• 11499
    devre arasında yabancı bir golcü alacağına pandev'i hazırlaması yeterli. fizik olarak güçsüz diyor hoca. devre arası kampında yüklemeyi yaptıktan sonra pandev, ikinci yarıda necati etkisi yapar. çok teknik, topla çok rahat, dripling yapabilen bir golcü. havaya girerse en az 10 gol atar ikinci yarıda. bir o kadar da asist yapar.

    takımın yerli potansiyeli de gayet iyi. birinin gelip bu potansiyeli harekete geçirmesi gerekiyordu. hamza hoca yaptı bunu. kadro deinliği anlamında bence takımın tek eksik bölgesi orta sahada çift yönlü savaşçı, dayanıklı, çok koşan ve basan orta saha eksiliği. melo patlayıcılığı üst düzey bir oyuncu. ama maç boyunca sürekli koşan basan, rakibi rahatsız eden bir oyuncu değil. kenardan gelip maça etki edebilecek sinan, yasin, olcan, bruma gibi kanat oyuncuları var. pandev, dzemaili, hamit, hakan gibi tecrübeli oyuncular var. bu kadro her haliyle şampiyonluk adayıdır.
  • 20329
    2018 - 2019 sezonunda sahaya çıkıpta seneye de bu takımda olsun diyebileceğim oyuncular fernando muslera, martin linnes, ozan kabak, serdar aziz, ryan donk, yunus akgün ve emre akbaba. geri kalan tüm oyuncuları gönderilse neden gönderildi demem. öyle bir oyuncu grubundan oluşuyor. ancak tabi ki bu çapta geniş bir değişim söz konusu olamaz. o yüzden ilk önce en çok zarar verenlerden başlamalıyız temizliğe. 1 numara tabi ki younes belhanda. hem ücreti fazla hem de zarar veriyor. 2 numarayı selçuk inan ve sofiane feghouli paylaşıyor. oynayarak zarar vermeseler bile aldıkları para ile takım kalitesine zarar veriyorlar. 3 numarada ise maicon roque ve eren derdiyok var. aldıkları ücretler 1 ve 2 numaralara nazaran bir nebze aşağıda olsalar da takım ortalamasının üzerinde. ayrıca eren'in sünger düşse belini kıran dayanaklılığı, maicon'un ise kaplumbağa ile yarışında ikinci olacak hızı ile zararları oldukça fazla. ilk aşamada bu 5 oyuncudan kurtulsak bana yeter. daha bir de kiralıklar var. o yüzden şu adamlar giderse ben fitim. dahasını istemiyorum.
  • 4696
    hâlâ hakan balta'nın eleştirildiği takımdır. otomatiğe mi aldınız arkadaş siz? maçları mı izlemiyorsunuz? ezberden konuşmak ne kadar kolay... süper lig'de "gelin size hakan balta'yı veriyoruz" desek üzerine atlamayacak takım yok! ziegler'li fenerbahçe dahil... ligdeki neredeyse bütün takımlar sol bek problemi yaşarken galatasaray'da futbol eğitimini almanya'dan almış, orta saha özellikli, pozisyon bilgisi çok iyi, soğuk kanlı bir sol bek var ve hiç kimse beğenmiyor. şaka mısınız lan siz hâlâ!? geçen sezon o kadar yazdık, savunmanın performansı orta sahaya bağlıdır diye. adamların önünde sarp, barış, ayhan oynarken kalecin de, stoperlerin de, beklerin de başarılı olamaz. böyle bir ihtimal yok. şimdi iyi bir orta sahamız var ve oyuncuların da değerleri gerçek yerini buluyor. sen sanıyor musun ki geçen sezon semih oynasaydı böyle olacaktı? gözünüzle izleyin yavrum maçları.

    neyse, demek istediğim bu değildi. geçen sezonun şikeli şampiyonunun orta sahası emre b. - cristian ve ikincinin orta sahası selçuk inan - colman ikilisinden kuruluydu. şimdi ise bizim orta sahamız bu standartı selçuk - melo olarak değiştirdi. bunun yanında engin, emre çolak da bu anlamda ciddi katkılar veriyor. fenerbahçe bu hafta kazanırsa bizle aynı puanda olacak, ama kazanamazlar. fizik olarak perişan durumdalar. aykut kocaman canlı yayınlara çıkıp dilenirken takımını çalıştırmayı unuttu. adamların kilit oyuncularının performansları yerlerde sürünüyor. emre b., gökhan gönül, volkan demirel... emre'yle gökhan olmadan zaten hücum yapamıyorlar. sadece stoch'un ayağına bakıyorlar. artık alex de yok ortalarda.

    öteki rakip beşiktaş'sa istikrarsız. trabzonspor'un zaten ciğerini biz söktük. başka da zorlayacak takım yok. şampiyonluk geliyor bence bu sezon. bunda bizim iyi olmamızın yanında rakiplerin neredeyse hepsinin perişan olmasının da büyük etkisi var.

    gerekli olan yabancı bir santrafor ve kanat transferi. sonra da servet, aydın, çağlar birinci paketiyle genç bir yerli de alınabilir.

    yani devre arasında iki iyi yabancı ve iki iyi genç yerli oyuncu alırsak hem bu yıl için gerekli olan kadroyu tamamlar, hem de önümüzdeki yılın iskeletini tam olarak kurmuş oluruz.
  • 8246
    wesley sneijder ve didier drogba transferleriyle işler karışmıştır. sadece sneijder'e bok atılarak bu gerçek değişmiyor. biz ki, bu sözlükte milyonlarca kez tek forvete dönülüp, bir 10 numara transferi istediğimizi dile getirdik. keza teknik heyette aynı şeyi istiyordu. tek fark fatih hoca kaka'yı istiyordu ama sneijder alınabildi. ancak drogba'nın gelişi bence dengeleri daha çok bozdu. tek forvet ve 10 numaraya dönecekken bir anda çift forvet ve 10 numaraya dönmek zorunda kaldık. kanatları bir kalemde sildik yeni düzen için, selçuk geriye gitti, melo stoper gibi oynamaya başladı. bir sürü sıkıntı ortaya çıktı. kısacası bu takımın 1 senede bu kadar geriye gitmesinin sebebi kesinlikle "fırsat transferi" adı altında yapılan hamleler. belki tek başına sneijder iş yapabilirdi, ya da tek başına drogba iş yapabilirdi. ama ikisi birlikte, yanlarında burak ile kesinlikle olacak iş değil.
  • 31616
    --- alıntı ---
    galatasaray, teknik heyete bir takviye daha yapmaya hazırlanıyor. sarı-kırmızılılar, alman antrenör moritz volz ile yaptığı görüşmelerde son aşamaya geldi.

    galatasaray'da okan buruk'un teknik ekibine rb leipzig'de julian nagelsmann'ın yardımcıları arasında görev yapan moritz volz dahil edildi. nagelsmann'ın bayern münih'e gitmesinin ardından boşa çıkan alman çalıştırıcı ile sarı-kırmızılılar yeni bir planlamaya gitme kararı aldı.

    sarı-kırmızılılarda sargon duran'ın geçtiğimiz hafta duran top antrenörü olarak göreve başlamasının ardından moritz volz hamlesini yapması camiada merak uyandırdı.

    bundesliga’da son dönemde başarılı sonuçlar alan leipzig’de julian nagelsmann’ın yardımcılığını yapan volz’un scouting ve bilimsel çalışmalarda cim-bom’da önemli bir rol üstleneceği belirtildi. daha önce ingiltere premier lig devi arsenal’de de scout olarak görev yapan alman çalıştırıcının altyapı konusundaki yapılanmada da önemli görevler alacağı bildirildi.
    --- alıntı ---

    isimlerden bağımsız, şu hamleler bile aslında neden ligin 4'te biri geçmesine rağmen sanki ligin ilk maçını oynuyormuşuz gibi düzensiz ve karmaşık bir oyun oynadığımızın göstergeleri.

    kağıt üzerinde güzel hamleler ama zamanlaması?

    bizim bir şekilde fener'in çok gerisinde kalmadan dünya kupası arasına atmamız gerekiyor kendimizi.
    kayseri-giresun mağlubiyetleri bu açıdan çok çok kötü oldu. hiç kredi kalmadı neredeyse.
    ve önümüzde çıkışa geçmiş bir karagümrük ile başak-bjk maçları var araya kadar.

    tek avantajımız şu aşamada sakatlık sorunu yaşayan tek bir oyuncumuz bile yok.
    artık kötü futbol, büyük takım böyle mi oynar vs vs demeden şu 4 maçtan bir şekilde 10 puanı çıkarmamız şart.

    fb belki beklenmedik kayıplar yaşar diyordum ama maalesef k.gümrük-a.gücü maçlarını iyi oynamadan kazanmayı bildiler ve bombayı bizim kucağımıza bıraktılar.

    son yıllarda ne kadar çabuk yarıştan kopup pes ettiğimizi düşününce bu 4 maç resmen sezonun en kritik maçları haline geldi bizim açımızdan.

    umarım artık futbol şansı ve yıldızların bireysel becerileri yanımızda olur çünkü saha içi ve dışında maalesef hiç güçlü değiliz.
  • 7249
    diziliş olarak oynayabilecekleri belli olmasına rağmen, bu kadar geniş bir yelpazede alternatifler aranması herhalde bu oyunun bir rengi olsa gerek.

    her işi ters olan bir milletin evladı olarak, meseleye sondan başlayalım. elimizdeki forvet alternatifleri, hepimizin bildiği üzere, didier drogba, burak yılmaz, johan elmander ve umut bulut'tan ibaret. hepsi, eskilerin santrafor, yenilerin merkez forvet olarak isimlendirdiği tipte oyuncular, burak da dahil. bu oyuncuları, -anlık zorunluluklar haricinde- kanat forvet olarak oynatmanın eşiti, aykut'un sol açık sow tercihi ile eşdeğerdir, götünden element uydurmadır.

    ikinci olarak da, kanat forvet alternatiflerimizi gözden geçirelim: albert riera, aydın yılmaz ve nordin amrabat. -olur mu ya, sabri var, emre çolak var, hamit var, oynar onlar kanat forvet- diyecekler için şimdiden söyleyeyim, ne olur ya siz başka bir spor izleyin, ya da ben başka bir şeyler bakayım kendime de, sonra birbirimizi kırmayalım, ortamı bozmayalım.

    kanat forvet için şampiyonlar ligi standartlarında aday adayı oyuncusu bile yokken, kadrosunda -ikisi çok, diğeri ikisi gayet iyi- olan 4 santraforu olan bir takımın oynayacağı taktiğin ilk sekizi olmasa bile son ikisi bellidir, bu takım x-x-2 olarak dizilir, gerisi belasını aramak olur ancak.

    sonu hallettiğimize göre başa dönelim, savunmada üçlü ya da beşli fantezilere girmenin, hele bir de bunu sezonun son maçlarında yapmanın biraz anlamsız olacağı kesin. hani illaki bir şey deneyeceksek de, sıralı altılı ya da zigzag yedili falan deneyelim de hiç değilse, 20 sene önce devri kapanmış şeylere sarmayalım haybeye.

    savunmanın 4, forvetin 2 kişiden oluşacağı kesinleştiğine göre, ortaya da 4 kişi kalıyor haliyle. demek ki, bizim dizilişimiz 4-4-2 ve onun türevleri olacak.

    sneijder'in olmadığı maç ya da dakikalarda, oynayabileceğimiz tek şey geçen seneki flat 4-4-2dir, ki bu diziliş bizi geçen sene şampiyon yapmıştır. bu sene flat 4-4-2'de aksamamızın sebebi, atın kuyruğuna konan kelebekler gibi, orta sahanın kenarlarına koyulan kanat forvetlerdir. yapılacak iş, bu dizilişin tercih edileceği anlarda, ne yapsak da amrabat'a nasıl yer açsaka takılmadan, bildiğimizi oynamaktır sadece. isteyen istediği gibi dizebilir o dörtlüyü, hepsi belirli bir standartta top oynar. ister hamit-melo-selçuk-engin yap, ister yekta-hamit-selçuk-emre çolak, çok fark etmez, kanat forvet sokuşturmayın yeter, ha bir de selçuk olsun mutlaka o dörtlüde bir şekilde...

    sneijder varken nasıl dizileceğimiz konusunda da birbirinin neredeyse aynısı iki ihtimal var, melo'yu ön libero gibi kullanacaksak diamond 4-4-2, melo yokken ya da melo'yu düz orta saha gibi değerlendireceksek 4-3-1-2. aslında pek farkları yok birbirlerinden. tek değişiklik melo'nun pozisyonu ile ilgili, o da bir kaç metre önde mi yoksa geride mi olacak, onunla sınırlı. yani, aslında 4-3-1-2 ile falan da kafa karıştırmanın alemi yok, işin özeti; sneijder yokken flat 4-4-2, sneijder varken diamond 4-4-2 oynar bu takım. mevcut durumda hesapları, sneijder varmış gibi yapacağımıza göre, 4-4-2 diamond'dan gerisi yalandır şu anki görüntüde.

    bu noktada, kanatlarda -en azından teoride- sadece beklerin olması fikri, kimseye pek sıcak gelmiyor, sanki bir şekilde hem savunmada hem hücumda ciddi sıkıntı yaratacakmış yanılgısı ortaya çıkıyor. oysaki, kanatlarda her iki yönde de sorun yaşanmasının sebebi, dizilişle alakalı değil. bizim beklerimiz, anormal derecede temposuz ve tembel, mesele bu, ne şekilde dizildiğimiz bir anlam ifade etmiyor dolayısıyla.

    cuma akşamı alakasız bir saatte açıyorsun tv'de bundesliga'dan bir maça denk geliyorsun, dortmund-bayern falan da değil, kel alaka bir maç, mesela, hoffenheim - frankfurt falan. ya da gecenin bir yarısı uykun kaçıyor, iki dakika tv açayım diyorsun, bu sefer brezilya ligi'nden maç var, yine iki sıradan takım oynuyor. öyle full konsantrasyon doksan dakika falan değil, geçiyordum uğradım hesabı 5 dakika falan bakıyorsun sadece. ama bizden farklı bir şey dikkatini çekiyor. bekler akıyor hep. hücumdayken sürekli bindiriyorlar, illaki usain bolt misali ölümüne depar modunda değiller ama sürekli hücumun içerindeler, mutlaka çizgiye doğru bir koşu halindeler. bizimkiler gibi santra çizgisinin 10 metre önü ile 20 metre gerisi arasında toplasan 30 metrede geçirmiyorlar maçı. 10 kere gitseler belki ya da 2 ya 3 defa top geliyor ama her seferinde gidiyorlar, o gittikleri her seferinde de savunmadan bir adamı peşlerine takıyorlar. bizde ise, çizgiye ancak bayramdan bayrama gidiyor beklerimiz. o gittiklerinde de top gelmezse kendilerine, küsüyorlar, boşa mı koşuyoruz amk burada diye triplere giriyorlar. bunu halletmek önemli, çözümü -bizim bekler kıçını kaldıramıyor, bari önlerine birer ikişer adam koyayım- diyerek aramak iyi niyetli ama hatalı bir yaklaşım ne yazık ki.
  • 29197
    ligde galibiyet alamamasının en büyük nedeninin hücum hattındaki kalitesizlik olduğunu düşündüğüm takım. avrupada başarılı oluşundaki temel faktör o arenadaki takımların kendi futbolunu oynamaya çalışmasıdır. geride açık alan bırakan takımları hızlı ve dikine oynayarak çözmek daha kolay. iş ligde topun arkasına geçip 10 kişi ile rakibi savunmaya çalışan takımlara gelince çilingir rolü üstlenecek oyuncu olmayışı ve bir türlü kapalı savunmaları pas oyunuyla aşamamız ligdeki kötü gidişatın başlıca nedenlerinden biri. kapalı savunmaları aşarken bulduğunu atan santrafor olmamasına ek olarak orta sahada talisca tarzı uzaktan şut atabilme becerisine sahip oyuncuların da olmaması kabız bir futbol oynamamıza sebep oluyor. kış transfer döneminde santrafor 6 numara ve direkt isim olarak telaffuz ediyorum taliscaya ihtiyacımız var. kaliteli dokunuşlar şart.
  • 19307
    fatih hocanın 2018-2019 sezonunda 2000 sezonu dizilişine döneceğini düşündüğüm takımımız..

    transferde en çok adı geçen isimler ahmed musa, imbula veya n'diaye.. eğer bunlar gerçekleşirse kadro buna yani diamond 4-4-2 oynamaya müsait hale geliyor..

    yani garry rodrigues'i satıp kanat almayacağız bence...

    suat-okan-emre = fernando-imbula-belhanda (veya n'diaye)
    arif-hakan = ahmed musa-gomis

    tabi burada en büyük soru işareti hagi'nin yeri olacaktır.. hoca feghouli'yi düşünür mü orada yoksa onu satıp yeni bir 10 numara mı alır mı? yoksa hem n'diaye hem imbula alıp orada belhanda mı yapar bilemiyorum.

    ama bence aklında takımı bu şekilde oynatmak var.. olursa da çok güzel olabilir..
  • 17909
    2017-18 sezonunda ilk 7 haftada aldığı 6 galibiyet ve 1 beraberlikle 19 puan toplayan galatasaray, en yakın takipçisi beşiktaş'ın 5 puan önünde liderlik koltuğunda oturuyor.
    tarihimizde 8. kez ilk 7 haftada 19 puan toplamayı başardık.
    daha önceden benzer başlangıç yaptığımız 7 sezonun 4'ünde şampiyonluk yaşarken, kalan üç sezonda ise ligi 3. sırada tamamladık.
    kısacası ilk 7 haftada 19 puan topladığımız sezonların %57,1'inde şampiyonluk olduk.

    sezon maç g b m a y p sira
    2017/18 7 6 1 0 18 6 19 ?
    2009/10 7 6 1 0 21 6 19 3.
    2007/08 7 6 1 0 17 3 19 1.
    2005/06 7 6 1 0 18 7 19 1.
    2001/02 7 6 1 0 17 6 19 1.
    1994/95 7 6 1 0 21 6 19 3.
    1987/88 7 6 1 0 21 6 19 1.
    1959/60 7 6 1 0 15 2 19 3.

    daha yakın geçmişe bakarsak 2000'li yıllarda ilk 7 haftada 19 puan topladığımız sezonlardan sadece 2009-10 sezonunda şampiyon olamadık.
    kaynak: optacan
  • 25358
    orta açmayı bilen, kafa vurmayı bilen, duran top kullanmayı bilen, korner kullanmayı bilen tek bir oyuncusu yoktur. tehlikeli bölgede frikik olduğunda santra civarında bir faul almışız da onu kullanacakmışız gibi gamsızca bakıyorum ekrana. hücum takımı olduğunu iddia edenler için skandal bir tablo. bir takımın rakibe tek tehdidi set hücumuysa ve o da çoğu zaman aheste aheste yapılıyorsa zaten geçmiş olsun.
  • 23011
    şu takımın ya hep ya hic mantalitesi beni bitiriyor ya. kötüyse hiç çekilmiyor. kötü olmamıza rağmen su kadro ile bulduğumuz beşiktaşı çok temiz yenmemiz lazım.

    kadrolar tam tersi olsa ve biz arenada oynasak beşiktaş bizi yenerdi. keza 2 yıl yendiler bile. bizim forvette umut oynarken bir yıl gomez ile bir yıl da talisca ile.

    27 ekim 2019 beşiktaş galatasaray maçı
  • 23097
    övgüsü de yergisi de abartılı taraftarlara sahip takımdır. evet 1 kasım 2019 galatasaray çaykur rizespor maçında çok çok iyi bir oyun görmedik. ama kötü bir oyun da yoktu sahada. takım neredeyse 2 maç üst üste aynı 11'le çıkmadı. yeni oyuncularımız bir uyum yakalayamadı. adaletsiz forma dağıtımı takımın düzenini bozdu.

    ama böyle sürekli yermenin bir anlamı yok. evet ben de sahadaki oyundan çok memnun değilim. ancak bir şekilde oyuncuların moral bulması açısından bu maç oldukça iyi oldu. umarım bundan sonra herkes yerli yerinde oynatılır ve biz de daha iyi sonuçlar alırız devre arasına kadar. artık iyi oyun beklentim yok. devre arası onyekuru gelirse biraz daha hareketleniriz.
  • 4175
    gol yollarında sıkıntı çekmemizin ne baros'un güçsüzlüğü ne de yetersizliğidir. bizim takım olarak hücum planlarında bir sıkıntımız var. bizim takım barcelona gibi hücum etmeye çalışıyor. çok adamla hücuma çıkma ve oyunu sete çevirme gibi. ama barcelona ile bizim aramızdaki en büyük fark oyun mentalitesi. tabii futbolcularda çok büyük fark ama onu es geçelim.

    aşağıda barcelona-osasuna maçının ilk golünün karesi yer alıyor. barcelona şansa 8 atmıyor.

    http://i53.tinypic.com/2j3s1w1.jpg

    barcelona takımı hücuma 7-8 oyuncu ile çıkıyor ve bu kadar oyuncu nerelerde duruyor? bu oyuncuların 5 tanesi ya ceza sahası içinde yada içeriye koşu yapmak üzere çizgide bekliyorlar. bir takım rakip takımın ceza sahasına bu kadar adam sokarsa gol atmak çok kolaylaşır. sağ forveti ceza sahası içinde sağ beki sağ forvet pozisyonunda.

    bizim takımda xavi'nin attığı pası atabilecek adam var ama ceza sahasına koşu yapacak adam yok. kazım tamamen çizgi oyuncusu. ceza sahasına girmesi yasaklanmış gibi. riera daha yeni ama o da pek öyle bir oyuncu değil gibi. ortada sadece baros kalıyor ve hemen arkasında 2 adet stoper oluyor. sağa gitse adam var sola gitse adam var. geriden selçuk-melo-eboue üçlüsünden de pek yardım gelmeyince hücumda tıkanıp kalıyoruz. üstelik birde yavaş oynuyoruz.

    gol atamayınca suçu santrafora atan kolaycı zihniyet faturayı hemen baros'a kesebilir ama sorun daha derinde. eğer kazım içeriye girmemekte ısrarcı olursa yerine engin veya sercan'ı denemek hiçte kötü olmaz. her iki oyuncu içeriye girme konusunda iyiler. kazm bu yüzden bir sezonda 10 gol atamıyor. yoksa şutları, gücü, hava hakimiyeti çok iyi bir oyuncu fakat gol atmakta sıkıntısı var.
  • 18542
    orta sahanın çöküşünün ardından maçlarda daha fazla kanat organizasyonu yapması gereken ve 2 yerse 3 atması gereken canım takımım. bu potansiyel kesinlikle bizde var. ayrıca oyuncular geçen seneye göre aynı olsa da özelikle rodrigues-tolga ve eren’in performansı pik yapmış durumda. umarım fatih hoca hiç katkı beklemediğimiz oyunculardan da katkı almayı başarıp sene sonu yüzümüzü güldürebilir. ben önümüzdeki sivas deplasmanını kayıpsız geçebilirsek özellikle taraftarın da oluşturacağı sinerjiyle fernando’nun eksikliğine rağmen fener maçına kadar kayıpsız geçebileceğimizi düşünüyorum.
  • 21000
    2018-2019 sezonunda ligdeki takımlar kötü olduğu için şampiyonluk şansımız var(dı). bir takım düşün stoper tandemini 2 haftada bambaşka oyuncularla çıkıyor ve bu takım şampiyonluğa oynuyor. keşke sezon başlamadan bu adamlar olsaydı vs ama geçti olan olmuş artık. umarım yabancı oyuncu statüsünü değiştirmezler ve bir sonraki senede bu takımla oynayacaksak eğer 2-3 oyuncu haricinde yine bu takım olsun bir uyum olsun bir standart olsun her sene yapboza dönmesin artık. istikrar olmalı orta yaşa sahip takımız. istikrar sağlanırsa sonraki 3 yıl çok rahat götürürüz ligi ve avrupayı.
App Store'dan indirin Google Play'den alın