resim
Ünal Aysal
Görev:Başkan
Takım:-
Yaş:83
Uyruk:Türkiye
  • 7956
    istanbul'dan çok uzak bir kentte yaşamama rağmen 2 sene kombine, yıllardır da forma, atkı, bilet vb. alırım.
    başkasını bilmem ama,
    benim paramı babasının malı gibi kullanabilir ve kulağımın arkasına da istediği gibi hallenebilir.

    bu adam, benim gibi senede 6-7 maça anca gelebilecek kişileri bile yerinden kaldırıp kombine aldırtmayı başarmış bir adamdır.
    stadın dibinde oturup tek maça gitmeyen ama kendisine hakaret eden tipleri de biliyoruz, geçelim onları...

    ben bu adamın duruşunu istiyorum,
    şikecilere karşı sahadan takım çekme iradesini gösterebilecek tek başkanı bana gösterin, aynı övgüyü ona da yapayım...
    azizler'e, demirörenler'e çatır çutur konuşan tek bir adam gösterin, ben onu da överim...

    yoksa size dursunlar'la falan mutluluklar...
  • 9315
    drogba'yı, sneijder'i getirir, yaşlı derler; bruma - telles'i getirir ama ontivero derler; takım şampiyon olur, fatih terim yaptı derler; basket takımı şampiyon olur, ergin ataman yaptı derler; voleybol takımı cev şampiyonlar ligi'ne kabul edilir, fb. gidemedi o yüzden derler; takım şampiyonlar ligi'nde juventus'u devirip, gruptan çıkar; ama mancini şampiyon yapamadı derler; her alanda fener'i yener, ama kulübü batırdı derler.

    derler de derler...

    velhasıl kelam, galatasaray camiası'na bir türlü yaranamamış başkandır.
  • 9928
    başkanlığı döneminde yapmış olduğu sermaye artırımı, borçların tl'ye çevrilmesi için yapılan anlaşmaları ile galatasaray'a nefes aldırmış başkandır.

    yönetiminin yaptığı transferlerle avrupa başarısı artı gelir elde edilmiştir. ontivero, hajrovic transferleri savunulacak transferler değil. genç oyuncu yatırımı sonuçta, tutmadı. burak ve selçuk'un sözleşmeleri de öyle. ama yabancı sınırı ve saçmalıklarla dolu türk futbolu aurasında kulübü iyi yönettiğini ve iyi bir duruş sergilediğini düşünüyorum. rakiplere tavizsizdi, federasyona ta tavizsizdi, fatih terim'i kovması da tavizsiz ve oyunu kuralına göre oynaması sebebiyle idi. terim dahil kimsenin galatasaray'dan büyük olmadığı bakış açısından ilkeliydi. galatasaray'ı her mecrada dürtenlerle kol kola giren babası da olsa tanımazdı.

    ismi geçen şahıslar aysal aday olursa önünü ilikler, o kadar ayrı biri diğerlerine nazaran.
  • 10067
    bizi tekrar büyük kulüp olduğumuza inandıran adam olmuştur. 2000-2010 arası dönemde başarının doğru yönetilememesi nedeniyle hazin bir düşüş yaşayan koskoca galatasaray'ı vizyonuyla ayağa kaldırmıştır. rakiplerin psikolojisini bozmuş bunu da ezerek yapmıştır. herkesin iyi ya da kötü yaptığı işler olur ancak toplamda artıları her yönüyle daha fazladır. efsane dönemlerimizden birinde büyük katkısı vardır. arkasından kötü konuşmak yersizdir. bende iz bırakmıştır ve başarılıdır.
  • 8901
    kendi döneminde 3 teknik adamla çalıştı.
    1. fatih terim; türk futbolunun gelmiş geçmiş en başarılı teknik direktörü.
    2. roberto mancini; kariyerinde seri a ve premier lig şampiyonlukları bulunan karizmatik teknik direktör.
    3. cesare prandelli; italya tarihinin en zayıf milli takımlarından birini avrupa şampiyonası finalisti yapmış teknik direktör. o sıralar dünyanın en iyilerinden biri olarak görülüyordu.

    adam vasat nedir bilmezdi hoca konusunda. dursun denen adam blanc'la randevu bile koparamaz anasını satayım.
  • 9807
    12 mayıs 2012’de “keyfinize bakın, biz burada kupamızı alıp öyle gideceğiz.”diyen yürekli başkan.

    allahtan dursun özbek,burak elmas başkan değildi o dönem.ayıp olmasın diye kupayı orda bırakıp dönerlerdi.

    doğrusu yanlışı olmuştur.tartışılır.ancak benim gözümde galatasaray’ın hakkını en iyi savunan başkandır.öyle vur ensesine al ekmeğini adamı değildir.güçlü başkandır.
  • 6856
    götü yiyip de berkin'in cenazesine çelenk gönderebilen tek spor kulübü başkanıdır.
    götü yiyip de şike düzenine karşı basketbol takımını şampiyonluk maçında sahadan çekebilen tek spor kulübü başkanıdır.

    dik duruşu nasıl anlıyorsunuz, o önemli tabi...

    edit: üstte bir entry vardı, "aysal'ın dik durmaması" gibi bir konu ile ilgili. arkadaş çekmiş yazısını sanırım. laf olsun diye hortlatmadım yani başlığı.
  • 8155
    5 mayıs 2014'te dolar kuru 2.096 tl iken klübün borcunun 129 milyon dolarlık kısmını 270 milyon 460 bin tl olarak çevirmiştir. eğer döviz borcunu tl'ye çevirmeseydi o gün ki 129 milyon dolar borç bugünün kuruyla (3.32 tl) 428 milyon 280 bin tl olacaktı. yani 157 milyon 820 bin tl daha fazla borcumuz olacaktı bu da 47.5 milyon dolar kasada kaldı demek. yıllık faiz yükünü hiç katmadım bile. bu derece ileri görüşlü bir insandır.
  • 8135
    bir hatırlatma yapmakta fayda var:

    1 senede 220 milyondan 318 milyon dolara yükselen borcun sebebi şirketler birleşmesidir, ünal aysal'ın harcamaları değil.
    geldiğinde loca gelirleri adnan polat'tan kalma denizbank anlaşması nedeniyle temlikliydi.
    sermaye artırımından gelen parayla da 8'inci olunan senenin sonrasında fenerbahçe'nin sahasında kupa kaldırdığımızı hatırlatmakta fayda var.

    paranın nereye gittiği anlaşılmıştır sanıyorum.
  • 10015
    * 2011 mayıs’ta tarihin en çok oy (2998) alan başkanı sıfatıyla göreve geldi.
    * iş başı yapar yapmaz takımı teknik direktör fatih terim’e emanet etti.
    * biri ilk yılında olmak üzere 2 süper lig, 2 süper kupa, 1 de türkiye kupası mutluluğu yaşattı.
    * genel toplamda ise 40 ayda 27 kupa gördü.
    * galatasaray , aysal’ın döneminde şampiyonlar ligi’nde çeyrek final heyecanı tattı.
    * futbol literatürümüze ‘çilek’ deyimini kattı. sneijder ve drogba gibi 2 dünya yıldızına sarı-kırmızılı formayı giydirdi.

    döneminde kaptan muslera, kaptan selçuk inan, türk futbol tarihinin en iyi forvetlerinden burak yılmaz, ujfaluji, yaşayan efsane felipe melo gibi isimleri takıma kazandırmıştır.

    * 2013’te seçime gitti, aday oldu, 3 yıllığına tekrar seçildi. bu süreçlerde yönetimindeki abdurrahim albayrak ve ali dürüst gibi isimlerle yollarını ayırdı.

    * federasyonun kararlarına tepki olarak erkek basketbol takımını (durum 3-3 iken) şampiyonluk maçına çıkarmadı.

    * galatasaray kadın basketbol takımı, fenerbahçe’yi finalde yenerek euroleague şampiyonu oldu.

    * galatasaray erkek basketbol takımı, 24 yıl aradan sonra zafere uzandı.

    * 0-6 madrid mağlubiyetinden sonra kendisine hesap vermek istemeyen fatih terim’in galatasaray düşmanı yıldırım demirören ile iş tutmasından sonra görevine son vermiştir.

    hatasıyla sevabıyla efsane başkandır. istediği zaman konuşur. müspet ivmelerle isterse sneijderi de getitir onu oynatacak hocayi da… italyanlarda bir laf vardir.
    “capiche paisano?”
  • 7715
    dany dediler aldı
    bruma dediler aldı
    veysel sarı dediler aldı
    kaka dediler daha iyisi var al dedi.
    bu kime pas atacak al amk drogba dedi.
    şike yapanlara en net duruşu o gösterdi.
    en iyi gs store yonetimiyle nurettin kantarelli ile al dedi bu adamdir . ağizdan salyalar aka aka zevkten 4 köşe eden ürün nirvanası yaşattı.
    s.kerim böyle adaleti basketi fenerbahçe'yi dedi takımi pisliklerin önünden çekti.
    tam sermaye artırımıyla şu an herkesin yaptığı ama ne hikmetse bize siyaseten yasaklanan olayla level 4 bir şampiyonlar ligi takımı olacakken önü kesildi.

    ilk terk edeni de bu taraftar unutmayacak.

    hakkım helaldir.
  • 9187
    2014 yılında kulübün döviz borçlarını tl'ye çevirmeyi başararak uzun vadede çok büyük hamle yapmış olan başkan.

    bazı hamleler vardır, değeri uzun süre sonra anlaşılır. eğer rakiplerimizin borcu kur farkından dolayı her geçen gün çığ gibi büyürken, bizim o dönem tl'ye çevrilen borçlarımız kur farkından etkilenmiyorsa kendisine çok şey borçluyuz. düşünün şampiyonlar ligi'nden 2018-19 sezonu için gelir beklentimiz 40-50 milyon euro bandında. kendisinin 4 sene önce kazandırdığı ise çok daha fazla. ileri görüşlü liderler ve mantıklı yatırımcılara hep saygı duydum.

    teşekkürler aysal.

    (kulübü batırdı diyen satılık medyaya selam olsun. adam şu meşhur skandal transferleri yaptıysa, en azından diyetini ödedi. kaldı ki paraların büyük kısmı yabancı sınırı saçmalığı yüzünden saçma sapan yerli yiyicilere gitti. dursun ne yaptı?)
  • 9460
    fatih hoca sonrası göreve getirdiği mancini'yle birlikte şampiyonlar liginde real madrid ve juventus'lu gruptan çıkıp, ligde 2. olmuştur. başkanlıktan ayrıldığı sezonun sonunda ise takımımız şampiyonluk kazanmıştır.

    fatih hocayla tartışıp yolları ayırmasıyla hataydı tamam ama öyle bir anlatılıyor ki sanki ondan sonra takımı ligde küme düşmemeye oynattı.
  • 6728
    kendisi görevdeyken bir tane bile "oyuncuların parası ödenmiyor" şeklinde kriz haberi hatırlamıyorum. niye şu anki kriz haberlerinde sürekli kendisinin ismi, duygun yarsuvat ile yan yana geçiyor? bu nasıl aciz bir karalama kampanyasıdır? evet sıçmıştı ama şikecilerin, onların yardakçılarının ağzına s.çmıştı. kendisi şu an görevde olsaydı bence bu kriz süreci bu kadar uzun sürmezdi.

    fatih terim, başbakanla milli takım pazarlığı yapar. aysal sözleşme uzatmayı teklif eder, terim kabul etmez. aysal-terim ikisi de suçlu olur.
    aysal gider, yarsuvat gelir. oyunculara paraları ödenmez. yarsuvat ve aysal suçlu olur. bu nasıl bir saçmalıktır?
    yakında elektrikler kesilir tedaş ile birlikte aysal da suçlu olur. laf olsun diye mutlaka asıl suçlunun yanına ismi iliştiriliyor. ben bu kafayı hükümeti eleştirirken alakasızca muhalefete veya geçmiş hükümetlere de bok atan tiplerin kafasına benzetiyorum. böyleleri ne diyor? "eskiden karneyle yağ alırdık, şimdi istediğimiz marketten alışveriş yapabiliyoruz, hükümet yiyor ama çalışıyor, eskiler ne yaptı?" diyor. ulan sapla samanı niye karıştıyorsun? o zamanki şartlarla bu zamanki şartlar aynı mı keko? bir sürü faktör var. işte bu aslında kimin ne bok olduğunu ayırt edemeyecek kadar sığ insanlar kafası. olayları iyi analiz edemeyenlerin kafası. bahçe fıskıyesi gibi herkese bok atmayı marifet sayıyor böyleleri.

    bir olayda 10 tane asıl suçlu olmaz. 1 tane asıl suçlu ve sorumlu vardır. suçluyu ve sorumluları, sebep ve sonuçları iyi analiz etmeden genellemeye çalışmak gizliden gizliye art niyetliliktir. ünal aysal'a karşı da böyle bir art niyetlilik mevcut. adamın duruşu bazılarına fazla batılı, fazla eğitimli geliyor. bu toplum avam sever. kurumsallaşma lafıyla dalga geçilmesinin sebebi de bu. kulağının arkasındaki kalemle hesap yapan esnaf taraftarın gözüne battı bu adamın kurumsallık anlayışı. "içimizden biri bu ünal aysal" diyemediler. çünkü bu insanlar yıllardır küfür eden, racon kesen, "ders almam,ders veririm" diyen fatih terim gibi bir insanı liderleri olarak benimsediler. o yüzden masumane "eleman" lafına bu kadar taktılar. o yüzden terim'in kovulmasını hazmedemediler. şimdi de her borç, mali kriz haberlerinde aysal ismini ağızlarına, yazılarına sakız ediyorlar.

    ünal aysal bu kulübe geldiğinde futbol takımın adı kümede kal galatasaray'dı. kulüp öyle kötü haldeydi ki aysal gelmeden önce fatih terim "aslolan" galatasaray'ı reddetmişti. herkes "şu deliğe önce bir aysal girsin, sonrasına bakarız" modundaydı. kimse sorumluluk alma cesaretini gösteremedi. destanlar yazan fatih terim bile yan çizdi. ne zaman aysal göreve başladı, o zaman camiaya özgüven ve cesaret geldi. çöp haldeki futbol takımı baştan aşağı yenilendi. takımın en büyük yıldızı arda turan'ın gitmesine rağmen, futbol takımı üst üste 2 sene şampiyon oldu. basketbolda 23 sene sonra şampiyonluk geldi. avrupa'da ş.liginde çeyrek final oynadık. şimdilerde ise insanlar ünal aysal'ın bu yaptıklarını nankörce görmezden gelip, bütün bu başarıları fatih terim'e mal ediyorlar. "sıçtı şimdi de sıvamaya geliyor" diyorlar. insan bunları söylerken azcık utanır. sevapları olduğu kadar bülent tulun ısrarı, ederinden yüksek ücretlerle yapılan transferler, yanlış hoca seçimleri gibi günahları da olan bir başkandı ama hiçbir saniye a.polat gibi, d.yarsuvat gibi kulübü sahipsiz hissettirmedi bana.
  • 9607
    galatasaray'ın başarı olarak olmasa da yönetimsel olarak rezil giden 2000'li yıllarından (canaydın ve polat dönemleri) sonra çöldeki vaha gibi bir şeydi. kendisi gelmeden hemen önce, polat'ın son dönemlerindeki çökmüşlüğü, umutsuzluğu çok iyi hatırlıyorum. kendisi ve ekibini mayıs-haziran aylarında bitirdiği transferleri, avrupada 10 sene sonra yeniden sahneye çıkmamıza vesile olması, borçlarımızı tl'ye çevirmesi, ezeli rakiplerimize pabuç bırakmaması, gerektiğinde federasyonu ve hükümeti karşısına alması gibi güzellikleriyle anıyorum.

    her insanın artıları kadar eksileri de olur. nasıl fatih terim'in hatalarına bakıp gömmek doğru değilse, aysal'ın da hatalarına bakıp faruk süren'le birlikte son 30-40 yılın en başarılı başkanı olmasını reddetmemek gerekir.
    kendisini hep güzel hatırlayacağım.

    edit: bu arada galatasaraylılığı üzerinden vurulması kadar da saçma şey yok. diğer liseliler çok galatasaraylı da ne oluyor? hepsi mamalanmak, network elde etmek için kulüp üyesi oluyor. geçelim bu romantiklikleri.
  • 9690
    tff, milli takıma hoca olarak fatih terim'i çağırıyor.
    ünal aysal durumu hoca ile görüşüyor ve ondan 2016'ya kadar takımda kalmasını istiyor.
    fatih terim, bunun milli bir görev olduğunu ve reddedemeyeceğini söylüyor.
    bunun üzerine ünal aysal meşhur cümleyi kuruyor: tff bizden istediği oyuncuyu, elemanı alabilir.

    tff çağırdı. fatih terim devam eden ligi ve takımı bırakıp gitmedi mi? gitti.
    melo'nun bile düşman olduğu demirören ile kameralara poz vermedi mi? verdi.
    eleman değil de nedir?

    ben de başkan olsam aynı cümleleri kurardım. fatih terim galatasaray için çalıştığına göre elemandır.

    herkes aynı şeyleri söylüyor, "hoca olmasa şampiyonluklar olmazdı.." peki galatasaray olmasa fatih terim olur muydu?

    --- alıntı ---

    demirören'i telefonla aradım. para almamak kaydıyla sezon sonuna kadar size danışmanlık yapacak dedim. hocayla da beraber oturup konuştuk, internet sitesinden de bir açıklama yayınladık. ben bodrum'daydım. akşam televizyonu açtım, hoca imza töreni yapıyor. bundan biraz rahatsız oldum. federasyonun bundan sonraki açıklamaları da sürekli olacak gibi olunca camia da rahatsızlık oluştu.daha sonra peş peşe puan kayıpları geldi. bunlar beni endişelendirdi. gelen tepkiler üzerine yönetim kuruluna bir karar aldırttım. 2016'ya kadar bir teklif sunduk. 10 gün bir sessizlik oldu."

    --- alıntı ---

    --- alıntı ---

    "antalya maçı sonrası 'biz kimseyi mutlu etmek için kontrat uzatmayız' dedi. bu halka açık bir reddedişdir. bu bizim için hem biraz haysiyet kırıcı oldu. telefonda mesajlar falan bunlar fatih hoca'nın gönderilme sebebi olamaz. bütün bu gelişmeler, takımın kötü gitmesi, hocanın beyanatları bizi bu noktaya getirdi."

    --- alıntı ---

    burada önemli olan hocaya ne zaman 'eleman' denildiği değil. hocanın ayrılmasındaki sebep buymuş gibi davranılması. ''aa bana eleman dediler'' ee? diyemez mi? adam kulüp başkanı. çalışanına eleman der. nitekim elemanıydı da.
  • 7353
    zamaninda soyledik, dinletemedik. daha sonra olanlari izledik, hersey cok netti aslinda. bu adam cikti kulup uyelerinin suratina karsi 'goruyorum ki dusmanlarimla isbirligi icerisindesiniz. alin o zaman istediginiz olsun, gidiyorum' dedi. bunu bile kacti, birakti olarak niteleyenler oldukca bizim burnumuz kolay kolay boktan kurtulmaz.

    bir savastasin; tff, pfdk, tahkim, hukumet, spk, mhk topyekun sana saldiriyor kuduz kopek gibi. sonra bu camiada duayen (!) olarak bilinen bay cok bilmis hayrettin kozak cikiyor ve 'galatasaray neden herkesle kavgali?' diyor. ulan senin kulubune alenen saldiriyorlar, kendimizi koruyoruz. adam resmen neden koruyoruz diye soruyor.

    galatasaray'i yonetirken yabanci sinirindan en cok muzdarip, sikayetci herdaim adaletin oldugu yerde olan adam turkiye futbol direktoru olarak goreve geliyor. ama ne hikmetse unal aysal gitmeden kilini kipirdatmiyor. ne zaman ki aysal gidiyor, fenerin avrupa men cezasi bitiyor o zaman saak diye sinir kalkiyor.bu arada dikkatinizi cekmek istedigim baska bir husus ise fenerbahcenin iyice yaslanmis kadrosunu yabanci siniri var iken yenilemeye calistigini dusunelim bir. acaba kac para harcamalari gerekiyordu?

    bu adam kuculmeye giderek kulubun gelisemeyecegini, borclarini azaltamayacagini bas bas soyledi. bakin bjk'nin hali ortada. tassak oglanina donmus durumdalar. bu adama bel alti vurupta gonderenler simdiki yonetim ile mutlu mesut yasasinlar. alin bakin bu basiretsizlerle ister istemez kuculmeye gidiyoruz cunku.

    unal aysal'in hatalari yok mu? elbette var. transferde daha dikkatli olabilir, kendisinin bu kadar manipule edilmesine izin vermeyebilirdi. baskin secim olayini erteleyebilir, yonetimi biraz daha birarada tutmaya calisabilirdi (tabi burada arka planda neler oldu bilemiyoruz)

    ama kendisi hicbir zaman basimi yere egdirmemistir.

    ve simdi diyoruz ki unal aysal geri donsun. ben donmesini isteyen biri olarak soruyorum, herkeste kendisine sorsun. ama cevabi iyi dusunun. sizi herdaim arkanizdan vurmak isteyen bu kulup uyelerini dusunerek verin cevabi.

    neden donsun?

    herdaim guzel anilarla hatirlayacagim, guzel sozcuklerle anacagim baskanimiz..
App Store'dan indirin Google Play'den alın