galatasaray’ın kendi kendine çelme takmadığı sürece yine nisan’a kadar çekişme yaşanacak ancak nisan’dan sonra beşinci yıldızı takacağımızı düşündüğüm sezondur. ancak ligin ve türk futbolunun selameti için galatasaray’dan bağımsız değişkenlerin de olunlu işlemesi gerekiyor.
öncelikle fenerbahçe’nin başındaki zat sağ olsun beşinci yıldız hedefiyle başlayacak olsak da bu sezonu artık ali koç’tan kurtulmuş ve hafiflemiş geçirmesi gerekiyor ülkenin. tek rakibi aziz yıldırım olacak gibi görünse de iki uclu boklu değnek. maalesef bir rahatlama, bir huzur ortamına hasret kalacağız bir süre daha.
bunun dışında beşiktaş’ın nokta atışı eklemeler ve nokta atışı bir hoca tercihi yapması gerekiyor. ha keza trabzonspor’un da sezon bitmeden yaptığı kağıt üstünde doğru eklemelere artık kulübeye fatih tekke’yi getirerek devam etmesi gerek. bu iki takımın en azından nisan ayına kadar bir iddiası olmalı ki fenerbahçe’yle birebir girilen rekabetin çirkinliği, iğrençliği, sinir bozuculuğu, mide bulandırıcılığı bir nebze azalsın.
pendik, hatay, istanbulspor gibi kulüplerin yanına dilerim karagümrük de katılır. aşağıdan göztepe’nin yanı sıra sakarya’nın gelmesini diliyorum. renktir bu tarz kulüpler.
* ligin seyredilebilirliği çok azaldı. galatasaray hariç hiçbir takım, hiçbir maç merak uyandırmıyor. görünen bu sezonu 105 puanla şampiyon tamamlayacağımız yönünde. bu galatasaray’ın başarısı olduğu kadar 3-20. sıra takımlarının rezilliğiyle de doğrudan alakalı.
başakşehir, göztepe ve eyüp değerli yatırımlar alıyor. fenerbahçe ne kadar bu sezonki performansına bir daha ulaşamayacak da olsa bir iddia sahibi her zaman. dediğim gibi bunların yanına beşiktaş ve trabzonspor’un eklenmesi en azından renk katacak bir 5-6 fazladan kulüp demek olur. ancak aşağıdakilerin yukarı çıkmasıyla ülke futbolu ileri gidebilir. aksi takdirde bayern münih değil, en fazla 2000’ler ortası porto oluruz.
