• 402
    çift forvet oynamaya devam etmemiz gereken ancak yabancı sınırlaması yüzünden oynayamayacağımız maç olacaktır. şöyle ki; sercan'ın yürütmeyi durdurma kararı alamaması durumunda elimizde kalan 2 forvetin ikisi de yabancı olacaktır. elmander ve baros aynı anda oynadığı zaman ujfa, eboue, riera, muslera ve melo'dan bir tanesinin yedek bırakılması gerekmektedir. bu 5 isimden en yedek bırakılacak oyuncu tabiki riera'dır ama onun yerine kim oynayacağı sorusu daha büyük problemdir. bu durumda riera'nın yerine oynayabilecek tek adam emre çolak olacaktır ki bu ne kadar doğru bir seçim olur çok tartışılır. hatta tartışılmaz lan olmaz öyle şey. tamam 3 aralık 2011 gençlerbirliği galatasaray maçında son 20 dakika fena oynamamış olabilir ama bu derbide ilk 11 başlatıldığında iyi oynayacağı anlamına gelmez. ha riera'da rezalet oynuyor orası ayrı konu.

    eğer çift forvet başlamazsak, engin'in kafas(ı)zlığı yüzünden orta sahada adamımız kalmadığı için ayhan'ın oynaması gerekecek. ayrıca tek forvetli sistemde kanatlarımızın performansı iyi olmadığı zaman ileride top tutamadığımızı da gördük. kazım'ın ve riera'nın şu form durumuyla tek forvetli sistemde bir de orta sahaya ayhan'ı koyduk mu oyunun üstünlüğünü fb'ye kaptırabiliriz. tabi kanatlara farklı alternatiflere getirilebilir ancak bunların hepsi kumar oynamak olacaktır. mesela sağ beke ujfa'yı çekip defansı gökhan-semih'e emanet edip eboue'yi de sağ açığa çekebiliriz. ancak eboue'nin sağ açık performansının pek de iyi olmayacığını biliyoruz. yada elmander'i veya baros'u kanatlara atabiliriz ama bu da tamamen soru işareti.

    kısacası çift forvet oynamazsak bu kanat formuyla ve orta sahada ayhanla maçı domine edebileceğimizi düşünmüyorum. ama sercan'ın beklenmedik durumu da çift fovet oynamamıza yabancı kısıtlaması sebebiyle engel oluyor. sonuç olarak her ne kadar emre çolak'ın ilk 11 başlamasının yanlış olduğunu düşünsem de elimizdeki alternatifler arasından çıkabilecek en iyi kadro bence baros ve elmander'in aynı anda sahada olduğu ve riera yerine emre çolak'ın oynadığı kadro olur.

    ulan engin sırf bizi emre çolak'a mahkum ettiğin için çok ağır sövesim var sana!!

    edit: imla
  • 406
    iki takımda topu ayağında tumaya ve pas yapmaya çalışıyor, fakat hücumda sıkıntı yaşıyor. böyle olunca maç belirsiz bir hal alıyor. bizim avantajlarımız daha oturaklı olan savunmamız, harika taraftar ve arena'nın atmosferi olacaktır. burada sakin kalabilen taraf olmak çok önemli. fenerbahçenin avantajları ise cepheden etkili şutları ve fenerbahçe balı balı olacaktır. ama derbide bal mal* sökmeyecektir, yeteneklerle iş bitmeyecektir. önemli olan motivasyondur. maça konsantre olmaktır. fatih terime çok iş düşüyor ve bu konuda ona güvenimiz de sonsuz. ve unutmamak lazım galatasaray bu ligde oynadığı her maçta favoridir.
  • 408
    şimdiden uyarıyorum yan hakemlerden birisi aleks taşçıoğlu taraflı bir yönetim gösterecektir, maçı katletmeye çalışacak ve başaracaktır.taraftarı hezeyana getirmeye çalışıcaktır bakın burası çok önemli bu noktada gaza gelip saçma sapan işler yaparsak bunlar maçı tatil ettirir.çok dikkat etmek lazım, kafalarına gözlerine bişeyler atmadan baskı altına almak lazım.

    bu adamlar* her türlü ibneliği yaparlar (bkz: 11 şubat 1998 trabzonspor fenerbahçe maçı) ;

    --- alıntı ---

    trabzonspor teknik direktörü vahid halilhodziç'in yardımcılığını ve tercümanlığını yapan cemşir muratoğlu, fenerbahçe'de teknik direktörü otto bariç'in yardımcılığını yaptığı 1997-1998 sezonunda iki takım arasındaki türkiye kupası karşılaşmasında yaşanan olaylarla ilgili itirafta bulundu.
    cemşir muratoğlu, söz konusu sezonda trabzonspor ile fenerbahçe arasındaki türkiye kupası maçında, beline taş gelerek yere düşen otto bariç'in rol yaptığını iddia etti.
    muratoğlu, karadeniz'den günebakış gazetesine verdiği röportajda, 11 şubat 1998'de hüseyin avni aker stadı'nda yapılan ve fenerbahçe'nin sahadan çekilmesine kadar varan olayların üzüntüsünü yaşadığını ifade ederek, ''otto bariç orada rol yaptı. o durumdan dolayı utandım. ancak benim görevim söylenenleri tercüme etmekti. ben de konuşmalarını tercüme etmekle yetindim'' dedi.
    ''neden böyle bir şey yaptığını herhalde herkes anlamıştır?'' diyen muratoğlu, şöyle devam etti:
    ''fenerbahçe 1-0 mağlup durumdaydı ve sahada 10 kişi kalmıştı. bariç bu durumda rol yaparak sonucu lehine çevirebileceğini zannetti. takımın sahadan çekilme olayı da yönetimle birlikte aldığı karardı. belki hükmen galip ilan edilebileceklerini hesaba kattılar. ancak dönemin federasyon yönetimi çok sağduyulu davrandı ve bu oyuna gelmedi.''

    --- alıntı ---
  • 410
    fırat aydınus'u genel olarak severim. ancak bazen gösterdikleriyle değil göstermedikleriyle ayar oluyorum.. büyük maçlarda fazla risk almaz. 18 mart 2011 galatasaray fenerbahçe maçını hatırlayalım. özer'i oyundan atması gerekirken cesaret edememiş. milan baros'un nizami golünü faul diye kesmişti. çünkü özer'i atsa ve baros'un golünü verse günlerce televizyonlarda gazetelerde adı geçecekti. o yüzden risk almayı sevmez. 7 aralık 2011 galatasaray fenerbahçe maçında aynı şeyleri görebiliriz.
  • 411
    taraftar olarak aman dikkat dediğim maçtır.

    bu adamlar her türlü provokasyon ustasıdır. bazı şikecilerin arena'ya taraftar olarak girmesi mümkün. biletix'den herkes bilet alabilmekte. sırf bu sebeple maçı yarım bıraktırmayı bile tezgahlayabilirler. böyle bir şey olursa sadece sesle gerekeni yapalım bu heriflere fiziki müdahale halinde can güvenliği vs yok diye hakem maçı yarım bırakabilir veya şikeciler sahayı terk edebilir aman dikkat. fiziki müdahale yok ses vs efekt yasal limitlerde serbest.
  • 418
    feneriyeli taraftarlar için ayrılacak bölümler boş kalacağından oralara da galatasaraylıların yerleşip yerleşmeyeceğini merak ettiğim maç. eğer öyleyse ses çıkarma ve baskı açısından çok daha iyi olacaktır.
    fenerbahçenin bize karşı olan balık gücünü kırmamız gereken maçtır.
    maça çok basit yaklaşacağım. mesela geçen seneki maç ile bu maçı karşılaştıracağım :

    geçen sene şampiyonluğa giden, çok da kötü oynamayan, kadrosu güçlü bir takımdı fenerbahçe. oysa galatasaray tam tersi çok ama çok kötü bir durumdaydı. kadro kalitesi yerlerdeydi vs.
    bütün bu farka rağmen galatasaray presle fenere sahayı dar etmiş, fenerli oyuncular hem taraftar baskısı hem de pres sonucu hiçbir şey oynayamamıştı. 2. yarı galatasaray durunca, hagi, pino gibi beklenen değil de çıldırtan değişiklikler yapınca, takım pres yapmaktan yorulunca ve taraftar da duran galatasarayla beraber baskı'yı azaltınca fenerbahçeli oyuncular (en azından alex ve gökhan gönül) kıpırdandı. hakem de baros'un golünü saymamak gibi bir öküzlüğe yelken açınca galatasaray hakkettiği maçı pisi pisine verdi. yani onca güç farkına rağmen galatasaray maçın başında iyi konsantre olduğu için üstün oynadı ama birçok sebepten maçı verdi.

    -geldik bugünki takımlara. artık fenerde, o maçta yer alan lugano, santos, niang gibi vasat üstü olan oyuncular yoklar. bizde de tam tersi, iyi futbolcu olup da oynamayan sadece culio var. zapata, stancu, yaşlı bir kewell, servet çetin vs. artık yoklar. artık sapasağlam bir savunmamız var. kaleci, balta hariç defans dörtlüsü ve bunların önündeki selçuk melo ikilisi. ve bunların hiçbirisi geçen sene yoktu. sadece hakan balta vardı. ileride stancu gibi bir ekürisi olan barosun ise artık canavar gibi bir elmander var ki böyle pressever adamları fener defansı hiç sevmez.
    fener savunması kötü bir takım artık. galatasaray ise savunmada çok güçlü. eğer galatasaray golü erken bulursa zaten iyi olan savunması bunu koruyacaktır. sadece alex ve stoch beni düşünceye sevk eden adamlar. hücumda enginin de oynamayacak olmasıyla ne yazık ki fener biraz önde. ama savunmamızla bunu kıraracağımızı düşünüyorum ve presle de fener savunmasını düşük hücum gücümüze rağmen perişan edeceğimizi umuyorum.
    anlayacağınız galatasaray güçler dengesinde önde gibi artık. geçen sene güçler dengesinde geride olan bir galatasaray bile fener sahadan sildiğine göre bu galatasarayın olağanüstü şartlar olmazsa iyi bir konsantrasyon ve hırsla feneri yeniden sahadan silmesi ve skoru da bununla uyumlu hale getirmesi gerekiyor.

    inşallah koyacağız.
  • 419
    bağırmayan ve ıslıklamayan taraftarın siktirip gitmesi gereken maç. bu sefer pek bir fikir yürütemiyorum maç hakkında ama bu maçı taraftar aldıracak. geçen yılki boktan takım bile 4 gol attı fenere. o boktan takım bile 75'e kadar dayanabildi. bu sefer ne yaparız bilmiyorum ama kibar tabirle tecavüz etmek istiyorum bunlara. 52 bin + 11 aslan başlarına yıkalım arena'yı. özellikle geçen yıl 3 golümüzü saymayan hakemleri de öttürelim. biletlerde tükensin artık.

    bir de muhtemelen deplasman tribünü bize ayrılacak. bilgisi olan var mı? oradan bilet alan var mı?
  • 420
    derbiden önce lütfen kimse dostluk mesajları vermesin. şansal büyüka çıkıp '' dostluk içinde geçsin '' veya ziya şengül '' ezeli rekabet ebedi dostluk '' demesin. kadıköydeki maçlarda istatistikler verilip maçtan önce tribünlerdeki çakma sarışınların '' 6 '' işareti verildiği bir ortamda arenada kimse dostluk beklemesin. buradan çekirdekçi tayfaya sesleniyorum artık atın o çekirdeklerinizi bırakın güzel bir hafta sonu geçirme planlarını 90 dk boyunca oturmayın ses tellerinizi patlatın 52.000 kişi susmasın o statta.
App Store'dan indirin Google Play'den alın