3622
bir kesimi var ki gerçekten hayretler içerisinde bırakıyor.
şimdi de lig arasında vuracak bir şey kalmayınca transferlere laf atılmaya başlanmış.
hele bazıları var ki her konuda ama her konuda takımın bir açığını yakalama derdinde. her şeyi ama her şeyi eleştiriyorlar. sanki gerçekten de yapılan hiçbir şeyin altında bir mantık yok ve bunu görebilen tek kişiler onlarmış gibi hem de.. bu kişilere* söyleyebileceğim tek şey, kız arkadaşları varsa rahat bıraksınlar, karartmasınlar kızın geleceğini.
neyse konumuza dönecek olursak, izet hajrovic ve alex telles için henüz oyuncuları bile tanımadan, görmeden eleştirinin dozunu ayarlayamayanlara şunu sormak istiyorum. muhtemelen senin gibi ben de izet'i ve alex'i tanımıyorum. ama teknik ve scout ekibinin bu oyuncuları belli bir süredir takip etme ihtimalini hiç düşünemiyor musun? gerçekten de sadece youtube videosuna bakılarak mı alındığını düşünüyorsun? yani her şey bu kadar basit mi?
transfer edilen ya da edilmesi düşünülen futbolcular için "potansiyelli" lafını kullananlara da bok atıyor bu grup. neden yapıyorsun bunu? mancini'nin akli dengesi yerinde değil mi sence? onu ikinci yarıda nasıl bir sorumluluğun beklediğini sen ondan daha mı iyi biliyorsun? gerçekten de potansiyelli olmasa takıma kazandırılması için uğraşılır mıydı?
bunlara sorsak basel'de oynayan salah izet'ten çok daha iyi futbolcu. neden? çünlü salah şampiyonlar liginde oynadı ve tanınıyor. ama izet'e gelince tü kaka. halbuki takıma katkılarına bakınca izet'in daha verimli olduğunu görüyoruz. ama diğeri kesinlikle daha iyi. çünkü büyük takımlar peşinden koşuyor güya.
zaten bu tarz taraftarlar olmasa internetin bu kadar yaygın olduğu bir zamanda hala fotomaç, fanatik gibi gazeteler nasıl satardı?
birazcık güvenin arkadaşlar.. takımın başında takım yönetimi konusunda bizden her şeyiyle daha donanımlı, bilgili ve tecrübeli birisi var.
güven, bekle ve gör, destekle. taraftar bunu yapmalı öncelikle.
şimdi de lig arasında vuracak bir şey kalmayınca transferlere laf atılmaya başlanmış.
hele bazıları var ki her konuda ama her konuda takımın bir açığını yakalama derdinde. her şeyi ama her şeyi eleştiriyorlar. sanki gerçekten de yapılan hiçbir şeyin altında bir mantık yok ve bunu görebilen tek kişiler onlarmış gibi hem de.. bu kişilere* söyleyebileceğim tek şey, kız arkadaşları varsa rahat bıraksınlar, karartmasınlar kızın geleceğini.
neyse konumuza dönecek olursak, izet hajrovic ve alex telles için henüz oyuncuları bile tanımadan, görmeden eleştirinin dozunu ayarlayamayanlara şunu sormak istiyorum. muhtemelen senin gibi ben de izet'i ve alex'i tanımıyorum. ama teknik ve scout ekibinin bu oyuncuları belli bir süredir takip etme ihtimalini hiç düşünemiyor musun? gerçekten de sadece youtube videosuna bakılarak mı alındığını düşünüyorsun? yani her şey bu kadar basit mi?
transfer edilen ya da edilmesi düşünülen futbolcular için "potansiyelli" lafını kullananlara da bok atıyor bu grup. neden yapıyorsun bunu? mancini'nin akli dengesi yerinde değil mi sence? onu ikinci yarıda nasıl bir sorumluluğun beklediğini sen ondan daha mı iyi biliyorsun? gerçekten de potansiyelli olmasa takıma kazandırılması için uğraşılır mıydı?
bunlara sorsak basel'de oynayan salah izet'ten çok daha iyi futbolcu. neden? çünlü salah şampiyonlar liginde oynadı ve tanınıyor. ama izet'e gelince tü kaka. halbuki takıma katkılarına bakınca izet'in daha verimli olduğunu görüyoruz. ama diğeri kesinlikle daha iyi. çünkü büyük takımlar peşinden koşuyor güya.
zaten bu tarz taraftarlar olmasa internetin bu kadar yaygın olduğu bir zamanda hala fotomaç, fanatik gibi gazeteler nasıl satardı?
birazcık güvenin arkadaşlar.. takımın başında takım yönetimi konusunda bizden her şeyiyle daha donanımlı, bilgili ve tecrübeli birisi var.
güven, bekle ve gör, destekle. taraftar bunu yapmalı öncelikle.