9213
ünal aysal kendisine dünyadaki en büyük terbiyesizliği yapmış olsun, gerekirse elinde çivili sopayla florya'dan kapı dışarı etsin, arkasından havai fişek patlatsın, hiçbir koşul dün arkasından atıp tuttuğu adamların safına geçip kader arkadaşlığı adı altında ağzı papyon pozlar saçmasını meşru kılmaz. kendisine bir tepki, bir kırgınlık varsa bana göre bunun ünal aysal ile hiçbir ilgisi yok. yani kendisine kırgın ya da kızgın olmak illa arka planda ünal aysal hayranı olmayı da beraberinde getirmiyor. bildiğin düşman tarafına geçti yahu, saf değiştirdi. kaldı ki galatasaray'daki teknik direktörlük görevine son verilmiş olması kendisininin galatasaray camiasından tasfiye edildiği anlamına gelmez, hala imparator fatih terim'dir fakat ne hikmetse adaletsizliğin, hukuksuzluğun, şike ve ırkçılığın dolaylı bir temsilcisi ve yüzü şu an. pekala yabancı bir takımı çalıştırabilirdi, teklif mi yoktu sanki?
ha milli duygular adına yüreğine taş basıp tüm bu akbabalara tahammül etme pahasına görevi devraldı diye düşünecek olursak da hem aldığı para, hem de tavırları yüzünden samimiyetine inanmam. samimi gelmiyor yani, bunu yapmamalıydı. demirören'in, erdoğan'ın adamı olmasını hiçbir argüman açıklayamaz benim için.
"konuşacağım" deyip de konuşmamasından kıllanmalıydık zaten. bir dolaplar dönmüştür geri planda. kimi sevdiysek gitti...
ha milli duygular adına yüreğine taş basıp tüm bu akbabalara tahammül etme pahasına görevi devraldı diye düşünecek olursak da hem aldığı para, hem de tavırları yüzünden samimiyetine inanmam. samimi gelmiyor yani, bunu yapmamalıydı. demirören'in, erdoğan'ın adamı olmasını hiçbir argüman açıklayamaz benim için.
"konuşacağım" deyip de konuşmamasından kıllanmalıydık zaten. bir dolaplar dönmüştür geri planda. kimi sevdiysek gitti...