• 1
    paraşüt, düşen cisimlerin atmosferdeki hareketini yavaşlatmada kullanılan ve şemsiyeye benzeyen bir donanımdır. askerî, spor ve gösteri amaçlı olarak kullanılır.

    dünyada paraşütçülük

    insanoğlu, ilk çağlardan bu yana uçma arzusuna bağlı olarak havacılık konusunda pek çok deney yaptı. ilk olarak çin'de m.ö. 2258 ile 2208 yılları arasında imparator şun'u eğlendirme amacıyla, çin seddi üzerinden şemsiyeye benzer, serbest düşüşü yavaşlatıcı bazı araçlar kullanılarak atlandığı bilinmektedir. xiv. lui'nin siam'da bulunan elçisi fransa'ya döndüğünde, yüksek kulelerden şemsiye biçiminde yapılmış paraşüt düzenekleri kullanan bazı kişilerin yere sapasağlam indiklerini gördüğünü anlatır

    havada serbest düşmekte olan cisimlerin düşüş süratini azaltmak, insanların çok eski çağlardan itibaren cevabını bulmak istedikleri bir soruydu. nitekim 15. yy.da yaşamış olan ünlü italyan sanatçı ve araştırmacı leonardo da vinci, 1495 yılında, cisimlerin ağırlığına havanın karşı koymasını incelediği "codex atlanticus" adlı kitabında, yüzeyi 30 metre kare, uzunluğu 10 m olan piramit biçiminde bir paraşüt plânı yer alır. vinci, şimdiki yelken kanatlara benzeyen, ancak süzülmek yerine kuşlar gibi kanat çırpmaya dayalı, insan gücüyle çalışacak araçlar da tasarladı, ancak araçların hiçbiri başarılı olmadı. vinci'den sonra 1617'de aynı konuyu ele alan fausto veranzio'nun önerdiği fikir kabul edildiyse de projesi gerçekleştirilemedi.

    1785 yılında j. p. blanchard isimli bir fransız baloncu, sepete yerleştirdiği bir köpeği 500 m yüksekten paraşüte bağlı olarak boşluğa bıraktı. bir yıl sonra kalabalık bir insan topluluğu önünde bu kez kendisi atlarken, balondan paraşütle atlayan ilk insan oldu.

    tarihe geçen ilk paraşütçü andre jack garnerin'dir. 22 ekim 1797'de 700 m yükseklikten yaptığı atlayışı izleyen dönemin fizikçilerinden lalande, paraşütün yere temas sırasında büyük tehlikelere neden olan rakkas hareketini önlemek için tepe noktasında bir delik açılmasını teklif etti. bu delik, bugünkü paraşütlerde dengeli düşüşü buradan kaçan hava sayesinde sağlayan, baca adı verilen tepe deliğidir. garnerin çalışmalarını fransa dışına da götürdü. 1802 yılında, ipekli kumaştan yapılan 32 panonun birbirine eklenmesinden meydana getirilen bir paraşüt ile londra yakınlarında 2000 ve 8000 feet yükseklikten gösteri atlayışları yaptı. garnerin'in çalışmalarını devam ettiren eşi jean genevieve 11 ekim 1802'de ilk paraşüt brövesini aldı. bu brövede, paraşüt; "balon patladığı zaman yere inişini yavaşlatmaya yarayan düzenek" olarak tanımlanıyordu. 1808 yılında varşova üzerinde seyretmekte olan balon yanmaya başlayınca yordaki kuparento adlı baloncu, paraşüt kullanarak tarihteki ilk kurtarma atlayışını yaptı. ancak bütün bu paraşüt atlayışlarında, paraşütçüler balon sepetinden atlamıyorlar, içinde bulunduklari sepeti balona bağlayan ipi keserek paraşüt sepetinin içinde ayakta yere iniyorlardı. bu durum xix. yy.ın sonlarına kadar devam etti. bu yüzyılın sonlarına doğru, paraşüt ile atlayanlar kendilerini paraşüte bağlayan kolonlardan yararlanmaya başladılar.

    bir kablo aracılığıyla açılışı sağlanan otomatik açılışlı paraşüt ile ilk atlayış, 1885 yılında amerikalı thomas baldwin tarafından yapıldı. otomatik atlayış; atlayıcının balon sepetini terk ettikten sonra hiçbir harekette bulunmadan vücut ağırlığının yardımı ile paraşütün açılmasıdır. baldwin'in katlayarak bir çanta içine yerleştirdiği paraşüt yeni ufuklar açtı. bu dönemde askerî otoritelerin bu düzeneği akrobasi aracı olarak görmeleri ve pilotların bu araca karşı duydukları güvensizlik sürüyordu. 1918'de leslie irvin bugünkülere benzeyen ilk serbest (paraşütçü tarafından açılan) paraşütü yaparak, nisan ayında 450 m yükseklikten bir atlayış gerçekleştirdi. bundan böyle uçağa bağlı bir açma kordonuna gerek yoktu, zira herkes paraşütünü istediği zaman açabilecekti.

    1924 yılında amerikalı randall base, bir arkadaşı ile giriştiği iddia üzerine 550 metreden bir serbest düşüş gerçekleştirip iddiayı kazanırken aynı zamanda dünyanın ilk gecikmeli atlayışını yapan paraşütçüsü oldu. 1928 yılında paraşütle atlamaya başlayan spud maning, bacak ve ayaklarının durumunu değiştirip ilk defa haç pozisyonunu alarak bilinçli bir şekilde serbest düşüş yapmayı başaran ilk kişi oldu ve modern paraşütçülüğün babası kabul edildi. 1925'li yıllarda paraşütçülükte en ileri ülke olan amerika'da bir ziyaret için bulunan rus askerî ateşesi serj mienov, burada izlediği paraşüt gösterilerine hayran olarak, ülkesine döndüğünde eğitim merkezleri kurulmasına öncülük etti. daha sonra kısa zamanda paraşüt konusunda büyük bir atılım yapan ruslar, 1927 yılında ilk defa bir askerî manevrada 9 paraşütçüye yer verdiler. rusların paraşütçü birliklerinden etkilenen almanlar 1938 yılında 1. paraşüt alayını kurdular.

    ingiltere'de paraşütçülük 1945 yılında winston churchil tarafından 5000 kişilik bir hava kolordusu kurulması emriyle başladı. aynı tarihte amerika'da daha önceleri sadece gösteri amaçlı yapılan paraşütçülük örgütlendi. burada 48 kişilik bir gönüllü asker grubu eğitildi. özellikle pasifik savaşı sırasında bu paraşütçülerin önemli rolü oldu.

    bundan sonraki dönemde yarışma ve eğlence amacıyla paraşüt kullanılmaya devam edildi. paraşütün tüm dünyada bir spor aracı olarak kullanılması ise oldukça yeni bir gelişmedir. ilk dünya paraşütçülük şampiyonası 1951’de yugoslavya'da düzenlendi. sonraki şampiyonalar, uluslar arası havacılık federasyonu (fai)'nun denetiminde iki yılda bir, en çok 40 ülkenin katılımıyla yapıldı. son dönemde nasa ve fai'ın bu alandaki çalışmaları sonucu kullanışlı ve güvenli pek çok paraşüt üretildi. bu sayede de paraşütçülüğün daha çok yapılması yolunda kolaylıklar sağlandı.

    türkiye'de paraşütçülük

    türkiye'de paraşütçülük, 1937 yılında ankara ve izmir'de açılan paraşüt kuleleriyle ciddiyet kazanmıştır. hâlen çalışmaların devam ettiği bu kulelerde başarılı sporcularımız eğitilmektedir.

    paraşütçülük konusunda türkkuşu genel müdürlüğü'ne bağlı okullarda eğitim verilirken thk da her yıl inönü eğitim merkezi'nde ve yurdun çeşitli yerlerinde kurslar düzenlenmekte ve bu kurslar fai standartlarına uygun bir şekilde yapılmaktadır. bunun dışında thk paraşütçülüğe olan ilgiyi artırmak amacıyla gösteri ve yarışlar organize etmektedir. yine her yıl düzenlenen şampiyonalarda millî takım belirlenir ve ülkemiz başarıyla uluslar arası alanlarda temsil edilir.

    paraşütte başarılı sporcularımızdan olan bülent görgeç, 1988 seul olimpiyatları açılış töreninde hedefe tam atlayış yaparak bütün dünyanın ilgisini çekmiştir. 1995 yılında 7. açık balkan paraşüt şampiyonası izmir/selçuk’ta düzenlenmiş, türkiye a takımı şampiyon olmuştur. aynı yıl türkiye avrupa paraşüt şampiyonası'na ev sahipliği yapmıştır.

    paraşütün özellikleri

    paraşütler dikdörtgene benzeyen şekillerdedir. paraşütün burun kısmına hücum kenarı, kuyruk kısmına firar kenarı denir. sağ ve solda bulunan kısımlar stablize kısımlardır ve paraşütün havada stabil bir şekilde durmasını sağlarlar. paraşüt hücum kenarı hücrelerden (cell) oluşmuştur. hücreler enlemesine birer bölme şeklindedir. iç duvarlarındaki delikler herhangi bir hücredeki basınç değişikliğinde hücrelerin birbirleri ile hava giriş çıkışını sağlayarak paraşütün sönmesini engellerler. hücre ağızları yamaç paraşütü ile uçak paraşütlerinde farklı büyüklüktedir. uçak paraşütünde daha büyük olmasının nedeni, atlayışta yaşanacak olan ilk şokta havanın içerde hapsolmaması ve bir yerden girerken bir yerden de çıkabilmesidir. böylelikle patlaması önlenir. kumaşları birbirine oranla biraz farklıdır. uçak paraşütünde naylon malzeme kullanılır ve biraz hava geçirgendirler, bu da aynı sebepten paraşütün açılış anındaki şokunda patlamasını önlemek içindir. yamaç paraşütünde ise hava geçirmeyen bir malzeme kullanılır. bu çok daha hafif ve daha dayanıklı bir malzeme olan polyester ürünü olan dacron karışımı bir malzemedir. bu paraşütün kaldırma esnasında kolaylıkla paraşütçünün tepesine gelebilmesi içindir. her iki paraşütün kumaşı ripstop dokumaya göre yapılırlar. kumaşın üzerinde milimetre karelik küçük kareler vardır. bu karelerin her biri bir dikiş vazifesi görür ve yırtılmada yırtığın fazla büyümesini engeller.

    uçak paraşütü

    uçak paraşütü birçok insan tarafından çok tehlikeli görülmesine rağmen, spor istatistiklerine bakıldığında bazı spor dallarından daha az tehlikeli olduğu anlaşılır. diğer tüm sporlardan farklı bir boyutta olan bu sporda vücutla saatte 180 ile 270 km arasında bir hız yapılır ve bu hızla düşerken alabildiğine özgürce havada snowboard'undan, baleye kadar türlü hareketler gerçekleştirilebilir. tehlikeli görünmesine rağmen olabilecek tüm kazaların olasılıkları düşünülerek kılı kırk yaran bir incelikle malzemelerin yapıları ve güvenlilikleri hesaplanmış, böylelikle riski az bir spor hâline getirilmiştir. uçak paraşütü ve yamaç paraşütü kardeş spor olmalarına ve aynı fizik prensiplerine dayalı olarak uçmalarına rağmen farklı malzemeler, farklı performanslar ve yapan sporcular arasında dahi farklı kişilikleri içeren dallardır. birisinde düşülürken bunun aşırı heyecanı yaşanır. diğerinde ise uçmanın tam olarak zevkine varılır. bu iki spor dalı arasında paraşütlerin yapıları bakımından birbirleriyle benzerlikler de, farklılıklar da vardır.

    uçak paraşütü atlayış şekilleri
    1. klâsik atlayışlar
    a. hedef atlayışları
    b. stil atlayışları

    2. modern atlayışlar
    a. (crw) canopy relative work
    b. (sf) skydiving formation

    3. freesyle'dir

    yamaç paraşütü

    paraşüt kavramı 1987 yılına kadar uçak ile beraber telâffuz ediliyordu. fakat bu yılın başlarında avrupa'da uçak paraşütüne yakın modellerle ilk kez yamaçlardan uçuş denemelerine başlandı. ilk denemeler uçuştan ziyade yamaç boyunca süzülme ile sonuçlandı. daha çok yüksek irtifa dağcıları tarafından kullanılan bu modellerde uçma eylemi ikinci plândaydı, sadece düşüş gerçekleştiriliyordu. buna bağlı olarak katedilen mesafeler sınırlıydı. dünyada hızla gelişen bu spor 1990 yılında ayrı bir hava sporu olarak sınıflandırıldı. hızla gelişen modellerde kullanılan kumaşın hava geçirmeme özelliği arttırılarak daha fazla havada süzülmesi, uçak paraşütüne göre ipler daha çok uzatılarak hem estetik görünüm hem dayanıklılık sağlandı. artık yamaç uçmak için sadece bir araç hâline geldi ve kalkıştan kısa bir süre sonra yamaçtan uzaklaşılarak uzun mesafeler katedilmeye başlandı (dünya rekoru 423,4 km kanada, 21.6.2002).

    gelişen teknoloji sayesinde kullanıldığında bir sırt çantasına sığabilecek boyutlara getirilen yamaç paraşütü avrupa'da büyük bir kitlenin hafta sonu sporu oldu. insanlık tarihinde uçmanın en kolay ve en ucuz yolu olarak kabul edilen yamaç paraşütü sporu doğayla bütünleşerek, kullanılan sıcak renkler sayesinde insanoğlunun seyrine muhteşem manzaralar sunmaya başladı.

    türkiye'de yamaç paraşütü ile ilk uçuşlar 1990 yılı başlarında fethiyeölüdeniz (babadağ 1950 m) bölgesine gelen yabancı pilotlar tarafından gerçekleştirildi. bu spora çok elverişli bir konuma sahip olan fethiye kısa bir zamanda dünya çapında bir yamaç paraşütü merkezi oldu. aynı bölgede yapılmaya başlanan çift kişilik yamaç paraşütü (tandem) uçuşları olaya ticarî bir boyut kazandırdı. denetimsiz bir şekilde ancak inanılmayacak derecede hızlı gelişen bu spora üniversite havacılık kolları (ege, odtü, boğaziçi) akademik bir tavır ile yaklaşarak türkiye'de bu sporun eğitimini almış ilk yamaç paraşütü pilotlarını yetiştirdi. üniversiteler bazında gelişen spora bir resmiyet kazandırılması amacıyla ulaştırma bakanlığı sivil havacılık genel müdürlüğü hızlı bir çalışma içine girdi. fai (dünya havacılık federasyonu) 1997 dünya hava olimpiyatları'nın türkiye'de yapılmasına karar verdikten sonra bu çalışmalar daha da hızlandı ve 1. yamaç paraşütü türkiye şampiyonası 1997 yılında denizli honaz dağı'nda yapıldı. 1997'de ülkemizde düzenlenen 1. dünya hava oyunları'nda türkiye, erkekler ve bayanlarda birincilik elde etmiştir. 2003 yılında fransa'da yapılan dünya şampiyonası'nda ise erkekler ve bayanlarda iki tane dünya dördüncülüğü kazanılmıştır. ilki 1993'te yapılmış olan dünya yamaç paraşütü şampiyonası'nın 2002 yılındaki ayaklarından biri erzincan'da gerçekleştirilmiştir.

    yamaç paraşütü ile uçuş

    yamaç paraşütü ile uçuş yapabilmek için her şeyden önce uygun bir yamaç bulunur. yamacın eğimi normal zamanda koşmaya müsait olmalıdır. seçilen yamaçta kalkış yapılacak bölgenin her türlü engelden uzak olmasına ve paraşütü sermeye uygun düz bir bölgenin bulunmasına dikkat edilir. kalkış için gerekli olan koşu mesafesi yamacın eğimi, rüzgârın şiddeti gibi faktörlere bağlı olmakla beraber 5-10 metrelik bir koşu pisti yeterlidir. emniyet açısından bu mesafenin 20-30 metre civarında olması tercih edilir (başarısız bir deneme sonucunda pistin başına gelmeye gerek duyulmadan ikinci bir deneme yapma avantajını sağlar). yamaç paraşütü sporunda kesinlikle uçuruma atlama olayı söz konusu değildir. yükselen havadan yararlanılacak alanın eğimi boyunca yapılan koşu sonunda paraşüt pilotu kaldırır ve uçuş eylemine geçilir. uçuş öncesinde, uçuş yapılacak bölge her açıdan değerlendirilir. özellikle uygun iniş bölgeleri tespit edilip, yamacın rüzgârı karşıdan alması sağlanır. rüzgârın şiddeti özel aletler yardımıyla ölçülerek standart limitlerin altında olduğu takdirde uçuş için hazırlıklara başlanır. rüzgârsız bir havada da uçuş yapılabilir ancak daha fazla koşmak gerekir. rüzgârın yandan veya arkadan gelmesi durumlarında uçuş yapılamaz. rüzgâr karşıdan geliyorsa ve limitlerin altında ise pistin uygun bölümüne yamaç paraşütü serilir, iplerin tamamen açık olup olmadığı kontrol edilir. pilot, harnes adı verilen kuşam tertibatını giyinir ve paraşütün kolon adı verilen kısımları ile kuşam tertibatı arasındaki bağlantıyı sağlar (karabin adı verilen yüksek çekerli çelik halkalar aracılığı ile). pilot, paraşütün yönlendirilmesini sağlayan fren iplerini ve ön tarafta bulunan kolonları eline alarak uçuşa hazır konuma gelir. koşmaya başlamadan önce koşumlar tekrar kontrol edilir, koşuya engel olabilecek taş vb. şeyler varsa temizlenir. pilot ön kolonları tutarak koşmaya başlar. yamaç paraşütü pilotun tam tepesine geldiğinde pilot ön kolonları bırakarak yukarı bakmak suretiyle paraşütün tamamen dolup dolmadığını kontrol eder. bütün bu aşamalar sürecinde pilot koşmaya devam eder ve biriki adım sonra paraşüt pilotu havalandırarak yamaçtan ayrılır (daha önce belirtildiği gibi kesinlikle bir boşluğa atlamak söz konusu değildir). havada kalma süresi yamacın yüksekliğine bölgenin, kaldırıcı hava potansiyeline, pilotun tecrübesine ve yamaç paraşütünün performansına bağlıdır. irtifada uçuş sırasında rüzgârın önden veya arkadan alınmasının hiçbir sakıncası yoktur. rüzgâr arkadan alındığında paraşütün hızı artar, karşıdan alındığında ise paraşütün hızı azalır. yere yaklaşıldığında pilot rüzgârı karşıdan alarak daha önceden belirlediği iniş bölgesine frenleri çekerek yumuşak bir iniş gerçekleştirir.

    yamaç paraşütü ile alternatif uçuşlar

    1. paramotor: kalkış ve uçuş için hiçbir tepenin ihtiyaç duyulmadığı tamamen dümdüz bir alandan kalkış yapılan bir sistemdir. ağırlığı yaklaşık 20 kg olan paramotor 210-250 cc olup 15 ilâ 22 beygir gücü arasında değişik modelleri vardır. genelde tek silindirdir. çift silindir olanlar da vardır. pervane tek palli olabileceği gibi bazı modelleri de çift pallidir. pervane ahşap ve karbon olmak üzere iki ayrı malzemeden yapılmaktadır. paramotor ile yapılan uçuşlarda, uçulan yamaç paraşütünün normal yamaç paraşütünden hiçbir farkı yoktur. kalkıştan önce tepeden kalkar gibi paraşüt açık bir şekilde yere düz zemine serilir. pilot motoru sırtına alarak kuşamına girer. aynı tepeden kalkar gibi ön kolonları ve frenleri eline alır. ayrıca sağ elinde sırtındaki motordan uzanan bir kabloyu tutmaktadır. bu kabloda elektrik starter vardır. elektrik starter motoru uçarken istediğiniz zaman kapatıp tekrar açabileceğiniz bir sistemdir. ayrıca bu kabloda gaz kolu vardır. gaz verip, kesmeyi buradan pilot rahatlıkla idare eder. kalkış anından önce pilot motoru çalıştırır, ön kolonları çekerek koşmaya başlar, paraşüt tam tepeye geldiğinde ön kolonları bırakarak hafif frenleri çekerek paraşüte aynı tepe kalkışında olduğu gibi kalkış komutunu verir. bu ana kadar tepe kalkış hareketlerinden hiçbir farklı hareket yapılmaz. kalkış komutu frenler ile paraşüte verildiği sırada sağ elde bulunan gaz kolu sıkılarak arkada çalışır durumda olan motora gaz verilir, bir iki adımdan sonra pilotun ayakları yerden kesilir. sırtta bulunan paramotor paraşüte ekstra bir hız kazandırmaz. paraşütün hızı ne kadarsa o kadar hız yapabilir. paramotorun uçuş sırasında paraşüte sağladığı avantaj koşullarını paraşüte sağlamasıdır. paraşütçüyü ve dolayısıyla paraşütü sırtından iter ve paraşütün üzerine kuvvetlerin oluşmasını sağlayarak hava içerisinde ilerlemesini sağlar. uçuş yüksekliği pilotun kontrolündedir, yükselmek istediğinde frenleri çeker ve kaldırma kuvvetinin açısını değiştirerek yukarı doğru yükselir. binlerce metreye çıkabilir. dünya rekoru 6000 m'dir. genelde havada 5 saat kalabilir. iniş sırasında pilot motoru kapatır, paraşüt normal süzülmesi ile yaklaşma yapar ve çok rahat bir şekilde inişini gerçekleştirir.

    2. paraalpinizm: dağcıların zirvelere çıkarken kendi yanlarında paraşütlerini zirveye taşıyarak gerçekleştirildiği uçuştur. yamaç paraşütü sporuna oranla daha fazla risk taşıdığı şüphesizdir. kalkış yerlerinde uygun bir pist bulmanın çok zor olduğu gibi uçuş sırasında hava koşullarının daha sert ve değişken olması da mümkündür. 1987 yılında bu sporun dünyada tanınması ile everest dağı'nın zirvesinden uçuş gerçekleştirilmiştir. ülkemizde ise uygulama alanı geniş olmasına rağmen bu türlü uçuşlar az sayıda gerçekleşmektedir.

    3. tandem: normal tek kişilik yamaç paraşütlerinin iki katı yüzey alanına sahip çift kişinin uçtuğu paraşütlerdir. arkada tandem sertifikalı pilot, ön tarafta ise yolcu bulunur. tandem paraşütü yaklaşık 42 metre kare olup, kontrol tamamen profesyonel pilottadır. kolonlara bağlanan terazi olarak adlandırılan uzantılara hem yolcu, hem de pilot kendi harneslerini karabinler ile ayrı ayrı bağlarlar. kalkış, uçuş ve iniş sırasında tüm kontroller pilotta olduğundan yolcunun herhangi bir teorik veya pratik bilgiye ihtiyacı yoktur. uçuş öncesi kısa bir brifing ile yolcu uçuşa hazırlanır. yolcu pilotun verdiği talimatları yerine getirerek kalkış ve inişte pilota yardımcı olur.

    yolcu kalkış sırasında pilotun koşmasına yardımcı olarak (kendisi de koşarak) uçuşun gerçekleşmesini sağlar. kalkış, uçuş ve iniş aşamalarında kontrol tamamen pilottadır.

    kazancı bol olan turizm sektörüne giren tandem yamaç paraşütü, paraşüt firmaları tarafından yeniden ele alınarak yüksek teknoloji yardımıyla emniyetli ve uzun ömürlü modeller çıkarılmıştır. kuşam tertibatları yolcunun ve pilotun emniyetleri gözönüne alınarak daha da modern hâle getirilmiş, kullanılan kumaş üzerine silikonun yanı sıra mylar kaplanarak uçuş ömrü uzatılmıştır. çift kişiyi taşıyabilecek kapasitede pilotun kuşam tertibatına monte edilen yedek paraşütler geliştirilmiştir. tandem yamaç paraşütü daha büyük olduğu için tek kişilik paraşüte göre daha stabildir ve daha şiddetli rüzgârlara dayanır. ticarî uçuşlarda yolcular herhangi bir aksiliğe karşı sigorta şirketleri tarafından teminat altına alınmaktadırlar. pilotun kendi can güvenliği yanında yolcunun da mesuliyetini üstlenecek seviyede profesyonel olması ve bu şekilde risk faktörünü en aza indirgemesi gerekmektedir.

    serbest paraşüt atlayişlari

    paraşütün bir süre serbest düşüş yaptıktan sonra paraşütçü tarafından açılmasıdır. günümüzde sportif amaçlı serbest paraşüt atlayışları en az 1100 m (3500 feet) yapılmaktadır. paraşütçü bu irtifadan atlayışını gerçekleştirir, bir süre serbest düşüş yapar ve paraşütünü 2500 feet'te açar. bu irtifadan en aşağı 2000 feet'e kadar sarkar. bu zorunluluğun nedeni açma sırasında herhangi bir aksaklıkta, ana paraşütten kurtulup yedek paraşütü açabilecek mesafede kalması içindir. bu irtifa kontrolü altimetre denilen araçla gerçekleştirilir.

    paraşütün malzemesi
    ilk zamanlar çadır bezinden (kendir bezi) yapılan paraşütler daha sonra ipekten ve hava almayan naylondan üretilmeye başlandı. gelişen teknoloji ile birlikte kumaşların hava almamaları yanında ultraviyole ışınlarına da dayanıklı olmaları gerektiği anlaşıldı ve bu tür kumaşlar kullanılmaya başlandı.

    yamaç paraşütü ve serbest atlayış paraşütleri arasında şekil ve yapı açısından farklar vardır. serbest atlayış paraşütleri yüksek hızda açılabilecek ve daha fazla hava geçirecek şekilde yapılır. ancak yamaç paraşütleri hava geçirmeyen naylondan yapıldığı için bunlar serbest atlayış sırasındaki yüksek hız şokuna dayanamaz ve patlarlar.

    paraşütçülükte gerekli olan malzemeler, yer ekibine ve paraşütçüye ait olarak iki grupta toplanır.

    1. paraşütçü ekipmanı;
    a. ana paraşüt
    b. yedek paraşüt
    c. altimetre
    2. yer ekibinin malzemeleri;
    a. işaret panoları
    b. telsiz
    c. smok
    d. rüzgâr ölçme aleti
    e. vinsak
    f. ambülânsla ilgili araçlar
    g. özel atlayış malzemeleri

    paraşütçünün elbisesi ise tek parçadan oluşan bir tulum, kask, atlayış gözlüğü, eldiven, dytteraudio, altimetre, bot ya da sağlam tabanlı ve yüksek konçlu ayakkabılardır.

    paraşütçülüğün yapıldığı yerler
    paraşüt, spor ve askerî alanlarda veya yarışma amaçlı kullanılır. spor amaçlı kullanımda paraşütçülerin tercih ettiği dal yamaç paraşütüdür ki, bu yüksek, dik tepelerden düzlüklere inilerek uygulanır.

    özellikle savaş zamanlarında personel ve malzeme ikmallerinde paraşütçüler güvenli iniş yapabilecekleri açık ve düzlük alanları ya da gölleri tercih ederler.

    yarışmalarda ise paraşütçünün inebileceği yerler açık renklerle belirlenmiş ve kabartılmış topraklardır.

    yarışmalar: yarışmalar, genellikle 3000 m'nin altındaki yüksekliklerden ve bu amaca uygun pervaneli uçaklardan atlanarak yapılır. paraşüt açılmadan önce paraşütçü serbest düşüş yapar. başlıca üç yarışma dalı vardır:

    1. stil atlama: stil atlayışı, serbest düşüş sırasında sadece vücut kullanılarak yapılan, belirli kurallara dayanan hareketlerden oluşur. 2200 m yükseklikten yapılır. stil atlayışları sağasola dönüş ve geriye takla olmak üzere 6 hareketten oluşur.

    stil atlayışlarında hareketlerin hızlı olarak yapılabilmesi için atlayıcının kendini kontrol edebileceği maksimum hıza ulaşması gerekir. stil atlayışında amaç; hareketleri mümkün olan en kısa zamanda ve hatasız olarak yapmaktır.

    2. hedefe atlama: atlayışın amacı 20 m ile çevrilmiş dairenin içinde bulunan 5 m çaplı sünger panonun üzerinde, elektronik olarak ölçüm yapan 15 cm yarı çaplı bir diskin tam merkezine tek ayağın topuğu ile inmektir. merkeze inen yarışmacı 0 cm ceza puanı alır. ceza puanları 15 cm'e kadardır. yarışmaların geçerli olabilmesi için 5 tur atlayış yapılır. turlar sonunda yapılan her atlayışın ceza puanı toplanır ve en az ceza puanı alan yarışmacı 1. olur. yarışma kuralları gereği takım en az 3 asıl olarak 5 kişiden oluşur. atlayışlar 1100 m'den (eğer meteorolojik durum uygun değilse 900 m'den) yapılır.

    hedefe atlama yarışlarında şu durumlar söz konusu olduğunda atlayış tekrarlanır:

    1. ana paraşüt zamanında açılmazsa ya da yöneltme sorunları yaratırsa,
    2. bir yarışmacı, diğer bir yarışmacı tarafından engellenirse,
    3. yarışmacının inişi yanlış değerlendirilmişse.

    bunların dışında yarışmacı paraşütünü iyi yönetemez veya yerden en az 400 m yukarıda açamazsa diskalifiye cezası alır.

    3. takım gösterileri: yarışmacılar, hem serbest düşüşte, hem de paraşüt açıldıktan sonra birbirlerine bayrak sopası vermek ya da halka oluşturmak gibi hareketler yaparlar. gösteri atlayışları 1800 ve 2000 m yüksekliklerden yapılır. riskin önlenmesi için serbest düşüş süresi 2000 m'den yapılan atlayışlarda 30 saniye, 1800 m'den yapılan atlayışlarda ise 25 saniye olarak saptanmıştır.

    dünya şampiyonalarına ve uluslar arası şampiyonalara yalnızca ulusal bir havacılık kuruluşuna bağlı yarışmacılar katılabilir. ayrıca her ülke yarışmalarda bir erkekler ve bir de bayanlar takımı ile temsil edilir. grup atlamalarında en az 4 erkek ya da bayan paraşütçü yer alır.

    manevra yeteneğini arttırmak amacıyla normal paraşütlerde kullanılan bazı parçalar yarışma paraşütlerinde kullanılmazlar. paraşütlerin baş kenarlarında, atlayanlar tarafından kullanılan halatlarla paraşüte yön verme ve dönüş işine yarayan yarıklar bulunur. diğer bir deyişle dönüş deliklerine yöneltme ipleri ile kumanda edilerek yön değişiklikleri sağlanır. bundan başka donanımda altimetre denilen ve paraşütçünün inme hızını ve paraşütün ne zaman açılması gerektiğini gösteren bir alet vardır.

    atlayış 4500 m'den daha yüksekten yapılacaksa bir de oksijen tüpü bulundurulması gerekir.

    yarışmacılar bir koruyucu başlık ve eğer atlayışlar bir su yakınında yapılıyorsa can yeleği takmak zorundadırlar. kıyafet olarak tek parçadan oluşan tulum, gözlük, sağlam tabanlı ve yüksek konçlu ayakkabılarla eldiven kullanılır.

    paraşütle iniş, merkezi 3 m çapında kum ya da ince çakıl, çevresi 7 m çapında yumuşak topraktan oluşan ve kabartılarak açık renkte belirlenmiş alanlarda yapılır.

    herhangi bir şampiyona öncesinde yarışmacıların tek tek ya da gruplar oluşturarak, en az bir kez deneme atlayışı yapmaları zorunludur.

    dünya şampiyonalarında her hareket bağımsız olarak değerlendirilir ve en yüksek puanı alan birinci olur.

    atlayıştan önce rüzgârın sürükleme gücünü belirlemek için bir belirteç (indikatör) atılır. hedef atlayışlarında rüzgârın hızı en çok saniyede 8 m olmalıdır.

    uluslar arası yarışmalarda; uluslar arası değerlendirme kurulu, hakem kurulu, bir iniş alanı denetimcisi ve uçaktan atlamaları denetleyen görevliler bulunur.

    not: alıntı.
  • 3
    eylül 2001'de türk hava kurumunun ücretsiz olarak eskişehir'de açtığı paraşüt başlangıç kursuna katılarak yaptığım spor.

    üniversitedeyken her şeye atlayıp zıplayan bir tip ve adrenalin meraklısı(u: lunaparkta gondolda en arkada ayağa kalkan apaçi, çekiç, eksplorer,asansör gibi araçlardan artık tat almayan biri) olduğum için, sınıfımızdan kız arkadaşların "hadi mocuishle gidelim beraber" ısrarı üzerine kabul etiğim daha sonra o kız arkadaşların ailelerinden izin alamamasıyla (u: :() sınıftan yalnız ama okuldan 2 kız 2 erkek olarak gittiğim ve hayatımın en adrenalin yüklü anlarını yaşadığım spor.

    1 hafta süren yarı askeri disiplinle bulunduğumuz tesiste, sıcak suyun olmaması mı dersin, yarı askerlik yapmayı mı dersin koşullar biraz can sıksa da ortam çok eğlenceliydi. 120 ye yakın kursiyerden 45 civarı da kızdı. öyle dövmeli, punkçı ya da uçuk kaçık tipler değil bayağı bildiğin normal kız, hatta kezban olanlar bile var. * *

    işte teorik ve fiziksel çeşitli çalışmalardan sonra,

    -5 nokta taklası ( paraşütle yere düşerken ki şiddet, 4mtlik duvardan atladığınızdaki hızla aynı bu sebeple baskıyı azaltmak ve bir yerinizi kırmamak için darbeyi 5'e bölüyorsun.)
    -acil durumda yapılacaklar(yapamayacağımız ve direkt şoka gireceğimiz için detay vermiyorum :) )
    vs. vs.

    5.günün şafağında :/ kaldırıyorlar ve hava tan yeri iken tan yeri tam zamanı diyerek 10 ar kişi * uçaklara bindiriyorlar. benim ilk atlayışımdaki yerim uçağın kapısının yanıydı ve açık kapıyla 1940 model antonov marka uçaklarla (şunun daha eskisi) https://gss.gs/EXl.jpg pek de emniyette olmadan uçuyorsun. eski man belediye otobüsleri daha iyi uçar yani o kadar. kalkıştan bir süre sonra 5'erli olarak atlayacağımız için ilk önce diğer 5'li atlayacak ve kapının yanındayım. o 5'linin önündeki kız okuldan arkadaşım yasmin, kız psikopat, geldi kapıdan tuttu 2 eliyle bir ayağı önde hafif kapıdan dışarıda, hoca "atla" deyip sırtına vurunca atlıyorsun. zaten aynı hareketi yerde milyon kere yaptırdıkları için refleksleşmiş oluyorsun ve düşünmeden atlıyorsun, atlamazsan da itiyorlar zaten * *

    ben yasmin ve arkasındaki 4 kişiyi tekekr teker uğurladım, zaten atlayan rüzgarla birlikte fiyuv fiyuv diye diğer tarafa akıyor ve bir müddet sonra paraşüt açılıyor. ben o ara dedim tamam sıkıntı yok hepsi açıldı. çünkü paraşütlerimiz bir mekanizma ile uçağın içine bağlı ve can ipi, halat falan bir düzenekle otomatik açılıyor.

    sıra bizim sortiye geldiğinde de en önde ben vardım ve sıkıntısız atladık, atladığımız yükseklik 550 mt. uçaktan atladıktan sonraki ilk 4-5 saniye serbest düşüş oluyor zaten olayda orası kalanı manzara izleme oluyor. o serbest düşüşteki heyecan inanılmaz tarif edemem, en çok heyecanlandığınız lunapark oyuncağındaki heyecanınızı 10'la çarpın.

    atlayışı gerçekleştirdikten sonra inişte de 5 nokta taklası ile inip hemen paraşütü toplamalısınız yoksa paraşüt hava ile dolup sizi sürükleyebilir.

    zaten atlayıp geldikten sonraki ruh haliniz, özgüveniniz inanılmaz boyutta oluyor, süper kahraman gibi hissediyorsunuz kendinizi.

    tabi döndükten sonra artık hiçbir lunapark oyuncağından zevk alamamak da işin kötü yanı.

    toplamda 3 atlayış yapılacaktı ve hava koşulları sebebiyle (rüzgar) 2 atlayış yaptık, 3.yü yapamadık onun için 15 gün sonra tekrar gitmemiz gerekliydi ama param olmadığı için gidememiştim :(

    imkanı fırsatı zamanı olan ve kendine * güvenen * herkese tavsiye edebileceğim spor. keşke devam edebilseydim...
  • 4
    sanırım en yaygın olanı, tatil bölgelerinde teknenin arkasına bağlanarak yapılan parasailing olsa gerek.
    http://www.barinthesun.com/...301/F1443%20(11).jpg

    ikinci sırada yamaç paraşütü gelir.
    http://www.haberturizm.com/...Resim_1310666057.JPG

    üçüncü sıraya uçak, köprü, dağ gibi yüksek yerlerden serbest paraşüt atlayışlarını koyabiliriz.
    http://gshk.org/...serbest-parasut3.jpg

    daha sonra sıralama; paramotor, microlight gibi motorlu paraşütler, felix baumgartner'in yaptığı gibi rekor atlayışları diye devam eder.
    http://www.flyingdreams.co.uk/.../gallery/CHOICE1.jpg
    http://img.sdpnoticias.com/...nerEarthTopJump.jpeg

    (u: niye böyle bir sıralama yaptıysam (:)
App Store'dan indirin Google Play'den alın