• 102
    herhangi bir yabancı hoca galatasaray'da veya ligde başarılı olmadıkça ne galatasaray'dan ne de türk futbolundan hiç bir şey olmayacaktır.

    ligde elbet yerlilerin birinden biri başarılı olacaktır. avrupa'da da sezonluk parlamalar olabilir. ama onun dışında herhangi bir yerli ile galatasaray'ın hedeflerine ulaşma ihtimali yüzde bir falandır. tabii süper lig denen çukurdaki kazandığın istikrarsız, güzel oyunsuz başarıları hedef almadıysan.

    öyle bir standartsız, plansız, dip bir futbol ortamındayız ki yerlileri futbol uleması sanıp bir de yabancıları küçümsüyoruz. hayır. biz bir halt bilmiyoruz. gelen adam da iyi kötü belirli bir standartı olan yerlerde çalışmaya alıştığı için bu standartsızlıkta iş yapamıyor.

    ama biz böyle devam ettikçe de asla başarılı olamayacağız. galatasaray'ın futbolu bilen profesyonel yöneticilere ihtiyacı var. bu bir zorunluluk. kişilerin keyfine göre değişemez. burası galatasaray ve kurumsal bir yapı kurmak zorunda. yerli futbol yöneticilerinin zihniyetinden kurtulmak için de bu dönemde bu yöneticiler yabancı olmalı.

    ve en önemlisi galatasaray'ın yeni bir derwall devrimine ihtiyacı var. bu devrimi yapabilecek bir türk var mı, bilemiyorum. belki yeni çıkan gençlerden biri. bence bunu çok büyük ihtimalle yabancı bir hoca yapabilir. türk futbol iklimiyle zehirlenmemiş biri. bir yabancı hoca başaramadı mı o zaman bir diğeri denenmeli. ama tabii yeterince sabır göstererek.

    ama biz dönüp dönüp aynı şeyleri yapmayı daha çok seviyoruz. 3 gün sonra her şeyi unutup hiçbir şey olmamış gibi aynı şeyleri yapmak için büyük bir şevkle uğraşıyoruz.

    zihniyetimizin dönüşümü için gerekli olandır.
  • 103
    türkiye'de bir teknik adamın başarılı olması çok sayıda bağımsız değişkenin olumlu şekilde tesadüfen bir araya gelmesi ile oluyor. yani herkes zar atıyor, kimine 6-6 geliyor. 2020-21 sezonu sergen yalçın şampiyonluğu buna en güzel örnek. seviye olarak çok üst düzey olmayan oyuncuların kimyasının tutması ile beklenmedik bir şampiyonluk kazandı beşiktaş. o şampiyon takımın gerçek seviyesini ise bu sezon şampiyonlar liginde ve ligde gördük. bu sezonu şampiyon tamamlayacak olan trabzonspor için de geçerli bu. trabzonspor avrupa'nın orta sıra takımlarını bile yenebilecek güçte değil.
    yabancı hoca istikrarlı bir sistem vaadediyorsa mantıklıdır. bir projeyle gelip yönetimi o projeye ikna edecek. sistemini kurabilmesi için gereken süreyi belirleyecek ve o süreçte sabır gösterilecek. ama ülkemizde 1 sezonluk başarısızlığa bile tahammül yok. herkes herşeyi hemen istiyor. 1 sezonluk başarı için kaç sezondan vazgeçildiğini hesap etmiyoruz.
    üçüncü sezonunda taş gibi bir takım ortaya koyacak ve güçlü oyununu kulüp geleneği haline getirebilecek hocayı üçüncü ayda yemeye başlıyoruz.
  • 105
    maalesef avrupa için olmazsa olmazdır. ligde başarılı olamayabilir ama avrupa'da yabancı hocalar bir şekilde işi götürüyor.

    en son fatih terim örneği var avrupa'da ilerleme kaydedebilen başka yerli hoca yok. benim de hoşuma gitmiyor ama avrupa'da yabancı hoca (tecrübeli öyle her yabancı değil) farklı oynatıyor.

    sistem oturtabilmesi için de avrupalı hocaya verecek zaman, sabır bizde yok.
  • 106
    (bkz: 25 nisan 2022 beşiktaş kasımpaşa maçı)

    bir futbol sever olarak valerien ismael'in
    başarılı olmasını arzu ediyorum.
    neden?
    çünkü şenol güneş gibi vasıfsız adamlar tekrar ligde boy göstermesin diye.

    şenol malum kendi takımında full yabancı ile oynarken milli takımda yabancı sınırlaması'nı savunan içten pazarlıklı, sinsi bir adam.

    neden böyle insanlar döndür dolaştır türk futbolunda boy gösteriyor anlamıyorum, bıktık yahu bıktık.
    ersun yanal'ından da, aykut kocaman'ından da, rıza çalımbay'ından da, tüm o zamanın ruhuna ayak uyduramayan boomer hocalarından da bıktık.

    yabancı teknik adamların dünya futbolunu daha iyi takip ettiğine inanıyorum ancak ligimizde de yabancı teknik adamlar başarılı olamıyor nedense, bu da çok sinir bozucu.

    valerien ismael'i beğenmiyorsan da git çağdaş atan ile anlaş, neden şenol güneş abi neden!
    bu yeni jenerasyon genç türk teknik adamlar* bir şekilde bu döngüyü değiştirsinler istiyorum, bu adamlardan ümitliyim.
  • 108
    önümüzdeki sezon için hiçte sıcak bakmadığım teknik direktör tipi. ligimizi bilen boşta hazır durumda olan (bkz: okan buruk)
    ya da daha ilk senelerinde başarılı olan teknik direktörler (bkz: nuri şahin) , (bkz: sami uğurlu) gibi isimler varken ligi bilmeyen yabancı teknik direktörler ile risk almak iyi bir seçenek gibi gelmiyor bana. bir de en son başarılı olan yabancı teknik direktörümüz 2008 ve 2006 yılındaydı. ve mümkünse artık stajyer hocalar yerine yetiştirici yarıştırıcı hocalar bulmak zorundayız.
    okan buruk yarışmacı bir hoca ancak yetiştiricilik konusunda bir bilgim yok malesef.
  • 109
    yamyam basın tarafından sürekli ama sürekli önleri kesilen güruhtur. bu ülkeye jürgen klopp getirip sonsuz bütçe versen başarılı olduğunda basın " o kadar para ile yılmaz vural da yapardı" der, başarısız olursa da "parayı ziyan etti" diye haber yapar.

    bu ülkede lobisi olmayan adam hocalık yapamaz. ntv'nin attığı şu twite bakın mesela. https://twitter.com/.../1518669009037758465
    bu ntv haber kanalı mı beşiktaş yorumcusu mu ? fatih terim kaç maç galibiyet alamadı öyle bir twit atabildiler mi?
    kokuşmuş futbol, kokuşmuş lig, kokuşmuş medya.

    türkiye'de ki futbol için çok iyimseriz, gözümüzün önündekini kabullenmek lazım. türkiye'de futbolun düzelmesi için düzenin kökten değişmesi lazım. düzenden kastım spor bakanlığından tutun da bu ntv tarzı yerlerin spor editörlerine kadar.
    bu değişim mümkün değil.
  • 110
    fark yaratmıyorsa getirilmesini anlamsız bulduğum teknik direktör tipi. çoğu avrupa liginde de yerli hocalar tercih ediliyor ingiltere hariç. orada da para olduğu için en iyileri tutup getiriyorlar. italya, fransa, ispanya ve almanya gibi ülkeler büyük çoğunlukla yerli hocalarla gidiyor. ki bu ülkeler enternasyonel ligler oldukları için pek çok efsane yabancıları da var. genelde camianın önemli isimleri tercih ediliyor yabancı olarak.

    türkiye’de yabancı hocalara gereksiz bir anlam atfediliyor. iyisi vardır kötüsü vardır ama buraya gelenler ya vasat oluyor ya da gözden düşmüş hocalar oluyor. bu da yabancı hocaların takımlar adına vakit kaybı olması anlamına geliyor. eğer camiaların efsane yabancıları veya derwall gibi adamlar gelmiyorsa yerli hoca tercihi her zaman daha makuldür. hele de iyi alternatifler varsa.
  • 111
    futbolcunun ve hocanın yerlisi yabancısı olmaz. plan dahilinde uygunu olur, uymayanı olur. plan da her zaman tutmaz ama kadroların en azından belli bir plan dahilinde yapıldığı belli olur. her zaman başarı gelmese de doğru olan budur.

    misalen kendisini hiç sevmesem de dözbek yönetimi zamanında tudor'la girilen sezon böyleydi. çok bariz bir planlama vardı. belki tudor'la olmadı ama o kadro iki sezon şampiyonluk getirdi (ffp belasına batmamız işin başka bir yönü, onun hakkında sürekli konuştuk zaten). çok para dökmekle olacak bir şey değil bu sadece. o kadro pahalıydı, evet ama tudor'un kafasındaki plana uygun olarak kurulmuştu.

    misal, 2021-22 sezonunda bize plan diye kaktırılan şeyin hiçbir anlamı yoktu. saçma sapan bir orta saha rotasyonu, verilen paralara değmeyecek tipte 24-25 yaşında adamlar, oynatılmak istenen oyunla zerre ilgisi olmayan rotasyonlar vs. derken sonunda bu noktaya geldik.

    demem o ki eğer yönetimler bir plan dahilinde hareket ederlerse isimlerden ziyade o planın getireceği başarı oluyor. gerçi biz kervan yolda düzülür diye gaza geliyoruz da olması gerekenle olan bir değil.
  • 112
    en iyilerini zaten geçtim, euronun 16 lira olduğu ortamda iyilerini dahi getiremediğimiz hoca tipi. bizim burada yabancı teknik direktör diye pazarlanan adamlar kendi ülkelerinde hikmet karaman kadar, tolunay kafkas kadar bile değer görmüyor. bugün ligdeki yabancı hocaların hiç biri bir ilhan palut ya da bir abdullah avcı‘dan iyi değiller. bir çoğunun sırf pasaportundan kaynaklı itibarı var. üzülerek söylemeliyim ki karakterini günlerce yerebileceğim marius sumidica taktik dokunuş olarak son 2-3 yılda lige gelen en kalibreli yabancı teknik direktör olabilir.
  • 113
    bankalar birliği anlaşması, spor kulüpleri yasası, başkan değişimi derken kadrosunda major değişiklik yapması imkansız olan galatasaray’ımızın yabana atmaması gereken teknik direktör tipi. bizim bir hoca gelsin kadroyu yeniden kursun, aklındakini sahaya yansıtsın gibi dertlerimiz olamaz maalesef. mevcut durumumuzda bu kadroyu minimum takviye ile oynatacak bir hocaya ihtiyacımız var. yani hocaya göre kadro değil, kadroya göre hocaya ihtiyacımız var. türk teknik direktörler genel olarak pragmatist olduğu için öne çıksa da kendimizi sadece türkler şampiyon olabilir gibi bir kısıtlamanın içine sokmaya gerek yok.

    mevcut kadro bir b2b orta saha ve bir pivot santrfor ile çıkışa geçebilecek kaliteye sahip. gelen hocanın oyuncu niteliklerine göre bir plan kurması gerekli. cicaldau’yu ceza sahasına ve çevresine daha çok nasıl sokabileceğini düşünmesi lazım, oyun kurulumunda taylan’ı nasıl rahatlatacağını düşünmesi gerekli, kerem ve yunus’u çizgiye hapsetmeyecek pva ve boey’e bütün çizgiyi kullandıracak bir plan gerekli. bunları yaparken kaymaları, yerleşimi ve topsuz oyunu kurgulaması lazım. bizim kadromuz açık seçik dikine oynayabilen bir takım. topa sahip olduğunda dahi dikine oynayabilecek bir plan kurulması lazım.

    bize ne lazım olduğu belli. bunu kimin kurgulayabileceğini bulmamız lazım. o yüzden kendimizi illa okan olsun nuri olsun ilhan olsun diye kısıtlamaya gerek yok. benim tercihim bu sistemi oturtabilecek world class olmasa da a class bir hoca olmalı. kadroya göre teknik adam getirmezsek bu yolun sonu fatih hocam bizi kurtar olacak zira.
  • 114
    neden yabancı veya türk diye ayrım yapılıyor anlam veremiyorum.
    yabancı özellikle alman olunca kesin başarılı, türk hele ismi pek bilinmiyorsa kesin başarısız olacak diye bir hava var kamuoyunda.

    ön planda olmayan türk hocalara şans verildiğinde başkaları gibi enkaz edebiyatı yapmadan çok başarılı olanda var (bkz: #3371339).

    bana göre önemli olan kaliteli, kendini geliştiren, ücreti makul ve başarısızlıkta gönderileceği zaman tazminat sorunu çıkarmayacak birisi olsun.
    artık türk mü, alman mı, arap mı, çin mi olur o pek önemli değil.
  • 115
    türkiye’ye girişi yasaklanması gereken antrenör çeşidi.
    bakın bu iş gerçekten böyle, bizim sabrımız yok, bu adamların da hiç biri anında etki gösterecek sihirli değnekle gelmiyor. ama yerli antrenör bi şekilde duruma hakim oldukları için gelir gelmez bi hava değiştiriyor. he sonra ne oluyor yine çuvallıyor o yerli bir yerde ama diğer türlüsüne asla tahammülün olmadığı yerde boşuna denemeye gerek var mı?

    adamı getiriyorsun, bir tane kamp geçirmeden, 2 tane transfer yapamadan olmadı bu da deyip yollamaya bakıyorsun. e yok ama gerçekten, benim de sabrım yok, burada iklim böyle. o zaman ona göre davranmak zorundayız, yapacak birşey yok.
  • 116
    yabancı prolisanslı kişiler de diyebiliriz. sonuçta ehliyeti olan herkes nasıl şoför olmuyorsa pro lisansı olan herkes de teknik direktör olmuyor. bu konunun ispanyolca'yı bile tam bilmeyen, ispanyada bir takım çalıştırmaya bile layık görülmeyen bir katalan üzerinden tartışılması ülkemize gelmiş bir çok yabancı teknik direktöre hakaret olur diye düşünüyorum.
  • 118
    montella da yabancı teknik direktör.
    adana demirspor'da takım oyunu ve ve oyuncuların bireysel gelişimleri muazzam.
    bu denli, bireysel oyuncu gelişimi sağlayan çok az teknik direktör vardır.

    o da yabancı.

    genelleme yapmak doğru değil.

    yabancı bir teknik direktör neden transfer edilir?
    dünyanın birçok ülkesinde, birçok futbol kulübü yabancı teknik direktör transfer etmiştir, bundan sonra da edecektir, peki ama neden?

    gelen yabancı teknik direktöre uygun çalışma ortamı sunmak, uygun imkanlar tanımak, karşılığında da mevcut futbol düzeninde yer almayan farklılıkları ondan uygulamasını beklemek ve bu farklılıklar neticesinde rakiplere fark atmak için yabancı teknik direktör transfer edilir.

    bizim futbol düzenimizde kulüp yönetimleri genellikle yalnızca teknik direktörü getirmeyi biliyor, ondan sonraki sorumluluklarından ise genellikle kaçarlar.
    hal böyleyken; yabancı teknik direktörler, uzun uğraşlarla ikna edilip, çuvalla para verilip kendilerinden başarı beklenir. beklenen başarı hızlıca gelmezse, en kısa sürede gönderilmeye çalışılır. olan yine kulübe olur.

    en bariz örnek, herkesin bildiği gibi (bkz: yeniköy kasabı)
    sonrası malum, ispanya'yı şampiyon yaptı.
    sorun yönetimlerde.
  • 119
    yabancı hoca dendiğinde kimsenin igor tudor veya valerien ismael gibi çaylak hocaları hayal etmediği; herkesin mancini, lucescu ve rijkaard gibi elit teknik direktörleri arzuladığı bir gerçek.

    bununla birlikte ülkenin ekonomik vaziyetinden dolayı elit yabancı hocaların gelme imkanı da kalmadı. madem ki kariyerli hocaları artık getiremiyoruz, igor tudor klasmanındaki isimlere de ihtiyacımızın olmadığını düşünüyorum.
  • 120
    türkiye ligi özelinde son olarak 2007 yılında şampiyonluk yaşamış olan teknik direktördür. bunu son başaran zico'dur, zico'nun elinde ligin en iyi kadrosu vardı ve lig tarihinin açık ara en yüksek gol-asist rakamı toplamına sahip alex'i vardı. buna rağmen 70 puan civarı gibi hele de o dönemler için fazlasıyla düşük bir puanla şampiyonluk yaşamıştı zico. bu tarihten sonra 15 defa yerli hocalar ipi göğüsledi.

    yabancı hocalar her ne sebeple olursa olsun işlemiyor bu ligde. 3 senedir sportif başarısı olamayan bir camiayız, kurşun hakkımızı bu şekilde harcamamız gerekiyor. yönetimimiz umarım akılcı davranır ve yabancı hoca tercihine gitmez.
  • 122
    yabancı teknik direktorlerle çalışmak doğru değil tabii, bir teknik direktorun her şeyden evvel basın medya ve camiayla ilişki kurması, hakeme ve federasyona sallaması gerekiyor. bunu diğer ülkelerde de gördük: örneğin premier ligde gidip ispanyol guardiolaya , alman kloppa, tuchele falan iş veriyorlar: sam allerdyce ve steve bruce dururken ne işi var bunların. örnek veriyorum city bugün guardiolayi kovmak istese bir sürü tazminat öder ama hoca steve bruce olsaydı hayallerinin takımı olan manchester city'den tazminat almaz imzayı kalplere atardı (ağır ironi içerir)
  • 123
    uzun vadede aydınlık yarınlar için bir kaç yıl karanlıkta kalmayı göze alamayan taraftarlar varken, başarılı olmaları pek mümkün gözükmeyen teknik direktör sınıfı. bu yüzden fatih hocayı hep el üstünde tuttum. çünkü aksinin olduğunu ömrüm boyunca görmedim. korumacı yaklaşımımızın da yegane sebebi budur.

    türk futbolunun iyi olmak için artık mucizelere ihtiyacı var ne yazık ki. beklediğimiz mucizeyi gerçekleştirecek olanın bir yabancı teknik adam olacağı kanaatine sahip olmakla birlikte söz konusu hocanın insan üstü yeteneklerle donatılmış olması gerektiğini de düşünüyorum. kafası sadece futbola değil, adam yönetimine de, medya ilişkilerine de, türk futbol iklimini koklayıp ona göre demeç vermeye de yatkın olmalı.

    benim şahsi görüşüm bu ama bu mücadeleyi sürdürebilecek kabul edecek bir yabancı antrenör sanırım bulamayacağız o yüzden de galatasaray için şu konjonktürde en iyisi yerli bir hocayla devam etmek, en mantıklı aday da bence okan buruk.
  • 124
    son şampiyon olan td zico'dan sonra avrupada başarılı olan türk teknik direktör sayısı da maalesef çok az: 2011-12 ucl şenol güneş, 2012-13 ucl fatih terim, 2012-13 uel aykut kocaman 2016-18 uel ve ucl şenol güneş, 2019-20 uel okan buruk ve son olarak da 2021-22 fatih terim. kıstası biraz daralttım ama yine de sayı çok da artmadı maalesef; hadi osmanlıspor'la yaptıklarıyla mustafa reşit akçay'ı da sayalım ama maalesef sayı, bir elin parmağını geçmiyor. ve bu hocaların avrupadaki başarılarında bir istikrar olmadığı gibi hiçbiri avrupada bir takım da çalıştıramadı; sözüm ona süper ligde şampiyon yapmaları tek başlarına pek de bir anlam ifade etmemiş.
App Store'dan indirin Google Play'den alın