• 479
    fenerin maçı 0-0 götürebildiği hiçbir an çekileceğini sanmadığım mücadele. o pozisyon gol olmasaydı oyunun durduğu an çekilmeyip devam edeceklerdi. yalandan “korktuğumuzu sanmayın, bakın gençlerle mücadele ediyoruz, teslim olmuyoruz” naraları atacaklardı. ister 10 ister 15 dk olsun gol yemedikleri müddetçe sahada kalacaklardı. hatta golü yedikleri an santraya yöneldiler ancak kenardan yönetici durumun vahametini farkedip sahadan çekti.

    fener kulübünün acziyetiyle tarihteki yerini almış maç.
  • 482
    maçın oynandığı 1 dakikalık periyot içerisinde fenerbahçe oyuncuları savunma pozisyonu almış, hatta bir ara birileri torreira'dan topu kapar gibi olmuş, barış alper'in indirdiği kafa topuna stoperleri çıkmış ve icardi'nin gol vuruşuna da kalecileri atlamıştır. hatta bizimkiler 16 pas yaparken bir yandan da bunlar oynayacak mı diye rakip takımı gözlemlemiştir. şimdi bu fırıldak ali maç başladığı gibi oyuncularını hareketsiz bırakabilirdi değil mi? biz de topu belki taca atardık, yüksek ihtimal de atardık. ama fırfır ali 50 saniyede gol yiyeceklerini hesap edemedi tabi. bütün fenerliler o golle bir anda felç oldu.

    akıl sağlığını kaybedeli çok olan fener kitlesi ilk şoku atlattıktan sonra utanmıyor musunuz çocuklara gol atmaya ve sevinmeye diyor. peki sen kirli emellerini çocuklara siper etmeye utanmıyor musun? as takımla çıkman gereken ucunda kupa olan bir maçı itibarsızlaştırmaya utanmıyor musun? 10 dakika bile gol atamadan geçsek çocukları bile yenemiyorlar diye ta.ak geçen sen olmayacak mıydın? çocuk dediklerin de 19 yaşında, bazıları as takımla idman yapıyor. utanç verici olan ne biliyor musun? çekilmeyi bile doğru düzgün becerememek. allah o kadar büyük ki o sinsi planlarınız götünüzde patladı. tüm türkiye'ye ta.ak malzemesi oldunuz. yerinizde olsam başkasını suçlayacağıma ben utanırdım.
  • 486
    ilahi adaletin 60 saniyede tecelli ettiği maç.

    malum armanın başarması gereken şey ya para atışını kazanıp topu santradan dışarı atarak sahadan çekilmek ya da top dışarı çıkana kadar bir hücumu savuşturmaktı. kaybetmesiyle meşhur camia para atışını dahi kazanamadı, üstüne üstlük 1 dakika süren maçta topa dahi değemeden saçma sapan denebilecek bir golü kendileri açısından en dramatik olacak şekilde ve en sıkıntılı kişiden yediler. oyun santrayla durdu ve sahadan böyle çekildiler.

    herkesin bildiği, kıymetli yazarlarımızın da tekraren yazdığı şeyi özetlememin tek bir sebebi var: tarihe not düşmek.

    unutulmayacak bir süreç yaşandı. galatasaray, anasının ak sütü gibi helal bir kupayı olabilecek en güzel şekilde müzesine götürdü. depremle yıkılmış, galatasaray’ı görme imkanı olmayan yüzbinlerce insanla kucaklaştı. her şeyden önemli olarak yöre halkının kalbine, 6 şubat depreminin ilk anından beri olduğu gibi dokunmayı başardı galatasaray.

    futbol tarihinde görülmemiş, utanılacak sebeplerle korkusuna kulp bulmaya çalışarak resmen sahaya çıkmaktan kaçan camia ise 60 saniyede olabilecek en kötü senaryo ile ilahi bir el tarafından resmen cezalandırıldı. kontrolünü yitirmiş zat, kirli yüreğine en yakışan sonu canlı canlı izlemek zorunda kaldı.

    fenerbahçe için bir tanım yap deseler yapabileceğim en güzel tanım şu olurdu: dünyanın en güzel kaybeden takımı.

    olabilecek en aciz, en zavallı, en üzücü, en kötü senaryo ile binlerce olasılığın arasından birinin gerçekleşmesini yaşayarak yine unutulmayacak şekilde kaybettiler.

    yıllar geçecek, yeni nesiller belki bilmeyecek fakat bu maç ve tüm süreç asla unutulmayacak. sezon başından bu yana ayak direten, defalarca söylem değiştiren, bir meczubun ihtiraslarına teslim olmuş bir camia akıl almaz bir şekilde kaybetti. galatasaray kazandı.
  • 487
    fenerbahçe başkanının aldığı saçma kararlara karşı biz niye duyar kasacakmıșız anlamadım. neymiş maçtan sonra takım sevinmiş. kardeş o statta galatasaray’ın kupa kazandığını ilk defa canlı izleyen bölge halkı var. o maça ankara’dan, istanbul’dan, almanya’dan gelenler var. o insanlar o kadar yolu takımın mutluluğunu görmek için geldi. takımla birlikte bütünleşip kutlama yapmak için binlerce lira harcadı. ben hayatımda böyle saçma eleştiri görmedim. bize ne lan koç’tan!
  • 489
    son kahkahamı da atıp uyuyayım artık. hiç gereği yokken çok eğlendik.

    ulan sahadan çekileceksen başlama vuruşu ile usul usul yürü, soyunma odasına git. kim ne diyecek? akıl tutulması diyeceğim ama zaten akıl yok, olanın da dibini sıyırdılar dün akşam. sanki böyle bir kural var, sadece top oyunda değilken mi sahayı terkedebiliyorsunuz? vallahi bu olay başka bir dünya takımının başına gelse çok büyük kayıp olurmuş. sağ olun, var olun kaptırmadınız bunu da kimseye. :d
  • 490
    bunlar da her 5 dk'da bir mağdur oluyorlar.
    18 temmuz'da seçim olur, olmazzzzz. gene bir bahane.
    şimdi hem u 19 ile maça çıkıp üstüne gene mağdur.

    ayıp artık ya. bir yerde utanır da durur insan.
    u19 ile maça çıkıyorsun. galatasaraylı oyuncular sizin yüzünüzden iyice dolmuş. üstüne ismail ile barış alper'in italya tatiline bile laf ediyorsunuz.

    ulan hem maça çıkıyorsunuz hem topa basıyorsunuz hem gol yiyorsunuz hem mağdur oluyorsunuz.

    zavallının bir tık üstüsünüz.
  • 491
    galatasaraylı futbolcuların maç başlangıcında geride pas yaparak fenerlilerin sahadan çekilmesini beklediği maçtır.

    bizimkiler sahadan çıkmalarını beklerken barış alper'e falan hücum pres yapıldığını görünce "ulan bunlar galiba oynamaya çıkmış" diyerek oynamaya başladı. ilk hücumda da işi bitirdi.

    adamlar ilginç şekilde gol yiyebileceklerini hesaba katmamış. oyun durana kadar şansımızı deneyelim es kaza ileride bir top kaparız öne geçersek maçı öyle bırakır galatasaray'ı u-19 takımımızla bile yeneriz algısını yerleştiririz gibi bir kafayla çıkmışlar maça resmen. yoksa maç başlar başlamaz birini indir faul yap oyunu dursun veya sahada hareketsiz falan kal, oyunun durmasını beklemeden sahadan ayrıl yediğin golün hiçbir anlamı kalmasın mesela. ama yok! hücum pres yapacak paşalar... e sen oynamaya geldiysen o zaman da böyle boyunun ölçüsünü alırsın. golü yedikten sonra da bir 10 dakika devam etseydin ya hücum presine?

    bu kadar mı beyinsiz olunur gerçekten. hikmetinden sual olunmaz millete barcelona, atletico gibi rakipler veren rabbim bize niye bunları layık gördü diye düşünüyorum bazen ama vardır elbet bir bildiği...
  • 494
    bir maç düşün, 1 dakika sürüyor ve sen sahadan 1-0 mağlup ayrılıyorsun.

    yavuz'un minübüsü vardı. daha maç başlamadan soyunma odasından atılan golle maça 1-0 yenik başlıyoruz diyordu. onun gibi bir şey oldu.

    fenerbahçeliler bu golden sonra artık daima hayata 1-0 geride başlayacaklar. acı, gerçekten çok acı. allah rakibin de karakterlisi nasip etsin.
  • 495
    ben 50. saniyede attığımız golden rahatsız oldum ve dün geceden beri yaşadığım bu vicdani muhasebeyi, sözlük çatısı altında yazıya dökerek rahatlamak istedim.

    maç öncesi ali koç’un galatasaray camiasına yönelik gayri ahlaki saldırıları sürmüş olsa dahi beklentim top çevirerek maçı sonlandırmak ve gerekirse gençleri alkışlayıp soyunma odasına göndermekti. ancak maç top çevirerek başlamasına rağmen kullanılan uzun top ve ardından icardi’ye indirilen pasla bir anda fenerbahçe kalesini bulmasıyla şaşkınlık yaşadım. camiamızın ali koç öfkesini 17 yaşındaki çocuklardan çıkarmasının galatasaray vakuruna ters olduğunu düşünüyorken bir de abartılı sevinç gösterisi işin tuzu biberi oldu. ben galatasaray büyüklüğünü bir noktada aradım ama gelen taraftarlara ayıp olmasın diye yapılan çift kale maç haricinde bulamadım. kerem aktürkoğlu ve mertens’in maç içi ve maç sonunda gelişen spontane tepkileri pek de yalnız olmadığımı düşündürdü. belki benim gibi düşünen 100 binlerce de taraftarımız vardır onu bilemiyorum. bu yaşadığım çatışmanın belki siz renktaşlarımda karşılığı olmayacak ancak insanoğlu da zaten bu tip duygularıyla kendini tamamlayabiliyor. bu serzenişimi tabi ki sosyal medyada paylaşmayacağım, kutuplaşan bu gerilimli futbol ortamında suyun karşı tarafına koz vermek istemem.

    kupa zaferimizi ayrıca kutluyorum, müzemize bir yeni kupayı daha eklemek memnuniyet verici. sonuna kadar hak ettiğimiz bir kupaydı. takımımızı bu başarısı nedeniyle tebrik ediyorum. lig şampiyonluğu için güç, kuvvet ve dirayet diliyorum. yolumuz şampiyonluk yoludur.

    yazıyı bitirmeden bir rahatsızlığımı daha dile getirmek isterim. dün akşam tff’nin 18 temmuz için aldığı erken seçim kararını bildirmesiyle birlikte sorulan soru üzerine başkanımız dursun özbek’in “yeni yönetimin seçilmesi için zamana ihtiyaç var, süre makul” demesini tutarsızlık olarak görüyorum. sosyal medyamız aracılığıyla attığımız tff istifa tweetleriyle övünüp fenerbahçe’nin bunu yapmamasını eleştirirken, alınan kararlardan hiç mağdur olmamış, son maça bırakılmaya çalışılan şampiyonluk yarışından rahatsız olmamış, tff’den ve kurullarından memnunmuşçasına tff’ye süre vermeyi uygun bulmuyorum. biraz daha sert bir duruş sergilenmesini beklerdim.
    okuduğunuz için teşekkürler. şimdiden ramazan bayramınızı kutlarım.
  • 496
    dünkü golden beri mis gibi uyku çektim, golün tekrarını 50 kere falan izledim. sokakta sarı laciverte karşı sarı kırmızı kazansa hayvanlar gibi seviniriz diye boşuna demiyorduk.

    sözde tepki gösterip artist artist sahadan çekilip gideceklerdi. golden sonra masum masum oyundan çıkmaları beni çok mutlu etti.

    ellerinde bir şey kalmaması sevindirici çok.
  • 499
    dünkü golün ardında inanılmaz sevindim. fenerli arkadaşlarla takip ediyordum maçı ve sırf onlar daha da sinirlensinler diye pek çok değişik figür de yaptım.* golden sonra sevinmemiz, sahadan veletlerini çekerlerken bir daha sevinmemiz inanılmaz memnun etti beni. takımımıza teşekkür ediyorum.

    bir teşekkür de taraftarımıza etmem gerekiyor. ali koç'a ne olduğunu güzel söylediler. şikeciye de şikeci olduklarını unutturmadılar. helal olsun.
  • 500
    dış basında, en azından ispanya özelinde, fener’in niçin maçtan çekildiği anlaşılamadığı bir karşılaşma olmuştur, yani olamamıştır.

    fener tarafının ‘federasyon tarafından gördüğü sürekli kötü muamele’yi öne sürdüğünü, ayrıca trabzon’da 17 mart günü yaşananlarla da alakalı olabileceğini yazmışlar. birçok gazeteci sahadan çekilme eylemini ‘türk futbolu için bir başka utanç, üzücü durum’ vs şeklinde tanımlamış. bir yazar galatasaraylıların sevinmesini garipsemiş, sonra da ‘gerçi adamların hiçbir suçu da yok, olabilir ya’ falan demiş.

    kısaca fenerbahçe tarafının tutumunun net olmadığı, açıklamaların muğlak olduğu, ayrıca maça başlayıp, normal oynar gibi yapıp gol yedikten sonra çekilmeleri de ayrı bir absürtlük ve tutarsızlık olarak kayda geçmiş.

    icardi daha 1 dk olmadan sapladı demeyi de ihmal etmemişler.

    bizim ispanyolca konuşan yardımcı antrenör ile röportaj yapan olmuş. adam kısaca ‘türk futbolu için kayıp oldu’ demiş.

    tüm bunları en az 10 ayrı ulusal ve yerel kaynağa (türk gazetecilerin ispanyolcaya çevirip mail attıkları basılmayan internet haberleri hariç) bakarak derledim.

    avrupa’daki neredeyse tek dostumuz ispanya’da, futbolun çok popüler olması nedeniyle, hakem dövme, saha basma ve en son dün yaşananlar insanlarda genel olarak yavaş yavaş olumsuz bir imaj oluşturmaya başladı diyebiliriz. önemli bir gündem maddesi değil, ama not düşmek istedim.
App Store'dan indirin Google Play'den alın