resim
Andriy Shevchenko
Görev:Başkan
Takım:Ukrayna
Yaş:48
Uyruk:Ukrayna
  • 188
    adamın adı шевченко андрій миколайович. shevchenko ise ingilizcedeki kullanımı. kiril alfabesini neden ingilizceye çevirip kullanalım. şevçenko doğru kullanımıdır.

    --- alıntı ---

    tdk uzmanları, 2005 baskılı yazım kılavuzu'nda, rusça özel adların yazımında da rus harflerinin ses değerlerini karşılayan türk harflerinin kullanılması, çince ve japonca yer ve kişi adlarının ise türkçede yerleşmiş biçimde yazılması gerektiğinin yer aldığını hatırlattı.

    --- alıntı ---
  • 186
    dünyanın gördüğü en iyi forvetlerden birisi. ukrayna efsanesi. büyük golcü.

    andrea pirlonun fatih terim için söylediği laflar artık tüm fatih terim düşmanlarının ağzına pelesenk oldu. her fırsatta pirlo şöyle dedi böyle dedi deniyor. hatta burada bile.

    bakalım şevçenko neler demiş fatih hoca için.

    --- alıntı ---

    fatih terim'in milan'da kısa süre kalması (temmuz ile kasım ayları arasında 4,5 ay) onun çok iyi bir teknik direktör olduğu gerçeğini değiştirmez. fatih terim, milan'dan başka kulüplerde de çalıştı ve hepsinde başarılı oldu. milan'da kalsaydı avrupa ve italya'da şampiyonluklar kazanabilirdik. çünkü o çok büyük bir antrenör."

    --- alıntı ---
  • 212
    kendisinin adı "andriy shevchenko" değil, "aндрій шевченко"dur. kendisinin ismindeki "ш" harfi türkçe'de "ş" harfine (ve "ş" sesine), "ч" harfi ise türkçe'de "ç" harfi (ve "ç" sesine) tekabül ettiği için adı "andriy şevçenko" olarak yazılır. ingilizce'de bu harflerin karşılıkları olmadığı için aynı sesleri oluşturmak adına "sh" ve "ch" kullanılır.

    heung min-son'dan farkı ise "손흥민" ismindeki "흥" karakterinin türkçe'de veya ingilizce'de doğrudan bir karşılığı olmamasıdır. ki asya dillerinde batıdaki harf sisteminden ziyade daha karışık ve seslerden oluşan bir alfabe kullanılır. kelimenin oluşumuna göre karakterin okunuşu tamamen değişebilir.
  • 202
    oynadığı dönemin en iyi santraforudur. bunu 2004 ballon d'or ile taclandirmistir. zidane figo ronaldo raul totti del piero nedved henry bergkamp ronaldinho'ların oldugu zamanlarda bunu başarmış santrafordur.

    dinamo kiev ve ac milan efsanesidir. bir neslin milanlı olmasına sebep olmuştur.

    şampiyonlar ligi 1998-1999 sezonunda dinamo kiev ile harikalar başarmıştir.*

    internette sosyal medyada örnek gosterilen efsane milan kadrosunun* santraforudur. serie a'nın serie a olduğu yıllarda gol krallıkları yaşamış bir santrafordur. (crespo, batistuta, inzaghi, del piero, vieri, fenomen ronaldo'ların olduğu lig)
  • 203
    23 yaşında, ülkesine ve kulübüne bir şampiyonlar ligi kupası kazandırmasına ramak kalmıştı. 3-1 önde oldukları maçta, son dakikalarda yedikleri 2 golle bayern'le 3-3 beraber kalmışlar; ardından münih'te 1-0 kaybederek elenmişlerdi ne yazık ki.

    arsenal'in olduğu gruptan lider çıkmışlar, real madrid'i çeyrek finalde elemeyi başarmışlardı. benim için shevchenko'nun en epik sezonudur. bu masalın mutlu sonla bitmesini de çok isterdim.

    üstelik bunu bir doğu avrupa kulübünde ve takımı rebrov ile beraber sırtlayarak başarmışlardı. sonrasında ilk milan döneminde uluslararası bir stara dönüştü. ancak ne yazık ki 2006'da başlayan chelsea macerasıyla beraber henüz 30 yaşında futbolun elit isimleri arasındaki konumunu kaybetti ve tekrar geri kazanamadı.
  • 198
    euro 2020 grup maçları sonrası sana laflar hazırladım hocam. hazırladım ama başlığını bulamadım. meğer yazıldığı gibiymiş. götüm çıktı hocam başlığını bulacağım diye hazırladığım lafları unuttum yekten saldırayım bari.

    takımı ukrayna'yı 4-3-3 dizilişi ile sahaya sürmeyi tercih etti. elindeki malzemeye bakınca da gayet olası bir tercih gibi görünüyor. ön üçlü malinovski-yaremchuk-yarmolenko gibi düşünülebilir. çok çok malinovski orta 3lünün ileri uca yakın oyuncusu gibi de olabilir. zinchenko gibi bir sol kenar oyuncusu var derken alaba sendromuyla bilinen "milli takımda katiyen savunma oynamam ben starım lan" adlı müzmin problem çıktı karşısına. o da olsun du. sol iç falan oynatıp kompanse ederiz diye düşündü. ortada sidorçuk gibi stepanenko gibi sigortalar da var. her şey görünürde okey idi.

    ilk maç* bir başladı. o da ne... sol bek mykolenko olmuş kevgir. dumfries -ki adı patates kızartması istetiyor canımı- orayı yedi bitirdi mi tek başına. hocam kenardan lan mükooooo diye bağırıyor sızlanıyor hiiiç dönüp bakan yok. sol iç oynayan zinchenko pabucumun starı da sanki hayatında hiç sol bek görmemiş gibi oraya uğramama yemini etmiş. velhasıl kelam şeva hocam sol kenardan yedi darbeyi. bakma 2-2'ye geldi maç ama tamamen tesadüf. sonra zaten bu müko yine dumfriesı boş bıraktı ve 3-2 yenildiler.

    içimden diyorum ki ulan şeva hocamı kızdırdın mükoo. zükerim senin manchester city tribini yağğğuuşaaak diyip çeker zinchenko'yu sol beke diyorum. zaten önde de malinovski'yi orta üçlünün sağ içinde kullanmanın siniri vardır üzerinde.

    neyse ikinci maç* başlıyor. anneeemm o da ne? bizim müko geçen maç friizi yememiş gibi aynen devam. he ama bi uyanıklık yapmış hocam diyorum kendime. bu zinchenko lavuğuna git on numara oyna tadına bak hücumun da sonra gel efendi gibi sol bekine dön diyecekmiş gibi psikoz oldum. makedonya maçında hevesini alsın da sonra şu mükonun şarap çanağına yedek kulübesini sokayım dermiş gibiydi. zaten makedonya'nın sağ taraf felç. solda aliovski dışında pek kullandıkları bir hücum planları yok. ali geziyor zağrı zağrı solda.

    işledi plan. özellikle ön tarafta yaratıcıydı takım. ama ikinci yarı oldu ulan sağ tarafı felç dediğimiz makedonya müko'yu keşfetti. enes bardhi attı mı kendini bunun tarafına. oynuyor allah oynuyor. neredeyse maçı çeviriyordu kuzeyin çocukları.

    ıkına sıkına geldik üçüncü maça*. beraberlik de yetebilir gibi başlar iki takım diyorduk. şeva hocam zaten artık işler ciddiye bindi şu müko-zinchenko değişikliğini yapalım der gibiydi. ulan kadroya bi baktım. yine müko. yine zinchenko sol iç. hocam sen napıyorsun demeye kalmadı golü yedi. sonra çıkar çıkarabilirsen. 31 lik marloslar denedi. yok olmiyi. onu dene yok, bunu dene ıı ıh. 2 forvet olsun. olmaaaaz. derken 75'te aklına dahiyane bir fikir geldi. ben bu mükoyu oyundan alayım. eee? oraya zinchenko'yu koyayım. eee?? baskı yapıyoruz zaten yüklenmek için geriden oyunu da o kurar. 80 den sonra gelen baskı için de dakika yetmedi ve hocam maçı kaybetti.

    bütün turnuva solun tarumar oldu. marx ağlıyor hocam. taras shevchenko var sizin oralarda değerli bir edebiyatçı heykeli falan var. ondan da mı utanmadın... şimdi bekle ki senden kötü averaja sahip takım çıksın.

    bence turnuvanın taktiksel olarak sınıfta kalmış hocalarından biridir şeva hocam. hedefinin italya ligi olduğu düşünülürse bu turnuvadaki taktik anlayışları hanesine eksi olarak yazdı.
  • 217
    bir zamanların ne yaparsanız yapın ama asla döndürmemeniz gereken forvet oyuncusu.

    17 kasım 2004 türkiye ukrayna maçı maçı olsun, 23 kasım 2005 fenerbahçe ac milan maçı olsun, 13 eylül 2000 ac milan beşiktaş maçı, 17 şubat 2011 beşiktaş dinamo kiev maçı ve daha sayamadığım onlarca maçtan hafızama kazınan tek şey spikerler tarafından dile getirilen bu oyuncunun döndürülmemesi gerekliliği.

    türk futbolu için tuhaf bir travma kendisi. hala hatırladıkça kullaklarımda çınlar: "shevchenko..döndürmeyin çocuklar. aman.. - sessizlik -...top bir kez daha filelerimizde.."
  • 157
    kötü zamanlar geçiriyoduk. sene 2005, yani 14 yaşındaydım. bi akşam bizim sokakta üçerlikten oynanan nefes kesen bi müsabaka sonrası, mahallenin troll abilerinden biri gelip, bombayı ortaya bırakıvermişti; "oğlum özhan başkan galatasaray'a 100.yıl hediyesi olarak şevçenko'yu almış!" abi nasıl olur? olur mu? olmaz mı demeye kalmadan benim içimi bi heyecan kapladı tabi. o zamanlar evde internet yok, televizyonda kaç tane kanal varsa hepsine zaplıyorum ama şevçenko'dan eser yok. "yahu" diyorum "gelir mi lan hakkaten acaba?" kendi kendime. yatakta bi o yana dönüyorum, bi bu yana. ertesi sabah ilk işim bakkala koşucaktım, gazete almaya. kaç tane gazete varsa artık; fanatik, fotomaç, fotospor, pas ıvır zıvır. sabah oldu abi, ben bi telaşla kalktım. "anne ben ekmek almaya gidiyorum, hangi gazeteyi istersin?" kadın şaşırdı tabi. alt metninde beni takdir eden bi cümleyle istediği gazeteyi söyledi, fırladım. bizim şükrü abi gazete satmıyodu, aşağıdaki kıl bakkala gittim. koşa koşa yemin ediyorum. sanki şevşenko'ya koşuyorum. geçtim gastelerin karşısına, baktım hepsine tek tek. fotomaç, fanatik falan fıstık. şevçenko'nun ş'si geçmiyodu. normal günlük gazetelerin spor sayfalarına baktım, onlarda da tık yok. o an anladım trolle geldiğimi. tabi o zaman trollemek gibi bi tabir yok, tufaya düştük işte. üzüldüm. bayağı canım sıkılmıştı. kandırılmak kötü tabi. hele galatasaray konusunda. kendimi aptal gibi hissettim. elimde ekmek, kolumun altında gazete, kafamda sorular; "belki haberi bugünün gazetesine yetiştirememişlerdir, yarın bi daha bakmak lazım. o zamana kadar kesinleşir." yazarken hatırladım bazı detayları. galatasaray benim çok zor zamanlarımda bugünden yarına uyanmama vesile olmuştur. aynı o sabah uyandırdığı gibi. seviyorum sözlük.
  • 184
    az evvel fas ile oynadıkları ve 0-0 biten maçın kadrosuna baktım da acaba forvete selezniov yavsaginin ismini yazarken ne hissetti çok merak ediyorum. sen oynadığın dönemde en iyisi ol, önünde duracak defans olmasın ama teknik direktör olduğunda forvetin ve ulusal takımınin forveti selezniov olsun. cidden kötü his be!

    (bkz: 31 mayıs 2018 fas ukrayna maçı)

    edit: ripcity uyardı yedekleri de kayserili kravets :/ shava, voronin, vorebei'den gelinen noktaya bak
  • 187
    ukrayna tarihinin gelmiş geçmiş en iyi oyuncusu.
    sovyet tarihinin de en iyilerinden biri...
    hem çok hızlı, hem teknik, hem müthiş bitirici; hem mental ve fiziksel olarak güçlü komple futbolcu, komple golcüydü.

    fenomen ronaldo, r.v. nistelrooy, t. henry ile birlikte aynı kuşağın muhteşem forvetleri arasındaydı.

    şimdilerde oynasaydı muhtemelen bonservisi için 150-200 milyon avrolar konuşulurdu. (pik zamanı için)
  • 219
    gelmiş geçmiş en yakışıklı futbolculardan biriydi. "asla döndürülmemesi gerektiği" doğruydu. meşhur 3-2'lik milan maçında da sağ kanatta iyi dönüp süratlenmiş ve kestiği ortayı george weah gol yapmıştır. döndüğü zaman her türlü tehlikeydi bu adam. sahanın hiçbir yerinde dönmemeliydi.

    milan'da muhteşem yıllar geçirdikten sonra gittiği chelsea'de kariyeri hızla düşüşe geçmiş sonrasında da 2-3 takıma daha gidip emekli olmuştur bu abimiz. tay gibi forvet ekolünün çok iyi bir temsilcisi olan bu karizma abimiz euro 2020'de ukrayna'nın hocası olarak saha kenarında james bond misali arz'ı endam etmişti. bana göre başarılı da olmuştu, yanılmıyorsam çeyrek final oynadılar ve ukrayna takımı epey kötüydü. o takımla o seviye başarıydı. turnuvadan sonra hocalığı bıraktı, şu an nerelerde ne yapıyor bilmiyorum.

    kendi jenerasyonunun en sağlam 3-5 forvetinden biri şüphesiz. thierry henry, didier drogba, samuel eto'o gibi oyuncularla beraber 2000-2010 arası dönemi zaman zaman domine etmişlerdir. sakatlığa kurban olmasa r9 hepsini domine edebilirdi ama olmadı. futbol eskiden çok güzeldi...
App Store'dan indirin Google Play'den alın