• 45
    takımda en sevdiğim futbolcular listesi yapsam ilk ikiye sneijder ve selçuk'u koyarım herhalde ama üzülerek söylüyorum ki artık devri bitmiş bir ikilidir.

    dünkü maçta da görüldüğü üzere selçuk'un hantallığı ve yaptığı inanılmaz pas hataları; sneijder'in bitikliği, kendini sola hapsetmesi, fizik gücünün olmayışı ve tıpkı selçuk gibi mücadeleden kaçması bu takımı gün geçtikçe eritmektedir.

    diri kalan tolga'nın ikinci yarı neler yaptığını gördük, sneijder ve selçuk takımı öldürüyor. onlar yüzünden hızlı hücuma çıkamıyoruz. top ne zaman sneijder veya selçuk'a gelse oyun yavaşlıyor. bu nedenle de belki hiçbir takımda bulunmayan bir kozu yani bruma'yı efektif kullanamıyoruz. sneijder yerine josue gibi genç, dinamik ve çevik bir oyuncu şart. selçuk yerine elzem ki ne elzem bir ön libero koyulmalı, gönül ister ki bu isim de lass olsun.

    bıktık artık arkadaş, geride gereksiz gereksiz yan pas yapılmasından. selçuk'un koşucak dermanı bile yok, sneijder istekli ama onun da fizik gücü yetmiyor.

    yıllardır süregelen orta saha problemimizin en baş sorumlusu bu ikilidir ne yazık ki. sneijder ve selçuk'suz galatasaray her anlamda rakiplerini boğacak pressi yapar ve daha diri kalır.

    örneğin top hücum bölgesinde sneijder'e geliyor ve önünde de rakip var. sneijder'in çalım yeteneği olmadığından ve ikili mücadelede ayakta kalacak bir fizik yapısı olmadığından alel acele geriye garanti pas atıyor, ordan daha geriye, sonra stoper ve kalecii... selçuk da keza öyle. chedjou'dan alıyor hakan'a veriyor, hakan'dan alıyor chedjou'ya veriyor. sen topu hücuma sokamayacaksan orada işin ne kardeş? bırak o zaman hakan ile ched paslaşıp dursunlar ikisi. sözde hücumcu ön libero ama bu sezon hücuma çıkmaya teşebbüs dahi edemiyor çünkü bitik. futbol, bedenini terk etmiş.

    jor hocamdan tek beklentim şu ikiliyi takımdan kesmesi. yoksa daha çook uğraşırız orta saha ile. değil lass, pogba ile matuidi'yi de getirsen selçuk ve şino oynadığı takdirde bir halt olmaz. haa önce bi selçuk'suz denemek lazım takımı. belki bakarsın öyle sneijder pek sırıtmaz. ama kesin olan bir şey var ki bu selçuk inan bu performansla değil ilk onbir ilk on sekize bile girmemeli.
  • 69
    ayrı ayrı değerlendirmeleri biri kenarda tutuyorum, "ikisi de kötü işte yea, o yüzden ikisi de satılsın bence" demek kurnazlıktır bu ikili söz konusuysa. sneijder'in "kötü oyunu" selçuk'un "kötü oyunu"na eş değil. illa ortak cümlede kullanılacaklarsa farklı kelimelerle ifade edilmeleri lazım.

    defalarca yazdım. defalarca daha yazarım. selçuk bu oyunu üç seneyi aşkın süredir oynuyor. sneijder'i formsuz diyebileceğimiz ilk senesinde göndermeye çalışıp selçuk'a üç sene tahammül etmek objektiflik değil iki yüzlülüktür.
  • 28
    bir tarafta bu takım için her zaman her şeyini vermiş, yerinde oynatılmadığında bile sesini çıkarmamış, dünyanın en mütevazı starlarından wesley sneijder, ki kendisi hakkındaki iddiaları destekleyecek somut bir belge, fotoğraf, demeç, davranış görülmemiştir.

    diğer tarafta, menajeri takım arkadaşına bok atan, kendisi de bu muhabbetleri geçtim yalanlamayı favlayan, hoca seçen, formasını çıkarıp ağlaşan, kötü oynadığını asla kabul etmeyen, performansının yalnızca dörtte biri üst düzey gerisi fos mösyö kespır dostcanlısı hayalet, ki kendisi hakkındaki iddialar gerek videolar, gerek twitter resmi hesabından favladığı tweetler, gerek kendi verdiği demeçlerle sabittir.

    bir tarafta söylentiler - bir tarafta somut olgular.
    anlaşıldı tabii selçuk beyimizin de vadesinin dolduğu, dediler "bu nasılsa gidecek bari boş göndermeyelim, esas hedefimizi de götürelim yanımızda".

    melo'yu yediniz, elmander'i uzaklaştırdınız, sneijder'i size yar etmeyiz efendiler.
    yok öyle yağma.
  • 82
    iki oyun kurucunun aynı anda sahada olması olayıdır ki bayern münih'in bile buna götü yemez xabi alonso'nun önüne vidal'ı, thiago'yu koyar.

    çok basit: selçuk inan oyun kurucudur önünün süpürülmesi gerekir. en başarılı sezonlarına bakınca colman-alanzinho-engin baytar veya melo-emre çolak-engin baytar görürsünüz. wesley sneijder on numaradır arkasının süpürülmesi gerekir. kariyer zirvesine bakın arkasında motta-cambiasso-stankovic vardır. biz ne yapıyoruz? selçuk-sneijder ikilisinin yanına 4 tane n'golo kante'nin doldurmayacağı boşluk için tolga ciğerci koyuyoruz ahahaha.
  • 31
    yani çok şey yapmamak lazım sözlükte. sonuçta muslera'ya kronometre tutanı da var, sneijder'e satılması gerekir diyeni de.
    düşünce özgürlüğü tabi. insanlar konuşsun, yazsın. biz de bu tip düşüncelere gülme, dalga geçme özgürlüğümüzü kullanırız zarar vermeden. özgürlük güzel şey.

    bir de öylesine bir bakayım dedim, chelsea'deki oscar'ın 31 maçta 8 gol 4 asisti varmış. chelsea ile biraz benzer ya bu seneki durumumuz.
    sneijder'in de 32 maçta 5 gol 9 asisti var. neredeyse 2 maçta 1 skora etki. şu takım ile. forveti kaleye isabetli şut atamayan takımda, sneijder'in 32 maçta 14 goledirekt katkısı var. asistin asistleri, başlatılan atakları falan geçiyoruz.

    özgürlük güzel şey. minik bir açıklama yapıp, gülüp geçiyorum.
  • 54
    kulübümüze olağanüstü hizmetleri dokunan oyuncularımız.

    ama ikisinin de miadı doldu artık.
    sneijder'i çok seviyorum, bizim efsanemiz oldu, hele şu yeniden yapılanma döneminde jor hocamın gelmesine öncülük ederek gözümdeki değerini bir kat daha artırdı.

    ama kabul edelim ki eski formundan çok uzak, yaşı gereğince toparlayabileceğini de pek sanmıyorum, bundan sonra katkısı ve formu peyderpey azalmaya devam edecektir.
    karakteri ve çalışma azmine ise kimse laf edemez.

    selçuk inan'ın da ilk geldiği dönemler felipe melo ile beraber yaptıklarını inkar eden taş olur. 2 tane şampiyonlukta bizzat rolü vardır.
    ama son 2-3 yıldır duran toplar dışında takıma hiçbir katkısı yok. artık onu da yapamıyor.

    galatasaray'da en nefret ettiğim şey şu evlatçılık anlayışı.
    selçuk ayrıca karakterden de kayıplar vermiş durumda. bu evlatçılık anlayışının aramızdan ayrılan burak yılmaz ile beraber temsilcisi durumunda.
    sırf onlar istedi diye olcan adın transferinin yapıldığından hiç şüphem yok.

    geçmişlerine saygı duyuyorum, lakin ikisinin de misyonu doldu artık. üstelik en çok parayı kazanan oyuncularımız da bunlar hani.

    bakın fernando muslera da çok para kazanan ve 5 yıldır kadromuzda olan bir oyuncu ama kimse onu eleştirme cesaretine sahip değil, zira adamın performansı ve karakterli duruşu ortada.
    şu anda buna cüret eden adamın g.tünden kan alır taraftar. öyle kolay değil.

    altın portakalımız ve sevmesem de kaptanımız için yol göründü, selçuk için devre arasında, sneijder için de sene sonunda ayrılık planlanmalı diye düşünüyorum.
  • 83
    galatasaray'ın temel sorunudur bu ikili. her ikisinin de takımdan gönderilmesi zorunluluktur. aldıkları ücret ve takıma kattıkları yetersizdir. ayrıca basında adam koruma yapılması bir taraftar olarak beni rahatsız etmekte. sneijder'i eleştiren herkesin ağzına sağlık öncelikle. son 2 senedir cepten yemeye doymadı. 13-14, 14-15 sezonlarında gol rakamları yine 15 değildi mesela. asist rakamları hele daha da aşağıdaydı ama adam büyük maç görünce affetmiyordu. son 2 senedir büyük maçlarda net katkı olarak yaptığı bir şeyi göremiyorum. takımın en çok kazananı olarak bizim kurtaracak ilk isim olması lazım kendisi ama adam adama markah verildiği anda yok oluyor sahada.

    gelelim 8 numaramıza. türkiye'nin özetidir eleştirilmemesi. milli takımda ve galatasaray'da adamcılık yapan, basının ağız birliği yapıp koruduğu, kötü oyununun hasır altı edildiği birisidir selçuk. eminim sözleşmesi bittiğinde, umarım o günleri görürüz, basın ya uzatılsın selçuk'la moduna girecek. kendisinin verimli olabileceği tek bir düzen yok. xavi, pirlo gibi adamlarla rüyasında karşılaştırılabilecek bir isim kendisi. ne teknik kapasitesi, ne savunma gücü, ne de yaratıcılığı bu adamlara yakın. bir 2.9 milyon euro alarak adeta galatasaray'ı tutuklamış durumda.

    şimdi gelelim son söze. selçuk taraftar tarafından istenmiyor bu net. o forma çıktığı gün transfer listed olup a2 takıma yollanmalıydı. taraftar unutmaz. basın konuşmayınca taraftar unutur sanıyor ama alakası yok. adama olan öfke tavan yapmış durumda başarısızlıklarla birlikte ve tamamen sallanmıyor adam. ağzıyla kuş tutsa bitti gitti kendisi. sneijder ise bambaşka hikaye. futbolda romantikliğe yer yok. en azından benim gözümde. galatasaray için mücadele eden ve katkı veren herkes benim için o formaya layıktır. sneijder bunu 2 senedir yapmıyor ve yapamıyor. her halükarda o formaya layık değil ve o varken ona göre oynamak zorundayız. bize son katkısını yapsın ve para kazandırıp ayrılsın bizden.
  • 63
    sneijder-selçuk ikilisini baz alıp, birine olan sevgiden dolayı diğerini argo deyimiyle gömmek, akıl işi değil.

    yapılan yanlışlar zincirleme devam ediyor. bunları sona erdirmek galatasaray için önemlidir. önce şu tesbitleri yapalım;

    1-bunların her ikisi de artık 32 yaşındadır.

    2-biri ön libero, diğeri forvet arkası oynamaktadır.

    3-selçuk son üç sezondur formsuz, sneijder geçen sezon başından beri formsuz.

    4-selçuk bir ön libero için gerekli savunma özelliklerine (kesicilik-sertlik) asla sahip değil. yaşı ilerledikçe adam eksiltme ve dikine oynama yeterliliğini de kaybetti. sneijder ise yaratıcı oyun, kilit pas ve şut yeteneğini yeterince kullanamıyor.

    5-galatasaray gibi büyük bir takımın orta sahasında selçuk ve sneijder birlikte oynayamaz. çünkü kesicilik, savunma, adam eksiltme ve dikine oynama açısından selçuk artık yetersiz. sneijder ise bu konularda selçuk'un eksikliklerini tamamlayabilecek özelliklere sahip değil. selçuk da sneijder'i tamamlayabilecek özelliklere sahip değil.

    6-günümüz futbolunda bu tür futbolculardan sadece bir tanesini kaldırabilir takımlar. diğer iki orta saha oyuncusu, oyunun iki tarafını da oynamak zorunda. yani box to box özelliğine sahip olmak zorundadır.

    7-sneijder'in başarılı olabilmesi için geriden iyi beslenmesi şart. aksi halde bugün olduğu gibi hep gerilere gelip top almaya çalışır, rakibin presinden kurtulmak için çizgiye kaçar, derin pas, kilit pas ve isabetli şut özelliklerini kullanamaz.

    o zaman galatasaray bu iki futbolcudan birini tercih etmek zorunda. ya sneijder ya selçuk.

    eğer, sneijder'in yerine koyabileceğiniz bir futbolcunuz varsa sneijder'i kesin. ama şu anda bizde böyle bir futbolcu yok. josue bir alternatif ama çok yetersiz. poldi ise sadece eren'in alternatifi bence. istisnaen son yarım saatler sneijder'in yerinde oynayabilir ama ilk onbir olarak yapamaz bunu.

    selçuk'un yerine oynayabilecek king kong ve hamit var. king kong selçuktan çok daha iyi bir kesici, çok daha iyi dikine oynayabiliyor. o halde başka çare yok selçuk eski günlerine dönünceye kadar yedek oturmak zorunda.

    selçuk'un maçların son otuz dakikalarında değerlendirilmesi daha isabetli olur. çünkü rakip yorulduktan sonra selçuk'un etkisi artabilir.

    sneijder'in ise formunu mutlaka artırması gerekir.

    sonuç olarak, selçuk-sneijder aynı anda ilk onbir olmamalı. hele 32 yaşından sonra.
  • 66
    o kadar kötü oynuyorlar ki bursaspor'a serdar aziz transferinde eşantiyon olarak gönderdiğimiz bilal kısa galatasaray'da kalıp geçen seneki performansını gösterse ön liberoda selçuk inan'dan, ofansif orta sahada ise wesley sneijder'den iyi performans gösterirdi. varın siz düşünün ne kadar kötü olduklarını.

    şimdi çıkıp bursada ıslıklanıyor falan muhabbeti yapmasın kimse. geçen seneki performansını gösterse diye bir ibare var orada.
App Store'dan indirin Google Play'den alın