resim
Nordin Amrabat
Takım:AEK Atina
Mevki:Sağ Kanat
Yaş:37
Boy:1.79
Uyruk:Fas
  • 1751
    kendisi galatasaraya giren 8.5 milyon euro olma yolunda hızla ilerlemektedir. bu adamı cidden çözemedim kayseride nasıl oynuyorduda bize kendisini çok büyük oyuncu gibi gösterdi ? adamın fiks 2 hareketi var başkada bi bok yaptığı yok. 1.hareketi adamın üstüne gidip soldan gidecek gibi yapar sonra sağa çekip iman gücüyle kaleye vurur top farklı şekilde dışarı çıkar. 2.hareketi dümdüz sağdan gitmeye çalışır kendisinin adam geçme yeteneği olmadığı için adamı geçemez kendini yere atar başlar hakeme itiraz etmeye. amrabat bu 2 hareketten başka bi halt yapamaz. ne pas oyununa katılabilir, ne çapraz koşu yapar, ne bire bir yapar..
  • 1753
    inanılır gibi değil. hoca ne ışık gördü de aldı bu adamı, aklım dahi almıyor. hiç bir katkı yok, aldığı topları eziyor. adam geçemiyor, geçmeye çalışmak için yaptığı da önüne atıp hızı ile geçmeye çalışmak. çoğunda da rakip oyuncu önüne hemen geçiveriyor. sadece maçlarda 1-2 tane orta açsın diye alındıysa o parayı hak etmeyen oyuncudur. boşuna yabancı kontenjanımızı yiyor.
  • 1756
    amrabat ne zaman topla buluşsa, içimden rutin şekilde 'bir futbolcu sol ayağına bu kadar yabancılık çekmemeli' dediğimi farkettim. hollanda diyorsunuz, altyapı diyorsunuz, e bu adam orada yetişmedi mi? bir hocası da al bu topu git evinin önünde sol ayağınla bir kaç saat duvarla paslaş dememiş mi yahu? elbette futbolcuların geneli bir ayağını diğerine göre daha ustaca kullanır ama ben şu ahir hayatımda, amrabat kadar topu sadece sağ ayağıyla idare etmeye çalışan futbolcu görmemişimdir. çok enteresan bir durum bu. gerek topla buluştuğu anda top sürüş şekli, gerekse ezberlenen sağ ayağıyla topu sürüş ve ayağının dışıyla bir gıdım geriye doğru çekip topu, orta açmaya çalışma hareketi dışında adamda başka bir şey yok. vallahi yok. yok oğlum, yüklememiş altyapı hocaları. yani bunu bu saatten sonra değiştiremezsin.

    amrabat çok değişik valla. bir bakmışsın uzayıp gitmiş bir orta açmış , asist yapmış sezonun kaderini değiştirmiş. bir bakmışsın kale boş, top bunun önünde, sol ayağı ile vurmak yerine, topu hala sağ ayağına çekip şöyle hafif geriye yaslanıp, ayağının içiyle topu ağlarla buluşturmaya çalışırken sezonu yemiş. bu potansiyel var kendisinde, kesinlikle abartmıyorum.

    gelecek nesiller için stilini ve futbola dair tüm yeteneğini not düşmem gerekirse; kanatta topla buluştuğu anda düz bir koşuyla ceza sahası çizgisi paraleline gelip, topu sağ ayağına alıp kavisli orta açmaya çalışan oturgaçlı götürgeç, pardon futbolcu.
  • 1758
    arda turan'dan sonra sol kanadımızın yükünü, şu an kaldıramayan ve hiç bir zaman kaldırabileceğini zannetmediğim futbolcumuz. gerçekten diğer arkadaşlarından dediği gibi fatih terim'in ne ışık görüp, 8.5 milyon euro bonservis verilmesine razı olduğunu bende çözemiyorum.

    çalımdan ziyade önü bomboş yakaladığı pozisyonlarda bari isabetli orta açabilse amenna. ama o da yok abi, bu nedir allah aşkına? bursa maçını sadece özetlerden izleyebildim. özetlerde bile bu anlattığım şekilde 3 pozisyon yakaladı. birinde topu ayağından açtı, diğer ikisinde son çizgiye inip topu yanlış yere çıkardı. sanırım önümüzdeki szon ilk gönderilecek yabancı olacak kendisi.

    bari şu hakan balta toparlasa da, riera'yı bu arkadaşın yerine çeksek.
  • 1760
    kendisi ile ilgili acıklı bir durum vardır, kendisinin bizim hesaplarımıza uygun olması için 4 sene oynaması gerekmektedir. çünkü biz bu oyuncuyu diyelim ki bu sene sattık 8 milyona alınmış bir oyuncu olarak gider, oysa ki bizim 1,750 senelik + 5 m € bonservis ile almayı planladığımız adamı 1,000 senelik + 8 m € bonservis ile almamızı mantıklı kılan tek şey kontratının sonuna kadar kalmasıdır. diğer yandan da kendisini 8 veya daha fazla m €ya satmamız durumunda kendisi hesaplarımıza uygun halde bizden gelmiş geçmiş olur. e ikinci ihtimal bana göre böyle bir oyuncu için imkansızdır. birinci seçeneğe göre arkadaşlar birer bardak soğuk suyu için çünkü biz ya zarar edeceğiz yada 4 sene amrabat'tan birşey umarak bekleyeceğiz.

    benim kendisine 2013-2014 sezonu ocağına kadar bir sabrım olur diye düşünüyordum ama benim sabrım tahmin ettiğimden çok önce taştı. hiç bir umudum yok kendisi ile ilgili.
  • 1762
    sneijder ve drogba transferleri ile bitirdiğimiz oyuncu. sezon sonu yollanması kuvvetle muhtemel artık.

    6 ayda yalnızca 2 defa asıl bölgesinde görev yapmış, birinde galibiyetin mimarlarından biri olmuş (braga deplasman), diğerinde de rüzgara rağmen kanat hücumlarında en etkili isim olmuştur (bursa deplasman).

    ve dikkat edilirse ikisi de 45 dakikadan fazla sürede değildi. ikisinde de 2.devrede aydın yılmaz ile birlikte oyuna girip görev yapmıştı. zira 4-3-3 formasyonunda sağ tarafta kullanılabilecek ilk ve belki de tek isim aydın (burak yılmaz'ı da sayabiliriz).

    peki 4-3-3 oyuncusu olduğunu fatih terim bilmiyor muydu? herkes hatırlar, geçen seneki kayseri deplasmanında bize karşı oynadığı futbol hocanın ilgisini çekmişti ve aklına kazınmıştı muhtemelen. ardından oyuncuyu izlettiğinden eminim. zaten devre arası da girişim olmuştu ancak kayserispor bırakmamıştı. peki daha öncesi? amrabat'ın kariyeri boyunca 4-4-2 formasyonunda görev yapmadığına bakıldı mı? bilemiyorum. ancak ne olursa olsun fatih hoca onu 4-4-2'ye monte edebileceğini düşündü demek ki. ancak mümkün değil işte, olmaz.

    yüksek bonservis bedeli, takıma bir an önce alışmasının istenmesi, yaptığı açıklamalar dolayısıyla (2000 uefa kupası muhabbeti) beklentiler çok arttı. ben oyuncuların birden fazla bölgede görev yapabileceği inancındayım ama alışkanlıklar kolay kolay terk edilmiyor. bu adam kanatta savunma yapmayı bu sezon öğreniyor. galatasaray'ın oyuncusu elbette daha fazla çaba sarf etmeli ama oyuncuyu değerlendirirken bunları da göz önünde bulundurmak lazım. her oyuncunun karakteristiği var neticede. bugünlerde neden takımda görev yapmadığı konuşulan burakla ilgili de hocanın pres takıntısı olduğunu düşünüyorum. umut-elmander 90 dakika boyu savunmacılara baskı uygulayan, durmadan koşan oyuncular. fatih terim'in de mevcut durumumuzda savunmanın yeteri kadar kuvvetli olmadığını bildiğinin farkındayız. bu sebeple "defansif forvet" (bu da ne demekse) olan umut-elmander ikilisini sahaya sürüyor. burak'la ilgili ise geldiğinden bu yana pres yapması gerektiğini belirtiyor hoca. oyunculara ekstra şeyler katmaya çalışması elbette pozitif bir yaklaşım ancak bazen bunu başaramazsınız, bu gerçeği de kabul edip ısrar etmemekte fayda var diye düşünüyorum.

    amrabat'a geri dönecek olursak, geldiğinde 4-3-3'e döneceğimizi düşündüm. ancak 4-4-2'de devam edince sol kanada uyum sağlayıp sağlamayacağına baktım ve olmadığı, olmayacağı ilk maçlardan belliydi. zaten pas oyunu oynayan bir takımız, kanat oyuncuları sürekli merkeze gelip pas alışverişinde bulunuyor. bunu hamit ile yaparsınız, emre ile engin ile yaparsınız. ama amrabat ile olmaz. zaten kanatta top beklerken rakip kaleye yüzü dönük olan bir oyuncu amrabat. bu da onun basıp giden(eto'o bitmiş) tarzda bir oyuncu olduğunun en büyük göstergesi.

    bir neticeye bağlarsak, 4-3-3 formasyonunda oynamadığımız için kendini gösteremedi. farklı bir sistemde oynuyor olmanın kurbanı oldu. sahada yaptığı saçma sapan işler de bu "ne yapacağını bilmezlik" sebebiyle gerçekleşti bence. hocanın amrabat'a bu kadar güvenip o parayı ödetmesi ve 4-4-2'de devam etmesi ise büyük bir çelişki olarak devam edecek.
  • 1764
    herkesin aksine 4-3-3 oyununa geçtiğimizde yardıracak bence çünkü bunun sinyallerini bursaspor maçında verdi.

    çok top kaptırdı ama koşuları nasıl da iyi bir 4-3-3 oyuncusu olduğunu gösterdi.

    bence drogba ve sneijder gelince inanılmaz işlere imza atacak ve insanlar ulan bu çocuğa ne oldu diyecekler.

    aslında birşey olmadı çocuk doğduğundan beri 4-3-3 oynuyor, 4-3-3 kanadı takım savunması yapmaz sadece alan kapatır ve top kendi takımına geçtiği anda kanattan içeri koşular yapar ama 4-4-2 oyuncusu takım savunması yapar geri gelir ve yanındakilerle paslaşa paslaşa içeri kateder.

    hatırlayın arda turan eric gerets zamanında bir röportajında hayatında ilk defa 4-3-3 oynadığını ve alışmaya çalıştığını söylüyordu. ki o sezon arda ortalığı kasıp kavurmuştu, çünkü doğru düzgün takım savunması yapmıyor, direk atağa yönelik oynuyordu.

    şimdi amrabat için de aynı şey geçerli, çocuk kayseri de bile 4-3-3 oynuyordu ve dolayısıyla dağıtıyordu ama bize gelince 4-4-2 kanadında çok fazla bocaladı. ama bursaspor maçında oyuna girdiği dakikadan itibaren iyi izleyin sezon boyunca bir maçta en fazla girdiği pozisyona girdi.

    hele ki arkasında sneijder gibi bir ayak olunca işi daha da kolaylaştı. zaten sneijder de 4-3-3 formasyonuna alışık olduğu için amrabat'ın sol açıktan yardıracağını biliyor ve gözü kapalı pas atıyor.

    kanımca sneijder ve amrabat şampiyonlar liginde çok canlar yakacak, hele ki 4-3-3 kanadından yardıran amrabatı ceza sahası içinde drogba ve burak bekliyorsa inanılmaz işler ortaya çıkacak, izleyip görün.
  • 1766
    beklentileri tam olarak karşılayamamış futbolcumuz.

    malesef tam bir mahalle topçusu gibi oynuyor. oysaki müthiş bir potansiyeli var. hızlı, güçlü, driblingi iyi, rakibinin hem sağından hem de solundan geçebiliyor. tekniğide fena değil. kötü oynadığı bursaspor maçında bile 2. yarının en önemli pozisyonunu kendisi yarattı. bence fatih hocam burak yılmaz'ın oyun stilini değiştireyim diye uğraşırken amrabat'a da bir el atsa çok iyi olur.
  • 1770
    zamanında ibrahim üzülmez için ''kafasını kaldırsa barcelona'da oynar'' yorumları falan yapılıyordu. işte bu yorum amrabat için de geçerli. bir kanat oyuncusuna göre oldukça güçlü, iyi denebilecek seviyede bir hızı var ve tekniği de yeterli seviyede. ama ezbere oynuyor, kafasını çalıştırmıyor. alışılagelmiş hareketlerini her hafta yapmaktan vazgeçmiyor. karşısındaki defans oyuncuları artık ezberlediler bu adamın ne yapacaklarını. iddaa ediyorum ben bile çıksam karşısına bir şekilde pozisyonunu bozarım, yada topu kaparım. biraz kendini futbola vermesi, ezberleri bozması lazım. ve en önemlisi de ben bu adama hala güveniyorum. olacak bu adam...
  • 1771
    top ayağına gelince adam geçmek için tek opsiyonu olan futbolcu. tek opsiyonu olması aslında çok büyük sıkıntı değil, mesela arda'nın da adam eksiltme hareketi hep aynıydı ama her defasında yedirirdi rakibine. ama amrabat'ta bu yok. artık özgüvenini de iyice kaybetmiş durumda. rakibini geçebileceği zaman geçmiyor, olmayacak zamanlarda da zorluyor işte. ayrıca bilekleri, topu sürerken ki kontrolü kusura bakmayın ama aydın'dan bile daha kötü. ayrıca topsuz oyunda da çok başarısız. ne rakibin dengesini bozabilecek ceza sahası önüne sürpriz koşu yapar, ne verkaça girebilir, ne arka direğe etkili koşu yapar vs. kusura bakmayın ama topsuz oyunda itin bir tarafına sokup durduğunuz emre çolak'tan bile daha kötü. yaptığı etkili olan tek şey topu içe çekip cesa sahasına kavisli, sert orta yapması. ancak adam bu özelliğiyle bile totalde skora aydın'dan daha çok etki ediyor o ayrı. bana kalırsa bu adam tam bir epl alt sıra takımı topçusu. gitse wigan'a falan orada iyi iş yapar. ama galatasaray'da asla beklenen düzeye geleceğine inanmıyorum.
  • 1773
    çok eski sayılmam.
    ravanelli, möller, zola ne bileyim ilie dönemimden beri futbol izliyorum.

    futbolu ve futbolcuyu bu kadar iyi ve yakından tanıyan sevgili sözlük kardeşlerim açıklasın bana rica ediyorum. bu adamın topu 1 ila 1.5 metre ilerisine atıp, rakibine omuz koyup öne geçmesinden ve sürekli faul aldırmaya çalışmasından başka ne özelliği var.

    teker teker cevaplayalım?

    ''kanatta rahat adam eksiltiyor mu?''
    -valla riera daha rahat adam eksiltiyor, hayır.

    ''ayakta kalıyor mu?''
    -hayır.

    ''yerde kaldığı zaman faul alıyor mu?''
    -hayır.

    ''rakibine presi doğru uyguluyor mu?''
    -hayır. ki sanırım tsl'de oynadıgı süre bazında en çok faul yapan oyuncu ortalamasına sahip.

    ''sürpriz şutları, sürpriz golleri?''
    -yok tabi.

    ''öldürücü ara pasları, rakip dengesiz yakalandığında adam kaçırma olayı var mı''
    -kesinlikle yok.

    ''forvete yardımcı mı?''
    -değil.

    ''savunmaya yardımcı mı?''
    -hiç değil.

    ''top tutma özelliği var mı?''
    -nispeten.

    ''topu verdikten sonra boş alanları görüyor, o bölgelere kaçabiliyor mu?''
    +:)

    gördüğüm hemen hemen tüm eksiler bunlar.

    ama ben demiyorum ki, ''hööaa amrabat kötü futbolcu höaöaöa'' diye. ben sadece anlamıyorum sanırım, anlayamıyorum. lütfen futboldan anlayan bir adam, engin baytar'dan.. lan bırak engin baytar'ı, bizim aydın yılmaz'dan daha olumlu yaptığı bir şeyi söylesin.

    lütfen anlatın şu başlıkta,
    ya da kendinizi kandırmayın.

    bu adam bence galatasaray'ı zarara sokan bir futbolcu olarak tarihteki yerini alacak.
App Store'dan indirin Google Play'den alın