• 20278
    uzun zamandır berbat futbol oynayan takımımızdır. açıkçası insan yorum dahi yapamıyor bazen, bu düşüşü anlamlandırmak mümkün değil çünkü. bir an önce radikal kararlar almak gerek bence, takımda linnes, donk, toy ozan ve muslera dışında maç kazanmak isteyen futbolcumuz yok. dolayısıyla kadroda müthiş bir dejenerasyon var bence, ama şansımız olarak bunu düzeltebilecek en iyi ekip var takımın başında. bu arada şunu da söylemeliyim, fb maçına biz çok iyi, fb ise berbat bir formla çıkacak olsaydık kesinlikle kazanamazdık. şu anki durum, tam da fb galibiyetiyle şaha kalkış durumu. dolayısıyla söz konusu takımla oynanılan maçı kazanacağımızı düşünüyorum fakat bir sonraki hafta yine kazanırız diyemiyorum maalesef. hocanın ve ekibinin allah yardımcısı olsun.
  • 20279
    2018-2019 sezonunda 2018-2019 transfer sezonunda gerekli hamleleri yapmadığı için devre arasına kör topal futbol oynamaya mecbur bırakılan takım.

    28 ekim 2018 yeni malatyaspor galatasaray maçında ilk 11'de geçen seneden farklı olarak sol bek ömer bayram ki nagatomo sağlam olsaydı o oynayacaktı stoperde ozan kabak kendiside altyapıdan geliyor ve orta sahada 2017-2018 sezonu devre arasında satıp geri aldığımız ndiaye oynadı. geçen sezon sonunda herkesin hem fikir olduğu tek konu takımın ilk 11 için bir sol stoper, bir forvet ve ciğersiz bir orta sahaya ihtiyaç duyduğu yönündeydi. üstelik bu eksikler stoperde denayer ve forvette gomis'in tutulması kaydıyla isteniyordu en azından ben öyle düşünüyordum. ne yazık ki denayer gitti yerine kimse alınmadı gomis satıldı yine yerine kimse alınmadı.

    son haftalarda yaşanan sakatlıkların takımın düşüşünde etkisi olduğu muhakkak ama bariz yapılan yanlış kadro planlamasının bu düşüşte ki en büyük etken olduğu apaçık gerçek. hayıflanmamak elde değil koca transfer sezonu boyunca ilk 11'e bir sol stoper ve bir forvet bulamadık. bu iki eksiklik bize pahalıya mal oluyor ve olmayada devam edecek.
  • 20280
    hocamız 28 ekim 2018 yeni malatyaspor galatasaray maçı sonrası bir takım imalarda bulundu.

    benim gözlemlediğim brezilyalılar sürekli içlerinden birinin kesik yemesinden rahatsız ve kesik yiyen arkadaşlarının yerinde oynayan oyunculardan pek haz etmiyorlar.*

    garry ve sinan gibi oyuncular ise sakatlıklardan dolayı oluşan alternatifsizlikle rahat takılıyorlar. taktik disiplinine uymuyorlar. fazla koşmuyorlar. hoca bu yoklukta bana nasıl kesik atsın kafasında free takılıyorlar.

    brezilya tayfası geçen sene yasin'den rahatsız oldukları gibi garry'den de rahatsız. yasin'e dönüşen bir adamdan rahatsız olmamaları beklenemez zaten. badou ile garry arasında biraz yakınlık seziyorum. hücumda diğer arkadaşlarına pas verirken birbirlerine pas verirken davrandıkları gibi bonkör davranmıyorlar.

    hoca schalke maçı öncesi belhanda'yı övmüştü. övme sebebi de bu bence. içten pazarlıklı olmayan, ama iyi ama kötü oynasın önünde yanında kim varsa ismine etiketine bakmaksızın hepsiyle aynı topu oynamaya çalışan bir yapısı var. benim kuzey afrikalı kardeşim feghouli yedek dur ben sinan'a pas atmayayım demiyor. hoca diğerlerinin tutumunu fark ettiği için övdü onu anladığım kadarıyla.

    sahada böyle içten pazarlıklı adamlar olunca takım olamıyorsun. işin vahim kısmı da övdüğü younes belhanda hocamızın hayalinde oyun kurucu değil. allah hocamız fatih terim'e sabır versin. işi gerçekten çok zor.
  • 20281
    maksadım menfi bir hava yaratmak değil. ancak, kadrodan da öte sahadaki oyuna bakınca bu sene şampiyon olamayacak ve şampiyonlar ligi grubundan çıkamayacak bir takım görüyorum.
    sonuç odaklı oyun ligin son haftaları için mazur görülebilir. fakat bir takım sezon başından beri her maç günü kurtarmaya oynuyorsa, ne bir oyun planı ne de taktik anlayışı varsa şampiyon olması benim nazarımda mümkün değildir. temenni ediyorum ki yanılırım.
  • 20282
    benim için iyi bir futbol takımı olmanın 2 şartı var. birincisi 0-0'a oynamayı bilmek. bundan daha önemlisi ve belki de büyük takım olma şartı ise 0-1 yenilmeyi öğrenmek.

    0-0'a oynamayı zaten bilmiyoruz ama bizim takım yıllardır 0-1 yenilmeyi de öğrenemedi. büyük takım için 0-1 yenilmek demek, yediğin gole rağmen savunma disiplininden kopmadan hücum etmeyi bilmek demektir. atarsın atamazsın o problem değil, sen büyük takımım diyorsan bu maç atamazsın bir sonraki maçta geriye düşsen de gider skoru çevirirsin. bizim gibi her geriye düşülen maçta çil yavrusu gibi dağılmakla büyük takım olunmuyor malesef.
  • 20283
    adele sakatlığı adında ne olduğu neden olduğu bilinmeyen sakatlıkların var olduğu, ağrılarım var deyip en kritik maçında takımı yalnız bırakan forvetinin olduğu, maçtan sonra daha önce oyuna almadım çünkü 60 dk oynayamaz denilen kaptanının olduğu, gol yiyince tepki veremeyen , isyan etmeyen bir takımdan bahsediyorum. daha da sayamadığım bir ton şey var. bana birileri bunları söylese teknik direktöre sabotaj yapılıyor, ayağını kaydırıyorlar herhalde derdim. bir problem varda bizden mi saklanıyor. oyuncuların paraları mı verilmiyor? birileri bu oyunculara ilaç mı veriyor arkadaş? geri kalanıda koşmuyor, koşamıyor. bu dalga grande fatih terim’in boyundan da büyük beyler. bu dalga çok büyük ne teknik heyet ne de yönetim bırakır ortalığı yıkar geçer.
  • 20287
    2018-2019 sezonunu daha iyi değerlendirmesi durumunda rakipleriyle arayı çok rahat açabilecek takımım.
    bir kere daha lig şampiyonu olup şl'ye direkt katılırsak hem maddi hem de sportif açıdan harika bir rüzgar alacağız arkamıza. ancak bu sürevi iyi yönetmek şart. beşiktaş gibi takımın yaşlanışı ve doymuşluğunu çözemezsek hızlı düşüş başlar. hala toparlama şansımız var.
  • 20289
    bu takimda savasan yok kadar az arkadas. isyan eden de oyle. takimda sakat cok olabilir ama eminim ki sakat olmasada sahadaki goruntunun farkli olmayacagi. bir seyi bari duzgun yapin. ya iyi savunma yapin, ya iyi hucum edin. ikiside yokki. ben sayamadim artik bu adem buyuk denilen adamin kac tane hava topunda yukselip mariano uzerinden topa vurdugunu. ve en sonunda penaltiyla sonuclandi. bunlarin hepsinde yukselen bir adem ve arkasinda kambur hareketleri yapan mariano vardi. cunku mucadele etmek istemiyor. ahmet calik, sinan gumusten falan bahsetmeye gerek yok cunku adamlar futbolcu degil. hem kadromuz derin degil, hem kalitemizde cok yuksek degil, yetmezmis gibi birde mucadele etmiyoruz. ve artik anadolu takimlarinin yabanci siniri sayesinde aradaki mesefeleri azalttigi donemdeyiz. bu takima ilk once ruh transfer edin, financial fair playe takilmaz!
  • 20290
    entry yazmadan önce takımın gelir ve giderine bakmalarını tavsiye ettiğim taraftara sahip futbol takımı.

    beşiktaş iki sene şl'ye katıldı aldığı para belli, oyuncu sattılar bedeli ortada ona rağmen %35 küçüleceğiz dedi başkanları. doğru, kur ile borçlar katlanmış oldu ama zaten + da değiller. bizim de biran evvel bu ocak temmuz masallarını bırakmamız lazım. kazancın ortada hiçbir oyuncuya 3-4 milyon euro verecek gücün yok ama veriyorsun hatta daha fazlasını. imza parası uydurdular, sonra bonservisi olan oyuncuya da vermeye başladılar. uyanın arkadaşlar yazık paranıza millet komisyon olarak dağıtıyor bizim forma, bilet gibi katkılarımızı bir de üstüne küçük görüyor taraftarı. benim gözümde sabah işi için erken kalkması gereken adam ona rağmen maça gidip destek oluyorsa, deplasmana katlanıyorsa en büyük galatasaraylı o'dur. 20 milyon lira sözleşme kovalayan tornunun tornunu kurtarmış adam değil. laflara bakarsak neler denmiyorki, yaptıklarına bakalam biz. bir lirasını bırakmaz bu adamlar boşverin cepten vermeyi, destek olmayı.

    iki üç senede bir yapılanma, kadro değişimi, ne oluyoruz arkadaş. paranın aktığı premier ligde yapılmıyor bu. mourinho bile ki adam tek ligde değil, damgasını vurmadığı lig kalmadı her istediğini alamıyor mecbur kalıyor beğenmediği oyuncu ile oynamaya. oynattığı oyun ve oyunculardan çok şey bekleyen yapısı ile kısmen çağ dışı kaldığı da söylenebilir. ffp ortada, deniz yoktu şimdi daha fazla sıkıntı var. üretime, yetiştirmeye dönmek lazım. kaçınılmaz bu, yoksa ya satılacak ya da batacak kulüpler. bir taraftan diyorum devlet bu kadar insanı rızasıyla uyutan araçları korur destekler ama belli olmaz.

    üretim dedik, kimse kusura bakmasın. bu scoutlar ile eski futbolcular ile bu iş olmaz. aşık adam lazım. piyangosu ribery bu işin. o seviyeyi görmese de takıma ve sisteme uygun, karakteri düzgün iyi profesyonelleri bulmak da scout işi. illa 18 yaşında olması gerekmiyor. biz menajer üzerinden ilerliyoruz henry gibi ya da garry. maaş üst sınırı belirlenmeli. avrupadan teklif gelirse satmak kolay olur, oyuncunun hedefi de olur. arapların verdiği parayı baz alarak teklif yapılmamalı, gelmesin öyle oyuncular.

    benim bildiğim insanlar para için, geleceğini sağlama almak adına gurbete katlanır, biz dur gitme diyerek 2-3 katını veriyoruz. selçuğa, buraka, sinana vs. aynı hatayı ozan ile de yapmayalım, bunlara verilen paralar uçuk doğru referans gençler olsun. fosiller gidecek yavaş yavaş iyi kontratlar kalmalı elimizde, işine gelmeyen gitsin. garry zammı kapmadan da diyordum verilmemeli diye ama millet uçuyor kaçıyor dedi. belhanda, fegholi, muslera, selçuk bu miktarlar akıl alır gibi değil sağolsun aysal. iki lig, şl'de çeyrek yıllarca beli doğrulamayacak takımın. ne varsa sattık yine bitmiyor. başarısı olmayan ×10 kat zarar veren daö saymam bile onu yaptıklarını düşman yapmaz açık olurum diye.
  • 20292
    son zamanlardaki gol yollarındaki sıkıntısı forvet olmayan takım. öncelikle bunu bilelim.

    sezonun ilk ayına baktığımız zaman bu takımda yine forvet yoktu. lakin gol yollarında sıkıntı çekmiyorduk. aksine ligin en fazla gol atan takımı galatasaray idi. çünkü gerek garry gerek henry haddinden fazla gole katkı sağlıyordu.

    galatasaray'daki düşüş eş zamanlı olarak garry'nin performansının azalması ile başladı. kim ne derse desin bu takımın en yetenekli en uçan kaçan oyuncusu garry'dir. garry olmadığı zamanlarda ileriye top taşıyamıyoruz. taşısak bile sağlıklı ataklar ile değil de doldur boşalt yaparak kaleye gitmeye çalışıyoruz. takımda garry kadar hücüm yapmayı bilen adamımız yok malesef. bu da garry'i şahsi oynamaya itiyor.

    ne sinan ne muğdat şuanki performansı ile ilk 11'i haketmiyor. fiziksel ve yetenek olarak galatasaray'ın çok altında iki futbolcu. ndiaye ise geçen seneki partneri fernando olmadan tek başına orta sahaya yetemiyor. ndiaye -donk ikilisi ile çıktığımız maçlarda ise olası bir geriye düşme dakikalarında donk bir adım öne çıkıyor ve ndiaye geride selçuk denen vitaminsiz herifle başbaşa kalmak zorunda kalıyor ve takımımızın orta sahası çöküyor, hücüm yapamaz duruma geliyoruz.

    garry'nin tam performans sahaya ağırlığını koyması, fernando ve henry'nin tekrar sakatlıktan çıkıp takıma katılmasından sonra daha akliselim analizler yapabiliriz. şuanki kadroyu eleştirmek çok da sağlıklı bir durum değil.
  • 20293
    bir anda oyuncular aşka gelip de takımın form durumu iyi seviyeye gelmezse, ki bunu beklemek aşırı polyannacılık olur, sakatlıkları ve form durumlarını dikkate aldığımızda mevcut 2018-2019 sezonunun ilk yarısını liderden maksimum 3 puan geride bitirirse başarı sayacağım futbol takımıdır.

    devre arasına kadar kalan 7 haftada fener, başakşehir ve beşiktaş maçlarını da düşünürsek 15 puan alabilirsek muhteşem bir iş yapmış oluruz...
  • 20294
    defalarca söyledim ama tekrar söylemekte beis görmüyorum: sorunu kadrosunu doğru kullanmaması olan takımdır.

    bunu sadece beklerin oyuna kattığı farklardan bile söyleyebiliriz. mesela sağ kanatta linnes varsa sıfıra iniyor, mariano varsa sıfıra inmeden orta açıyor. diğer tarafta nagatomo varsa sıfıra iniyor, ömer oynadığında içeri kesiyor. diğer mevkilerde de aynı şeyi görebilirsiniz biraz dikkatli bakarsanız.

    bunun 2 nedeni olabilir:

    1) oyuncular hocanın kendilerinden taleplerini sallamıyolar (pek mümkün görünmüyor).
    2) hocanın oyunculardan spesifik bir talebi yok. yani "top ayağında iken en doğru tercihi sen yap" diyor hoca.

    bu ancak ve ancak en az 7-8 oyuncusu belirli bir seviyenin üstünde olan takımlarda sonuç verebilir. ancak bizim gibi kadro kalitesi kısıtlı, belirli seviyenin üstündeki oyuncularının da devamlılığı düşük olan takımlarda net bir sistemin olması gereklidir. yani takım sahaya çıktığında, 11 oyuncu da ne yapacağını bilmelidir. ne daha fazlası ne de daha azı beklenmelidir kendilerinden.

    bizim "doğaçlama" yapabilecek oyuncumuz yok, bırakın oyuncuları. sahada doğaçlama iş yapmaya çalışan garry'nin halini görüyoruz kaç maçtır. olmuyor. olmaz. bu takım doğaçlama oynayamaz. o kapasitede 4-5 oyuncumuz olsa bile fark eder. ama bu kadroyla olmaz.

    96-2000 dönemini saymıyorum. orada zaten çok üst düzey isimler vardı. ama terim'in üçüncü döneminde bile şu anki kadrodan çok daha üst düzey oyuncular vardı. bir çırpıda ujfalusi, eboue, riera, baros, selçuk, melo, elmander, drogba, sneijder, burak, hakan balta, necati, ayhan, elmander gibi isimleri sayabiliyorum. bunlar sahaya çıktıklarında öyle ya da böyle bir şekilde fark yaratabiliyorlardı. ama şu an böyle oyuncumuz çok az. onlar da formsuz.

    bu yüzden bu takımın bir an önce kalıpları belli, doğaçlamaya çok kısıtlı şekilde izin veren ve kompakt bir sisteme geçmesi lazım. aksi durumda bu takıma 5 tane santrafor alsak da bir işe yaramaz. ancak geriye düştüğümüzde kenardan oyuna sokacak fazladan santraforumuz olur.
  • 20296
    takım içinde bir şeylerin normal olmadığını düşünüyorum. tekrar diyorum bu gerçek üstü sakatlıklarla oyuncular fatih hoca’ya bir mesaj vermeye çalışıyorlar. açıkça yapamamalarının sebebi taraftar ve yönetimin tamamen fatih hocanın arkasında durması. fatih hoca’nın üstü kapalı yaptığı açıklama tamamen buna yönelik:’’durup dururken başı dönüyor belhanda’nın, ötekinin arka adelesi, ötekinin ön adelesi derken… hep söylüyorum, bu sakatlık meselesi değil. gerekirse 1 seneyi feda ederiz ama biz bunların altından kalkarız’’. herkes başka şeyler söylüyor ama çok net takım bilerek ve kasten oynamıyor. şu anda fatih hoca’nın dışında başka biri olsaydı bu futbolcu grubu o hocayı çoktan yemişti. sezon sonu ya da devre arası göreceksiniz en azından en sorunlular ilk öncelikle gönderilecek ama bu kan kaybı devre arasına kadar fatih hoca ve yönetimi çok yıpratır. devre arası feghouli, maicon, mariano’nun sezon sonu belhanda ve eren’in derhal takımdan gönderilmesi lazım. (bkz: sabotaj)
  • 20297
    içerisinde takımı sabote eden grup varsa bile sanıyorum herkesin aklına gelen 3 kişidir. diğerlerinin sabote etmek için bir sebebi yok. takımda zaten 12-13 futbolcu var, kim oynamıyor diye ekibi sabote etsin ki? bu tip işler genelde bir grubun içindeki 1 ya da daha fazla futbolcunun oynatılmaması sonucu ortaya çıkar. bizde zaten yedek bile yok nerdeyse. sakatlıkların yalan ya da abartma olduğunu düşünmüyorum.
  • 20298
    son zamanlarda hakkında olumlu bir şey yazmakta çok zorlandığım takımımız. tek bir umut ışığı bile bulamıyorum. sürekli sahada derli toplu bir oyun görme umuduyla takımımızı izliyorum ama en ufak bir kıpırtı göremiyorum. ne kadar sürer, nasıl düzelir onu da bilemiyorum. ama şunu net olarak söyleyebilirim fatih hoca hata da yapsa doğru da yapsa bu oyuncuların hepsinin üstündedir. bir tanesi bile hocayı, kulübü satacak olursa arkalarında onlara destek olacak tek bir adam bulamazlar. sabotaj, maç satma gibi olaylara inanmam çoğunlukla. sadece bu dönemde çok fazla dillendirildiği için söyleme gereği hissettim.

    (bkz: 2018 - 2019 futbol sezonu)
  • 20299
    dünyada trend haline gelen hoca yeme sevdasına kapılmış takımın içindeki bazı oyuncu grupları, yalnız fatih terim adamı ham yapar beyler uyanık olun 2 kasım 2018 galatasaray fenerbahçe maçında kazanmak haricinde opsiyonunuz yok. bu kadar keskin konuşmam ahmaklık ama karşınızdaki rakipler kim de 90 dakika top oynamadınız be oğlum, bilmiyor muyuz tavanınızı? kendinizi bu camiadan büyük görmeyin, galatasaray en büyük şansınızı iyi kullanın bunu.
  • 20300
    2018-2019 sezonu için renkdaşların yazdığı entrylere katılmakla beraber pek olmasa da biraz bardağın dolu tarafına bakayım dedim:) bu sezon sahamızda şampiyonlar ligi de dahip toplam 7 maç oynamışız ve yediğimiz gol sayısı sadece 2 ve bunlar da penaltıdan. ister defansif başarı diyin, ister muslera'nın iyi kaleciliği... ortada iyi bir istatistik var. diğer yandan bu takım akan oyunda son golü 9 aralık 2017 galatasaray akhisarspor maçında olcan'ın aşırtma vuruşuyla yedi, ki ona da pek aşırtma diyemeyiz. sonuç olarak böyle de bir durum var.

    (bkz: polyanna mode on)
App Store'dan indirin Google Play'den alın