• 16502
    18 kişilik kadrosu oldugunu farzedelim , 2 si de kaleci olsun .

    bu durumda kombinasyon olarak kaleye 2 kaleciden birini koyup geri kalan 16 kişiden 10 kişiyi belirlemek icin c(2,1) x c(16,10) = 16016 degişik 11 ile sahaya cıkabilir takım. tam 16016 değişik ilk onbir. tribunlerde o mac 16016 kişi olsa ver herkesin farklı bir ilk onbiri olsa. sadece 1 kişi kadrodan memnun olur .

    saha içi dizilişi olasılıgını da hesaba katarsak, bir de bu rakamı 10! ile carpmak gerekir sanırım ki bu da 16016 x 10! = 58.118.860.800 eder.
    yani mantıklı ya da mantıksız değişik dizilişte 58 milyar değişik kadro + diziliş ile sahaya cıkılabilir.

    piyango gibi yani. sectigimiz ilk 11'in ve dizilişin teknik direktor tarafından secilip sahada olma ihtimali 58 kusur milyarda 1.

    sayılara bakınca garip geldi, yazayım dedim.
  • 16503
    bu sabah işe giderken spotify'dan bize dair ne var diye bakayım dedim. birden karşıma fener ağlama bestemiz çıktı. aslında işe geç kalmıştım, acele etmem gerekiyordu ama dayanamadım. metro'ya girmedim, bir sigara yaktım ve maziyi düşündüm.. bunda etken neydi biliyor musunuz? dün gece telefonda babamla konuşuyorum, birlikte arena'da maç izleyemedik henüz hayalimiz bu birden gafil avlandım dedim ki; baba bu sene takım kötü, daha iyi bir yönetimle galibiyetin kesin olduğu bir maça gidelim. aslında geleceğine adım gibi emin olduğum bir cevap aldım; ''kusura bakmada, ben bu kadro ile çıkıp real madrid'i, barcelona'yı, bayern munich'i yenmeyi arzuladığım bir maçı izlemek istiyorum. yaşın yetmiyor tabi kolaya alışmışsın biz kalede hayrettin ile romario'ya dur dedik, ilk yarısını 0-2 geride kapattığımız maçta o zamanların tabiri ile şampiyonlar şampiyonu real madrid'i yendik. ben ne yapayım fenerbahçe, beşiktaş galibiyetini dedi (ki benim bahsettiğim takımlar akhisar, rize falandı) işte o an dedim ki içimden '' zor her zaman güzeldir '' ve bundan sonra asla galatasaray ile ilgili olumsuz bir şey düşünmeyeceğim.. işte bu hislerle yaktım o sigarayı ve o tezahüratlar, spikerlerin sneijder diye haykırışları bitmeden girmedim metroya..

    arkadaşlar, allah affetsin ama ben galatasaray'a tapıyorum.
    sevgilim beni affetsin ama ben galatasaray'dan başkasını sevemiyorum.
    devletimiz affetsin ama ben sami yen'den başka hiç bir yeri toprak belleyemiyorum.

    seviyorum arkadaşlar, seviyorum.. bir sarıyı, bir kırmızıyı çok seviyorum.
  • 16504
    beni kulübün sportif durumundan çok idari tarafı korkutuyor. bu kulübe 2011'de de asla kalkamaz 5 sene toparlanamaz falan deniyordu, sonucu hep beraber gördük. toparlanamaz denilen 5 sene, 3 şampiyonluk, 3 türkiye kupası, 4 türkiye süper kupası ve şampiyonlar ligi'nde alınan galibiyetlerle sona erdi. yine bu durumdan kalkmasını biliriz, ancak idari açıdan çok büyük bir çıkmaza doğru gidiyoruz. elbette devletten tamamen kopamayız doğru da, bu denli bir iktidar yandaşlığına hiç gerek yok. kaldıramıyorum artık bu kadarını.
  • 16505
    hergün hakkında yeni ısmarlama haber çıkan takım. bugün çıkan haber nigel parasını istemiş ve antermana çıkmamış dursun reisde acil ödeme ile parasını vermiş. ayrıca wesley'nin 2 ay gecikmeli yatıyormuş maaşı tabi bunlardan bahsederken ağır sözleşmeler deniyor. bu kadar güzel algı yönetilir mi arkadaş. yerliler 6 ay alamıyor ses yok yabancılar hemen kazan kaldırmış tüm sorun wesley'in yaptırdığı ağır sözleşmeymiş. gönderim amk bütün yabancıları gönderin.
    http://spor.mynet.com/...in-yoksa-cikmam.html
  • 16508
    önümüzdeki sezon için takım yapılanması adına ak tavuk kara tavuk apaçık görünmekte. umarım futboldan anlayan birileri vardır da kafayı yemeyiz yaz ayları boyunca.

    defans oyuncaları adına semih veya ahmet' ten birisi gereksiz. carole için ne diyeceğimi bilmiyorum ama sabri cavanda' nın takımda işi yok. linnes' i nereye koyarsan koy oynuyor, bence kalmalı. hakan balta devam eder mi bilmiyorum, severim ama kendisi de farkında sanırım fiziği yetersiz gelmeye başladı. bu yüzden bir adet sağ bek ve stoper transferi şart. şüphesiz direkt oynar diyebileceğimiz bir adam olmalı. öyle kafada soru işaretlerinden bıktık.

    orta saha için de jong yetersiz kaldı, yaşını da düşünürsek takımdan gönderilmesi elimizi zayıflatmaz, ama yedek olarak kalacağını düşünüyorum. tolga takımda kalmalı yedek olarak iyi bir isim olacaktır. josue son zamanlarda gittikçe performansını arttırıyor. 1 sene daha kiralanması daha mantıklı olur. selçuk bilemiyorum ama onu sahiplendiğimiz performansın çok altında. en büyük soru işareti sneijder. gidecek mi kalacak mı? bruma ve rodrigues kanatlar için yeterli ama belki buraya yedek transferi yapılmalı diye düşünüyorum. yasin sözleşme uzattı sanırım, rotasyon ya da yedek için düşünülmeli. sinan yine yedek isimlerden biri olabilir. transfere gelecek olursak orta sahanın göbeğine defansif, ya da iki yönlü bir adam şart. yine bu isim direkt oynayabilir özellikte olmalı. belki göbeğe bir tane de yedek isim düşünülebilir.

    forvet konusuna gelirsek eren yedek için fena bir isim değil. ama forvet mevkisine podolski' nin gidişiyle 2 tane net adam alınmalıdır. bu 2 adamdan birisi şüphe duyulmayacak biri isim olmalıdır.

    en ekonomik ve ihtiyaç duyacağımız şekilde tablo böyle gözükmektedir.
  • 16509
    galatasaray taraftarinin egosu altinda ezilen takim. ornek josue mesela galatasaray ayarinda degil deniyor yada kalitesinde. kim o kalitede mesela kante veya pogba olur mu sizlere ? ayrica hangi kaliteden bahsediyorsunuz. butce ve takim ortada ilik hayaller gormeyi birakmamiz lazim. bize artik yildiz filan gelmez. bu demek degil tutklere 5 6 gomelim. ama iyi oyuncu varsa artik yok kalitede degil yok ismi iyi degil dememiz lazim. duzgun maliyeti olan adamlari toplamamiz lazim. josue buna guzel ornek. kalitemizde degilmis hadi lan oradan. 800 bin euro aliyor orta sahada 8 oynayinca verimli oynuyor nerdeyse 4 bolgeyi yedekliyor ama kalitemizde degil.

    kalitemizde adam alalim da hangi kalite ? sabri kalitesi selcuk kalitesi iyi mi ? hayatinizda macini izlemediginiz adamlari sif genc diye gelsin 1-2 veririz ise yarar diyonuz. amk adami yolda gorseniz tanimazsiniz transfermrktten 2 istatistik bakinca oo tam aradigimiz orta saha. kac mac izledin yok youtube skill videosu altinda hayaller.

    herseyi gectim ben bu kaliteye taktim.bizim nasil kalitemiz var acaba. 3 yildir avrupada olmayan bir takim olarak ogrensek sunu bi. hamza ve prandelli donemini sayma les gunlerdi mancini en son basarimiz. kalitemiz havamiz sadece lafta.

    o yuzden hep diyorum boy aynasi iyi birsey degil. once bir kendine bakicaksin ligde 3. belki daha asagida bitirecek takimsin. iste senin kaliten bu kadar. sen takim oyununa bakican isim kalitesine degil. mesela josue iyi oynadi adi josue degil eski yildiz oyuncu olsa maasi 3 olsa olaganustu derdiniz.
  • 16510
    -26. hafta sonunda beşiktaş ile birlikte ligin en çok gol atan takımı.(50 gol)
    -geçen sezon* şampiyon beşiktaş'ın ardından en çok gol atan ikinci takım.( bjk:75 gs:69 gol)
    -şampiyon olduğu son sezon* ise fenerbahçe ile beraber ligin en çok gol atan takımı.(60 gol)

    iki sezondur takımın istenilen yerde olmamasının gol yollarıyla alakasının olmadığını görüyoruz bu şekilde. ama hâlâ ısrarla serdar aziz gibi isimlere 4.5 milyon euro gibi rakamlar verip buna rağmen adam akıllı bir defans hattı kuramamış olmamız bu istatistiklerin hepsini yerle bir ediyor.
  • 16511
    rakiplere fazla pozisyon vermek ve hemen her mac gol yeme sebebini yanlis yerde ariyor. surekli stoper degistirmek degil, ortasahasinda pres yapip rakibin elini kolunu sallayarak stoperlerle basbasa kalmasini onleyecek ortasaha lazim. selcuk inan penalti atmaya kosturmak disinda bir yere kosmaz. tolga cigerci iyi basladi derken sakatlik ve hala toparlayamadi. de jong sert cocuk dedik umitlendik ama eski gunlerine donmesi imkansiz. josue ise son zamanlarda umit verdi ama bel baglanir mi bilinmez. yani ortasahamiz top rakipteyken onlara nanik bile yapamaz halde. ahmet calik, semih kaya ve serdar aziz uclusune chedjou gidince iyi bir stoper alirsak tabi ki guzel olur ama oncelik ortasahanin ortasina en az 2 tane catir catir top oynayacak adam bulmak. sonra da santrafor lazim. butun bunlardan sonra yapabiliyorlarsa bir de stoper alsinlar tabi. *
  • 16512
    düzeleceğine inandığım takımımdır. evet yönetime rağmen.

    öncelikle galatasaray her 3-4 yılda bir berbat futbol oynama, ekonomik açıdan dibi görme, kaoslar yaşama geleneği olan bir takım. her 3-4 senede takım kötü oynamaya başlar, hocalar hızla değişir, yönetim eleştirilir, ekonomik durumumuz basın tarafından yerlerde gösterilir gibi bir kısır döngüdür bu.

    seneye büyük ihtimal şampiyonluk yarışının içinde bir galatasaray olacaktır. bu düşüncemin en büyük sebebi de tudor. peki neden tudor ?
    adamın gelecek için hedefleri var. tek amacı galatasaray'da uzun yıllar kalmak vs değil. adam bizi bir zıplama tahtası olarak görüyor. yani adam kendi ayağına sıkamaz şu genç yaşında ve potansiyelinde. gidip selçuk'u sabri'yi övüp yabancıları kesemez. takım nasıl daha iyi oynatacaksa öyle oynatmak zorunda kendi kariyeri için.
  • 16514
    sözlükteki çoğu insan gibi benimde hayatım tamamen galatasaray futbol takımına endekslidir. öyle birşeydir ki galip gelirse sevindirir. şampiyon olursa sevinçten çılgına döndürür. yenilirse hayatı insanın burnundan getirip karabulut gibi kendisini sevenlerin üzerine çöker. işin kötü tarafı da koca bir sezonun gidişatını belirleyecek 2-3 kritik nokta iş bilmez yöneticiler ve onların keyifleriyle doğru orantılıdır. arada düşünürüm de mantıklı ve akıl sağlığı yerinde olan bir insan hayatta bu şartlar altında dünyanın herhangi bir takımına veya bir oluşuma bu kadar tutkuyla bağlanamaz. ama büyük galatasaraylı metin oktay'ın da dediği gibi; "bence, galatasaraylılık din gibi, mezhep gibi yerleşmiş köklü bir inançtır. galatasaray işte bunun icin tercih edilir ve bunun icin her zaman galatasaraylılığımla gurur duyarım."
    (bkz: galatasaray ruhu)
  • 16516
    igor tudor ile birlikte sneijder ve podolski gibi kamburlardan kurtarılarak muhteşem tempo yapan, rakibini baskıyla boğan, pozisyon üstüne pozisyon bulan, rakiplerine defansif ve ofansif aksiyon dersi veren, yasin, semih, selçuk gibi kariyerinin en formda yıldızlarının hiç maç kaçırmadan taşıdığı bir takım haline gelmiştir. yaşayın, var olun.
  • 16521
    isteksizlik bulaşıcıdır arkadaşlar. her sektörde her iş kolunda isteksizlik bir kuruma sirayet ettiyse artık orada mantıklı kararlarla güncel fikir değişiklikleriyle başarıya ulaşamazsınız.zira adı konulan isteksizlik zamanla motivasyonu yüksek olan çalışanları da etkiler ve onları da dibe çeker.gün gelir iyiyi kötüden yetenekliyi kabiliyetsizden istekliyi isteksizden ayırt edemez hale gelirsiniz.motivasyonu yüksek bir çalışan bile gün gelir etrafının etkisiyle azminde düşüş olur ve tepetaklak gider.bu saatten sonra kazanılan paranın azlığı çokluğu falan önemli değildir.kimse kendinin fazla kazandığını düşünmez zaten bulunduğu ortamda herkes fazla kazanıyordur ama kimse çalışmıyordur.velhasıl bu bir kısırdöngüye dönüşür ve kurum zaman içerisinde batar.eğer bu kurum bir devlet kurumu ise batmaz ama yıllarca sürünür ve süründürür.
    bence galatasaray futbol takımı ve hatta neredeyse spor kulübü bu kısırdöngü içinde boğuşuyor.
    bundan sonra günlük küçük kadro dışılarla, minik değişiklikler ile bir yere varmamız bence imkansız.çok ciddi bir devrime ihtiyaç var kanımca. artık iyiler kötülerden ayrılamaz halde. herkes sıradanlaştı ve galatasarayı kafasında bitirmiş durumda.
    devrimler sadece kaçınılmaz olduğunda gerçekleşir zaten.kimse durup dururken devrim yapmaz. galatasarayda isimlerden bağımsız bir devrim şart olmuştur.hiç öyle şu giderse bu giderse ne yaparız demeden herkesin gönderilmesi şart.
    tabii ben bu isteksizleri ayırtedebilirim diyen bir teknik direktör bulabilcekseniz ve tüm kararlarının arkasında durabilecekseniz o ayrı konu. ama ben sanmıyorum.
  • 16524
    neden kızıyoruz, neye kızıyoruz onu anlamıyorum. ben ki en kötü günde dahi bu takımı olimpiyat stadında hava 10 derecenin altında her yerde rüzgar varken, araba yollarında asfalt bile yokken doğru düzgün gidip desteklemiş insanım, umudu kesip maçı açmıyor isem bu oyuncular ne yapsın? karanlık çökmüş bir kere dostlar, bizi yutmasına izin vermeyeceğiz de diyemiyorum. yutarsa yutsun, daha önemli dertler var şu sırada. galatasaray tek, dursun gider geçer bu dönemler.
  • 16525
    ben galatasaray'ın oyun olarak bu kadar ezildiği bir sezon daha hatırlamıyorum. buna özhan canaydın-adnan polat dönemi de dahildir.

    ayrıca oyuncu grubunun da tudor'un isteklerini yaptıklarını düşünmüyorum, özellikle bugün bariz yalandan koşuyorlar. kaç senedir bütün lig maçlarını takip etmeye çalışıyorum yani sezon başı vitor pereira'yı kovdurmaya çalışan oyuncu grubuyla şu oyuncu grubunun oyun olarak hiçbir farkı yok. inanın gram farkı yok.

    son olarak sevin-sevmeyin hamzaoğlu bu leş oyuncu grubunu maksimumuyla oynatan son teknik adamdır. keşke bu kadar kezban ve sığ görüşlü takılmasaydı medyada. gidecek çok daha yolu olurdu.

    (bkz: 10 nisan 2017 başakşehir galatasaray maçı)
App Store'dan indirin Google Play'den alın