8 şubat 2014 galatasaray eskişehirspor maçı maçının ertesi günü köşe yazılarını okuyorum ve dikkatimi çeken maçta olması gereken ve bizi 'gururla' dünya kupasında temsil edecek hakem bozuntusunun vermediği penaltı ve kaleciye kırmızı karttan kimse bahsetmiyor. bahseden de hakem hatasıdır, olur o kadar ve işin doğasında hata var futbol bir hatalar oyunudur zırt pırtın da laflar etmekte.
sonra bugün
9 şubat 2014 sivasspor fenerbahçe maçının yazılarını okuyorum kimse egemenden falan bahsetmiyor, kimse oyundan bahsetmiyor, kimse futbolun hatalar oyunu olduğundan bahsetmiyor herkesi bütün basının tek bir bahsettiği şey var o da fener'e çalınmayan penaltı ve hakem hataları. herkes ayaklanmış durumda.
peki dünden bugüne ne değişti, dün oyunun içinde olan bu hatalar neden şimdi hakemin düdüğünün asılması noktasına getirdi. dün iki satır şey yazdırmayan bu hatalar bugün neden bu kadar ortalığı yangın yerine çevirdi?
sonra aziz yıldırım çıkıp ağlıyor biz tekiz ligin diğer 17 takımı bize karşı ühühühüh. amk bu medya benim takımım arkasında olsun, bu kadar hakkımızı savunsun ben razıyım lan 17 takımın bize düşman olmasına. ki aziz efendiye kimse düşman falan değil düşman olsa o yemekler beraber nasıl yenecek, galatasaray'a verilmesi söz verilen oyuncu kendisine nasıl verilecek!