• 86
    "bugün necati'nin golü var"

    bu galibiyet, bir başka açıdan bakarsak yarın taze kardeşler beşiktaş ile fenerbahçe arasındaki derbiyi rahat izleme anlamına geliyor. yayıla yayıla izleriz biz de. yesinler birbirlerini.

    maçın başlarında karaman'ın takımını, antalyaspor'un geçtiğimiz hafta uyguladığı taktik gibi önce defans, sonra atak mantığıyla sürdüğünü anlamak çok zor olmadı. ilk 20-25 dakika top hakimiyeti neredeyse tamamen bizdeydi fakat antep savunmasını bir türlü açamayınca pozisyon gelmedi. 25. dakikadan sonra antep defansif oyunu biraz daha ofansife çevirince hem kendilerine pozisyonlar verdik, hem biz pozisyon bulduk. pozisyonları veren de pozisyona giren de bizdik. kendi çabamız.

    hakan balta'nın pozisyonu çok tartışılacak bu hafta falan dedi spikerler de, ağzı olan tartışır tabi sıkıntı yok. aklı olan, geometri dersinden geçmiş olansa o açıdan o topun öyle çıkamayacağını daha pozisyonun başından anlar.

    ikinci yarıda semih, servet'in shevchenko'yu kaçırdığı gibi kaçırınca popov'u, popov affetmedi tabi. allah'tan eski galatasaraylı, galatasaraylı taraftarların gönlüne kalp kurmuş emre güngör'ü maçtan önce ayarlamışız da topu ayağından kaçırır gibi yapıp, 100. kez galatasaray formasını giyen neco'ya bırakmış topu. yoksa n'apardık?

    neco'nun golü tam zamanında geldi. antep savunmasını açmak iyice zorlaşacaktı yoksa. maçtan önce twitter'ı "necati'nin golü var" diye inletenlerin de yüzünü kara çıkarmadı bu golle neco.

    ardından engin'in harika top sürüşü ve elmander'in önüne müthiş bırakışı, elmander'in uzak köşeyi gösterip yakın köşeye topu bırakışı..

    2-1.

    bu dakikadan sonra hakemde bir iki kıpraşma oldu yalnız, net penaltı güme gitti, enteresan pozisyonlarda 'devam' dedi falan. karcemarskas'ın neco'yu biçtiği pozisyon, öyle bir giriş yok. peki, ya antep skoru 2-2 yapsaydı n'olacaktı? ben size söyleyeyim, bir iki küfür edilirdi, açıklama falan yok, 2-3 güne de unutulur gider. tecrübelerle sabit.

    son olarak da bir sorum var yayıncı kuruluş lig tv'ye. stat "...gerçekleri tarih yazar, tarihi de galatasaray" diye inlerken sesi neden kıstınız? şaşırmasına şaşırmadım tabii ki de ne bileyim bi' garip geldi.

    http://jaimelesport.blogspot.com/...atinin-golu-var.html
  • 87
    maçkoskop
    kadro:
    muslera 6
    sabri 1
    ufo 4
    semih 4
    hakan balta -2
    melo 5
    selçuk 5
    emre 5
    engin 7
    elmander 6.5
    necati 5

    zurnanin zirt dediği an:
    sahanın en kötü futbolcusu, saatle bombamız hakan balta’nın ıskasıyla antep’li futbolcu kaleciyle karşı karşıya kaldı. üstten aşırdı, top bom boş içeri germek üzereyken yetişen balta, hayatının hamlesini yaparak kurtardı.
    varil:
    hakan balta; klasik kötü oyunlarından birini daha oynadı. çıkardığı top çift vuruştu, dolayısıyla da kırmızı karttı. tek bir olumlu hamle yapamadan maçı tamamladı. hamlelere geç kaldı, isabetli pas trafiğinde yoktu. diğer kanattaki saatli bombayla uyum içersinde çalıştı. fakat bu hafta varilliğini sabri’den aldı.
    -
    gladyatör:
    necati ateş; ne yalan söyleyeyim bu kadar oynayacağını beklemiyordum. hele gol attı ki, bir çok okur makineli tüfekle beni taramaya şimdiden başladı. tabelacıları ikna etmem mümkün değil, saç şekli aynı, gol attıktan sonra bantladığı yüzüğünü öpmesi aynı, ben aynıyım.
    -
    borozanci:
    bülent yıldırım; hakan balta’nın pozisyonunda eğer hatalı değilse başkaca hakemlik bir pozisyon yoktu. rahat bir maç çıkardı, yanlarla uyumu çok iyiydi, hatalı bayrak kalkmadı. kartlar doğru, uzatmalar haklıydı.
    -
    bir soru – bir cevap:
    takım yeni bir seriye girer mi?
    oynadığımız lig langırt ligi. her maçı kazanabilir, her maçı kaybedebilir. gaziantep deplasmanda ürkütücü bir rakip. ismi bile maçın zor geçmesine yetiyor. aman aman bir futbol oynamadan yendiğimize göre en azından önümüzdeki ilk maç banko kazanır, sonrasına bakarız.
    -
    imparator:
    şapkadan tavşanı çıkardı yine. en gözde oyuncumuz semih’in hatasından gelen gole, benzer hatayla çok erken cevap vermeseydi sıkıntıya girerdi.-
    ordakiler:.
    her zaman söylediklerimiz bu maç için çok daha fazla geçerliydi, . tıklım tıklım dolu stadyumda 90 dakika bizimkilerin tezahüratlarını dinledik. helal olsun.
    -
    analiz:
    terim’in masasında iki küçük torba var. birinde ufuk ve aykut’un ismi yazılı, diğerinde gökhan ve servet’in. hoca maç kadrosunu tahtaya yazarken son iki oyuncu için torbaya elini daldırıyor, kimler çıkmışsa yanında onları oturtuyor. bu maç keseden, kale için aykut, savunma için servet ismi çıkmış demek.

    baros’un kendini iptal ettikten sonra, 5 sene önce kovduğumuz necati’yi davul zurnayla geri getirerek oynattık. kendisi hakkında söyleyeceklerimi söyledim, daha fazlası gereksiz, artık sıradan bir taraftar olarak bize olacakları seyretmek, haklı çıkarsak övgü almak, yanılırsak da biz demedik mi yorumlarını dinlemek.

    son maçlarda oynanan kötü oyunun sebebi henüz teşhis bile edilemedi. zor maçta alınan tabela, elbette ki sorunları yok saydıracaktır. melo ve selçuk’un ileriye doğru fazla oynayamadığı zaman oynana oyun göze hoş gelmiyor. ne var ki bu gün takım oyun olarak çok kötü oynamadı. sahanın zemini çok kötüydü, bu kötü zemine rağmen engin baytar takımın en iyi futbolcusu olarak parladı. futbol adına en büyük güzellik olan çalım, adam eksiltme gol pası, her pozisyonda mutlaka olması, hasan şaş’ın iyi maçlarını hatırlattı.

    her iki kanat bekimiz formsuzluklarına ısrarla devam ediyorlar.hadi sabri’nin mazereti var eboue gelince oturacak, tedirgin, hakan balta’ya ne demeli. yedeği yok, rahatsız edeni yok, yıllardır banko oynuyor, insan bir gol ortası yapar.

    elmander de günün iyilerinden di. attığı gol bilerek, hedefe gönderilen bir toptu, usta işi bir gol attı. necati’nin attığı golde de mükemmel bir kafa hamlesi yaptı.semih kaya’nın maçtaki yaptığı, daha doğrusu yapamadığı hamlenin golle sonuçlanması şanssızlığıydı. onun dışında yine kritik hamlelerin adamıydı. artık savunmanın lideri pozisyonunda çok güvenli oynuyor. uzun yıllar stoper formasını tapuladı, seneye başlarken de kaptan yapsınlar olsun bitsin.

    şimdi yan gelip yatacağız, fenerbahçe-beşiktaş adi komandit şirketinin yarın kendi aralarında oynayacağı dostluk maçını seyredeceğiz. iki başkan, iki hoca ellerinde hesap kitap bize hangi sonucun yaramayacağını hesaplamaya çalışıyorlar. kadere bakalım ki bir sonuca ulaşamayacaklar, maçın her sonucu bizi keyiflendirecek.
  • 89
    gaziantepspor – galatasaray : 1-2 … aklın yolu

    ön not : yazıda bazı isimler göreceksiniz, bilin ki isimlerden değil, bu tipteki oyunculardan bahsediyorum.

    maça başlık atayım dedim kafadan bulamadım. ama maç sonunda çok sevindiğimi söyleyebilirim. çünkü ağır kış şartlarına maruz kalınca takım puan almakta zorlanmaya başlamıştı. sebeplerini de anlattık dilimiz döndüğünce. ama hem herkes biz okumuyor hem de her söylediğimiz doğru olmayabilir, futbol sübjektif bir şey. hayatın kendisi gibi. böyle bir dilo cümlesi kurduktan sonra maça dönsek iyi olacak, yoksa arkamızdan teneke bağlarlar vallahi.

    fatih hoca, necati’yi ilk 11’e koydu ki ben de olsam öyle yapardım, twitlerde var. hoca üst üste başarılı olan takımdan baros’un yerine kulübedeki necati’yi ilk 11’e almış gibi oldu. necati’nin ligdeki bütün maçları, özellikle galatasaray maçlarını büyük bir dikkatle izlemeisnden, fatih terim’in kimden ne istediğini bilmesinden doğal bir şey yok. aynı dili konuşuyor, aynı ortamı yıllardır paylaşıyor. bir de necati’nin uyum sürecini mi bekleyecektik, yok daha neler. unutmamak lazım, kalli, skibbe, rijkaard olsaydı necati formayı ancak play-off’ta giyerdi, o da belki.

    ilk devre kafa kafaya geçti denebilir. galatasaray da pozisyon buldu gaziantep de. kimse sonuç alamadı. galatasaray 4-4-2 de oynasa 4-3-3 de oynasa olur. ama elinizde elmander, necati ve baros varsa ve hatta kanatlarda mekik gibi gidip gelecek oyuncularınız yoksa 4-4-2 idealidir.
    ama ne oynarsak oynayalım şöyle bir defo oluyor. topu taşıyacak sadece bir tane adamımız var: engin baytar. bir çok takım için top taşıyan adam sayısının birden fazla olması lükstür ama galatasaray seviyesindeki bir takımda bu sayının fazla olması gerekir. örneğin inan ve melo gibi oynayan ama top da taşıyabilen adamlara ihtiyaç var. inan’ı ben mi yanlış hatırlıyorum yoksa biraz geride oynamayı mı tercih ediyor anlamadım.

    ilk devre baytar’ın kenarda oynayıp içeri girmemesi hücumda istediklerimiz yapmamızı engelledi. bu sıralarda melo ve inan’ın gol pozisyonlarına giren adamlarımız olmaları şaşırtıcı değil. fatih hocanın çözmesi gereken ,hadi sorunlardan demeyelim, ama durumlardan biri bu. inan ve melo’dan biri gittiğinde diğerinin kalmasını sağlayacak organizasyonu ve paylaşmayı sağlaması lazım. ve, illa ki birinin hücüma ekatra oyuncu olarak katılması şart. çünkü orta sahadan büyük ihtimalle markaj altında kalmadan savunmanın içine sızacaklardır.

    bu mevzu ancak baytar’ın daha içeriye girmesiyle ikinci devre çözüldü. bu da twitlerde var. ikinci golü böyle attık.

    madem gollere geldik, önce yediğimiz gol. ön notu göz önünde bulundurursanız, semih kaya ile emre aşık neredeyse birbirinin kopyası. ikisi de tekmeye kafa koyan, sert, sağlam amma velakin ağır oyuncular. örneğin semih’in ilk yarıda gördüğü sarı kartla yediğimiz ilk gol ağır kalmasından kaynaklanıyor. kabahati var mı, nasıl baktığına bağlı. cannavaro bile neler yapardı.

    attığımız ilk gol necati’den. efendim kuşlar ki angry birds diyoruz biz onlara, emre güngör’ün ıskasına takmışlar kafayı. güngör’ün topu ıskalamasının haber değeri yok ki be abicim. galatasaray’dayken de yapardı böyle şeyler. çok seveni vardı, ben hiç tutmazdım.
    bir de “kişi herkesi kendi gibi bilir derler”, uğur boral çıktıktan sonra samsun’un maçı aldığı için mi gözlerimi kapatacağız, nasılsa şikeciler kaybetti diye. ya da daha güzel bir sorum var. şikecilerin eski topçusu b.uygun ve şikecilerin kongre üyesi m.odyakmaz geceleri kiminle birlikte uyuyor? nerede? niçin? başka sorum yok, bu konuda.
    bu golde dikkat edilmesi gereken necati’nin “gol vuruşu”dur. adnan dinçer hocamın kulakları çınlasın. şu andaki galatasaray kadrosunda bu gol vuruşunu yapabilecek başka bir futbolcu yok. başka kimler yok bu listede biliyor musunuz : hakan şükür, ümit karan gibi büyük golcüler de yok. elmander ya da baros olsaydı pozisyon yine gol olabilirdi ama büyük ihtimalle kalecinin göbeğine nişanlanırdı. haksızlık etmeyelim popov da benzeri bir gol vuruşu yaptı.

    ikinci golü anlattım gibi ama elmander’in vuruşundan bahsetmemek olmaz. iyi golcü böyle pozisyonlar yakın direğe vurur, ben bile bildiğime göre elmander hayde hayde biliyordur, bildiğini uyguladı golü attı. en önemlisi ofsayta düşmeden topla buluştu, vuruştan çok daha zordur orada ofsayta düşmemek.

    maçın sonlarında farkı açabilirdik de (bak burada açmak olur, orta açmak gibi bir şey) beraberlik de olabilirdi. elmander yoruldu, necati yoruldu, engin yoruldu. bütün takım yoruldu, gaziantep de yoruldu. çok sık maç oynanıyor, sahalar ağır. takımlar ne tatil yapıp dinlenecek ne de idman yapacak zaman bulamıyor. büyük sakatlıklar olmaması, sayısal lotoda 3 bilmek gibi.

    bu ağır sahalar ve sık maçlar ve de maç başı ödenen paralar doping riskini arttırıyor bence. bu sezon hiç “sergen doping numunesi veremediği için takım otobüsünü bekletti, içtiği 3 biradan sonra idrarını yapabilen sergen yüzünden takım uçağı kaçırdı” gibi bir haber okumadım. umarım doping testleri adam gibi yapılıyordur.

    bülent yıldırım mı? bülent gol gol gol…şampiyonluk geliyor. yalnız bir ara yardımcı hakem bülent hocaya gerçekten yardım etti de hocanın sutyenini düzelttiler. yoksa rezalet çıkardı maazallah. futbolu bilmeyen futbolun içindeki etkili figürlerden biri, fazlası değil, olamaz da.

    efendim mis gibi cumartesi maçımızı yaptık, deplasmandan 3 puanı gladyöterce aldık(ferhan şenşoy’dan arakladım bu lafı). yarın “şike için para verenler” ile “şike için at verenler”in maçı var. son zamanlarda aralarında bir yakınlaşma da olduğuna göre maç berabere bitsin, en güzeli.

    bu takım yürür, kimse de önünde duramaz. sakin ol….neyse…

    *
  • 90
    maçın başladığı dakikalarda eve gelen fanatik beşiktaşlı davetsiz misafirler yüzünden takip edemediğim maç olmuştur.
    beşiktaşlı baba-oğulun tacizlerine galatasaraylı baba-kız olarak pek cevap vermedik nitekim bizler asil taraftarız ağız dalaşına girmeyiz değil mi?*

    neyse efendim konu bu değil dağıtmayalım. sabahında da fanatik trabzonlu amcam ile iddiaya girmiş olduğumdan mütevellit benim için onur mücadelesi haline gelmişti bu maç. sonuç olarak galatasaray kazandı ben de kazandım. hakkımı saklı tutmak şartıyla istediğimi aldıracağım şimdi bu trabzonluya. *
    çok karlı maç oldu vesselam.
    iyi ki varsın galatasaray.
  • 91
    zorlana zorlana şansın sayesinde 3 puanı hanemize yazdırdık. takım çok kötü oynuyor 2 pas yapamıyoruz. bunun nedeni eksik oynamamızdan kaynaklanıyor daha doğrusu bizim takımda oynayacak kalibrede olmayan oyuncular diğerlerinin dengesini bozuyorlar. hoca yiğit'te bizim göremediğimiz neyi görmüş olabilir diye düşünmeden edemiyorum bu çocuğun bize gelmeden önce istatislikleri belli bundan daha iyisini yapamaz kapasitesi bu kadar.nur topu gibi ikinci aydın'ımız hayırlı olsun. onuda geçtim hiç mi pres yapmaz ikinci yarı girdiği oyunda. böyle giderse sene sonu kiralık göndeririz büyük ihtimal.

    konuşulacak çok futbolcu var hakan, sabri ve emre. emre'ye ayrı bir parantez açabiliriz ama futbol sadece pas yaparak oynanmaz çok ama çok güçsüz hala ikili mücadelelerde yerlerde geziyor. kişisel fikrim kendini bu konuda geliştirebileceğinide sanmıyorum. yıllardır a takımda çalışan bir futbolcu şimdiye kadar kendini geliştirmesi gerekiyordu. umarım beni yanıltır. zaten hoca ikinci yarı emre'yi oyundan aldı fakat işin garibi yiğit bir emre kadar bile oynayamıyor ne pres yapabiliyor ne başka birşey... umarım sene sonunda hakan ve sabri yerlerine kaliteli futbolcular bulunur. ilk 11 düzeyinde değiller. eboue'nin eksikliği bir takımı bu kadar etkilemesi taktik anlayışımızda beklerin ne kadar önemli olduğun açıkça belli ediyor.

    son olarak kanatsız ve beksiz oynayan bir takımı ne olursa olsun terinin son damlasına kadar mücadele eden oyuncuları kutlamak istiyorum. selçuk ve melo kötü görünüyor fakat topsuz alanlarda ne kadar çok koştuklarına dikkat edin kanatlarda olmayınca daha ne yapsınlar bir ilerdeler bir gerideler bütün takım bu ikilinin ayağına bakıyorlar. en kısa zamanda yekta'nın dönmesini ümit ediyorum. yekta ortasahanın yükünü enerjisiyle azaltacaktır. sakatlandığı son maçta bunu bizlere çok iyi göstermişti. başkanımız sanırım bizi heyecanlandıracak takımdan bahsederken hop oturup hop kalkacağımızdan bahsetmiş. olsun fatih hoca elinden gelenin en iyisini yapar ve umarım bizi sene sonunda sevindirir.
  • 94
    https://www.youtube.com/watch?v=lqyL9lq-7zk
    0:25'ten itibaren hakan balta'nın efsane hatasını ve efsane kurtarışını izleyebilirsiniz.

    şampiyonluk alameti çok vardı bu maçta. buzlu havada deplasmanda kazanmak, comeback, hakan balta'nın efsanevi kurtarışı, vsyr...

    ayrıca bu maçta giyindiğimiz sarı forma - kırmızı şort da en beğendiğim kombinasyonlardan. zaten 11/12 sezonu herşeyiyle güzeldi be abi.

    (bkz: tarihte bugün)
App Store'dan indirin Google Play'den alın