resim
Franklin Edmundo Rijkaard
Görev:Teknik Direktör
Takım:Kariyer Sonu
Yaş:62
Uyruk:Hollanda
  • 2802
    devrimlerin ithal edilemeyeciğini fazlasıyla kanıtlamış teknik adam.
    kesinlikle futboldan fazlasıyla anlayan teknik adam ama olmayınca olmaz.
    bu arada ben çok sevdiğim galatasaray'ın hiçbir zaman ama hiçbir zaman barca gibi oynayamayacağından emin olan bir taraftarım.
    kendisine saygım büyük
    umarım lyon'a falan gider çünkü orda çok büyük başarılar yaşaması çok büyük bir ihtimal
    ama bizi anlamayan bir adamın bizimle devrime koşması kabul gören her türlü teoriye aykırı
  • 2804
    bugun babasini kaybetmistir basi sagolsun

    fakat;

    rijkaardi elestirenler onu bugunku mactan dolayi elestirmiyorki, bu kac aylik bir surecin patlamasi...

    uzun vadede basari bekleyen taraftar polyanna taraftarin en onde gidenidir benim gozumde, bana takimin bir tane olumlu hareket soyleyin sezon acilisindan beri, son 4 macimizi nasil kazandigimizda ortada..

    long term solution dediginiz olay ilk bastan meyvelerini vere vere olan, gelisen bir durumdur, iki tarafin cooperationi gerekir; birbirini anlamalari..

    ne biz rijkaardi anlayabildik, ne de o bizi anlayabildi..su an ortada olan bir tek sey var o da: chaos
  • 2805
    babası vefat eden teknik direktörümüz başı sağolsun.

    yalnız buradaki eleştiriler bu maça haiz eleştiriler değil ki. burada öyle yazar arkadaşlar var ki ölüm üzerinden primi rijkaardı eleştirenler üzerinden yapıyor. sanki eleştirenler babasının öldüğünü bilmiyor. biz de biliyoruz üzülüyoruz. ama galatasaray sözlükte rijkaard'ın babası "ilgi alanımızın dışında" oluyor. izin versinler herkesin hakkında uzun uzun yazalım. bu sözlükte galatasaray konuşuyoruz. insaniyetimizi de yitirmedik. bu kadar insanı, vicdansızlıkla suçlamak da vicdansızlık olmuyor mu?

    sözün özü 1,5 yıllık sürecin sonucudur buradaki eleştiriler.
  • 2806
    a.b.d-meksikasavaşı zamanları... iki tane adam kahramanlarımız... birinini adı henry david thoreau, kısaca henry... diğerininki de ralph waldo emerson, kısaca waldo... a.b.d hükümeti nüfus başına savaş vergisi toplar ve henrybu vergiyi vermeyi reddeder. gerekçesi; bir silahın alınmasına yarayarak, bir insanın ölmesine sebep olacak bir parayı ödememektir. bu tavrı dolayısıyla hapse düşer henryve yakın dostu waldotelaşla kendisini ziyarete gider. iki cümledir diyalogun başlangıcı ve belki de bütün bir insanlık kavgasının özeti:

    - henry, neden buradasın?

    - waldo, sen neden burada değilsin?

    böyledir işte, her zaman parmaklıklar arkasına hapsolan iyiliktir bu dünyada ve karşısına birileri geçer, "neden buradasın?" diye sorar. namus hapsedilir soğuk zindanlara ve üstüne utanmadan namussuzlar karşısına geçer sorarlar, "neden buradasın?" diye... efendilik, ağırbaşlılık, çalışkanlık... hepsi hapsedilmiştir bir yerlere ve karşısındaki zıtları, bulunulması gereken yer kendilerinin olduğu yermiş gibi sorarlar; "neden buradasın?" diye... bu sorunun cevabı da asıl bulunulması gereken yerin aslında o parmaklığın arkası olduğunu tek cümlede özetler: "sen neden burada değilsin?"

    "ben neden buradayım?" diye soruyor mudur kendine bilemem ama; frank rijkaardparmaklığın bu tarafında olanlardan... "neden buradasın?" sorusuna muhatap olanlardan... bütün olumsuzluklar bütün güçleriyle ve bütün çoğunluklarıyla arsız arsız sorarken kendisine; "neden buradasın?" diye, bu adamın yerine ben sorarak cevaplıyorum hepsini: sen neden burada değilsin waldove siz neden burada değilsiniz bütün waldo'lar..?
  • 2808
    rakiplerimizin hepsinde birer cristiano ronaldo, messi ya da türevi müthiş adamlar bulunduğu, ayrıca toto liginin tüm takımlarının birbirinden daha sistemli oynamasına karşılık; kadro yetersizliğimiz nedeniyle savunulan müthiş teknik adamdır. çok doğal olarak da galatasaray futbol takımının maç kazanması için hiç sakatının olmaması, moralinin hep iyi olması, hakemin asla hata yapmaması gerekmektedir. 1,5 senede devrimin d'sini görebildik mi yahu? skibbe zamanından daha totaldi bizim futbolumuz, "skibbe" diyorum bak hani başka birşey demiyorum.

    1,5 senedir bahanelerden sıyrılamadı rijkaard, yok sakatlıklar, zemin vs vs. yahu karşıda da rakip var onlarda gayet insan evladı çıkıp oynayıp yeniyorlar ya da sahada bizi domine ediyorlar. kendinin bence en hayal kırıklığı olan açıklaması buca maçının 2. yarısında iyi oynadığımızı söylemesidir. yani bu açıklamayı yapan adam bizi kandırmaktan başka birşey yapmaz. o oyun yüzünden ekran başında kanser olurken ben, ayhan'ın zorlamasıyla attığımız golle kazanırken, üzülürken bir yandan; o iyi oynadık diyordu.

    bence kendisinin takıma kimyası tutmadı, olmadı. sezon sonuna kadar beraber olup sonunda ayrılmak en iyisi gibi.
  • 2809
    takıma geldiğinden beri doğrusuyla yanlışıyla 1,5 yıl geçti. teknik taktik konularda fikirlerim ortada kendisini beğenmiyorum çok net. ama son karabük maçında kafama takılan bir şey var; ben futbolcu olsam ve hocamı sevsem, o hocamın babası ölse hocamda kenarda takımın başında olsa, köpek gibi koşar oynar mücadele ederim. galibiyeti de hocama armağan ederim. ama hocamı sevmiyorsam ve siklemiyorsam, babasının vefatını da siklemem. sahada ruh gibi gezer nakonsantre bir şekilde elim belimde dolanırım. dün galatasaraylı oyuncular malesef sik kırığı gibi ortada gezdi dolaştı sıfır top oynadı ve beni dumura uğrattı. hocam ben ve benim gibi düşünen bir kaç kişi* seni istemiyoruz tamam ama sanırım futbolcuların da artık takımın başında olmanı istemiyor.*
  • 2812
    bundan tam 1 sene önce aynı durumda bulunduğum surinamlı. şimdi halini anlayabiliyorum. başı sağolsun. allah kendisine ve ailesine uzun ömür versin. yalnız futbolcuların kendisini sevmediği belli. ben aynı durumdayken izin alma prosedürüm 3 gün sürdü. bu 3 gün içinde açık söylemek gerekirse ben bişiy yapamadım işimle ilgili. ama altımda çalışanlar eksiği kapattı. ekstra çalıştılar. normal işleyiş devam etti. ben hiç zor durumda kalmadım.

    ama galatasaraylı futbolcular rijkaard' ı zerre kadar sevmiyorlar. bu çok belli. çok üzücü bir durum sonrası maça çıkan bir adam için ekstra oynamaları gereken yerde gram futbol oynamıyorlar. buna da adnan polat ve yönetimi çanak tutuyor. galatasaray' ın son senelerdeki başarısızlığı yönetim basiretsizlikleri sonucu futbolcuya dayanan düzenin kırılamaması sonucu gelen bir olaydır. rijkaard için de durum değişmez. yönetim futbolcular ile pazarlığı yapar. (cevat güler & feldkamp zamanı gibi) futbolcular adam gibi oynayacaklarına söz verir. rijkaard gider. bir devrim çabası daha futbolcuya dayalı düzene karşı kaybedilir. bu kafayla rahat 80 sene daha değişmez galatasaray.
  • 2814
    yalan yok, bu adam değil de başımızda başka bir teknik direktör olsaydı mevcut durumda o teknik adama ağız dolusu küfürler etmiştim ve böyle bir teknik adamı başımızda tutuyor diye yönetimi defalarca istifaya davet etmiştim. ama bu adamın adı bunlara engel oluyor. çünkü bu adamın yarattığı barcelona'yı her hafta gıpta ile izliyoruz. onlar gibi olmak istiyoruz. şimdi anlaşıldı ki bu bir hayal. asla onlar gibi olamayacağız hatta iyi bir takım bile olmayacağız büyük ihtimal. olmadı çünkü, tutmadı. belki başka bir yerde olabilirdi ama bizde olmadı ne yazık ki. ama şunu da belirtmeliyim. frank rijkaard her zaman karizmasıyla, efendiliğiyle, futbolculuk ve teknik adamlık kariyeriyle galatasarayımıza yakışan bir teknik adamdı. ne olursa olsun isterse bugün kovulsun, isterse gelecek iki sezonda altıncı yapsın takımı, gelecekte her zaman böyle bir teknik adama sahip olduğumuz için gurur duyacağım.
  • 2815
    türk futbolcusunun efendilikten anlamadığının ispatı. bağıracaksın çağıracaksın ki ancak kafaları bassın koşmaya başlasınlar.
    beşiktaş mesela ne yaptı, bence rijkaard tarzında olan schuster'i getirince onun oynatacağı oyuna ayak uydurabilecek adamlar aldı. olmayacakları gönderdi.
    biz ise, illa bunlar oynayacak, oynat! şeklinde direterek bir yerlere geleceğiz sanıyoruz. hayırlısı.
  • 2817
    şimdi kendisi için budizme meyletmiş deniyor kendisi inkar etse de böyle bir söylenti var. eğer bu düşünceye ucundan kıyısından inanıyorsa zaten bağırıp, çağıramaz çünkü inandığı sistem buna izin vermez. bir de buna futbolcuların kendisini sevmediği iddiası eklenince maalesef kendisiyle hiçbir şekilde şansımız olamaz. futbolcu başında durana inanmıyorsa isterse maurinho olsun o takım dikiş tutmaz sabri kıvamında top oynar. şekilde görüldüğü üzere. 40 hafta oldu lig bazında bir tane numune olarak maç yok uefa bir çalışma yapsa "kardeşim son iki yılda oynadığınız en güzel maçı verin arşive koyacağız" dese hangi maçı ne yüzle vereceğiz çok merak ediyorum.
  • 2818
    dün geceki açıklamasından sonra rijkaard'ın türk milli takımıgalatasaray'dan daha çok düşündüğü ortaya çıkmıştır. kendisi servet çetin'i milli maçlar için dinlendirmiş ve malubiyete ön ayak olmuştur. bu düşüncesinden dolayı cumhurbaşkanımızın kendisine üstün cesaret ve feragat madalyası takmasını bekliyorum. *** bu kadar gazete yanlış bilgiler vermiş. ortada olay falan yokmuş.
  • 2820
    bir ramazan günü iftar için bir aileye davetliydim. iftarı yaptıktan sonra dışarı çıktık ve akşam olmaya başlamıştı. sokakta tahmin edemyeceğinizden çok çocuk vardı. hepsi 4-5-6 yaş arasında. sordum yanımda bulunan abiye neden böyle? diye. "olm burada vurup vurup sokağa atarlar, sonra ilgilenmezler" diye cevap verdi. rijkaard'ın durumu işte bu çağrıyı uyandırıyor bende. galatasaray yönetimi bir devrim yapsın diye getirdiği rijkaard'ın eline üstelik geçen seneden daha kötü bir kadro vererek devrim yapmasını bekliyor. ntv'de katıldığı programda "biz herşeyi yaptık, rijkaard'ın bundan sonra bahanesi yok" diyen adnan polat, sokakta gördüğüm o durumu anımsatıyor bana. yönetimin görevi sadece transfer değil: kriz ortamını iyi yönetebilme, oyuncularına güvence verme, birlik ve beraberliği sağlama, yeri geldiğinde onları yemeğe çıkarma ve galatasaray'ın nasıl bir kulüp olduğunu hissettirmedir. bu gibi şeyler oyuncunun performansını daha üst düzeye çekebilir.

    anlamadığım bir başka nokta vardı fakat bunu zamanla çözdüm, çözdük. rijkaard'ın galatasaray'ı sadece şampiyon yaparak gitmesini istemem. bir taraftarın bundan 10 sene sonra "10 sene önce rijkaard'ın oynattığı futbol şuydu" demesini isterdim. şampiyon olamasa da. fakat zamanla galatasaray'ın nasıl yönetildiğini, oyuncu kalitesini ve yapısını çözdük. bu takımın rijkaard'ın istediklerini başaramayacağını da gördük. o yüzden şuan tek yapabileceğimiz sonuç odaklı futbol oynayabilmek. (onu da yapamıyorsak ne ala: 4 galibiyet, 3 mağlubiyet) galatasaray'ın sene sonu şampiyonlar ligini görebilmesi için neill, arda, baros, kewell, misimovic, sabri gibi oyuncuların senede en az 30 maç çıkarması gerekmektedir. malesef durum bu.
  • 2821
    --- orjinali ---
    onun aşkı bana extra large bana extra large bana extra large
    giydim ama benim boyum kaç benim kilom kaç
    daha benim yaşım kaç
    --- orjinali ---

    --- yazarın rijkaard' lı galatasaray' a uyarlaması ---
    rijkaard' ın aşkı galatasaray' a extra large galatasaray' a extra large galatasaray' a extra large
    getirdik ama bizim kadro kalitesi kaç oyuncularımızın kafa yapısı kaç
    daha bizim yememiz gereken ekmek sayısı kaç *
    --- yazarın rijkaard' kı galatasaray' a uyarlaması ---

    not: 5 dakikada bu kadar uydurabildim.
  • 2822
    servet çetin ile antrenman esnasında etmiş olduğu olası bir kavgayı herhangi bir maç sonunda yapılan ayaküstü röportajda tüm detayları ile açıklamasına, iç meseleleri tüm medyaya meze etmesine ihtimal verenler, servet çetin'i milli takımda arka arkaya oynayacağı iki maç için dinlendirdiğine yürekten inansınlar.

    (ara: kafa)
  • 2823
    sorunun tam olarak ne olduğunu anlayamadığım kafamın bir türlü basmadığı galatasaray futbol takımıyla artık yürütemeyeceğini düşündüğüm efsanelerdendir.
    bugüne kadar kendisini hep savunan tarafta olmuşumdur gitmesinin saçmalık olacağını sabredilmesi gerektiğini anlatmaya çalışmışımdır. ancak 1 ekim karabükspor galatasaray maçıyla beraber görmüşümdür ki sabır bu kez bu takıma zarar vermektedir.
    aslında sadece karabük maçıyla değil bu sezon oynadığımız bursaspor maçı dışında avrupa kupaları da dahil hiç bir maçımızda en ufak bir ilerleme olmamıştır takımın futbolunda. transferler dedik sakatlar dedik cezalılar adnan sezgin cart curt dedik ama ne olursa olsun frank rijkaard takımın futbolunu sezon başından beri bir adım ileriye götürememiştir maalesef.
    bunda belki rijkaardın hiç suçu yoktur ama bu gitmesi gerektiği gerçeğini değiştirmiyor malesef. çünkü kötü oynayan futbolcu 1-2 değil 18 kişi 23 kişi hepsi formsuz kimse topu alana yardım etmiyor kimse topu alınca ne yapacağını bilmiyor. bu kadarını rijkaarda suçlamak tabiiki haksızlık ancak kimyanın da tutmadığı aşikardır benim gözümde...halbuki çok ümitliydim..
App Store'dan indirin Google Play'den alın