• 2555
    biraz evel mehmet demirkol da söyledi, "gökhan gönül ekmek parası peşinde koşuyor futbola böyle bakalım kazanırsa 60bin euro cebe indircek ekmek parası bu iş" gibi bişeyler dedi.

    rica ediyorum böyle cok buyuk paralardan ekmek parası diye bahsedilmesin artık. ne biliyim böyle yüzbin eurolara yat parası, dublex daire parası, bmw x6 parası falan desinler ama ekmek parası demesinler. ekmek 75 kuruş lan, 60bin euroya ekmek parası benzetmesi yapılınca moralim çöküyo, biz ogrenciyiz ayda 500 lirayla geciniyoruz amk:(
  • 3723
    öncelikle şu videoyu izleyin. gelen mesajlar üzerine videoyu izlerken temkinli olmanızı öneririm. kesilmiş kedi var. https://www.facebook.com/...hp?v=764084386950151

    bunu yapın şahsın adı can aksoy.

    egm ihbar sayfası. http://www.egm.gov.tr/Sayfalar/Ihbar.aspx

    bu da okuldan atılması için imza kampanyası. http://www.change.org/...share_petition#share

    https://www.facebook.com/...p;type=1&theater

    https://fbcdn-sphotos-b-a.akamaihd.net/...3238_433069694_n.jpg

    https://fbcdn-sphotos-h-a.akamaihd.net/...782_2091445669_n.jpg

    sonuç : https://www.facebook.com/...p;type=1&theater
  • 8467
    unutmayın.
    stadın yıkılacağı dönemde galatasaray'ı nasıl kazıkladıklarını unutmayın.
    stadın açılışında özhan başkana edilen hakaretleri unutmayın.
    galatasaray bu stad işinde zarara uğratıldığı halde, malum şahsın çıkıp "bir allah kuruşları yoktur"* demesini unutmayın.
    galatasaray'ın elinden efsane hocasının koparılıp milli takıma geçirildiğini unutmayın.
    galatasaray her yükselişe geçtiğinde, bırakın yükselmeyi arka arkaya 3 galibiyet aldığında direk yabancı sınırının gündeme geldiğini unutmayın.
    melo'ya yapılanları unutmayın.
    melo'nun da onlara yaptıklarını unutmayın. "benimle uğraşacaklarına şikeyle, ırkçılıkla uğraşsınlar" demesini hep hatırlayın.
    avrupa'nın en kabarık dosyaya sahip şike skandalını ve üzerinin nasıl örtüldüğünü unutmayın.
    eboue'ye, drogba'ya sallanan muzların, video kayıtlarının nasıl üzerinin örtüldüğünü unutmayın.
    o şike skandalında kimin büyük fenerbahçelilik gösterdiğini unutmayın.
    ünal aysal'ın nasıl bıktırılıp camiadan uzaklaştırıldığını unutmayın.
    ünal aysal 17 haziran duruşu'nu sergilediğinde, tek bir şahsın emriyle hiçbir sponsorun bize yanaşmak istemediğini unutmayın.
    yine ünal başkan döneminde sermaye artırımlarımızın reddedildiğini unutmayın.
    galatasaray'a iktidara en yakın kanalların fetö iması yaptığını, 90'lardaki şampiyonlukların fetö sayesinde kazanıldığı imaları yapmalarını, ankara'nın en büyük bit yavrusunun oğlunun kanalında atılan "fetösaray" başlığını ve o oyunculardan bahsedilirken, sürekli "eski galatasaraylı futbolcu" diye bahsedildiklerini unutmayın.
    kapatılan metroyu unutmayın.
    dursun'u araya sokup devremülklerimize nasıl çöktüklerini unutmayın.

    ve bunların hepsinden bağımsız olarak,

    passolig denen nanenin, sırf gezi parkı sonrası tribünler "mustafa kemal'in askerleriyiz" tezahüratı yapıyor diye göz korkutmak amaçlı getirildiğini unutmayın.

    bunların hepsini geçin, en belirgin örneği rocky koreografisi. ne dediklerini, havuz medyasında neler yazıldığını ve açılan soruşturmaları unutmayın.

    arkadaşlar bakın samimi söylüyorum, söylediğimin de arkasındayım sonuna kadar. bu adamlara oy veren adam galatasaraylı değildir. galatasaraylıyım diyorsa da galatasaray'ın özünü, geldiği kültürü anlayamamıştır ve ona yapılanları görmeyecek kadar ya gafil ya da haindir.

    saygılarımla, 24 haziran 2018 sonrası daha güzel, umutlu ve aydınlık günlerde buluşmak dileklerimle...

    galatasaray'la kalın, atatürk'le kalın.
  • 10651
    (bkz: #3028581)

    3 ayın üstüne 5 gün daha yemişiz ömürden, önceki yediklerimiz yetmezmiş gibi. an itibariyle 7 ay 10 gündür aynı demir yığınının içinde, sadece demir yığınının farklı sularda yüzmeye devam edebilmesi için uğraşıyorum. karaya ayak basmadan, 3-5 acenta ve gümrük personeli dışında, bizim personeli saymıyorum, 7.5 aydır birbirimize bakıyoruz zaten :), bir insanla gözgöze temas etmeden, eğer başarabilirsek yaklaşık 1 ay sonra evde olabiliriz inşallah umuduyla yeni limanda mesajımı yazıyorum :)

    ülke biraz toparlamış, aşılar beklendiği gibi olmasa da en azından bir kesime uygulanmaya başlamış, dövizin ateşi düşürülmüş, en azından buradan öyle gözüküyor. takım ise çok iyi giderken 2 maçta bırakılan 5 puanın ayrı bir yarası olmuş, herkesi ikiye bölen belhanda gönderilmiş, yine de bu hafta derbiden kazanan çıkmazsa kendi ipimizi kesebilme durumunda olmak bence fena değil. ama kimle konuştuysam arkadaşlar takım top oynamıyor, beşiktaş götürecek gibi diyorlar. mustafa muhammed diye bir aslan almışız baya geç de olsa öğrenip gollerini izledim :) pilav üstü kurumuz geri gelmiş efsane dönmüş sonra bi bocalayıp kayseri maçında fişi çekmiş. muslera sahalara dönmüş, özette bile izleyince mutlu oldum :)

    dert tasa acı zaten bol bol var, sadece bende de değil hepimizde. o yüzden iyi şeyler yazmak istedim, belki bu sefer farklı olur diye :) avrupa yakası kubilay sesiyle "çok polyanna gördüm kendimi canım!" :)

    umarım şu son 1 ay hem bizlere hem takımımıza iyi gelir, telefonumun sesini duymayı, normal insanlar gibi farklı şeyleri giymeyi, arabayla çıkıp amaçsız dolaşmayı ne kadar özlediğimi anlatamam. güzel annem her defasında diyor da kendimi inandırmakta zorlanıyorum ama bugün polyanna olduğumdan nedense öyle hissediyorum: çoğu gitti azı kaldı, hem benim için hem 23. şampiyonluk için..

    dikkat edin kendinize renktaşlar, hollanda amsterdam'dan hepinize selamlar..
  • 7736
    ya amk canım çok sıkılıyo bu ülkenin, adaletin durumuna.

    bu gün duruşmam vardı. sıra bekliyorum. beklerken de boş boş durmıyım girip benden önceki duruşmaları izliyim dedim. hani çok acaip şeylerle karşılaşmıştım ama bu kadarıyla ilk defa karşı karşıya kaldım.

    bir sulh hukuk mahkemesi. davacı davasını açmış ve kazanmış. davalı da temyiz etmiş. fakat sonrasında temyizden vazgeçmiş. işte temyizden vazgeçmesiyle kararın kesinleşmesi lazım. fakat yargıtay bu vazgeçmeyi görmemiş. koskoca temyizden vazgeçmeyi görmemek dosyayı okumamak demek. tabi bununla bitse iyi. yargıtay davayı kabul eden mahkemenin kararını da sanki davayı kabul etmemiş gibi; davayı reddetmen yanlış, kabul etmen gerekirdi diye bozmuş.

    oha artık amk. bu kadar olmaz.

    hakim diyo ki ben napayım şimdi. dosya zaten usulen kesinleşmiş. bozmaya uysam bi türlü, uymasam bi türlü, adam gibi okuyun şunu diye kararı yargıtay'a göndersem bi türlü. hakim bi hafta sonraya duruşma günü verdi. ben bunun üzerine bi düşüneyim tekrar dedi. gerçekten vakit bulursam gidip izlicem duruşmayı bana uzak bi mahkeme olmasına rağmen.

    nedir abi bu durum. iyice çivisi çıktı memleketin. yazık. resmen yazık. liyakat işte bu sebeple önemli. ülkenin işini en iyi yapan hakimleri yargıtay'da olmalı. anayasa mahkemesi'nde olmalı. danıştay'da olmalı. en iyiler buysa vay halimize...

    lütfen ama lütfen bir şeyler düzelsin.
  • 6493
    +günaydın arkadaşlar
    -saol

    (arkadaşlar benden sonra tekrar edin lütfen)
    türküm,

    doğruyum,

    çalışkanım.

    ilkem, küçüklerimi korumak, büyüklerimi saymak,

    yurdumu,

    milletimi,

    özümden çok sevmektir.

    ülküm,

    yükselmek, ileri gitmektir.

    ey büyük atatürk!

    açtığın yolda, gösterdiğin hedefe,

    durmadan yürüyeceğime ant içerim.

    varlığım türk varlığına armağan olsun.

    ne mutlu türküm diyene !

    oh be, özlemişim.
  • 8246
    abdürrahim albayrak, mustafa cengiz, faruk süren ve ali dürüst’ün de bulunduğu bir düğündeyim şu an. keyifler yerinde, başkan göz kırptı şampiyon olacağız diyor. şaka bir yana, ona birazdan başkanlığı asla bırakmamasını söyleyeceğim.
    edit: fatih terim, hasan şaş da geldi. içerisi şampiyonlar ligi gibi:)
    fikret orman da başkanla fotoğraf çektirirken geldi, cengiz ona ‘’iyisin yine kazandınız’’ dedi. hayatta hiç böyle bir yerde bulunmamıştım.
  • 11730
    aslında ilgili olabilecek ilgisiz bir istektir. arkadaşlar ben otuzyedi yaşlarında bir kardeşiniz ya da ağabeyinizim. sol frame aksın eyvallah da icardi başlığı 20lerde oluyorsa ufak çaplı bir kalp krizi geçiyorum her defasında. sizden ricam gerçekten bir hareketlenme yoksa durumunda sevginizi kabartmayın. yoksa bu kardeşiniz/ağabeyiniz kalpten gidecek.
  • 7494
    örümcek beslemek istiyorum :( ama çok istiyorum :(
    önceden tarantula cinslerinden birine ilgim vardı. şimdilerde çocukken ölüsünü bulduğum bir örümcek var. eresus diye. uğurböceği örümceği de deniyor. erkeği çok güzel bir canlı. https://zorafina.wordpress.com/...umcegi-eresus-niger/

    kehribar içine koyup saklayacaktım. fakat evde ünitenin üzerine koymuştum. kayboldu ordan. gece yattım sabah kalktım yoktu. baya büyük hayal kırıklığıydı. cinsini falan öğrenemedim. o zaman internet bile yoktu :s

    bir teraryum yapıp bir ve hatta bölmeli şekilde 2 tane besleyebilirim. belki dişisini de alıp üremelerini bile sağlayabilirim. bilmiyorum. ama malesef böceklerden ölesiye korkan karım ve her boku karıştırmaya meraklı kedim yüzünden bu hayalimi ertelemek zorundayım. belki büroda... ama iş yerinde hayvanı doyurucam diye sinek böcek peşinde koşmak bana çok komik geliyor.

    zor görülen fakat türkiye'de bol olan bir örümcekmiş. nasıl yakalanacağı youtube'da anlatılıyor. sanırım uğraşsam doğada bulurum ben bunu.

    lan ben eşimle tanışmadan 10-15 gün önce nerdeyse tarantula alıyodum amk. okulu bitiren bir çocuk daha fazla besleyemeyecekti. bir kaç aksilik yüzünden alamamıştım. alsam nolurdu acaba. kafam kadar bi örümcek yüzünden benden vazgeçecek hali yoktu ya.
  • 10235
    merhaba sevgili sözlük,

    yakın bir arkadaşımızın kızına 4.evre yüksek risk nöroblastom teşhisi konuldu. kızımız için bir yardım kampanyası düzenleniyor. mesajını sizlerle paylaşmak istedim.

    --- alıntı ---

    merhaba,

    duru eryiğit, yakın arkadaşımız orhan’ın kızı. malesef 7 aylıkken kanser teşhisi aldı ve tedavisine başlandı. şu anda geldiğimiz noktada antigd2 tedavisinin yapılması gerekiyor ve malesef bu tedavide kullanılan ilaç henüz sgk kapsamında değil.

    ilacı temin etmek ve tedavi etmek için 4 milyon ₺’ye ihtiyaç var ve ailesi duru için istanbul valiliği onayıyla yardım kampanyası başlattı.

    sizden ricam imkanınızın elverdiği ölçüde bu yardım kampanyasına destek olur musunuz.

    onay yazısını ve süreç görselini aşağıda paylaşıyorum. ayrıca kampanya için açılan hesap bilgilerini de gönderiyorum.

    teşekkür ederim.

    orhan eryiğit

    tr55 0001 0008 0853 6637 3650 03 (ziraat bankası tl)

    tr06 0001 0026 2453 6637 3650 04 (ziraat bankası euro)

    --- alıntı ---

    https://twitter.com/Duruyaumutol
  • 6808
    beyler malumunuz arapistanda yaşıyorum. burda ezan vakitlerinde iki kez ezan okuyo sonra da imamın bütün söyledikleri evlerin içinde yankılanıyor. sabah için olanlar bildiğin yataktan fırlatıyor noldu diye.

    her neyse bugün sabah ezanına yine fırladım yataktan ezan bitti ve ben uyuyamadım bekledim çünkü namaz kılarken imam bütün mahalleye kıldıracaktı.

    ilginç bir şey oldu yoksa ben mi yanlış duydum bilmiyorum imam duaların arasından şarkı söylemeye başladı. bildiğin koskoca imam sabahın beşinde sözlerini shazam ile dinlettiğimde aşağıdaki çıkan şarkıyı söyledi.

    https://youtu.be/1psgxztaa78

    bu nasıl bir şeydir bugün özel bir gün mü bilen biri yeşillendirebilirse sevinirim.

    hayırlı forumlar
  • 7825
    hayatımda ciddi bir kırılma döneminden geçiyorum. her şey ya hayal edemediğim kadar mükemmel olacak ya da ''0'' dan tekrar başlamam gerekecek her şeye. sadece maddi değil manevi olarakta bir kırılma dönemi bu. bu beni hem sevindiriyor, hem korkutuyor.

    uzun zamandır gelmesini istediğiniz ve geldiği zaman hazır olmalıyım dediğiniz şeyler vardır. işte onların hepsi aynı anda geldi. her mutluyum, hem hazır hissediyorum, hem gerginim hem de korkuyorum. tüm bu duyguları aynı anda yaşamak çok ilginç. bir yol haritam var ama içimizde ki bu taktik maktik yok bam bam bam duygusundan vazgeçemiyoruz*

    böyle durumlarda okuduğum bir şiir vardır. belki benimle aynı duyguları paylaşan kardeşlerim/abilerim varsa burada onlara da yardımcı olur. bülent ecevit zor kararlar alırken okurmuş bu şiiri ( aynı zamanda çevirisi de bülent ecevit'e aittir.)

    -eğer-
    çevrende herkes şaşırsa bunu da senden bilse
    sen aklı başında kalabilirsen eğer
    herkes senden kuşku duyarken hem kuşkuya yer bırakır
    hem kendine güvenebilirsen eğer
    bekleyebilirsen usanmadan
    yalanla karşılık vermezsen yalana
    kendini evliya sanmadan
    kin tutmayabilirsen kin tutana

    düşlere kapılmadan düş kurabilir
    yolunu saptırmadan düşünebilirsen eğer
    ne kazandım diye sevinir, ne yıkıldım diye yerinir
    ikisine de vermeyebilirsen değer
    söylediğin gerçeği eğip büken düzenbaz
    kandırabilir diye safları dert edinmezsen
    ömür verdiğin işler bozulsa da yılmaz
    koyulabilirsen işe yeniden

    döküp ortaya varını yoğunu
    bir yazı-turada yitirsen bile
    yitirdiklerini dolamaksızın dile
    baştan tutabilirsen yolunu
    yüreğine sinirine dayan diyecek
    direncinden başka şeyin kalmasa da
    herkesin bırakıp gittiği noktada
    sen dayanabilirsen tek

    herkesle düşüp kalkar erdemli kalabilirsen
    unutmayabilirsen halkı krallarla gezerken
    dost da düşman da incitemezse seni
    ne küçümser ne de büyültürsen çevreni
    her saatin her dakkasına
    emeğini katarsan hakçasına
    her şeyiyle dünya önüne serilir
    üstelik oğlum adam oldun demektir

    şair:rudyard kipling
    çeviri: bülent ecevit.
  • 3470
    görmeyen veya duymayan insanlara engelli diyorsunuz. kulağınızda sürekli kulaklıkla etrafta olan hiçbir şeyi duymuyorsunuz, eliniz sürekli telefonda etrafınıza bakmıyorsunuz bile. son 2 yıldır elini telefonuna uzanmadan, eline almadan muhabbet edebildiniz mi birileriyle ? o akıllı telefonlar geliştikçe, aptallaştık. ben de dahil. en kolay ulaşım aletimiz en büyük engelimiz oldu, sosyalleşme yolunda. artık insanlar ne doğru düzgün konuşabiliyor, ne de etrafında olan bitenleri fark edebiliyor. telefonda çatır çatır mesajlaştığın arkadaşınla oturup 2 cümle muhabbet edemiyorsun. size bir şey söyleyeyim, biz engelli dediğimiz insanlardan daha engelliyiz.
    bu kadar bağımlı olmayalım artık şu alete. arkadaşlarımla otururken, o salak alete değil de yüzlerine bakarak muhabbet etmek istiyorum.

    sizden ricam yalnızken ne yaparsınız bilmem ama dışarı çıktığınızda, etrafınızdakilerle ilgilenin. yüz yüze, göz göze konuşmak çok daha eğlenceli.
App Store'dan indirin Google Play'den alın