• 16571
    fatih terimli dönemden aklımda kalan derbi notları şöyle. maç başlar ve yüksek tempolu oyun ile galatasaray rakibinin üzerine kabus gibi çökerdi. kanat bindirmeleri, uzaktan şutlar, ilerde başlayan baskı ve topu oyuna sokturmama. seyirci inanmışlığı ve rakip takım ve hakem üzerinde kurduğu hegamonya. maça gittiğimde ki kombinem vardı galatasaray bugün acaba bunları yenebilir mi diye düşünmezdim acaba kaç gol atarız veya ilk yarıdan işi bitirebilir miyiz diye hesapların içine girip maç saatine kadar beklerdim.

    şimdi ise karabük ve rize'nin bile üçer tane gol attığı başakşehir'i bırakın yenmeyi gol pozisyonuna bile giremiyoruz. derbiler zaten tam bir rezalet hani kendimi dinliyorum acaba kazanırmıyız diye hiç umut ışığı göremiyorum bile hislerimde. hele fenerbahçe' nin defans hattı ve ön libero ikilisi bizim çıtırları çatır çatır yiyecek gibi geliyor. bugünde bizi kısır bir maç bekliyor çünkü fenerbahçe sert ve güçlü bir savunma yapacak ileride rvp yi yapacağı kontralarla pozisyona sokup işi bitirmeye çalışacak. sert savunmanın yanında birde ilerde alper potuk ve yanında oynayacak aatıf yada her kimse artık selçuk'a ve sneijder'e top aldırmayıp onları ikinci bölgenin dışında topla buluşmaya mecbur bırakmaya çalışacaklar böylelikle ileri uçla olan bağlantımızı kesip oyunun boyunu galatasaray için uzatmaya çalışacaklar. diğer ileri uç elemanlarımız başı kesik tavuk gibi oyun alanının bir köşesinde dolaşıp duracaklar. sene başından beri derbilerde advocat bunu uyguladı çünkü oynayacak başka oyunu yok.

    beşiktaş ile oynadıkları maçtada aynı şeyi yaptılar. alper oğuzhan' ı hep ikinci bölge dışına iterek oynadı böylece bjk nin takım boyunu uzattı ve pas bağlantısı azaldı. canavara benzeyen defans ve ön libero hattı için kalanlar çocuk oyuncağı oldu. bjk pozisyona bile giremedi maçta. hatırlarsanız bizede orada aynısı yaptılar. top bizde gibi görünürken aslında tam istedikleri tuzaklara düşmüştük.

    gelelim ne yapmak gerekiyor. öncelikle arzulu olmak, inanmak ve hazır olmak lazım seyircinin çok etkili olması en önemli şartlardan bir tanesi. takımın boyu kısa olmalı ceza sahasından dönen topları sneijder ve selçuk topal ve souza' ya kesin ama kesin bırakmamalılar. belki eren ve podolski' yi aynı anda kullanmakda gerekebilir çünkü sayı olarak eksik kalmak birinci bölgede kurda kuzu emanet etmek gibi. eren olacaksa kenarlardan mutlaka orta gelmeli ama o uzun defans için podolski forvet olacaksa orta yerine küçük üçgenler hazırlanmalı ceza yayı önünde ve bruma yada rodriges'den içeri sızmaları konusunda yararlanılmalı. dörtlü defans ile oynarsak ve eren olmayacaksa muhtemelen podolski' nin yanıda yasin etkili olabilir. bize yapmaya çalışacakları şeyi bizim onlara yapmamız gerek yani alper ve aatıf'a baskı yapıp çıkmalarına engel olup kaptığımız topları çabuk değerlendirerek hücum etmeliyiz.
App Store'dan indirin Google Play'den alın