3325
hiçbir zaman çok sevmediğim ve neden bilmem, çok da ısınamadığım oyuncu. normalde pek kaçırmam böyle şeyleri ama abisini kaybettiğini de bilmiyordum bu arada.
çok ısınamama nedenim futbol zekasının çok yüksek olmadığını düşünmemdendir. renktaşlarım çok sevmiştir, belki takımı sahiplenmesinden, hissettiği aidiyet duygusundan, ya da penaltı noktasını temizlemesinden. en son oynadığımız 12 ağustos 2021 st johnstone galatasaray maçının henüz başlarında hücuma çıktığı bir pozisyonda direkt rakibin bileğine bastı mesela. pozisyon kaynadı, burada da gündem olmadı hatta. hakem atsa atardı. böyle çok pozisyonu var. yumuşatmak için futbol zekası dedim ama genelde de çok zeki biri izlenimi uyandırmıyor bende.
16 ağustos 2021 giresunspor galatasaray maçını izlerken ben de çok şaşırdım, garipsedim, çok da kızdım. ancak sonrasındaki gelişmelere bakınca, sevmesem de kendisine haksızlık yapıldığını düşünüyorum. bunun nedeni de ülkenin psikolojisidir. çok kızgınız. hemen her yerden kontrol altındayız. dile getirmek istediklerimizin onda birini dile getirsek başımıza işler açılıyor. isyanımız var, pek çok şeye.
marcao işte böyle bir ortamda çıkıp, buyrun bana yükselin dedi, paratoner oldu. yeşil yol’daki john coffee gibi üstlendi o isyanı. bilin ki, kendisine nefret kusanların en iyi ihtimalle yarısının nefreti kendisine değildir. ellerini ovuşturup bu krizi başka açılardan kullanan dahili ve harici unsurları zaten söylemeye gerek yok diye düşünüyorum.
bu adam bizim futbolcumuz, yaptığı hatadır ama ne ilk ne de son hatadır. galatasaray benim, biziz. karar da bizim olmalı. ailesiyle konunun ilgisi olmadığını söylemeye de gerek yok diye düşünüyorum.
kerem de hatalıdır bu arada, karşılığı elbette bu olmamalıydı ama algılara gelmeyelim. insandır, herkes hata yapar. ben yapmam diyen kim varsa bilsin ki, iki durumda da olabilirdi. zarların düşeş gelip gelmemesine bakar.
iki oyuncu da bizimdir. ikisine de nötr olalım. bekleyelim, izleyelim, görelim. giden gider, kalan kalır. hocaya son dönemde nadir katıldığım durumlardandır, öldürmeyelim.
çok ısınamama nedenim futbol zekasının çok yüksek olmadığını düşünmemdendir. renktaşlarım çok sevmiştir, belki takımı sahiplenmesinden, hissettiği aidiyet duygusundan, ya da penaltı noktasını temizlemesinden. en son oynadığımız 12 ağustos 2021 st johnstone galatasaray maçının henüz başlarında hücuma çıktığı bir pozisyonda direkt rakibin bileğine bastı mesela. pozisyon kaynadı, burada da gündem olmadı hatta. hakem atsa atardı. böyle çok pozisyonu var. yumuşatmak için futbol zekası dedim ama genelde de çok zeki biri izlenimi uyandırmıyor bende.
16 ağustos 2021 giresunspor galatasaray maçını izlerken ben de çok şaşırdım, garipsedim, çok da kızdım. ancak sonrasındaki gelişmelere bakınca, sevmesem de kendisine haksızlık yapıldığını düşünüyorum. bunun nedeni de ülkenin psikolojisidir. çok kızgınız. hemen her yerden kontrol altındayız. dile getirmek istediklerimizin onda birini dile getirsek başımıza işler açılıyor. isyanımız var, pek çok şeye.
marcao işte böyle bir ortamda çıkıp, buyrun bana yükselin dedi, paratoner oldu. yeşil yol’daki john coffee gibi üstlendi o isyanı. bilin ki, kendisine nefret kusanların en iyi ihtimalle yarısının nefreti kendisine değildir. ellerini ovuşturup bu krizi başka açılardan kullanan dahili ve harici unsurları zaten söylemeye gerek yok diye düşünüyorum.
bu adam bizim futbolcumuz, yaptığı hatadır ama ne ilk ne de son hatadır. galatasaray benim, biziz. karar da bizim olmalı. ailesiyle konunun ilgisi olmadığını söylemeye de gerek yok diye düşünüyorum.
kerem de hatalıdır bu arada, karşılığı elbette bu olmamalıydı ama algılara gelmeyelim. insandır, herkes hata yapar. ben yapmam diyen kim varsa bilsin ki, iki durumda da olabilirdi. zarların düşeş gelip gelmemesine bakar.
iki oyuncu da bizimdir. ikisine de nötr olalım. bekleyelim, izleyelim, görelim. giden gider, kalan kalır. hocaya son dönemde nadir katıldığım durumlardandır, öldürmeyelim.
