26976
yönetime gerek profesyonellikten uzak idare biçimleri gerek her transfer dönemi yaşattıkları rezillikle neticesinde söylenebilecek her şeyi söyledim bir taraftar olarak. zaten önümüzdeki ilk seçimde değil bu yönetimin tekrar kazanması, bu yönetimdeki herhangi bir ismin yer aldığı herhangi bir liste dahi seçim kazanamaz.
lakin;
artık fatih terimin ne saha içinde oynattığı futbol, ne de saha dışındaki anlamsız açıklamaları yönetim beceriksizliğiyle, transferle falan açıklanabilecek durum da değil.
31 ekim 2020 galatasaray ankaragücü maçında sahada oynadığımız şey ciddi manada utanç vericiydi. topun bizde veya rakipte olduğu fark etmeksizin pozisyon alamıyoruz, pres yapamıyoruz, şut çekmiyoruz, duran top kullanamıyoruz, 1 tane isabetli orta açamıyoruz, es kaza kontur atağa çıksak kim ne yapacağını bilmediği için elimize yüzümüze bulaştırıyoruz. maçın sonlarında 2 kere 4 de 1 yakaladık ve o hücumlardan dahi boş döndük. tam anlamıyla doğaçlama ve kaos.
abarttığımı düşünmüyorum, tüm avrupa liglerinde galatasarayın son 2 haftadır sergilediği oyundan daha kötü futbol oynayan takım sayısı bir elin parmaklarını geçmez. hırvatistan, avusturya liglerinin dibindeki takımlar falandır belki bizden daha kötü oynayan. avrupadan maç özetlerine bakınca dahi görünüyor, 5-0 yenilen takımın bile sahada bir amacı, yapmaya çalıştığı bir şey var. en azından kornerleri bel hizasından ön direğe açmıyorlar.
şampiyonluk hedefleyen değil, futbol oynamaya çalışan bir takım ne yapması gerekiyorsa biz yapamıyoruz. üstelik bunu lig sonuncusu, 10 eksikle istanbula gelmiş ankaragücü'ne karşı yapamıyoruz. bu, 2 tane orta saha alınmadı böyle oldu ile açıklanabilecek bir durumdan çok uzakta. ama bundan daha can sıkıcı ve insanların nasıl bu kadar sakin karşılandığına anlam veremediğim nokta hocanın açıklamaları.
10 futbolcusu istanbula gelemeyen, yedek kulübesini zar zor tamamlayan ankaragücü'ne karşı falcao'nun yokluğundan falan bahsetti. birde iyi oyundan ziyade 3 puan almak önemli dedi. hem maç önünde dedi hem maç sonunda dedi. sanki hoca bu takımın başına 3 yıl önce değil de 3 gün önce gelmiş gibi konuşuyor. 3 yıldır bir şeyleri oturtamamış olmak, hala daha bir oyun planının olmaması, günü kurtarmaya yönelik düşünce ve hamleler fatih terimin içine nasıl siniyor ben bir anlam veremiyorum. benim tanıdığım hoca gerekirse yenilir ama böyle bir açıklama yapmaya utanır, sıkılırdı.
her durumda çözüm odaklı, sahaya 11 kişi çıkıyorsak eksik yoktur diyen olan adam gitmiş, vasat anadolu takımlarına karşı daha maç başlamadan alakalı alakasız bahaneler sıralayan bir adam gelmiş.
değil fatih terim, takımın başına 3 gün önce gelmiş dümdüz bir teknik direktör dahi böyle bir açıklama yapmaz. 27. haftada değiliz 7. haftadayız yahu. iyi oynamadan kaç hafta daha sürdürülür bu önemli olan 3 puan işi. oturup karşımıza gelecek ilk dişli rakibin takımı rezil rüsva etmesini mi bekleyeceğiz.
bir benzerini, ki bana göre daha da talihsiz açıklamayı geçen hafta 24 ekim 2020 bb erzurumspor galatasaray maçı öncesi yapmıştı ; "erzurumspor da 3 haftadır oynamıyor. haftaya oynayacağımız ankaragücü de bu hafta maç oynamadı. biz bu arada 1 oyuncu kaybettik kırmızı karttan. 2 de sakatımız var. inşallah kimseye bir şey olmaz."
yahu şuan türkiye kupası yok, avrupadan zaten elendik gittik. haftada 1 tane lig maçına çıkıyoruz. onun da öncesinde şu bu kadardır maça çıkmıyor, bu bu kadardır maça çıkmıyor falan diyor fatih terim. ya zaten haftada 1(bir) maça çıkıyoruz daha ne kadar az olabilir yani. haftada 1 maça çıkan galatasaray futbol takımını niye ilgilendiriyor erzurumspor, ankaragücü falan ne zamandır maça çıkmış çıkmamış. takım haftada 1 maçı dahi kaldıramayacaksa eğer ona da çıkmayalım. 2 haftada bir maç yapsın galatasaray futbol takımı.
bahane bahane bahane.
ee bu hafta 8 kasım 2020 sivasspor galatasara maçıvar. biz maçımızı oynayıp, 24 saat dinlenip, sivasspor maçı hazırlıklarına başlayacağımız pazartesi günün sabahı henüz sivassporun bizimle karşılaşamadan önce oynayacak olduğu 2 maçı vardı. 1 tanesi deplasman, 1 tanesi avrupa maçı. üstelik milli aradan ötürü bizimle olan maçları pazar günü, pazartesi de değil. 7 günde 3. maçlarına çıkacaklar.
o gün puan kaybedersek ne olacak ? sivasspor çok maç yaptığı için maç temposunu yakaladı, biz haftada 1 maç oynadığımız için maç temposundan uzak mıyız diyecek hoca ?
fatih terim galatasaray efsanesidir. kredisini tv programlarında kendisine sallamak için başarısızlığını kollayan güruh da belirleyemez. kendisini kovmak kimsenin haddi de değildir, bu işi yapamayacağını anladığı zaman kendisi gider eyvallah da ben de bir taraftar olarak artık futbol izlemek istiyorum, iyi futbol izlemek istiyorum, saçma sapan bahaneler duymak istemiyorum be kardeşim. bunu 3 yıldır bu takımın başında tek adam olan bir teknik direktörden istiyorum. 2019-2020 sezonu ocak-mart ayları arasını saymazsak en son ne zaman arkama yaslanıp rahat galatasaray maçı izlediğimi hatırlamıyorum. ama şunu da belirtmek isterim bugüne kadar bu durumu düzelteceğine dair hep bir inanç taşıdığımdan kendisi hakkında kesin yargılardan hep kaçındım.
lakin gelinen noktada hamza hamzaoğlu galatasarayını ne kadar diken üstünde izliyorsam, jan olde riekerink galatasarayını ne kadar diken üstünde izliyorsam, igor tudor galatasarayını ne kadar diken üstünde izliyorsam, 4. dönem fatih terim galatasarayını da aynı öyle diken üstünde izliyorum. ne zaman bir maça " bu maç puan kaybederiz" hissiyatı ile bir bakıyorsak gerçekten o maç kayıp oluyor. hiç sekmiyor ve şaşırmıyoruz. ve hoca 3 yıldır bunu değiştirmek için hiçbir şey yapmadı yada yapamadı bilmiyorum. lakin sahada gördüğüm şey bir taraftar olarak beni mutsuz ediyor.
lakin;
artık fatih terimin ne saha içinde oynattığı futbol, ne de saha dışındaki anlamsız açıklamaları yönetim beceriksizliğiyle, transferle falan açıklanabilecek durum da değil.
31 ekim 2020 galatasaray ankaragücü maçında sahada oynadığımız şey ciddi manada utanç vericiydi. topun bizde veya rakipte olduğu fark etmeksizin pozisyon alamıyoruz, pres yapamıyoruz, şut çekmiyoruz, duran top kullanamıyoruz, 1 tane isabetli orta açamıyoruz, es kaza kontur atağa çıksak kim ne yapacağını bilmediği için elimize yüzümüze bulaştırıyoruz. maçın sonlarında 2 kere 4 de 1 yakaladık ve o hücumlardan dahi boş döndük. tam anlamıyla doğaçlama ve kaos.
abarttığımı düşünmüyorum, tüm avrupa liglerinde galatasarayın son 2 haftadır sergilediği oyundan daha kötü futbol oynayan takım sayısı bir elin parmaklarını geçmez. hırvatistan, avusturya liglerinin dibindeki takımlar falandır belki bizden daha kötü oynayan. avrupadan maç özetlerine bakınca dahi görünüyor, 5-0 yenilen takımın bile sahada bir amacı, yapmaya çalıştığı bir şey var. en azından kornerleri bel hizasından ön direğe açmıyorlar.
şampiyonluk hedefleyen değil, futbol oynamaya çalışan bir takım ne yapması gerekiyorsa biz yapamıyoruz. üstelik bunu lig sonuncusu, 10 eksikle istanbula gelmiş ankaragücü'ne karşı yapamıyoruz. bu, 2 tane orta saha alınmadı böyle oldu ile açıklanabilecek bir durumdan çok uzakta. ama bundan daha can sıkıcı ve insanların nasıl bu kadar sakin karşılandığına anlam veremediğim nokta hocanın açıklamaları.
10 futbolcusu istanbula gelemeyen, yedek kulübesini zar zor tamamlayan ankaragücü'ne karşı falcao'nun yokluğundan falan bahsetti. birde iyi oyundan ziyade 3 puan almak önemli dedi. hem maç önünde dedi hem maç sonunda dedi. sanki hoca bu takımın başına 3 yıl önce değil de 3 gün önce gelmiş gibi konuşuyor. 3 yıldır bir şeyleri oturtamamış olmak, hala daha bir oyun planının olmaması, günü kurtarmaya yönelik düşünce ve hamleler fatih terimin içine nasıl siniyor ben bir anlam veremiyorum. benim tanıdığım hoca gerekirse yenilir ama böyle bir açıklama yapmaya utanır, sıkılırdı.
her durumda çözüm odaklı, sahaya 11 kişi çıkıyorsak eksik yoktur diyen olan adam gitmiş, vasat anadolu takımlarına karşı daha maç başlamadan alakalı alakasız bahaneler sıralayan bir adam gelmiş.
değil fatih terim, takımın başına 3 gün önce gelmiş dümdüz bir teknik direktör dahi böyle bir açıklama yapmaz. 27. haftada değiliz 7. haftadayız yahu. iyi oynamadan kaç hafta daha sürdürülür bu önemli olan 3 puan işi. oturup karşımıza gelecek ilk dişli rakibin takımı rezil rüsva etmesini mi bekleyeceğiz.
bir benzerini, ki bana göre daha da talihsiz açıklamayı geçen hafta 24 ekim 2020 bb erzurumspor galatasaray maçı öncesi yapmıştı ; "erzurumspor da 3 haftadır oynamıyor. haftaya oynayacağımız ankaragücü de bu hafta maç oynamadı. biz bu arada 1 oyuncu kaybettik kırmızı karttan. 2 de sakatımız var. inşallah kimseye bir şey olmaz."
yahu şuan türkiye kupası yok, avrupadan zaten elendik gittik. haftada 1 tane lig maçına çıkıyoruz. onun da öncesinde şu bu kadardır maça çıkmıyor, bu bu kadardır maça çıkmıyor falan diyor fatih terim. ya zaten haftada 1(bir) maça çıkıyoruz daha ne kadar az olabilir yani. haftada 1 maça çıkan galatasaray futbol takımını niye ilgilendiriyor erzurumspor, ankaragücü falan ne zamandır maça çıkmış çıkmamış. takım haftada 1 maçı dahi kaldıramayacaksa eğer ona da çıkmayalım. 2 haftada bir maç yapsın galatasaray futbol takımı.
bahane bahane bahane.
ee bu hafta 8 kasım 2020 sivasspor galatasara maçıvar. biz maçımızı oynayıp, 24 saat dinlenip, sivasspor maçı hazırlıklarına başlayacağımız pazartesi günün sabahı henüz sivassporun bizimle karşılaşamadan önce oynayacak olduğu 2 maçı vardı. 1 tanesi deplasman, 1 tanesi avrupa maçı. üstelik milli aradan ötürü bizimle olan maçları pazar günü, pazartesi de değil. 7 günde 3. maçlarına çıkacaklar.
o gün puan kaybedersek ne olacak ? sivasspor çok maç yaptığı için maç temposunu yakaladı, biz haftada 1 maç oynadığımız için maç temposundan uzak mıyız diyecek hoca ?
fatih terim galatasaray efsanesidir. kredisini tv programlarında kendisine sallamak için başarısızlığını kollayan güruh da belirleyemez. kendisini kovmak kimsenin haddi de değildir, bu işi yapamayacağını anladığı zaman kendisi gider eyvallah da ben de bir taraftar olarak artık futbol izlemek istiyorum, iyi futbol izlemek istiyorum, saçma sapan bahaneler duymak istemiyorum be kardeşim. bunu 3 yıldır bu takımın başında tek adam olan bir teknik direktörden istiyorum. 2019-2020 sezonu ocak-mart ayları arasını saymazsak en son ne zaman arkama yaslanıp rahat galatasaray maçı izlediğimi hatırlamıyorum. ama şunu da belirtmek isterim bugüne kadar bu durumu düzelteceğine dair hep bir inanç taşıdığımdan kendisi hakkında kesin yargılardan hep kaçındım.
lakin gelinen noktada hamza hamzaoğlu galatasarayını ne kadar diken üstünde izliyorsam, jan olde riekerink galatasarayını ne kadar diken üstünde izliyorsam, igor tudor galatasarayını ne kadar diken üstünde izliyorsam, 4. dönem fatih terim galatasarayını da aynı öyle diken üstünde izliyorum. ne zaman bir maça " bu maç puan kaybederiz" hissiyatı ile bir bakıyorsak gerçekten o maç kayıp oluyor. hiç sekmiyor ve şaşırmıyoruz. ve hoca 3 yıldır bunu değiştirmek için hiçbir şey yapmadı yada yapamadı bilmiyorum. lakin sahada gördüğüm şey bir taraftar olarak beni mutsuz ediyor.