19
passat medyası için iki ihtimal var. ya ıq'ları çok düşük olduğundan anlamakta güçlük çekiyorlar ya da çok arsız ve utanmazlar. eğer anlama sıkıntısı çekiyorlarsa izah edilenleri dinleseler bari.
şimdi teker teker izah edelim:
öncelikle hemen tüm passatçılar, galatasaray'ın çok gergin, fener'in ise sakin olduğunu yazmışlar. bu tamamen çarpıtma. çünkü galatasaraylı futbolcuları geren, daha maçın ilk beş dakikası içinde, ozan tufan'ın iki sarı kartlık faulünü görmeyen, galatasaraylı futbolculara kırk dakika içinde cart diye üç sarı kartı çıkaran ahlaksız, terbiyesiz ve eyyamcı cüneyt çakır'dı. yoksa galatasaray maçın başında çok rahattı.
yine hemen tamamına yakını, psikolojik baskı yaratmak için, bu maçla galatasaray'ın özgüven kaybettiğini, maç boyunca tek isabetli şut çekemeyen fener'in özgüven kazandığını yazmışlar. on kişi kalmış rakiplerine dahi bir şut atamamış takımları özgüven kazanmış.
şimdi teker teker ele alalım.
-ilker yağcı: akşamki programda, jensen'in nasıl faul yaptığını erman toroğlu'ndan uygulamalı olarak görmüş, kabul etmiş ama gazetedeki yazısında yine buz gibi gol olduğunu iddia etmiş. (iki yüzlü)
-rıdvan dilmen: maç sırasında jensen'in golünün nizami olduğunu ısrarla iddia edip fenerlileri alevlendirmiş ancak gazetedeki yazısında bu iddiasından vaz geçmiş. (iki yüzlü)
-serdar ali çelikler: jensen'in buz gibi faulünü görmezden gelip golün nizami olduğunu iddia etmiş.
-emre bol: aynı iddiayı tekrarlamış.
-mehmet demirkol: açık açık yazma cesaretini gösteremese de karambol ifadelerle golün nizami olduğunu iddia etmiş.
-gürcan bilgiç: golün nizami olduğunu ileri sürmüş.
şimdi bunların bu iddialarına hangi gerekçeyi getirdiklerini soralım. cevap hiçbir gerekçe. yani hepsi boş ve anlamsız iddialarda bulunmuş.
şimdi biz bir kez daha gerekçesiyle birlikte pozisyonun neden buz gibi faul olduğunu izah edelim de belki anlarlar.
kural gereği, topla oynama niyeti olmaksızın, sadece rakibin topa vurmasını engellemek amacıyla ayağın topla rakibin hareketli ayağı arasına sokulması fa-ul-dür. bu kuralın adeta derslik örneğiydi jensen'in faulü. çünkü jensen ilk etapta, topla oynama niyeti olmaksızın, sadece serdar'ın topa vurmasını engellemek için sol ayağını serdar'ın hareketli sağ ayağının önüne koyuyor. serdar hamlesini yapıp düşünce de topu alıp gol yapıyor. bu dünyanın her tarafında çok basit bir kuraldır ve faullüğüne hiç kimse itiraz bile etmez. tabi bizdeki fanatikler hariç.
her zaman söyledim yine söylüyorum; türkiye'de bütün hakemlerin dengesini bozan, onları korkutan ve eyyamcılığa sevk eden fener medyası ve camiasıdır. ellerindeki parasal gücü de kullanarak türk futboluna ve kulüplere zulmetmektedirler. dikkat edin her şart ve ahvalde bunların lehine kararlar çıkıyor. üç büyükler masalına kesinlikle inanmıyorum. sürekli lehine hata yapılan, hakemleri korkutarak tehdit ederek, dürüst maç yönetmelerini engelleyen tek camia fener camiasıdır. bazı sezonlar beşiktaş (son iki sezonda olduğu gibi) ve galatasaray lehine de hatalar yapılıyor ama açın tüm sezonları inceleyin ülkedeki tek zalim takım fenerbahçedir.
alın tüm galatasaray fener maçlarını inceleyin. galatasaray'ın hem kendi sahasında hem kadıköy'de hakemler tarafından ne kadar ezildiğini göreceksiniz.
beşiktaş'ın çok güçlü olduğu son iki sezonda bile beşiktaş fener maçlarında hakemlerin neler yaptığını hep birlikte görmedik mi?
bu kadar zalimliğin gereği yoktur. netice itibariyle bir oyun oynanıyor, bir gösteri yapılıyor. haksızca kazansanız ne olur? sadece nefret kazanırsınız.
şimdi teker teker izah edelim:
öncelikle hemen tüm passatçılar, galatasaray'ın çok gergin, fener'in ise sakin olduğunu yazmışlar. bu tamamen çarpıtma. çünkü galatasaraylı futbolcuları geren, daha maçın ilk beş dakikası içinde, ozan tufan'ın iki sarı kartlık faulünü görmeyen, galatasaraylı futbolculara kırk dakika içinde cart diye üç sarı kartı çıkaran ahlaksız, terbiyesiz ve eyyamcı cüneyt çakır'dı. yoksa galatasaray maçın başında çok rahattı.
yine hemen tamamına yakını, psikolojik baskı yaratmak için, bu maçla galatasaray'ın özgüven kaybettiğini, maç boyunca tek isabetli şut çekemeyen fener'in özgüven kazandığını yazmışlar. on kişi kalmış rakiplerine dahi bir şut atamamış takımları özgüven kazanmış.
şimdi teker teker ele alalım.
-ilker yağcı: akşamki programda, jensen'in nasıl faul yaptığını erman toroğlu'ndan uygulamalı olarak görmüş, kabul etmiş ama gazetedeki yazısında yine buz gibi gol olduğunu iddia etmiş. (iki yüzlü)
-rıdvan dilmen: maç sırasında jensen'in golünün nizami olduğunu ısrarla iddia edip fenerlileri alevlendirmiş ancak gazetedeki yazısında bu iddiasından vaz geçmiş. (iki yüzlü)
-serdar ali çelikler: jensen'in buz gibi faulünü görmezden gelip golün nizami olduğunu iddia etmiş.
-emre bol: aynı iddiayı tekrarlamış.
-mehmet demirkol: açık açık yazma cesaretini gösteremese de karambol ifadelerle golün nizami olduğunu iddia etmiş.
-gürcan bilgiç: golün nizami olduğunu ileri sürmüş.
şimdi bunların bu iddialarına hangi gerekçeyi getirdiklerini soralım. cevap hiçbir gerekçe. yani hepsi boş ve anlamsız iddialarda bulunmuş.
şimdi biz bir kez daha gerekçesiyle birlikte pozisyonun neden buz gibi faul olduğunu izah edelim de belki anlarlar.
kural gereği, topla oynama niyeti olmaksızın, sadece rakibin topa vurmasını engellemek amacıyla ayağın topla rakibin hareketli ayağı arasına sokulması fa-ul-dür. bu kuralın adeta derslik örneğiydi jensen'in faulü. çünkü jensen ilk etapta, topla oynama niyeti olmaksızın, sadece serdar'ın topa vurmasını engellemek için sol ayağını serdar'ın hareketli sağ ayağının önüne koyuyor. serdar hamlesini yapıp düşünce de topu alıp gol yapıyor. bu dünyanın her tarafında çok basit bir kuraldır ve faullüğüne hiç kimse itiraz bile etmez. tabi bizdeki fanatikler hariç.
her zaman söyledim yine söylüyorum; türkiye'de bütün hakemlerin dengesini bozan, onları korkutan ve eyyamcılığa sevk eden fener medyası ve camiasıdır. ellerindeki parasal gücü de kullanarak türk futboluna ve kulüplere zulmetmektedirler. dikkat edin her şart ve ahvalde bunların lehine kararlar çıkıyor. üç büyükler masalına kesinlikle inanmıyorum. sürekli lehine hata yapılan, hakemleri korkutarak tehdit ederek, dürüst maç yönetmelerini engelleyen tek camia fener camiasıdır. bazı sezonlar beşiktaş (son iki sezonda olduğu gibi) ve galatasaray lehine de hatalar yapılıyor ama açın tüm sezonları inceleyin ülkedeki tek zalim takım fenerbahçedir.
alın tüm galatasaray fener maçlarını inceleyin. galatasaray'ın hem kendi sahasında hem kadıköy'de hakemler tarafından ne kadar ezildiğini göreceksiniz.
beşiktaş'ın çok güçlü olduğu son iki sezonda bile beşiktaş fener maçlarında hakemlerin neler yaptığını hep birlikte görmedik mi?
bu kadar zalimliğin gereği yoktur. netice itibariyle bir oyun oynanıyor, bir gösteri yapılıyor. haksızca kazansanız ne olur? sadece nefret kazanırsınız.