resim
Lincoln Cássio de Souza Soares
Takım:Kariyer Sonu
Mevki:On Numara
Yaş:45
Boy:-
Uyruk:Brezilya
  • 1951
    ilk ve tek basın toplantısında taraflı türk spor medyasına açık açık "şerefsizsiniz" demiş, kasaplar liginde darbeye bağlı olarak bir çok sakatlık geçirmiş, saçlarını sözde şaşal su ile yıkadığı için eleştirilmiş, galatasaray'ın efsanevi kaptanına küfür etmemiş, yerlilerin parasının ödenmediği bir süreçte kendisinin parasını aldığını takım arkadaşlarını floryanın ortasında toplayarak paylaşmış, ömer çatkıç ve volkan demirel'e dersini vermiş, hamburg maçında haldun üstünel'in saldırısına uğramış, almanya kampına katılmak istediği halde başkan tarafından afaroz edilmiş, yaser yıldız gibi kazmaların değerlendiremediği ve rıdvan dilmen gibi fanatiklerin anlayamadığı no look pasların dünyadaki en iyi uygulayıcılarından biri olmuş, hakkındaki "deplasmana gitmiyor" iddiası sağlam verilere dayanmayan ve galatasaray'a para kazandırdığı transferinden sonra camiamız hakkında tek bir kötü söz etmeyip aksine çok iyi konuşmuş olan disiplinsiz! ve karaktersiz! eski oyuncumuzdur.
  • 1952
    hava alanına karşılamaya gitmiştim. 2 saat beklemiştik binlerce kişi. kızgınlığımız iki şeyeydi. biri son fener maçında olanlar yüzünden kızgın olduğumuz çevik kuvvet, biri de seni hala getiremeyen uçak.
    keşke o uçak seni hiç getirmeseydi. sen neymişsin be kıvırcık?
    alt üst ettin taraftarı.
    biri özlüyor, biri nefret ediyor.
    biri önemsiyor, biri boş verin diyor.
    biri yıldızdı diyor, biri deplasmana gitmiyordu diyor.
    biri takımı uğruna ömere omuz attı diyor, biri takımı sattı diyor.
    eline türk bayrağı alıp salladın, türk milli takımında forma giysin diye günlerce sayıkladı bu ülke.
    hacettepe maçında, topu sektire sektire koştun herkes rakibi küçümsedi, saygısızlık yaptı dedi.
    o kadar asist yaptın, gol attın. takımı şampiyonluğa götürdün gençlerbirliği maçında.
    çamurda taraftara koşup sarıldın. ama sen deplasmana gitmiyordun ya hani?

    sen ne diyorsun bu işe kıvırcık?
    hâlâ tanrı'nın seni olman gerektiği yere gönderdiğini düşünüyor musun?
    ben hiç sanmıyorum dostum.
    çünkü sen herkese laf atsan bile, bir tek bize, taraftarına laf atmadın.

    şimdi seni özlediğimi, sana yalakalık yaptığımı, seni gündeme getirdiğimi düşünen varsa düşünmesin.
    sadece gözlerinizi açıp bir bakın. tek suçlu ne sakız çiğneyen misimoviç, ne carlos'a yumruk atan keita, ne de aydını yere savuran kazım.

    suçlu biziz, taraftar. ya çok sahip çıkıp, havalara kaldırıyoruz futbolcuları, ya da sinema kapattı diye yerden yere vuruyoruz.

    allah aşkına sahip çıkalım şu takıma! bu takım bu arma, adnanların değil. ultraslanın değil. medyanın değil.
    bizim takımımız. bizim rengimiz.

    uefa kupası bizim, süper kupa bizim. metin oktay, alpaslan dikmen bizim, sabri sarıoğlu bizim.

    şu takıma sahip çıkalım, çıkalım ki meydan boş adamlara kalmasın!
  • 1954
    biz bu adamı nasıl bu kadar sevdik, nasıl bu kadar dilimize dolanan bir adam oldu anlayabilmiş değilim. sene oldu 2011 hala bir örnek verilecekse bu lincoln oluyor. hangi maçtı hatırlayamadım kendini çok ufak bir müdahale sonrası yere bırakmıştı da sinirden cam sehpaya sokmuştum elimi. bir iki hafta sonra top sektire sektire hacettepe teknik direktörünün önünden geçerken lincoooln lincooln diye bağırmıştık tabi orası da ayrı.

    kısacası galatasaray taraftarının en garip aşklarından biridir bu adam.
  • 1956
    şu anda türkiye'de oynayan ve herkes tarafından hayranlıkla izlenen alex'ten çok daha iyi futbolcudur. alex bu adamın bir bacağı etmez ama ne yazık ki kullanmasını bilemediğimiz, huyuna gidemediğimiz bir adamdır kendisi. tamam biraz kaprisli adamdır ama ne top oynardı be. yeni maradona doğuyordu skibbe'nin ellerinde. izin vermediler, fenerli medyadan tutun da içimizdeki fenerlilere kadar.
  • 1959
    turk spor basinina yem edilmis eski futbolcumuz. geldi hic top oynamadi diyenler 2008-2009 sezonunun ilk yarisinda neler yaptigini iyi biliyorlardir umarim. yarim sezonda 20'nin ustunde asist yapmisti. skibbe varken muhtesem oynuyordu ancak skibbe gidip bulent korkmaz gelince aralarinda sorun olmustu. hagi misimovic'i nasil harcadiysa bulent korkmaz da lincoln'u harcadi. takimin icindeki yeniceriler onu disladi. frank rijkaard geldikten sonra herkes lincoln kampa katilmadi yalanini ortaya atti ama yonetim artik buraya gelme dedi. eski videolarini izlerken uzuluyorum boyle olmamaliydi diyorum.
  • 1963
    galatasaray formasıyla 16 gol 31 asisti vardır. bugün herkesten çok sevdiğim kewell'ın da 34 gol 16 asisti vardır. yani takıma skor katkısı açısından hemen hemen aynıdırlar. sakın kewell ile karşılaştırıyorum sanılmasın. sadece anektod olarak verdim. ama şunu da söylemeden geçemeyecem, 60 küsür maçta bu adam sayesinde 47 gol atmışsak, ben böyle şımarık, kaprisli oyuncuya kurban olurum. ayrıca şu guiza'ya gösterilen toleransın çeyreği bu adama gösterilseydi daha neler yapardı tahmin edebiliyorsunuzdur umarım. karaktersiz ve disiplinsiz de mi? bu arada hatırlatayım jardel, keita, lincoln, misi takımdan gönderildi; serdar özkan, kazım kazım, gökhan zan transfer edildi. hadi eyvallah...

    edit:
    kewell 93 maç, 34 gol, 16 asist.
    lincoln 66 maç, 16 gol, 31 asist.
    misi 383 maç, 116 gol, 102 asist.
  • 1964
    artık bazılarınca hagi ile kıyaslanabilecek duruma getirilmiştir. hagi ilk maç sonrası kendisini kampa çağıran fatih terim'e ben gelmiyorum demiş-miş. vay be demek kızı ateşler içinde yatarken, izin aldığı halde evinde kalmadan kızını doktora götürüp gece yarısı kampa dönen hagi başka birisiydi.

    kimse üzerine alınmasın ama benim dikkat ettiğim, bu lincoln'e tapan arkadaşların çoğu 1990 ve sonrası doğmuş arkadaşlarımız. hepsi değil tabi ama bir çoğu böyle. ama kendilerini anladığımı bilmelerini isterim. bende hagi'yi sadece çocukluk dönemlerimde hayal meyal hatırlasaydım yada daha küçüksem hiç hatırlamasaydım, bende lincoln'ü adam zannederdim.

    bu arada lincoln galatasaray'da oynadığı 2 yıllık dönemde(lig, avrupa kupaları,türkiye kupası dahil);

    67 maça çıkmış 16 gol-29 asistle oynamıştır

    aynı yıllarda(yani 2007-2008 ve 2008-2009 sezonlarında) şu an şımardı diye bazılarınca dışlanan arda turan ise;

    85 maça çıkmış 18 gol-38 asistle oynamıştır.

    kendi yetiştirdiğimiz öz evlatlarımıza karşı ne kadar nankörüz değil mi? ama söz konusu keyfine göre maça çıkan, herkese göre daha fazla ayrıcalık isteyen, takımda bölünmelere sebep olan, oynayacağı maçı kendi seçen, keyfine göre deplasmanlara gelip gelmeyen lincoln karaktersizi oldu mu baş tacı edersiniz. allah akıl fikir versin diyorum sadece.
  • 1965
    hagi'nin steau bükres zamanındaki maçlarını dahi izlemiş biri olarak lincoln ile hagi elbette mukayese edilemez ama yeni bir light hagi'nin ( lincoln ) doğuşu ve bizim de başarılı olmamız bir takım şahıslar ve medya tarafından bariz bir şekilde engellenmiştir. lincoln tam uçuşa geçmişti, hertha berlin ve benfica maçlarında ayağından top alamıyorlardı adamın, gerçekten maradona gibiydi. daha sonra skibbe gitti zaten, yerine de bülent geldi. geldi de ne oldu işte.
  • 1966
    kimsenin kimseye akıl fikir duası yapması haddine değil. lincoln'ü sevip, beğenmek için hagi'yi seyretmemek ya da bilmemek ya da 90 sonrası doğmak da gerekmiyor. hagi'nin yeri başka, arda turan'ın yeri başka. (arda turan'ı herkesten çok savunurum ama elano'ya 3 maç üst üste kasten pas vermediğini de bilirim). taraftarın neyi kasteddiğini anlamadan direk saldırmak için entry girilir oldu. sorgulanan olay şu; lincoln disiplinsiz, maç seçen adam diye bizans oyunlarıyla gönderiliyorsa, kazım kazım ve serdar özkan gibi adamlar nasıl transfer ediliyor? atıp tutmadan önce kimin neyi anlatmak istediğini önce bi anlayıp sonra saldırın lütfen. ha bi de kimin nankör olup olmadığı lincoln üzerinden tespit edilemez.

    tanım : brezilya'lı futbolcu.
    edit : 85 doğumluyum.
  • 1967
    lincoln medyada yazan saçmalıklar yüzünden gönderildi değil mi? işte onu yapmıyor bunu yapmıyor falan filan?

    peki kimse konuşmazken galatasaray yönetimi neden lincoln e basın toplantısı izni verdi ? hemde yanında yöneticiler varken. lincoln herşeyi yalanladı resmen şerefsizsiniz dedi.

    yetmedi galatasaray tv de de bir röportajı var yazılanların %90 ı yalan. benim ağzımdan duymadığınız hiç bir şeye inanmayın. yalan atıyorlar dedi.

    at gözlüklerinizi atın lütfen. yönetim bunlara bu şekilde izin verirken. nasıl doğru olabilir bunlar ?

    ayrıca ben 90 doğumluyum fakat bu kimin neden umrunda? bir insan başka bir insanın galatasaraylılığını hangi hakla sorgulayabilir ? hakkı nedir buna?
  • 1968
    lincoln'ün ağzından çıkanlara değil gösterdiği tavırlara göre ne olduğu belli olan bir futbolcuydu. gs tv'de taraftarı uyutmak için yapılan sözde basın toplantılarına dayanarak, halen can siperhane bir şekilde kendisini savunanların olduğunu görmek hayret ettirdi bana. galatasaray'ın göz göre göre iki yılını heba eden bir adama, sırf yetenekli diye bu kadar savunma yapmak nasıl bir mantık ürünü?

    ben mi yanlış hatırlıyorum yoksa kalli gidene kadar maçlara çıkmayan lincoln değil miydi? burada kimi cezlandırıyor? kalliyi mi, takımı mı? hadi diyelim orada haklıydı peki skibbe ile yaşadığı problemler? bülent korkmaz'a küfür etmesi? deplasman maçlarına keyfine göre gitmesi? her sıkıştığında 20 tane bavulu toplayıp havaalanında boy boy pozlar vermesi?

    ayrıca lincoln'ün yeteneği ne işe yaradı? ne kazandırdı galatasaray'a? 2007-2008 şampiyonluğunda son 6 maç hariç(ki hepsinde oynamadı) yoktu bile. bir sonraki yıl avrupa'da dolu dizgin giden galatasaray'da skibbe ile problemler yaşayan akabinde skibbe'nin gönderilmesi ve bülent korkmaz'ın gelmesiyle, bu sefer bülent korkmaz'la problemler yaşayan hatta küfür eden kimdi? şu an tsl'de bile olmayan hacettepe'ye yaptığı bir kaç hareket dışında galatasaray'a hiçbir şey vermemiş bir adam.

    bence de at gözlüklerini atın artık ve düşünün. bu adamı ben neden savunuyorum? diye, ne verdi bu adam benim takımıma? diye. bugün arda'yı sinemayı gitti diye çarmıha gerenler, lincoln her sıkıldığında soluğu havaalanında alırken neredeydiler? 90 doğumlu diye kimsenin galatasaraylılığını sorgulayan yok. sadece o arkadaşların(hepsinin de demedim bazılarının), canlı canlı idrak edebilerek izlediği en yetenekli yabancı futbolcu lincoln olmasından mütevellit, duygusal davrandıklarını ima etmiştim. yazı tekrar gözden geçirilir ve sakin bir şekilde okunursa, kimsenin galatasaraylılığının sorgulanmadığı görülecektir.
  • 1970
    lincoln galatasaray'a ne verdi diyenler var hala. 66 maç 16 gol 31 asist diyoruz, bunun haricinde sattırdığı formaları saymıyorum. hala galatasaray'a ne verdi diye dolanmayın lütfen. bakın tekrar ediyorum kewell 90 küsür maçta 34 gol 16 asist. demekki lincoln en az kewell kadar bişeyler vermiş. keita ve elano'dan da daha fazla katkı yapmış. ayrıca "bugün arda'yı sinemayı gitti diye çarmıha gerenler, lincoln her sıkıldığında soluğu havaalanında alırken neredeydiler?" sorusu harbiden komik olmuş.
  • 1971
    aynı renklere gönül vermiş olduğum renkdaşlarımla hararetli bir biçimde tartışma derdinde değilim ama, maalesef halen istatistiki bilgiler öne sürüp "bunları verdi" diyebilenler var. arkadaşlar biz değil miyiz "her şey istatistik değildir" diyenler. istatistiki bilgilere bakarsak alex türkiye tarihinin en iyi yabancı futbolcusu. peki öyle mi gerçekte, elbetteki hayır.

    çünkü istatistik her şey demek değildir. lincoln'ün forma sattırması galatasaray'a birşey verdiği anlamını taşımaz, ki şu ana kadar en çok forma sattıran futbolcu arda ve kewell'dır. buyrun araştırın dilerseniz.

    biz değil miyiz fenerliler "alex, hagi'den iyi istatistiki olarak" deyince, "her şey istatistik değil" diyenler. söz konusu lincoln olunca bu 90 derecelik dönüş ne oluyor sorarım size? bu ne perhis bu ne lahana turşusu.

    arda'yı çarmıha germe sorusunun nesi komik geldi anlamadım. lincoln'ün kaprisleri tatlı geliyordu da söz konusu arda olunca neden herkes zıpladı geçen sene. üstelik bu takıma lincoln'den hem gerçek manada, hem sizin çok taktığınız istatistiksel anlamda çok çok daha fazla şey verdği halde. ama hasan şaş gayet haklıymış, türkiye'de ciddi bir yabancı hayranlığı olduğuna bugün emin oldum.
  • 1972
    nasıl olsa liseli olduk, tepki almaya devam;

    "...
    o takimin asist krali, oynadigi zaman mutlak suretle size galibiyeti getiren adami lincoln. öyle veya böyle lincoln ile beraber avrupada üstelik yillar sonra ve hatta daha cok deplasmanlarda cosmus bir galatasaray var.. nonda'ya gözü kapali asisti yaptiktan kisa süre sonra kirmizi kart sonrasi cikarilan lincoln, oynama arzusu nedeniyle teknik adamina cikisiyor..

    büyük yönetici, aldigi kararlarla galatasarayi kupalardan kupalara götürmüs haldun üstünel soyunma odasina iniyor. adnan sezgin'in "olur böyle takma kafana" söylemleri ile yatistirmaya calistigi lincoln'ün üzerine gidiyor ve öyle bir saldiri gerceklesiyor ki lincoln oynadigi klubun yöneticisini fifa'ya sikayet etmek istiyor ve fakat tek bir oyuncu buna sahit olmuyor.

    bir oyuncuyu(lincoln) yönetici tartakliyor, arkadaslari bu olayi alkisliyor, teknik adami kadro disi birakiyor ve haldun üstünel, galatasaray'in degerlerini koruyan isim olarak yine taraftarlarin aslani.
    ..."

    hala şu adamın arkasından karakteri yüzünden gitti diye konuşulmasın. seninde yöneticin sana saldırıp, tartaklamaya çalışsa, sende oturup tavır alırsın herkese. bir devirdi, kapandı geçti. o dönem takımın başına gelen çok büyük bir değerdi, ne yazık ki iyi yönetilemedi.

    http://devrimderki.blogspot.com/...el-yoneticiligi.html
  • 1975
    hala arda turan'ın çarmıha gerilmesi zırvalarıyla aynı cümlede kullanılan futbolcu. yahu arda turan sinema kapattı diye medya ve toplum arda turan'ın üstüne gitti ve biz arda turan'ı savunduk. şimdi bunun lincoln ile ne alakası var? sanki lincoln'ü sevenler arda'yı yuhalıyormuş gibi entryler girmeyin. arda turan'ı o gün kendi çevremde bir tek ben savunuyordum. kimse arda turan'ın kıymetini bilmemezlik yapmıyor. yok lincoln bavul toplayınca bize şirin gözüküyormuş. sen nerden biliyorsun bize şirin gözüktüğünü. size ne lincoln'ü beğenip sevmemizden? adama duyduğumuz özlemden size ne? niye rahatsız oluyorsunuz? lincoln kaprisli ve şımarık bir oyuncuydu. bunu kimse inkar etmedi bugüne kadar. ama lincoln bu takımın ofansif organizasyonlarını gözü kapalı yapabilen ve skor olarak da takıma katkı yapan bir adamdı. bunu kabul etmeyen art niyetlidir, bülent korkmazcıdır. ayrıca lincoln hocaya küfür etti laflarına da hastayım, sabri feldkamp döneminde kulübeye en az 5 kez el kol hareketi yaptı sahadan ama sabri yürekten oynuyor o yüzden yapabilir (!). istatistiki verileri alex-hagi olayında kabul etmiyormuşuz. sen kahin misin, kabul edip etmediğimizi nerden biliyorsun? hayatında kaç kez karşıma geçip benimle alex'i, hagi'yi konuştun. bu takımdan lincoln, jardel, keita, misi disiplinsiz ya da sorun yaratan adamlar oldukları için gönderildiyse, şu anki kadro içinde bu tanımlara uyan en az 5 futbolcu sayarım bir çırpıda ve bu isimler o gönderilen futbolcuların verdiği katkının çeyreğini bile vermemiş isimlerdir.

    lincoln'ü savunanlar arda'yı niye savunmadı gibi saçmalıklara girmeyin. ardayı'da savunduk, inandıklarımız doğrultusunda savunmaya da devam edecez. son kez belirtiyorum, konu arda turan ya da hagi değil. konu yukarda saydığım kaliteli ama kaprisli oyuncular gönderilip, kalitesiz ve disiplinsiz oyuncuların transfer edilmesidir.
App Store'dan indirin Google Play'den alın