• 4
    http://www.radyospor.com/...a-TFF-noktayi-koydu-

    sahtekar federasyonun kim bilir hangi hesaplarla değiştirmeye yanaşmadığı kural.. sorunca da saçma sapan sebepleri önümüze koyuyorlar.. sıradan bir taraftar olarak haftalar önce her soruna ayrı ayrı cevap yazmıştım, buraya tekrar kopyalıyorum. o 'görevli' belki görür de utanır biraz..

    bu konuda ortalığı ayağa kaldırması gerekirken verdiği 1-2 pasif röportaj dışında hiçbir girişimde bulunmayan galatasaray yönetimi de, kareografi dışında hiçbir halta yaramayan, daha bir kez federasyon binasının önüne gidip şu yabancı sınırı saçmalığına tepki göstermeyen menfaatperest ultraslan da baksın ve daha fazla utansın o 'görevli'den, o 'maşa'dan..

    (ve biri lütfen şu mesajın linkini -türkiye'deki futboldan haberi olmayan ya da yokmuş gibi davranan- spor bakanı suat kılıç'a tweet falan atsın, belki o da okur da insafa gelir biraz. inanın kendisiyle görüşme fırsatım olsaydı çoktan gidip derdimizi anlatmıştım)

    juppderwall tarzı yabancı oyuncu kuralı : (upgraded)

    her insan gibi her ülke de kendine özel. dolayısıyla farklı ülkelerdeki uygulamalar örnek alınsa da, aynen kopyalayıp uygulamak doğru değil.. nacizane süper ligimizin en üst düzeye çıkabilmesi adına önerilerim ve sorunlara dair çözümlerim:

    öncelikle var olan örnekleri incelemekle başlayalım:

    avrupa'nın en iyi 6 ligine sahip ülkeler:

    ingiltere, almanya, fransa, ispanya, italya ve portekiz..

    şüphesiz herkesin izlemekten en çok keyif aldığı, futbol dünyasının 'nba'i olarak tanımlayabileceğimiz lig; premier league.. dolayısıyla bu ligi kaliteli yapan vasıfları kendi ligimize aktarmaya çalışmamız lazım.. kurallara göz atarsak:

    - ab dışı transferlerde, oyuncu için son 2 yılda milli takımı ile maçların %75'ine çıkmış olma şartı.(work permit)
    - kadroda en az 8 tane 21 yaşından önce, 3 sene ingiltere'de geçirmiş oyuncu olacak.(ab oyuncularına karşı önlem)
    - en fazla 25 yabancı oyuncu
    - maç kadrosunda kısıtlama yok.

    şüphesiz en çok dikkat çeken kural milli olma şartı..

    http://img593.imageshack.us/...lioyuncuyzdeleri.jpg

    en yüksek milli oyuncu yüzdesine sahip lig: premier league. büyük çıkışta olan bundesliga'nın 2. sırada oluşuna dikkatinizi çekiyorum. istisnalar hariç genellikle liglerin kalitesi milli oyuncu yüzdeleriyle doğru orantılı.

    ligin kalitesini arttıran unsur, dünya'nın her köşesinden, daha önce profesyoneller tarafından maçları defalarca izlenip, değerlendirilip seçilmiş oyuncuların tekrar bir rekabete girip ilk 11'de düzenli şans bulabilenlerini, takımların transfer etmesi.. milli takımında düzenli oynayabilen oyuncunun fos çıkması çok düşük bir olasılık. dolayısıyla premier league'den örnek alınması gereken -olmazsa olmaz- kural:

    yabancı futbolcular için çalışma izni. milli olma şartı, yani sadece kalifiye futbolcuları lige kabul etmek. peki bunun ölçüsü ne olacak? premier league ve championship kulüplerinin maddi imkanlarının çok yüksek olduğunu ve liglerinin prestij açısından çok avantajlı olduğunu düşünürsek, kuralı aynen kopyalamak mantıklı olmayacaktır.

    -kural: oyuncunun son 2 yılda milli takımında maçların %x'ine çıkması şartı.

    (yüzdenin ingiltere'den düşük olması herkesçe mantıklı bulunsa da rakam konusunda kesin konuşmak için bir istatistik çalışmasının gerekli olduğunu düşündüğümden kesin bir rakam belirtmiyorum. daha önce %70 olmasını savunsam da bunun biraz ağır kaçacağını düşünmeye başladım. artık şahsi fikrim %50 olmasıdır. ligimizin futbol seviyesini düşünürsek milli takımların rotasyon oyuncularının da transferi lige kalite katacaktır)

    kulüplerimizin maddi şartlarını düşünürsek ciddi futbolcu ihracatı yapan brezilya, arjantin gibi ülkelerden oyuncu transferi çok zorlaşacaktır. dolayısıyla milli takımlar sıralamasını göze alarak üst sıralardaki ülkelerden transferlere bir serbestiyet tanımak uygun olacaktır. ayrıca milli takımı bırakmış ama yine de ülke futboluna ciddi katkıda bulunabilecek tecrübeli oyuncuların önünü açmak adına 40+ kez milli olmuş oyunculara izin vermek lige olumlu katkı yapacaktır. (bkz: theofanis gekas) dolayısıyla;

    kural: oyuncunun son 2 yılda milli takımında maçların %x'ine çıkması şartı + 40+ milli oyunculara çalışma izni + ülkeler sıralamasındaki ilk 8 ülke için kural istisnası. (brezilya'nın durumuna bakınca puan değil de toplam değer sıralamasını kaale almak daha mantıklı gibi.. bu konu hakkında değerli görüşlerinizi bekliyorum)

    güncel ülke sıralaması için:

    http://www.transfermarkt.com.tr/...nalmannschaften.html

    ülkeye kaliteli yabancı ithalatı adına önlemleri aldık.

    premier league'in zayıf özelliklerine bakarsak;

    -tam bir öğütme makinesi, dışarıya oyuncu satışı yok. ancak oyuncuların posalarını alabilirsiniz.
    -alt yapıdan çıkan oyuncuların da yurt dışına çıkışı alışageldik bir durum değil.
    -ayrıca dünyanın en kaliteli ligine sahip olmalarına rağmen milli takımlarının beklenen başarıları yakalayamaması da başka bir sorun.

    gelecek örneklerde çözüm bulmamız gereken konular bunlar.. devam edelim.

    almanya: yabancı sınırlaması yok.

    herkesçe son yıllarda büyük çıkışta olduğu kabul gören ve bu sene 2 takımı şampiyonlar ligi finalinde karşılaşacak bundesliga'nın bu gelişimindeki en önemli unsurlardan biri 2006'da yabancı sınırlamasının kaldırılmasıdır. zaten sağlam bir altyapıya sahip almanya futbolu, kural değişikliğiyle beraber zincirlerini kırmış ve daha da büyümüştür.

    ispanya:

    - max 3 tane avrupa birliği dışı oyuncu
    - max 3 kaleci
    - max 25 oyuncu
    - avrupa birliği dışı olmasına rağmen avrupa birliği kapsamında sayılan ülkeler: rusya, türkiye, cotonou
    - maç kadrosunda kısıtlama yok

    ispanya örneğinde ise ab dışı oyuncu sınırlaması var. altyapısı nispeten sağlam fakat lig, 2 kulübün tekelinde. 2 kulüp dünyanın en iyi kulüplerinden de olsa güçleri, ligi premier league seviyesine taşımaya yetmiyor. ligin örnek alınabilecek tek özelliği serbest dolaşım hakkıyla ab oyuncularının serbest olması ve ab dışı oyuncu sınırlaması. şu anda buna benzer bir sınırlamaya hepimiz razı olsak da daha iyisine çalışalım. devam..

    italya:

    italya'da ise her sezon en fazla 2 avrupa birliği dışından transfere izin var. italya futbolu düşüşte olsa da yine dünden razı olacağımız bir kurala sahip. ab dışı oyuncu kuralını da ispanya'nınkinden daha mantıklı bulduğumu söylemeliyim. fakat bunun dışında örnek alınacak bir özelliği yok.

    fransa:

    - max. 4 tane avrupa birliği dışından oyuncu
    - avrupa birliği kapsamında değerlendirilen ülkeler: ozbekistan, kırgızistan, mısır haricinde tüm afrika ülkeleri, yeni zelanda haricinde tüm okyanusya ülkeleri,
    bosna sırbıstan ve karadağ haricinde tüm avrupa ülkeleri, mısır haricinde cotonou ülkeleri*
    - maç kadrosunda sınırlama yok.

    gelelim fransa'ya. altyapı ve ihracat ülkesi. ama altyapıları fransızlardan ziyade uluslararası bir nitelik taşıyor. neredeyse afrika'nın tamamı ab üyesi sayılmış (şimdi yemeyin bizi). bildiğiniz sömürgecilik devam ediyor. eğer bizde de ab oyuncuları serbest olacaksa buna nispet edercesine türki cumhuriyetlerin tamamına, hatta orta doğu ülkelerine de kolaylık tanınabilir. takımları avrupa'da, belli yıllar hariç yarıştığı ülkelerin takımları kadar başarılı olamayan fransa'nın, ihracat ülkesi olmasına yol açan bu kolaylık dışında örnek alınacak bir özelliği yok. (son 20 yılda tek bir cl finalleri var, o da 1992/93 sezonu marseille'nın şikeyle -fener usülü- aldığı kupa)

    portekiz:

    - kadroda en az 8 tane 21 yaşından önce, 3 sene portekiz'de geçirmiş oyuncu olacak.
    - max. 50 oyuncu (alt yapı takımları dahil)
    - maç kadrosunda kısıtlama yok.

    portekiz ligi ulaşmak istediğimiz noktada olmasa da, arzuladığımız önemli bir özelliğe sahip; avrupa'nın ham madde tedarikçisi konumunda ve ham maddeleri işleyip büyük liglere servis ediyorlar. en azından anadolu kulüplerimizin sahip olmasını istediğimiz meleke bu..

    ingiltere'de de, almanya'da da, portekiz'de de yabancı kısıtlaması yok ancak kendi ülke vatandaşlarını veya alttan gelen oyuncuları koruyan tedbirleri var. futbolcuların 25 yaşına gelene kadar adam yerine konmadığı, gelişimlerini çok geç tamamladığı (bkz: burak yılmaz) ülkemizde kesinlikle örnek almamız gereken uygulamalar bunlar..

    18 kişilik kadrolara zorunlu kılınacak alt yapıdan yetişmiş, ya da genç yaşta transfer edilmiş oyuncular bu soruna çözüm olacaktır. peki rakam kaç olmalı? zamanında kadroda 2 alt yapıdan yetiştirilmiş oyuncu zorunluluğu bulunan ligimizde kuralın nasıl su-i istimal edildiğini hatırlıyoruz.. trabzonspor'un kuralın cezasını peşin ödeyip yine de yedekte bile oyunculara yer vermediğini hala hatırlarım.. mesela sayının 2 olması durumunda bunun fazlaca şans bulamayan yedek kaleci ve yedek stoper mevkilerinde kullanılarak su-i istimal edileceğini öngörebiliriz. 18/4 şeklinde uygulanırsa takımlar her bölge için oyuncu yetiştirmek zorunda kalacak ve sakatlıkları da hesap ederek en azından 7 kişilik bir genç gurubu hazır tutacaktır. bizim millet ancak böyle katı kurallardan anlar o yüzden çekinmeden kuralı dayatmak lazım. kural için bu ülkeler örnek alınarak (az sonra yazacağım 23 yaşaltı kuralıyla beraber düşünerek) '21 yaşından önce, 3 sene türkiye'de çalışmış oyuncu' şeklinde kriter belirlenebilir.

    -yine de kulüplere esneklik, genç oyunculara daha fazla şans tanınması adına, ve kulüplerin bu sürece uyumunu kolaylaştırmak açısından italya'yı örnek alı(maç kadroları 23 oldu) maç kadroları sayısı 20’ye, bulundurulması gereken altyapıdan yetişmiş oyuncu sayısı 5’e çıkarılabilir. yine aynı mantıkla en az 9 oyuncuyu hazır tutmayı gerektirir.-

    -kural: 18 kişilik maç kadrosunda en az 4 tane 21 yaşından önce, 3 sene türkiye'de çalışmış oyuncu bulundurmak.

    -uyulmaması halinde önce ağır para, sonra puan cezası verilmesi kuralın - özellikle bizim ülke için - olmazsa olmazı..

    böylece yabancı sınırlaması var diye, almanya’dan , hollanda’dan yapılan türk oyuncu ithalatının bir önemi kalmayacak ve bu oyuncular genç oyuncuların önünü kesemeyeceklerdir. zaten kendi kulüplerinde şans bulan oyuncular gerekirse o ülkelerden de milli takıma seçilebilirler..

    yine bu kural, ülkede fiyatları aşırı şişmiş türk oyuncuların piyasasını da normal seviyelere çekecek ve takımları daha çok oyuncu yetiştirmeye teşvik edecektir.

    http://img20.imageshack.us/...ndalkeleregretra.jpg

    klüp bazında ülkelere göre senelik yeni transferlere bakarsak, avrupa futbolunu domine eden hiçbir ülkenin üst sıralarda olmadığı dikkatimizi çekiyor. fransa sürekli yetiştirip ihraç etmesine rağmen bir istikrar yakalamış durumda.. keza ispanya'da öyle.. çöküşte olan italya futbolu ise 4.sırada.. sürekli ihraç eden istikrar abidesi portekiz ise atlanmamalı. transfer sirkülasyonundan olsa gerek portekiz de 6.sırada. yine de portekiz ulaşmak istediğimiz noktada değil, maddi olarak ligimizin gerisinde bu yüzden portekiz'i bu açıdan değerlendirmiyoruz.

    zaten yabancı oyuncuların transferine milli olma şartı koyarak bu sorunun önüne geçtik sayabiliriz. mesele nasıl fransa, portekiz gibi ihracat yapacağımız. milli olmuş oyuncuları transfer etmek kaliteyi arttırsa da, dışarıya oyuncu satışına büyük katkıda bulunmuyor ingiltere örneğinde olduğu gibi.. kulüplerimizin fransa ve portekiz örneklerinde olduğu gibi bir serbestiyete ihtiyaçları var ülkeye genç oyuncuları getirip, parlatıp, satabilmek için.. bu istidadı ortaya çıkarmanın yolu belli bir yaş altında yabancı transferini serbest bırakmak. bir iktisatçı olarak normalde katılmasam da bu sefer adam smith'in dediği gibi: laissez faire, laissez passer. (bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler).

    kural: 23 yaş altı yabancı oyuncu transferinin kriter olmaksızın serbest bırakılması.

    büyük takımlar kadar kaliteli yabancı almakta zorlanacak anadolu kulüpleri için oyuncu yetiştirip ihraç etmeleri için bir fırsattır bu kural. 2. ligde benzer bir kural uygulanmış ve emenike gibi bir oyuncu bu sayede 2.lige gelmişti unutmamak lazım. demek ki isteyince oluyor. bırakalım yaşı müsait olduğu sürece istedikleri kadar adam alsınlar.. en fazla 22 yaşındaki oyuncu kariyer peşindedir, çalışır çabalar. yeteneği yetersiz bile olsa asla yatmaya gelmeyeceğinden zarar etmek zordur.. genç oyuncular düşük maaş aldıklarından kulüplerden çıkan para az, oyuncunun katkısı veya transferiyle gelecek para nispeten daha fazla olacaktır.

    >>türk kulüpleri, portekiz kulüplerinin brezilya’ya, fransız kulüplerinin afrika’ya açıldığı gibi, başta azerbeycan olmak üzere orta doğu ve orta asya ülkelerine açılarak genç oyuncu keşfinde bulunabilirler.

    senelik yayın gelirlerinden neredeyse super lig şampiyonu kadar ingiliz kulüpleriyle anadolu kulüplerini bir tutup, transfer için sadece milli olma şartı koymak asla yeterli olmaz.. genç yabancıların önünün açılması çok önemli..

    gerekli uygulamalar yapıldığı takdirde, uzun vadede ligimizin marka değerinin avrupa'da ilk 4'e girmesi mümkün.. futbol kalitesi olarak olmasa da, şu anda ligin maddi değeri avrupa'da 6. konumda.. (nüfusun da yardımıyla tabi)

    http://img405.imageshack.us/...lleaguesbrandval.jpg

    (neden hollanda'yı listeye almadın diye soranlara cevabım; hollanda'nın ihraç etmekten ve kaliteli oyuncuları ülkeye getirememekten dolayı avrupa'da istikrar sağlayamaması ve afonso alves gibi vasat topçuların çılgın atabildiği sıradan bir lige sahip olmaları.. portekizlilerle avrupa'da kıyas kabul etmiyor..)

    tüm bunlara ilaveten federasyonun kulüplerin alt yapıya yaptıkları yatırımları denetlemesi, belli düzenlemeler getirmesi, bunları aksatan kulüplerin yayın gelirlerine el koyması gerektiğini not düşelim.

    bu entry beğenildiği, desteklendiği sürece güncellenecek ve tekrar gündeme taşınacaktır. daha burada bitmedi.. *

    5 heceli 11 harfli hayat 'a tablolar için teşekkürler.

    kendisinin çok daha sağlam çalışması>> bakmadan geçmeyin: (bkz: yabancı oyuncu sayısı/#1166708)
  • 5
    adamlar inat ediyor. daha da kısacakmış gibi görünüyor. bu sınırı kaldırtmanın ya da genişletmenin bir yolu var. nasılsa herkes bize düşman. bizim güç kaybetmemiz için her şeyi yaparlar. bizim de zaten üst düzey birkaç türk oyuncumuz var. selçuk, semih, burak, umut*, hamit hatta bazı sezonlarda parlayan emre çolak, hakan balta ve gökhan zan. bu sezon için geç oldu ama gelecek sezon yine şampiyonlar liginde başarılı olup yine şampiyon olup yine şampiyonlar ligine katılıp ekonomik olarak iyi bir takım olalım. sonra da avrupa'da oynayan kaliteli türk oyuncuları ne pahasına olursa olsun takıma katalım. alalım gökhan inler'i. alalım arda'yı. gerekirse nuri'yi, kerim'i, cem'i, serdar taşçı ya da ömer toprak'ı alalım. hatta bayern'den emre can'ı. bir iki tane de süper ligden türk oyuncu aldık mı tamamdır. o zaman bu kural kalkacak. kalkmazsa da onların bileceği iş. biz yapacağımızı yapmış oluruz.
    http://inciswf.com/1285450499.swf
  • 7
    --- alıntı ---

    galatasaray spor kulübü yönetim kurulu üyesi sedat doğan, sabah gazetesine açıklamalarda bulundu.

    sedat doğan'ın, türkiye futbol federasyonu'nun 2013-2014 sezonunda uygulayacağı yabancı oyuncu prosedürü ile ilgili açıklamaları, sabah gazetesinin bugünkü nüshasında şu şekilde yayınlandı:

    türkiye futbol federasyonu'nun önümüzdeki sezon yabancı futbolcular için "6+0+4" uygulamasıyla ilgili galatasaray hukuk mücadalesi başlattı. tff başkanlık makamına hitaben 8 mayıs'ta dilekçe veren sarı-kırmızılılar yabancı sınırlamasının ab kuralları ve çerçevesinde revize edilmesini istedi. işleme alınan dilekçede 1963 tarihli ankara antlaşması, 1972 yılındaki ek protokol ve 1980'deki ortaklık konseyi kararları çerçevesinde avrupa adalet mahkemesi'nin nihat kahveci ile ilgili kararının örnek alınması ve mütekabiliyet esasları çerçevesinde türkiye'de de ab ülkesi futbolcular için sınırlamanın kaldırılması gerektiği vurgulandı. konuyla ilgili sabah'ın sorularını yanıtlayan galatasaray'ın hukuk işlerinden sorumlu yöneticisi sedat doğan, yabancı futbolcu kısıtlamasının ucunun türkiye'nin dış siyasetine kadar gittiğine, bugüne kadar bazı işadamlarının ve işçilerinin konuyla ilgili ab'de kişisel başvurularda bulunduğuna dikkat çekti.

    kahveci kararina vurgu
    doğan, "nihat kahveci, real sociedad ile anlaştıktan sonra 'türkiye ile avrupa birliği arasında yapılan anlaşma gereği ab oyuncusu gibi muamele görmem lazım' dedi. bu talebini önce ispanya futbol federasyonu, sonra başvurduğu ispanya'daki spor mahkemesi reddetti. o da avrupa adalet divanı'na gitti. tüm ülkelerin anayasa mahkemeleri de dahil hepsinin en üzerindeki yargı organı olan adalet divanı, nihat lehinde karar verdi. bizim tff'ye 8 mayıs'ta verdiğimiz dilekçede de bu karara ve gerekçelerine vurgu yapılıyor" diye konuştu. 1963'teki ankara antlaşması'nın "uyrukluk sebebiyle ayrımcılık uygulayamazsın" dediğini belirten doğan 1972'deki protokolün "bunun kapsamına giren alanlarda türkiye tarafından topluluğa uygulanan rejim üye devletlerle bunların uyrukları ve ortaklıkları arasında hiçbir farklı işleme meydan veremez" şeklindeki 58. maddesinin ve 1980'deki ortaklık konseyi kararı'nın 10. maddesinin nihat kahveci davasının karar metninde de yer aldığını hatırlattı.

    tazminat davasi mümkün
    doğan, "tff bu uygulamayı değiştirmezse futbolcular tazminat davası açabilir mi?" sorusuna "türkiye'de herhangi bir takımla sözleşme imzalamış olan ab vatandaşı futbolcu elbette maddi kaybının tazminini isteyebilir. yani, ücret ve diğer çalışma koşulları bakımından bir ayrımcılık gözetemezsin. 11 türk ile oynayabiliyorsan, 11 ab vatandaşı ile de oynayabilirsin. herhangi bir karar merciinin kararından dolayı kayba uğrayan herkesin tazminat talebi olabilir. 6+0+4 sisteminde maç oynayamayan futbolcu bu uygulamadan mağdur olduğunu ispatlayabilirse, buraya dönüp tazminat talebinde bulunabilir."

    eşitlik ilkesi vurgusu!
    ab vatandaşı futbolculara kısıtlama uygulanmasının türkiye'nin dış siyasetini de ilgilendirdiğini savunan sedat doğan şöyle konuştu: "tff'nin, ab vatandaşlarına ayrımcılık uygulaması türkiye'nin yıllardır ab ülkelerinde haklı olarak yürüttüğü 'benim işçim, işadamımın burada serbest dolaşmalıdır' politikasına zarar verir. ünal aysal yönetiminin göreve gelişinden 4 ay sonra bunun çalışmalarını yaptık. o sırada üzerine gitmedik. geçen sezon da lig sürerken uzak durduk ama ligin bitimine yaklaşık bir ay kala bu dilekçeyi verdik. kulüp olarak ses çıkartmadan yapalım istedik. ne zaman ki kulüpler birliği'nde gündem yaratıldı; sonra konuşmaya başladık. türkiye'nin zarar görmesini istemiyoruz. türkiye'nin ab ile ilgili adımlarını destekliyoruz. ülkelerarası ilişkilerde mütekabiliyet (eşitlik ilkesi) esası var. nihat kahveci örneğinde, adalet divanı türk vatandaşlarına bu hakkı vermiş. siz kalkıp 'ben bunu tanımıyorum' dediğiniz anda, diğer ülkelere 'türkiye bunu uygulamıyor. mütekabiliyet sebebiyle ben de uygulamıyorum' deme hakkı verirsiniz. tff'nin ısrarı, türkiye'ye karşı mütekabiliyet esasına sığınmaya çalışan ülkelerin işini kolaylaştırıyor."

    ankara antlaşmasi (1963)
    9.made: akit taraflar, anlaşma'nın uygulanma alanında, 8. maddenin uygulanması ile ilgili olarak ortaya konabilecek özel hükümler saklı kalmak üzere, uyrukluk dolayısıyla uygulanan her türlü ayrımın, topluluğu kuran anlaşmanın 7. maddesinde anılan ilke uyarınca yasak olduğunu kabul ederler.

    ek protokol (1972)
    58.madde: türkiye tarafından, topluluğa uygulanan rejim, üye devletleri ile bunların uyrukları veya ortaklıkları arasında hiçbir farklı işleme meydan veremez. topluluk tarafından, türkiye'ye uygulanan rejim, türk uyrukluları veya türk ortaklıkları arasında hiçbir farklı işleme meydan veremez.

    ortaklik konseyi karari (1980)
    10.madde: topluluk üyesi devletler, işgücü piyasalarına dahil bulunan türk işçilerine, çalışma koşulları bakımından, topluluk işçilerine göre farklılık içermeyen bir rejim uygularlar.

    --- alıntı ---

    http://www.galatasaray.org/kulup/haber/17206.php
  • 10
    amına kodumun şeyini sınırlayın, düşürün. düşük olduğu dönemde 4 dünya 7 avrupa 9 konfederasyon kupamız var. o günleri arıyoruz. kıçı kırık türk topçusuna 9-7-5 veren fener varken, niye sınırsız yabancı olsun ki. düşürün 2 yabancı yapın. suratsız suratınıza tüküreyim azizler.

    https://pbs.twimg.com/...gjCQAAB_u3.jpg:large arkandayız riera.
  • 13
    --- alıntı ---

    türkiye futbol federasyonu, geçtiğimiz hafta yabancı sınırlaması konusunda aldığı karardan geri adım atmaya hazırlanıyor.
    6'sı maç kadrosunda olmak üzere 10 yabancı kararıyla ilgili kulüplerin tepkileri artarken, federasyon yetkilileri başkanlar ile bir araya gelerek yabancı sınırlamasını yeniden masaya yatıracak.

    alınan kararın ardından süper lig kulüplerinin ardı ardına gelen sert açıklamaları ve gelen tepkiler nedeniyle 6+0+4 kuralından vazgeçmeyi düşünen futbol federasyonu'nun hafta içerisinde toplantı yaparak geçtiğimiz sezon uygulanan 6+2+2 sistemine geri dönüş yapacağı belirtiliyor.

    --- alıntı ---

    http://www.ntvspor.net/...707/tffden-geri-adim
  • 15
    --- alıntı ---

    uefa'nın fenerbahçe ve beşiktaş'a verdiği men cezalarının yanı sıra türk futbolunun bir diğer sorunu da türkiye futbol federasyonu'nun almış olduğu 6+0+4 kararı... yani kulüplerin sözleşme yapabileceği 10 oyuncudan sadece 6’sının maç kadrosunda yer alması, 4’ünün tribüne çıkması. bilindiği gibi süper lig’de geçtiğimiz sezon 6’sı sahada, 2’si kulübede ve 2’si tribünde olmak üzere toplam 10 yabancıya izin veriliyordu.

    htspor.com'un edindiği bilgiye göre; federasyon, ab statüsündeki oyuncuların yerli kontenjanında oynamasına izin verecek. tff'nin bu kararı 10 gün içinde açıklayacağı iddia edildi. tff'nin böyle karar alması durumunda; avrupa birliği ülkelerinden pasaportu bulunan oyuncular, türkiye’de yerli statüsünde oynayabilecek. avrupa'da olduğu gibi türkiye’de de ab ülkesi futbolcuları için sınırlama kaldırılacak.

    --- alıntı ---

    http://spor.haberturk.com/...88-tffden-flas-karar

    hadi inşallah.
  • 16
    http://spor.haberturk.com/...88-tffden-flas-karar

    uefa'nın fenerbahçe ve beşiktaş'a verdiği men cezalarının yanı sıra türk futbolunun bir diğer sorunu da türkiye futbol federasyonu'nun almış olduğu 6+0+4 kararı... yani kulüplerin sözleşme yapabileceği 10 oyuncudan sadece 6’sının maç kadrosunda yer alması, 4’ünün tribüne çıkması. bilindiği gibi süper lig’de geçtiğimiz sezon 6’sı sahada, 2’si kulübede ve 2’si tribünde olmak üzere toplam 10 yabancıya izin veriliyordu.

    htspor.com'un edindiği bilgiye göre; federasyon, ab statüsündeki oyuncuların yerli kontenjanında oynamasına izin verecek. tff'nin bu kararı 10 gün içinde açıklayacağı iddia edildi. tff'nin böyle karar alması durumunda; avrupa birliği ülkelerinden pasaportu bulunan oyuncular, türkiye’de yerli statüsünde oynayabilecek. avrupa'da olduğu gibi türkiye’de de ab ülkesi futbolcuları için sınırlama kaldırılacak.

    '4 büyükler'de ab pasaportu olan bazi futbolcular:
    ujfalusi, riera, sneijder, elmander, kadlec, holmen, meireles, stoch, krasic, kuyt, sivok, almeida, escude, fernandes, cech, celusta, sapara, adrian, janko.

    ab vatandaşi futbolculara sinirlama yok
    ingiltere: premier lig’de herhangi bir kısıtlama söz konusu değil. isteyen takım 11 yabancı ile sahaya çıkabiliyor. kriter, transfer ve çalışma izni konusunda söz konusu. ab dışından yapılan transferlerde alınacak oyuncunun, ülkesinin son 2 yıldaki resmi a milli maçlarının %75 inde oynamış olması şart aranıyor.

    ispanya: la liga’da avrupa birliği vatandaşları için sınırlama yok. kulüpler ab dışından en fazla 3 oyuncuyla sözleşme imzalayabiliyor. ancak bu sınır, la liga’da 5 yıl forma giyen kıta dışı oyunculara vatandaşlık verilmesi yoluyla esnetiliyor.

    almanya: yabancı oyuncu konusunda sınırlama bulunmuyor. kulüpler istedikleri kadar yabancı
    oyuncuyla mücadele ediyor.

    fransa: avrupa birliği ülkelerinden gelen oyuncular için sınırlama yok. ab vatandaşları zaten yabancı olarak kabul edilmiyor. ancak kulüpler 11 kişilik kadrolarına ab dışı en fazla 3 oyuncuyla yer verebiliyor.

    italya: italya’da avrupa birliği ülkelerine bir kısıtlama yok. ancak kulüpler bir sezonda, ab dışından en fazla 2 oyuncuyu kadrolarına katabiliyor.
  • 17
    http://spor.haberturk.com/...88-tffden-flas-karar

    büyük ihtimalle haber doğrudur. uefa kararlarından sonra zor duruma düşen, neredeyse tüm türkiye futbol kamuoyu tarafından istifası beklenen tff, böyle bir iş yaparak az da olsa kendini millete yarandırmaya çalışacaktır.

    yapacakları bu iş hiçbir şekilde kendilerini kurtarmaya yetmez ama galatasaray'ın önünü tamamen açacağı kesin. bırakın 4. yıldızı şimdiden 5. yıldız hayalleri kurmaya başlayalım.
  • 18
    drogba, sneijder, elmander, dany, chedjou, amrabat ve riera gibi futbolcuarın kişisel olarak tff. tahkim kurulu'na başvurmalarıyla beraber bambaşka bir boyuta geçmekte olan sınırlama. galatasaray her spor federasyonunda ab. pasaportlu oyuncuların yerli statüsünde oynaması için gerekli tüm girişimleri yapmaya başladığını duyurdu.

    http://www.radyospor.com/...ay-dan-olay-basvuru-

    http://www.arenaaslani.com/...rler&tur_id=3562
  • 20
    galatasaray klübü tarafından yapılan açıklama ile federasyon'un tahkime başvurmamızı engellemeye çalıştığı kesinleşmiş oldu.
    açıklama şöyle
    http://www2.galatasaray.org/...l_as/haber/17473.php

    daha önce ne demiştim bu konu hakkında hatırlayalım

    --- alıntı ---
    ab statüsü ile ilgili başvurumuzu süreyi kaçırmış olmamız sebebiyle reddetmiş kurul. niye süreyi kaçırmamızı gerekçe gösterdiler? çünkü bu şekilde iç hukukta tüm başvuru yollarını kullanmış tabiri caizse tüm iç hukuk yollarını tüketmiş olmuyoruz. apaçık adalet divanına başvurmamızın önüne geçmek için yapılmış bir hamle bu. ancak sedat doğan ve galatasaray'ın diğer hukukçuları bu konuda önlemlerini kesinlikle önceden almışlardır. konu ile ilgili dilekçeler eminim bu ihtimal düşünülerek hazırlanmıştır. ortada çözülmeyecek bir sorun yok ancak sürecin uzamasına neden olabilir.

    ek: ayrıca başvurudaki kimi hususları tespit talebi olarak yorumlamışlar. dolayısıyla usulen yetkisiz yerde hak aradığımız için o konuda sürecin tamamlanması bir yana başlamış dahi sayılmıyor.
    --- alıntı ---

    peki şimdi ne olur?

    galatasaray türkiye cumhuriyeti mahkemelerine başvuracak. burda iki ihtimal ortaya çıkıyor.
    iki ihtimalden kötü olan mahkemenin kendini yetkili görmesidir. bu durumda pazartesi dava açıldığını varsayarsak yaklaşık 6-7 ay içerisinde yerel mahkemeden karar çıkması olasıdır. ancak işin temyiz aşaması da gözetilirse kararın uygulanabilir olması eğer haklı olduğumuza karar verilirse 3 seneyi bulacaktır diye tahmin ediyorum. çünkü dosyaların yüksek mahkemelerden dönmesi oldukça uzun sürüyor. tabi bu en hızlı süreç. bir de atıyorum yüksek mahkeme yerel mahkemenin aldığı olumlu veya olumsuz kararı bozabilir. o zaman 5-6 seneye kadar yolu var mevzunun. tabi yüksek mahkeme aşamasında yetkisizliğe karar verilmesi de mümkün.

    aslında iyi ihtimal de burada başlıyor. yerel mahkeme daha ilk aşamada yetkisizliğe karar verir ki umuyorum bu olacak... o zaman iş tekrar tahkime döner ve onlar talep hakkında karar vermek zorunda kalır. ordan gelecek muhtemel red kararı akabinde de adalet divanı süreci başlar.

    mahkeme aşamalarında en iyi olasılık tedbir kararı alınmasıdır. böyle bir durumda mahkeme açık bir hukuka aykırılık ve sonradan giderilmesi imkansız bir zarar tespit ederse bu yola başvurabilir.

    bir diğer ihtimal de transferi yeni gerçekleşecek bir yabancının federasyona yapacağı bireysel başvuru olur. özellikle ülkesinin doğru seçilmesi halinde diğer yollarda hukuki süreç devam ederken federasyon bahsettiğim yeni yabancının başvurusuna cevap vermeye mecbur kalabilir ki o zaman derhal adalet divanı yolu açılacaktır.

    ancak görünen galatasaray ve türk futbolu açısından en hızlı çözüm yolu tüpçü ve ekibinin tff'den yollanması, gelecek yeni federasyonun bu konuda karar alması olur.

    edit: türkiye'nin imzaladığı uluslararası antlaşmalar, mütekabiliyet ilkesi ve uefa'nın yapısı nedeniyle türkiye adalet divanı'nın yetkisini tanımış durumda. yani ab üyeliği sürecimiz henüz tamamlanmamış olmasına rağmen bu konuya özel adalet divanının müdahale hakkı bulunmakta. insan hakları mahkemesine göre hızlı yapısı nedeniyle tabiki tercih bu yönde olacaktır. dediklerimi doğrular nitelikte bir haber içinse http://spor.haber7.com/...a-tahkime-basvuracak
    http://www.fotomac.com.tr/...25-9af8-6744d59bfa33
  • 21
    bu sınır ile ligdeki maçları sikine takmayan eboue* yerine sabri oynayınca sorun oluyormuş, ama sneijder'in yerine mahmut tekdemir oynayınca sorun olmuyormuş. ne kadar malım ya unutmuşum. tekdemir daha iyi oyuncuydu zaten lan.

    ha bir de sabri ne kadar komikmiş lan ihihi. yazımı da çok komik bir capsle bitiriyorum.

    http://www.komikresimleri.com/...ds/Sabri-caps-1.jpeg

    ne kadar komik lan ahahahaha.
  • 23
    an itibariyle 2013-2014 sezonunda spor toto süper lig de 43 farklı ülkeden 159 tane var.
    oynadıkları takımlarda 6-0-4'e göre 51 tanesinin ligde oynama şansı yok.

    yabancılardan oluşan 6 tane takım (25 kişilik kadro ile) kurabiliyoruz.

    ligimizde oynayan gurbetçilerin sayısı da 94. bunlardan da 4 tane takım kuruyoruz.

    böylece geriye sadece 8 tane yerli malı yurdun malı takım kalıyor.

    ne mi demeye çalışıyorum. bir şey demeye çalışmıyorum ben sadece mini etekleri seviyorum.

    yabancılar
    http://s1.directupload.net/.../131120/cypux47z.png

    gurbetçiler
    http://s1.directupload.net/.../131119/nqlysocd.png
  • 25
    http://www.ntvspor.net/...-yabanci-istemiyoruz

    5 yabancı isteyen beyinsiz kulüp başkanlarının kim olduğunu merak ediyorum. türkiye'nin en büyük sıkıntısı insanların vasıflarının yeterli olmadığı mevkilerde olması durumu futbolu da etkiliyor. mesela bir kulüp başkanında olması gereken akıl, zeka, vizyon gibi vasıfları bizim kulüplerimizin başkanları barındırmıyor. biz galatasaray sözlük yazarları olarak oturduğumuz yerden futbolu daha çok geliştirebilecek fikirler üretebilirken bizim vasıfsız kulüp başkanlarımız daha geriye götürecek fikirler üretiyor. biz de burada deli oluyoruz işte.
App Store'dan indirin Google Play'den alın