resim
Adnan Öztürk
Görev:Asbaşkan
Takım:-
Yaş:62
Uyruk:Türkiye
  • 1014
    kendisinin duayenler tarafından kullanıldığı tespiti tamamen doğrudur. sürekli adaylığını açıklayıp geri çekilmesi de duayenlerin pazarlık sonucu başka bir aday ile anlaşmasıdır. yani adnan öztürk de kendisini boşuna kullandırmaz. 2021'de gelip 2028'de giderse kimse şaşırmasın. ayrıca reklam filan yaptığı da yoktur. gücün yeni üyelerde, genç liselilerde yahut tribünlerde değil (bkz: duayenler sandığı)nda olduğunun farkında olan ve maalesef bu sayede uzun yıllar muktedir olacaktır. kurumsallaşma, modern futbol, iletişim teknikleri, bilimsel yaklaşım gibi beylik lafların değil duayen desteğinin galatasaray'da önemli olduğunun bilincinde kurt gibi adamdır.
  • 179
    hakkında ctulhian ın yaptığı ithamlara basit tek cümlelik cevaplar verdim. bence pek bir bilgi sahibi olmadan konuşulmuş.

    1)futbol un başına peter kenyon esteve calzeda ve thomas kurth u getirmeyi düşünen bir adamın hakan şükür'ü sportif direktör yapacağına inanılması güç bir durum.
    2)hakan şükür ve hakan ünsal'ın destekleme nedeni adnan polat'a karşı olmasıydı
    3)dünyanın en büyük demir-çelik üreticisinin ortadoğu başkanı olarak toki yle ilişkilerinin olmaması mantıksızdır.
    4)inan kıraç'ın isteyip istememesi ise kesinlikle manasız ve anlamsızdır.
  • 730
    henüz gelmeden hakkında tavan ve taban seviyesinde yorumlar yapılmaya başlanmış.

    sanırım süreç şu şekilde işliyor: çevremizde müneccimlik, kehanet gibi antik çağ zırvalarına çok meraklı insanlar var. bir iş henüz olmadan, o işle ve aktörleri ile ilgili her türlü yorum yapılıyor, kati yorumlar arasında mantığın ve sağduyunun sesi de kayboluyor. vakit geçip de sonsuz olasılıktan biri gerçekleşiyor. bu olasılık daha önce biri tarafından hasbelkader dillendirilmişse, o kişi kendini müneccim sanıyor, kerametli sanıyor. sözlüklerde de şu tip giriler çoktur:

    "öncelikle bkz: (giri numarası)

    beni yanıltmamış hededir..."

    ömrü boyu bunun yüz elli katı kere yanılmış adamlar, sadece gelecekte olabilecek olasılıklardan birini tercih ettikleri için şımarıyorlar. benlik sevgileri arşa değiyor. bunun basit bir açıklaması var: "salladın tuttu." başka bir şey değil. tabii tahmininde yanılan insan sayısı da çok. birileri bu hokkabazlığı idrak edip de "neredesiniz?" demeye başladığı andan itibaren de "beni göt etmiş hededir..." türü giriler moda olmaya başladı. (bunun en yağlı ballı örnekleri 2011de fatih terimin gelmesi sonrasında görüldü. sanki terimin bu takımda daha önce yaptıkları bilinmiyormuş gibi...) yazarken kaide yok, her şey mübah, vurun abalıya. nasılsa haksız çıksan basit bir şekilde "beni göt etti..." diyerek zevahiri kurtarıyorsun. eğer övdüğün adam iyi işler çıkatmışsa -ki obsesif hallerde tek bir iyi iş yapması senin egonu tatminin açısından yeterli olur- nasılsa "seni yanıltmamış" olur. (zaten tüm o güzel işler seni yanıltmamak için yapılmıştı, tek dert sendin, dünya senin etrafında dönüyor.)

    lütfen, bir kere de bir iş olmadan önce "bizi kurtaracak, uçuracak, muasır medeniyetler seviyesinin üzerine çıkaracak x kişisi/olayı..." yahut "bizi batıracak, fenerbahçe karşısında ezdirecek, yok edecek x kişisi/olayı" demeyin. bunu demek zorunda değilsiniz. binlerce internet kullanıcısı arasında, bir şeyi şans eseri bilmeniz sizi ihya etmez. fakat bu tür bireysel şuursuzluklar teker teker birikip toplumsal bir tavır ve saçma bir kutuplaşma oluşturunca herkes mantığını kaybediyor.

    adnan öztürk, adnan polatla kapıştığında başkan seçilmesini hiç istemediğim biriydi. aysal yönetimine girdikten sonra da sevemedim. güzel bir yanı var, dik duruşlu, eğilip bükülmüyor. inandığı yolda ilerliyor. gel gör ki çok sivri dilli. gereğinden fazla atışmaya meyilli. gergin bir yapısı var. hayattaki dengelerinin güç üzerine kurulduğu izlenimini veriyor. ben böyle bir insanın galatasarayda başkan olmasını istemem.
  • 863
    (bkz: vertigo reis)

    şaka bir yana, o dönemde hastalığının ciddi anlamda ayakta durmasını bile zorladığını öğrenmeden ben de genel görüşe katılıp "lafa geldin mi konuş, pr yap ama işe geldin mi bırak kaç" diyerek eleştirirdim. ancak gerçekten zorlu bir hastalığı varmış o dönem. ve şimdi en son öğrendiğim ciddi anlamda hastalığının geçtiği yönünde.

    yeniden ortalığa adının yayılması bu sefer pr çalışmasından öte bir girişim içerisinde olabileceğinin göstergesi bence. ama sonuçta kesin bilgimiz yok, olmayabilir de. yani yine pr olabilir.

    eğer bu sefer de böyle bir "ismim unutulmasın" çalışması varsa bundan sonra adını anan kişiye hain olarak bakarlar.
App Store'dan indirin Google Play'den alın