    sabah sabah kafasi guzel olanlar icin bir kac bilgiyle bu isin mantik hatasini ve asil amaci belirleyelim.

    ingiltere'de yasanan buyuk olaylardan sonra tribundeki butun tel orguler kaldirildi, neden?
    turkiye'de eskiden tel orgu mantigi simdiki gibi islemezdi, takimlar denk sayilarda taraftarla maclarini izlerdi. rakip taraftar sayisi azaltiliip insanlar kafes icine alinmaya basladikca taskinliklar, olaylar artmaya basladi. buna paralel olarak polis sayisi arttikca siddet artti. neden?

    avrupa'da insanlara insan gibi muamele edildigi icin taraftar da insan gibi macini izliyor. sen onlara hayvan gibi davranir, en ufak seyde agzinin icine biber gazi sikarsan, sen kendine mukayet olamazsin ben seni kafese tikiyorum dersen o insanlari daha cok saldirganlastirirsin.
    temel insan psikolojisinden birazcik anliyor olsa bu ulkeyi ve futbolu yonetenler cozumun cok uzakta olmadigini gorurler, maalesef rant derdi daha buyuk oldugu icin passolig gibi sacma sapan bir uygulamaya gidiyorlar. iste simdi asil meseleye geldik, rant! biraz acalim

    3 buyuklerin butun maclari belli taraftar gruplarinin rant girisimi altindadir, bunu herkes biliyor. haliyle bunu kulup yoneticileri ve siyasetciler de biliyor. besiktas kulubu birebir bu rantin icinde oldu yildirim demiroren zamaninda. haliyle yildirim demiroren tff yonetimi zamani siyasilerin bu pastadan en buyuk payi almaya calismasi da bir tesaduf degil. turkiye'nin ozellikle son 5-6 yillik ticari ozetini yaparsak karsimiza su cikar: siz bir urun bulursunuz, hizli para kazanmaya baslarsiniz -diyelim cinden bir urun bulup getirdiniz- sonra bir burokrat, bakan cocugu ya da baska bir siyasi guc kapinizi calar. sen guzel para kazaniyormussun hele bir dur. sonra ya sizi anlamsiz kisiye ozel bir vergiyi tabi tutarlar, ya da ayni mali o burokrat, bakan cocugu kendisi getirir. tek fark, o bakan cocugu ya da siyasi gumrukten mali vergisini odemeden iceri sokar. senin 50 tl'ye getirip 80'e sattigin mali kendisi 30'a getirip 60'a satmaya baslar. kisacasi ulke icinde kendisinden baskasi is yapmasin, guzel para kazanilacak bir olay varsa, kesin biz yapalim mantigi var. tribun ranti da en hizli, en temiz, en guzel para kazanma yollarindan biri. tas atip kolun da yorulmuyor yeni getirilen duzende. cunku legallestiriyorsun ranti. mecburi yapiyorsun herseyi. demokrasi diyor birileri. demokrasi cesitliliktir guzel kardesim. demokrasi insanlarin onune en azindan bir alternatifli secim hakki sunabilmektir. sen tarftara takimini izlemek istiyorsan buna mecbursun diyorsun, sen kopruden, otobandan gecmek icin benden kart almaya mecbursun diyorsun, sen araba almak istiyorsan benim herhangi bir sebebe bagli olmaksizin, seyimin keyfine belirledigim ekstra 2araba parasi vergiyi vermek zorundasin diyorsan sen demokrasiden, insanliktan, insanca mac izleyip insanca yasamaktan bahsedemezsin.
    kabaca bir hesapla devletin bu isi peskes cektigi calik grubu onumuzdeki sene 70 milyon tl para kazanacak. ondan sonraki sene butun liglere uygulanacagi icin toplamda yillik en az 200 milyon tl kazanacaklar. insan gibi mac izlemek istiyorsaniz tribun olusumlarini teller arkasina kapatmayacaksin cunku kapattiginda o tellerin arkasinda kral onlar oluyor. bunun yerine herseyi acacaksin. fiyati talep belirleyecek sen degil.
    neden her yil kart yenilenmek zorunda? neden her maca giriste ekstradan 2 tl verilmek zorunda? mantikli bir aciklamasi var mi? sadece kendi cebini doldurmak.

    sen tribundeki ultraslan, carsi, gfb gibi adamlarin rant saglamasindan rahatsiz oluyorsun da, sana tecavuz etmeye kalkarak bu rantin 5 kat fazlasini cebine indirmeye calisan ve bunu yaparken "bak sakin ha bana karsi gelme seni iceri tikarim, ozluk haklarini bitiririm" diyen siyasi gucten rahatsiz olmuyor musun? eger olmuyorsan sana tek bir sey soyleyebilirim, midesizsin. yillarca tecavuzcusuyle evlendirilmeye calisildi magdurlar, sen de tecavuzcune asik olmussun guzel kardesim. pardon guzel diyemem, boyle bir vicdana sahip biri guzel falan olamaz.
  • 602
    taraftarların cüzdanlarından nasıl daha fazla para çıkartabiliriz düşüncesiyle oluşturulmuş sistem. ilk çıkacağı zaman pr'ı çok güzel yapılmıştı. taraftarların artık bilet kuyruğuna girmeyecekleri ve taşkınlıkların önüne geçileceği vurgulanmıştı. bunun oluşabilmesi için tek çare insanları nüfüs bilgilerine kadar tarayıp fişlemekten başka bir şey değildi elbette.bu yüzden ilk başta passolig'e kesinlikle karşı çıkmıştım getirilen yeni sistemin taraftarlara en ufak bir alan bırakmayacağını düşünmüştüm. tabiki oldukça saf bir düşünceymiş bu. passolig insanları fişlemekle ilgilenmeyen( tribünlerde ki muhalif kesimin sesini kısmak hariç), tamamiyle iktidara yakın isimlerin futbol üzerinden nasıl kar edebiliriz düşüncesiyle oluşturdukları bir sistemden ibaret bana göre.yani bu sistemi getirenler taraftarların ne yaptıkları ile gram ilgilenmiyorlar sadece onların cüzdanlarına odaklanmış durumdalar.

    keşke dertleri bu değilde içinde benimde bulunduğum taraftar topluluklarıyla gerçekten uğraşmak ve olayların önüne geçmek olsaydı.o zaman en azından düşmanın iyisiyle uğraşıyoruz derdim,adamlar gerçekten bazı şeyleri zorlada olsa düzeltmeye çalışıyor bile diyebilirdim. buraya hem devlet'i hem de federasyonuda katabiliriz, stadlarda yaşanan gerginlik ve olaylar hepsinin işine geliyor. kimisi için reyting, kimisi için fanatizm sonucu taraftarların daha da ateşlenmesi kimisi içinde siyasi kutuplaşma. herkes bir şekilde pastadan payını alıyor. aslında kimsenin bilmediği bir şey söylemiyorum. zaten bunlar herkesin az çok bildiği şeylerdi. ama beşiktaş konyaspor maçında ki olaylardan sonra stad kapama cezası verilince kendimi aptal yerine konmuş gibi hissettim.aynı ceza geçen sene bizede verilmişti o zaman da aynı şeyleri hissetmiştim. madem insanlardan senelik kart parası alınıyor ve artık cezaların şahsi olacağını söyleniyor e peki bu cezalar ne diye sormazlar mı adama. malasef söz konusu türkiye olunca kimse herhangi bir şey sormuyor.bu sistem ve ondan nemalananlar da türk futbolunun günden güne çökmesine neden oluyor.
  • 755
    sitesinde yer alan açıklamaya göre 1 nisan 2023 galatsaray adana demirspor maçı biletleri gs passolig kartlara genel satışa bugün saat 14:00'te çıkacağı yazıyordu ancak kulübümüzün yaptığı açıklamada 11:00'de satışa çıkıyormuş.

    bunların açıklamalarına güvenerek saat 14'ü beklerken sisteme girdiğimde biletlerin bittiğini gördüm, yine mağdur ettiler sağolsunlar. ben de biletsiz kaldım. ilgili açıklama da hala sitelerinde duruyor.
  • 734
    kombine sahibine kafasına göre blok atayan, maç esnasında kalabalıktan uzaklaşmak için bambaşka bir bloğa geçmeme rağmen küfürlü tezahürattan kartıma bloke koyan (ki bu kısım federasyon ile alakalıdır) sözde teknolojik özde soyguncu oluşum. el ele cezaların önüne geçecektiniz, tek tek bak ağız oku söveni alma o zaman stada, o parayı biz öpücük diye mi veriyoruz size? allah bin türlü belanızı versin sizin bir pazar günü 16.00'da gündüz maçı seyredecektik. kursağınızdan geçmesin o kart parası.
  • 745
    --- alıntı ---

    mevcut ve 20 gün sonra seçilecek tff yönetimlerine sorum şu: sahi, passolig nedir? ve ne işe yarar? son 1 ayda sahaya yabancı madde yağdıran tek bir kişiyi tespit ettiniz mi? sahaya giren tek bir kişiyi yakaladınız mı? eğer yakaladıysanız bu kişilerin isimlerini ve aldıkları cezaları lütfen kamuoyuyla paylaşır mısınız? futbol sahalarında terör hadiseleri azalmak şöyle dursun artıyorsa, sizlerin o görevde bulunma saikiniz nedir? eğer bu ülkede hiçbir suçun karşılığı yoksa, her bir futbol teröristi elini kolunu sallaya sallaya bir sonraki maça giriş yapıyorsa passolig’in de bir fonksiyonu yok demektir. stat girişlerinde boşuna yormayın insanları öyleyse.

    --- alıntı ---

    ugur meleke
App Store'dan indirin Google Play'den alın