• 36075
    erden timur u savunmuyorum ama erden timur gibi vizyon koyabilecek bir yöneticiyi iş işten geçmeden hemen ataması gereken takım. 2.75 cenk ergün, badem bıyıklı ibrahim hatipoğlu ile olacak işler değil bu işler.

    ikinci olarak acilen kadro revizyonuna gidilmesi lazım; saddam gibi saklanan oliveria, mutsuz dubois, karpatların bidonu cicaldau, arabistandan iyi bir teklif varsa apokerim veya 10milyon teklif varsa nellson, 10milyonluk teklif gerçekten varsa en hızlısından köhn, yine arabistandan iyi bir teklif varsa zaha veya ziyech sözleşmelerinden acilen çıkılması lazım. bu revizyonu yapabilecek olan da vizyon koyabilecek bir yöneticidir, mevcut yönetimde bu irade yok zira. (bkz: dursun özbek yönetimi)

    5/6 oyuncudan çıkılacak; 4 oyuncu alınacak: stoper-sol bek-net 6 numara-kanat(zaha veya ziyech'ten biri satılırsa).
    eğer bu takım okan buruk'un gegenpress'ini oynayabilecekse ileride de geride de alan parselizasyonunu iyi yapabilen, hızlı hareket edebilen dayanıklılığı yüksek oyunculardan oluşması lazım. ziyech kendi alanında top bekleyince, icardi kendi ayağına top bekleyince, zaha kendini sol öne hapsedince, sağ bek sol bek doğru düzgün bindirme yapamayınca takımda herkes ayağa top bekliyor gibi görünüyor ve torreira'nın da mertens'in de gücü bir yere kadar yetiyor; rakip bizden 2-3 kişi fazla oynuyor gibi görünüyor. kopenhag, sparta prag, fenerbahçe ve son olarak beşiktaş maçları bunun en güzel örneği oldu; takım o kadar statik ki karşı takımın oyuncuları her yerde gibi göründü durdu. dünyanın en iyi stoperlerini koy; bu statik takım ile geriden oyun kurulumunda hata yapmaz mı, yapar.
    kerem'in zaha'dan daha iyi görünmesinin nedeni merkeze doğru kat edebilmesi ve daha hareketli olmasıdır; yoksa zaha kerem'i birebir de her türlü geçer, lakin takım oyunu başka bir şey. bu takımda statik oynayıp, pozisyon kovalayabilecek bir isim vardır o da icardi'dir; bir ikinci statik ismi kaldıramaz bu sistem, topun arkasına geçip set oyunu oynarsın o zaman işin rengi değişir, zaha da ziyech de olduğundan daha iyi görünür o zaman bir ölçüde; ama hocanın aklındaki oyun oynanacaksa alan parselizasyonunu iyi yapan, hızlı, dayanıklılığı yüksek oyuncular kadroya dahil edilmeli gönderileceklerle birlikte.

    mevki mevki konuşmayacağım ama bu takım, acilen vizyon koyabilecek ve kadro revizyonu yapabilecek bir yöneticiye muhtaçtır. erden timur olursa da ayrı güzel olur, psikolojik üstünlük kurar. hadi be.
  • 32827
    sene başı fikstüre bakıp puan hesabı yaparken beşiktaş deplasmanına 3 puan yazmak saçma olurdu. sezon boyunca tüm maçları kazanamayız. kazansaydık iyi olurdu tabi ama kaybettik diye öldük, bittik diye bir durum yok. 3 puan öndeyiz ve en yakın rakibimizle kendi evimizde maçımız var. hiç kimse kusura bakmasın ama kendi evimizde fenerbahçe'yi yenmeliyiz. yenemeyiyorsak da şampiyonluk gitti diye üzülmeye gerek yok. o yüzden bana göre 6 puan avantajımız var. fenerbahçe'nin istediği kadar 2 maç hükmen galibiyet olsun. fenerbahçe'nin hükmen maç oynadığı haftada kendi evinde sivasspor'u yeniver bir zahmet.

    not: tüm bunlar hakem skandalları dışında yazılmıştır. yoksa zaten şimdiye lig çoktan bitmişti.

    (bkz: 30 nisan 2023 beşiktaş galatasaray maçı)
  • 9843
    ben istemiyorum aga. kimse kusura bakmasın kimse benim karşıma geçip ama bu takım 2 sene üst üste şampiyon oldu şl'de çeyrek final vs demesin. sen chelsea gibi man united gibi olmak istiyorsan açık açık bu kadar boktan top oynayamazsın. gününde olmazsın o gün kötü oynarsın ama toplam 2 maçta 50 tane pas hatası yapamazsın. ve ben bunun suçunu ne yönetime atarın ne teknik direktöre ne de eski teknik direktöre. o sahadaki futbolcu, kaptanımız 2 metre öteye pas atma özürlüyse kimse kusura bakmasın benim lügatımda 2 senedir yaptıkları kalmaz. başarılı mı olmak istiyorsun o zaman gerekirse pas hatasında bile söyleniceksin. sahada hangi formayı giydiğini idrak edemeyen adama baskı kurucaksın ki uğraşsın. yok öyle iki tepki görücem diye topu sağa sola oyniyim diyen adamlarla top oynamak. erkek olucaksın o tepkiyi yiceğini bile bile deneyeceksin işte o zaman büyük topçu olursun. istikrarı sağlayamadıktan sonra sokayım şampiyonlar liginde çıkılan gruba. bu saatten sonra emin olun şampiyonlar liginde gruptan çıkmayı 5 sene daha bekleriz.

    tanım: ruhsuzlar topluluğu.
  • 9847
    2012'de playoff'a ragmen sampiyonlugu getiren formule geri donecek futbolculari hala barindiriyor olsa da bunun yapabilecek futbol aklini barindirmiyor malesef.

    mancini'nin bir sucu yok. oturmamis futbol yonetimlerine gelip de tek tuk sampiyonluklar edinmis hocalar oldu ama surekli olani pek yok. hele ki galatasaray'da! gerets, skibbe, rijkaard... hepsi iyi baslayip cok kotu bitirdi. hic birinin de tek suclu degildi.

    asil suclu futbolu bilmeyen ama galatasaray'in parasini harcamayi iyi bilen yoneticilerdi.

    kalli 2008'de oyle bir takim kurdu ki... hakan balta'si, hic sevmesem de servet'i, arda'si, vesaire... yerli 11'lerle cikip sampiyon olan bir takimdi. kimine gore "yabanci dusmanligi" vardi tabi. fakat nedense yabanci dusmanligini yapanin da bir yabanci olmasi kimseye "aa lan dur bi dakka" dedirtmedi. gerekirse hakan sukur ve lincoln besiktas maci oncesi kadro disi kaldilar. ekstrem bi yontemdi ama galatasaray o sene tarihinin en iyi sezonlarindan birini geciren fenerbahce'nin onunde bitirdi ligi.

    sonra? yonetim hoca'nin arkasindan is cevirdi. sonra gelsin kewell'lar elano'lar bilmemne. sahada savasan, afedersin ac kopekler gibi savasan, genc, yetenekli o takim bir sene icinde ne oynadigi belirsiz, hucumuyla savunmasininarasinda hic bir bag olmayan sacmasapan bir corbaya donustu.

    2012, aynen. hic de oyle ahim sahim paralara kurulmayan bir takimdi galatasaray. elmander, muslera, melo, eboue, ujfalusi ve riera. iki tane ortasaha ozellikli forvet, muthis mucadele, 6 merkez oyuncuyla topa sahip olma, akiskanlik, hucum futbolu, pres... ilk baslarda deneme yanilma oldu ama yavas yavas oturdu takim, ve yetenek ile mucadeleyi bu kadar ust duzey birlestiren bir takim gormemisti turkiye uzun suredir.

    sonra? yerli takviyeler hamit-burak-umut. kanat eksigine amrabat, stoper rotasyonuna dany. bu takim sampiyonlar liginde oynadi ilk defa. gruplardan cikti. hem de en onemli bolgelerden stoperini transferin son gununde cris'le yamamak zorunda kalmasina ragmen. evet galatasaray'in devre arasinda transfere ihtiyaci vardi. elmander sakatliktan dolayi cok dusmus, cris yama kalmisti. kaliteli bir stoper, kaliteli bir forvete ihtiyac vardi. mumkunse merkezde melo-selcuk'u yedekleyecek bir genc oyuncu alinabilirdi.

    yonetim gidip kesinlikle ihtiyac olmayan sneijder'i aldi. fatih terim istemiyor olmasina ragmen aldi. fatih terim'in yildiz dusmanligi filan yok, kaka'yi isteyip sneijder'i istemedim diye acikca soyledi. neden? sneijder top suremiyor. fizik olarak cok ama cok yetersiz. bunu teknigiyle kapatiyor evet ama yabanci sinirinin sikilasacagi bir ortamda, 10 numarali bir sisteme uyumlu olmayan burak, selcuk gibi isimler varken takimda kadroyu sneijder'in etrafinda sekillendirmek cok uzun zaman alacakti. bunlari bugun gormuyor muyuz?

    galatasaray'in muthis zekasi bu yetmezmis gibi drogba'yi getirdi! drogba cok ama cok dogru bir transferdi. ama sneijder alinmamis olsaydi! sneijder ve drogba'yi alinca, iki sene once sahanin her yerinde top alan mucadele eden ve top alisverisi yapabilen iki forvetten, yas ve fizik ozellikleriyle bunlari hic yapamayan iki oyuncuya dondu galatasaray. burak ve umut da denklem disi kaldilar. buna ek olarak takimin 2 yillik yabancilari da... haliyle 4-4-2 tamamen hikaye oldu. selcuk inan-melo ikilisi bozuldu, selcuk orta sha ic pozisyonunda cok etkisiz kaldi. burak ve umut dipte.

    yaz geldi, turk takviyesi lazimken, alper'e 6.5 milyon euro'yu cok buldu galatasaray. tabi ayni galatasaray sozkonusu yabanci sikisikliginda ontivero'ya 2.5 milyon, hajrovic (ki bence dunku mactan sonra soylenenlerin aksine cok iyi bir oyuncu olabilir)'e 3.5 milyon, riera'nin kontratina bir o kadar milyon verebildi. sneijder'e ve drogba'ya verilen paralarin ucuklugundan hic bahsetmiyorum.

    yetmedi tabi, en sonunda fatih terim'i de kovdular.

    ***

    bir takimin kadro yapisina ancak bu kadar tecavuz edilebilirdi. edildi.
    gecen yilin devre arasinda sampiyonlar liginde gruplardan cikmis, ligde lider, dengeli, belli bir sistemi olan bir takim vardi. cok formda degildi belki ama kadro bir esik atliyordu. semih, muslera, dany, selcuk, engin, emre colak, elmander kac kez sampyionlar ligi'nde oynamisti?

    simdi ne var elde? ucuk kontratli mutsuz yabancilar, dusuk kontratli ama bu sinirlamada yetersiz yabancilar, form durumlari dip yapmis yerliler, mutsuz bir taraftar, caresiz bir teknik direktor, ve mac sonrasi yuhalamalari muzikle orten bir yonetim anlayisi.

    hani bir laf var ya "sampiyon takimin icine ettiniz" diye. sozluk karsiligi bildigin.
  • 18366
    taraftarı herşeyi bildiği için bık bık konuşan taraftara sahip takımdır. mesela havalimanında yattığı için ve rastalı saçlara sahip olduğu için denayer'i kadroda görmek istemiştir ve 17 aralık 2017 yeni malatyaspor galatasaray maçındaki rezalrt durumu ortadadır ve rezalet bu durum sadece bu maç özelinde değildir.

    ergen taraftarına söylenecek çok şey vardır da kelimeler yetmez.
  • 21734
    2018/2019 sezon bitimi ile maaş bütçesini yaklaşık 47-48 m€ civarında kapattık. sözleşmeleri biten oyuncularla (papa alioune ndiaye, henry onyekuru, eren derdiyok, sinan gümüş, muğdat çelik, semih kaya) birlikte yaklaşık 8,5 m€ bütçe açıldı. fernando francisco reges'in da ayrıldığını varsayarsak toplam 12 m€. mbaye diagne, kostas mitroğlu, mariano ferreira filho, ömer bayram, ahmet çalık'ın olası ayrılığında ise boşalacak maaş bütçesi 9 m€. bu dediğimiz senaryolar gerçekleşirse maaş bütçemiz 27 m€ civarlarına gelecek. yapacağımız transferlerle bu bütçe 40 m€ civarına yaklaşacaktır.

    dursun özbek döneminde 65 m€'ları bulan maaş bütçesini 40 m€'lara düşürmek bu kulübün doğru yolda olduğunun göstergesi. ffp kıskacı arkamızdayken yapacağımız transferlerde bonservisten ziyade maaş kriteri bizim için daha önemli olmalı. oyuncularımızı iyi pazarlayabildiğimiz sürece bütçemizin elverdiği kadarıyla bonservis verilebilir diye düşünüyorum. verilecek yüksek kontratların altında ezilmektense hak edene hak ettiği bonservisi vermek daha mantıklı. 2 yıllık ffp takip sürecimiz bittiğinde bu yolu izlemek daha kolay olacaktır. bizim gibi küçülerek büyümeye çalışan kulüplerin izlemesi gereken yol da bu olmalı.

    edit: xess xava uyardı. selçuk'un imzaladığı yeni sözleşmeden doğan kârı eklemeyi unutmuşum. geçen sezon maç başılarla 3,8 m€ kazanan selçuk bu sezon 4 m₺ kazanacak. buradan gelecek maaş bütçesi fazlalığı da yaklaşık 3,2 m€.
  • 15710
    şuanki kadroda gerçek galatasaraylı olduğuna inanmıyorum. nerede sahada canını dişine takan elmander, necati , ümit karan nerede kaybettiğinde sinirinden yerinde duramayan bülent korkmaz, arda turan. 20 kasım 2016 fenerbahçe galatasaray maçında ben kapıları pencereleri kırdım siz nasıl sahada gezdiniz ? nasıl yedirdiniz kendinize öyle oynamayı ? söyleyin allah aşkına, nasıl gamsızca bitse de gitsek dediniz ?
  • 204
    sanılandan daha da büyük tehlike çanları çalmakta olan takımım.

    oynanacak daha 5 maç olmasına rağmen bu sezon şampiyonluk umutlarını tüketti fakat şu an bu başlıkta bir şeyler yazıyor olma nedenim tamamen gelecek sezon ile ilgili. bu sezondan çoktan vazgeçtim ben ama eğer ki bülent korkmaz büyük kaptanımızdır zaten yapacak çok fazla şeyi yoktu diyerek önümüzdeki sezon kendisiyle devam edilirse kocaman bir yıla daha yazık olur.

    bunları oynattığı futol ve alınan sonuçları değerlendirerek söylemiyorum. acı ama gerçek, bülent korkmaz'da şampiyon takım teknik direktörü zekası, duruşu, imajı vs yok. sınıf takımlarının ön plana çıkan agresif öğrencisi imajı var daha çok. bunu benim gibi milyonlarca galatasaray taraftarı da çok iyi biliyor ama söyleyip ayıp etmek istenilmiyor büyük kaptana!

    fakat ben gelecek sezonun bir inat uğruna çöpe atılmasını istemiyorum. eğer devam edilirse tökezleyerek en iyi ihtimal devre arasına kadar götürür bu takımı. devre arasında artık dayanılamayıp yol verilir. yerine de aceleyle uygun olmayan bir isim daha getirilir. böylece bir kayıp sezon daha. fenerbahçe'yi hatırlıyorum 2-3 sene böyle bir kısır döngü yaşamıştı. ki gerçekten içinden çıkmak kolay olmuyor taraftar da mağlubiyetlere alıştıktan sonra.

    ben bunu galatasaray'ım için çooook büyük bir tehlike olarak görüyor ve aha burada söylüyorum. ve söylendikçe, konuşuldukça bu tehlikeye karşı bir önlem alınabileceğini inanıyorum. iş işten geçmeden sevgili arkadaşlarım.
  • 28436
    --- alıntı ---

    galatasaray bu hafta uefa maçları baz alındığında, kalesinde en az pozisyon veren ve en çok isabetli uzun pas atan 2 takımdan biri olmuş ve en çok mücadeleye giren takım olmuş. ayrıca marcao ve nelsson %95 isabetli pas ve ikili mücadelelerde %90’lık başarı oranı yakalamış. süper.

    --- alıntı ---

    https://twitter.com/...142316384604161?s=20
  • 4124
    servet ve gökhan zan'dan oluşan hantal defans kurgusu ile devam ettiği sürece samsunspor'dan da gol ve goller yemesi kaçınılmaz olan takım. bu sezon anadolu takımlarında gözlemlediğim birşey var. hemen hemen hepsi çok etkili forvet hattına sahipler. genelde bu forvetler de siyahi oluyor. fizik güçleri kendilerine doğuştan zembille verilen bu cengaverler de fiziğe dayalı futbol oynanan stsl'de çok iş yapıyor. emenike'de bunlardan biriydi. keza webo, aristide bance, prince tagoe, izleyip göreceğimiz henri bienvenu ve diğerleri. bizim elimizde ise kalitesi tartışılmaz fakat fiziki açıdan eski görüntüsünün yerinde yeller esen bir baros var. oysa ki oynadığımız bu sistemde rakip defansla kavga eden, boğuşan ve takım arkadaşlarına boş alan yaratan afrikalı bir oyuncuya ihtiyaç var. bu belki drogba ya da başka biri. ama tek forvetli sistemde kesinlikle baros değil.

    söyleye söyleye dilimizi yalama eden bir başka hadise de culio'nun gönderilmesi. culio olsaydı eboue'den sol açık yaratmak gibi bir fantaziye de girişilmeye gerek kalmayacaktı. ya da selçuk, melo ve culio üçlüsü ligin en efektif ortasahalarından biri olacaktı.

    bir de buradan culio'nun gönderilmesine onay verenlerin argümanı yerine daha ismi olan bir yabancının alınacak olmasıydı. hani nerede o yabancı diego, muntari ya da lassana diarra nerede?

    bu takımda keita olsaydı dün bambaşka bir oyun izleyebilirdik. defans kilidini açacak anahtar oyuncu eksikliği keita ile doldurulabilirdi. atağa çıkarken oyunu yavaşlatan kazım ise kesinlikle bu özelliklere sahip değil.

    elimizde tam yedi adet yabancı futbolcu var. ve yedek kulübüsinde oturabilecek bir yabancı eksiğimiz var. bu bir yabancı culio da olabilirdi pino da ama biz ikisini de göndermeyi tercih ettik. çünkü bu yedi futbolcumuzun sözleşmesinde sezon boyunca sakatlanmayacaklarına dair bir madde var. bu da çok akıllıca sözleşmeler yaptığımızın kanıtı.

    tüm bu eleştrilerimi sadece bir maç kaybettik diye yapmıyorum. bunlar bu platformda bir çok kişi tarafından dile getirildi. görünen köy çok da uzakta değil haliyle.

    bu girideki anahtar sözcükler: imparatore, grande, 2-5-3, sabır, umut, oley oley oley.
  • 24593
    2020-2021 sezonunda yeni çıkan yabancı kuralı sebebi ile ilk 11'de en az 3 türk futbolcu bulundurmak zorundayız. bunlardan biri büyük ihtimalle emre akbaba olacaktır. ancak geri kalan 2 kişi kim olacak şu an için soru işareti. sivasspor'dan transfer edildiği söylenen emre kılınç ikinci aday olabilir. ancak beklentiyi karşılar mı bilemiyorum. çünkü feghouli ne kadar 3 aylar topçusu olsa da yetenekleri nedeni ile takıma önemli katkılar verdiği maçlar oldu. bence emre kılınç bizi tatmin etmeyecektir. kendisini geliştirirse ayrı bir konu tabi. mevcut kadroda ve konuşulan transferlerde üçüncü ismi bulmak ise çok güç. belki stoperlerden biri satılırsa emin bayram ilk 11 olabilir ve gelecek sezonlardaki alt yapıdan oyuncu oynatma kuralına şimdiden hazırlık yapılmış olur.

    önümüzdeki yaz transferleri gerçekten de kaos dolu olacak. bir yandan gönderilecekler bir yandan getirilmesi gereken yerli oyuncular içinde boğulup gideceğiz gibi duruyor.
  • 6907
    şimdi şöyle bir beyin açmak isterim;

    eğer biz gruplardan çıkamasaydık ne drogba ne sneijder bugün bu takımda olmayacaktı. belki de clujdan bir gol yeseydik şu anki tarihi kırılma yaşanmayacaktı.

    işte böyle küçük gibi görünen hatalar bazen bir takımın kaderinin değişmesinde rol oynar.

    futbol gibi bir oyunda hele ki 21. yüzyıl şartlarında artık hata yapma olasılığı yüksek olan oyuncularla başarıya gitmek imkansızlaşmıştır.

    bugün galatasaray artık önündeki 3-4 yılda şampiyonluğu garantileyecek bir kadroyu yaratmalı ve rakiplerinin ulaşamayacağı bir maddi imkana ulaşmalıdır, ulaşacaktır da.

    zaten hesaplandığında bu sene şampiyon olunup şampiyonlar liginde de gruptan çıkabilirsek maddi olarak alacağımız futbolcuların varlığıyla ligdeki şampiyonluğa 5-6 sene daha ambargo koymamız demektir, tıpkı manchester united'ın 2000'li yıllarda yaptığı gibi.

    şu andaki takım hayaller ötesi gibi görülüyor ama bu sene sonu şampiyon olmamız durumunda seneye geleceklerle yaklaşık 5-6 yıllık bir şampiyonluğa ambargo koyacağız.

    bence öyle böyle adamlar gelmeyecek, şu anda gelse ne güzel olur dediğimi futbolcular kapıda sıraya girecek.

    dünya 2-3 sene içinde galatasaray'ın nasıl böyle bir takım haline geldiğini konuşacak.

    ünal aysal'ın 3 senede yapacaklarının sonunda kulüp öyle bir konuma gelecek ki ünal aysal bir ikinci kere daha başka seçilecek ve bu ikinci keresinde de artık takımın bütün tesislerini, alt yapılarını, stadlarını, dünya reklamını en üst düzeye çıkartacak ve takımı milyon dolarlar basan bir darphaneye çevirecek.

    galatasaray artık tutulamaz bir hale gelmiştir ve dağdan düşerken büyüyen bir çığ gibi avrupanın üzerine gitmektedir.

    bu sadece bir başlangıç.
  • 19580
    hala fazlalıklarından kurtulamamış futbol takımı.

    lionel carole, tarık çamdal, tolga ciğerci, selçuk inan gibi sahada neredeyse sıfır katkı veren ya da performansı yabancı kontenjanının işgaline değmeyecek adamlardan acilen kurtulmamız gerekiyor. hadi selçuk kaç yıllık oyuncumuz, fatih terim takımda bir 'ağabey' olmasını da sever dersek onun kalması beni şaşırtmaz. ancak diğer üçlü %100 gitmeli. gerekirse bedava yollansın, maaşlarından kar edelim. zaten sahada bir işe yaradıkları yok. diğer oyuncular az çok tartışılır; kalsın / gitsin diye ama bu 4'lünün tartışılacak tarafı kalmadı.
  • 9582
    bundan sonra şampiyonluğa inanmayan topçuların forma giymemesi gereken takım.

    (bkz: şampiyonluğa inanmayan siktirsin gitsin)

    arkadaş rakip deplasmanda cayır cayır puan kaybediyor. son 4 deplasmanda 3 kez yenilmiş 1 kez göt zoruyla berabere kalmış. sen ki türkiye'nin en güçlü kadrosuna sahip, en prestijli takımısın. sahaya çıkıp geri kalan her maçta rakiplerini tokat manyağı yapıp o şampiyonluk kupasını da s.ke s.ke kaldırmalısın.

    hadi oğlum lan, silkelenin, kendinize gelin. yapmadığınız şey değil. hadi göreyim sizi.
App Store'dan indirin Google Play'den alın