resim
Ünal Aysal
Görev:Başkan
Takım:-
Yaş:83
Uyruk:Türkiye
  • 4226
    gereksiz yere şişirilen kötü bir başkandır. bundan önceki iki sezonda gelen başarılar yanındaki yöneticilerin çok güçlü olmasındandır. kendisi geldiği ilk sezon, rakibimizin başkanı kulübünün başında değildi. ikinci sezon yine şike işleriyle uğraştılar. ünal aysal da ali dürüst, adnan öztürk gibi yöneticilerle çalışmanın kaymağını yedi. ama fenerbahçe işleri yoluna koydu. bu sırada ünal aysal ise koskoca galatasaray kulübünü egoları yüzünden tek başına yönetmeye çalışması ile her şeyi berbat etti. galatasaray'a, fenerbahçeli bir adamın veremeyeceği zararı verdi. amatör branşlar falan diye de abartmayın. o şubeleri futbol takımını batırsa da adnan polat yönetimi bir yerlere getirdi. şu anda sponsorlardan gelen desteklerle çok daha iyi işler yapılması gerekiyordu. ama adnan polat'ın bıraktığı yerde duruyor hepsi.

    ünal aysal iyi bir başkansa yanında saydığım isimler olmadan, fenerbahçe'de işleri yoluna koymuşken futbolda, baskette, voleybolda şampiyonluklar alsın o zaman biz de haklıymışsınız diyelim.
  • 4227
    ellen glasgow'un değişimle ilgili şu sözünü kendisine armağan ediyorum '' her hareket ileri olmadığı gibi, her değişim de gelişme değildir ''
    mükemmel bir eğitim, başarılı bir iş hayatı, harika bir kariyere sahip kendisi. dünyaya hitap eden milyon dolarlık şirketleri yönetme iradesine sahip, profesyonelliği ve iş ahlakı son derece muazzam bir iş adamıdır başkan. türkiye’yi yurtdışında en üst seviyede temsil eden iş adamlarından biri sıfatı ile cumhurbaşkanı tarafından bakanlar kurulu’nun onayı ile yüksek liyakat madalyası ile onurlandırılmış, 2012 yılı ekim ayında ise belçika prensi h.e philippe leopold louis marie tarafından belçika hükümeti adına leopold ii yüksek takdir madalyası ile ödüllendirilmiştir. hakkındaki her bir ince ayrıntı gerçekten çok dikkat çekici ve imrendirici. gel gelelim bizim futbol dünyamızdaki '' hatır, gönül, vefa, rica '' işlerine. böylece profesyonel iş ahlakı olan bir kişi bu olgulara sahip olmaması veya uzak olması şaşırılması gerekilen bir durum değil aslında. her şeyin boka sardığı şu vaziyette çok ince, enteresan, on ikiden vuracak birkaç zeki hamle ile işleri bir anda yola koyabileceğine inanıyorum, bekliyorum. en az fatih terim in gönderilmesi kadar '' garipsenecek '' birkaç hamle ile yakın zamanda bizleri şaşırtacaktır kendisi.
  • 4229
    iyi başkandır. kulüp başkanına posta koyan, galatasaraylılık ayağına yatıp net konuşmayan, her lafı eveleyip geveleyen ve şikecilerle ilgili konuşacağım dedikten sonra gidip onlarla işbirliği yapan teknik direktörü kovmuştur. çok iyi yapmıştır. bu galatasaray'a kısa vadede elbette zarar verecektir. belki şampiyonlar liginden elenip şampiyon olamayacaktır takım ama iyi bir başkan kulübünü kısa vadede değil uzun vadede başarıya götürmek için uğraşmalıdır. ünal aysal tam da böyle yapmıştır.
  • 4231
    kendisi isteyerek ya da istemeyerek, galatasaray spor kulubü içinde, en azından taraftarları arasında bir kutuplaşmaya sebebiyet vermiştir. taraftarın yarısı olan bitenden kendisini sorumlu tutarken, diğer yarısı milli takım-federasyon olaylarından sonra bütün ihaleyi fatih terim'e yıkmaya çalışmaktadır.

    destanlar yazıyor arkadaşlarımız maşallah, fatih terim hocamızın inciğini cinciğini sermişler ortaya. öyle bir hava estiriliyor ki, geçen 2 sezondaki başarılarda en büyük pay ünal aysal'a ait, 'kümede kal galatasaray'dan 'şampiyonlar ligi çeyrek finaline koşulan 2 sene içerisinde takımı yoktan var eden yalnızca kendisiymiş, allah'tan bu 2 sene boyunca hayattaydık da bu mavraları yemiyoruz. en nihayetinde taraftar dediğin eşhas, mazotunu başarıdan alan, başarısızlık olduğunda geçmişe anında çizgi çeken, günibirlikçi kişilerden oluşmaktadır. gelinen durumda elbette ki birileri harcanacak, futbol takımı berbat durumda, yerli kalitesi yerin dibinde.

    üç aşağı beş yukarı aynı kadro var 2 senedir. bu kadroyu kuran kim? fatih terim. başarılar kimin hanesine yazılacak? ünal aysal. niye? çünkü eşeğin zikinden dolayı.

    ünal aysal özelinde öyle bir başkanlık imajı var ki, kendisi her şeyin kontrolünü eline almış, ticari zekasını ve iş hayatında kendisini başarıya götüren disiplini galatasaray üzerinde de kullanıyor, hiçbir şekilde taviz vermiyor, her şeyi yüce bir feraset ve zeka ile yönetiyor gibi yanlış bir algılama söz konusu insanlarda. oysa 'acımasız bir realite' olarak karşımıza çıkan durum şudur ki, ünal aysal beyefendi galatasaray üzerine çalışmıyor, b planı hiçbir zaman yok, kendisini zaten ilk geldiğinde taç çizgisinin dışına atıverdi, 'ben futboldan anlamam' sözü ile. profesyonellere bırakırım dedi, fatih terim'i getirdi, hoca takımı aynı sene düze çıkardı, peşinden gelen sezonda da başarılar geldi. takım aynı takım, kadro drogba, sneijder ile güçlendirilmiş. 3. sene baktığımızda ise fatih terim eleştiriliyor, mancini'ye enkaz bıraktı diye.

    yanlış anlaşılma olmasın, takımın bu halinden elbette tek sorumlu ünal aysal değil. fatih terim de en az ünal aysal kadar hatalıdır, yanlış transfer politikası izlemesinden dolayı, yerli oyuncu seçimindeki hatalardan dolayı. burada adam kayırmıyoruz, galatasaray için hizmet eden her kimse biz onun yanındayız. geri gelelim bütün ihale fatih terim'e bırakılmamalı, sen koca galatasaray spor kulubünün başkanıysan, olan bitenden kendini soyutlayamazsın, sorumluluktan kaçamazsın.

    fatih terim başlığına 13 kasım'da şunları yazmışım. 13 kasım derken 13 kasım 2012, tam 1 sene önce yani. şimdi mal bulmuş mağribi gibi, milli takım anlaşmasını koz göstererek fatih terim'e bel altı vuranların argümanlarını şampiyonluk zamanlarında, başarı zamanlarında yazmışız. her şey kötüye giderken, piyasaya çıkıp veryansın etmek en kolayıdır çünkü.

    --- alıntı ---

    (bkz: #1090714)

    şu an için gördüğümüz ise şampiyonluk sonrası bir rehavet olduğu ve transfer konusunda akıllı hamleler yapılmadığı. bu noktada da eleştirmemiz gereken kişi yine hocamızdır. farz-ı muhal emmanuel eboue'nin transferi konusunda dik bir duruş sergileyerek benim gözümde mevkisinin dünyada sayılı isimlerinden birini 3.5 milyon euro'ya kendisi transfer ederken; tipini bile gözümüzde canlandıramayacağımız yiğit gökoğlan'a yaklaşık aynı meblağı ödeyerek transfer eden de kendisi. ya da yedeğin yedeği olarak alınan bir furkan özçal'a yıllık 750 bin euro veren yine kendisi. altyapıda kendisinin 4'te birine oynayacak futbolcu mu yok yedeğin yedeği olarak duracak? ya da koca transfer sezonunda çok büyük rakamlara transferler yapılmışken, hala doğru düzgün as futbolcusu olmayan mevkilerimiz var. sol bek misal 2 senede bir sol bek bulunamaz mı?

    şimdi bu verdiğim örnekler üzerinden fmci damgası yemek de var ama bir noktaya işaret etmeye çalışıyorum. fatih terim'i fatih terim yapan genç ve kaliteli türk futbolcu bulması ve yetiştirmesidir. gururla andığımız bütün başarıları fatih hocanın bu çalışmaları sayesinde kazandık. peki ne oldu da şimdi bu türk oyuncu havuzu oluşturulamıyor, alınan oyuncular ise hiç şans verilmeden yok olup gidiyor? üstelik yüksek maliyetle gelmelerine karşın? türkiye'de artık futbolcu mu yetişmiyor ya da gurbette? yok yani kökü mü kurudu futbolcuların? 10 sene önce anadolu'nun çeşitli yerlerinden diyarbakır'dan, karabükten, samsun'dan sakarya'dan gelen adamlar artık yok mu, bitti mi? ergün penbeler, hakan ünsallar, ümit davalalar, hasan şaşlar? yok mu artık yani?

    teknolojik imkanlar da bu kadar gelişmişken yeni oyuncu bulunamaması bence kesinlikle 'futbol piyasası'na uzak durulmasıyla, yakından takip edilmemesiyle ilgilidir. fatih terim de bu noktada eksiktir ya da teknik kadrosunu bu yönde kurmamaktadır. galatasaray taraftarının fatih terim'den beklediği altın bir jenerasyon daha oluşturmasıdır, üstelik yukarıda saydığım maddi durumu kötü bir kulüp varken. 8 milyon eurolar, 5 milyon eurolar verip olmuş oyuncuları çok afedersiniz beğenilmeyen christophe daum alır. fatih terim ise imparatorluğunu genç ve yürekli, bir şeylere ihtiyaç duyan isimler kazandırarak sağlamıştır. bu kadar zor bir durumda olup da bu kadar para harcanan bir kadro hala önemli temel eksiklere sahipse ve başımızda fatih terim gibi taptığımız bir isim varsa taraftar olarak geleceğe güvenle bakamayız ne yazık ki.

    --- alıntı ---

    demem o ki, şu an fatih terim'i nasıl eleştiriyorsak, kulüp başkanı olarak aynı dönemde işlerin başında olan ünal aysal'ı da aynı şekilde eleştirmeliyiz. borsa işlerinden başka kulubün üzerine düşmeyen, takımın hakkını savunamayan, 'bu ateş üfleyerek sönmez' diyip şu an fatih terim'i işbirlikçi olarak yaftalayıp, yerin dibine soktuğumuz federasyona karşı kulubün haklarını koruyamayan, futbol takımı üzerine çalışma yapmayan, b planı olmadan maceralara sürükleyen, şöhretli hoca getirirsem olayı götürürüm mantalitesindeki bir adam da en az fatih terim kadar eleştiriyi hak etmektedir. fatih terim futbol piyasasına uzak eyvallah, peki sen neden bu işte anlayan profesyonellerine danışmıyorsun, yerli oyuncu havuzu oluşturmuyorsun, nordin amrabat'ı transfer ederken gösterdiğin inat ve sebatı yerli futbolcu transferinde göstermiyorsun? kafamda deli sorular.

    *******************

    aynı entrynin sonuna şunu da eklemişim vay anasını ya, şom ağzımı eşekler zikseymiş.

    --- alıntı ---

    buraya geçmişe övgü dolu duygusal bir şeyler karalamak isterdim, şimdi gelecek fatih terim düşmanlığı mesajlarına maruz kalmamak için en azından. popüler olan bu ama hiçbir zaman boş rüzgarların arkasına kapılmamak lazım. geçmiş her zaman için geçmişte kalacaktır, hayat acımasızdır, hatalara fırsat varken müdahale edilmezse bu rüzgara kapılan insanlar, işler cidden kötüleşince ilk idam fermanını yazanlar olacaktır. biz ise üzüldüğümüzle kalacağız. bunu çok gördük, farz-ı misal 2. fatih terim döneminde.

    --- alıntı ---
  • 4232
    bazı arkadaşlara göre kendisi; hepimizden, bırak bizi 40 yıllık galatasaraylılardan daha fazla cimbomludur,
    bazı arkadaşlara göre kendisi; tüm imkansızlıklara rağmen cumhuriyet kuran mustafa kemal atatürk gibidir,
    bazı arkadaşlara göre kendisi; süper ötesi bir ticari deha, aklımızın alamayacağı hamleler yapan kurt yönetici,
    bazı arkadaşlara göre kendisi; çağ kapatıp çağ açan bir lider,
    bazı arkadaşlara göre kendisi; bizden sonra ülkeyi de verelim, kurtarsın gibisinden düşündüğü galatasaray başkanı'dır.
  • 4233
    kendisinin de kendisini tanımladığı şekliyle: galatasaray klübünün bir elemanı.

    futbol şubesinin başarılarında fatih terim faktörü önemli rol oynamıştır.
    fakat kendisi, yönetimi ile birlikte;
    basketbol, futbol, voleybol ve diğer şubelerde 2 sene içerisinde gelen şampiyonluklar, şampiyonlar ligi katılımları,
    ve bu başarıları elde eden, -sporcu ve teknik- kadronun tahsisinde ve devamlılığında

    1 numaralı sorumludur.

    ayrıca,
    2011 senesinden, 2013 senesine, 2 senede galatasaray isminin ve markasının yükselişinin 1 numaralı sorumlusudur.
  • 4236
    bu sezon futbol takimi sampiyon olur veya olmaz. burasi çok onemli degil. yani onemli elbette ama sampiyon olamazsak sonunda olum yok. iki senedir bu adamin yonettigi kulubun basarilari ortada. sekiz ayri dalda sampiyonlar liginde mucadele eden bir ekip bugun galatasaray. avrupa'da adi yine duyulan, yabanci kanallarin haber bultenlerine cikan bir ekip. bu husus cok onemli.

    bakin fatih terim krizinde baskanin da buyuk hatalari var, eyvallah. belki de sampiyonluk bu sene sirf bu yuzden gidecek, eyvallah. ama fatih terimsiz galatasaray sampiyon olamaz demeye eyvallah etmem. galatasaray kalli ile, geretz ile, luce ile, hollmann ile, denizli ile, derwall ile de sampiyon oldu. izledim ben.
  • 4237
    ilk geldiği zaman inanılmaz bir heyecan yaratan ve herkesin gönlündeki başkan profilini tam karşılığı olan adamdı. güzel türkçe üslubu, beyefendiliği, avrupa görmüş vizyonu, zekiliği. vs..

    ben futboldan anlamam ama anlayan adamdan anlarım gibi güzel bir cümle kurarak gönlümüzdeki yerini iyice sağlamlaştırdı. sonrası fatih terim. diğer branşlar için de o branşın önde gelen adamlarına teslim etmesi bize rüya gibi geliyordu. hele beni bundan sonra tvlerde pek göremeyecesiniz demesi şaka maka avrupa kulübü oluyoruz dedirtti. heyecanlanmayan kimse yoktur heralde. rakip takım taraftarları bile gıptayla bakıyordu.

    bugün bi bakıyoruz maç toplantılarına katılıp motivasyon konuşması yapıyor, ertesi gün giyiyor montunu antreman seyretmeye, akşamına canlı yayına katılıyor. mağlubiyet sonrası resmi siteden çok sert açıklamalar yaparak ortamı iyice geriyor.

    ünal aysal gibi bir adam bile bu kadar değiştiyse bizim hep istediğimiz avrupalı kulüp olma isteğimiz sanırım hiç gerçekleşmeyecek. o başkanlık koltuğu herkesi tek tip başkan yapıyor.
  • 4242
    fatih terim'in gönderilmesinin ardından yediği küfürleri hak etmediğini düşündüğüm, keşke daha genç olsaydı da uzun yıllar galatasarayımızı yönetseydi dediğim vizyoner kulüp başkanı ve iş adamı. şu anki gidişat pek iyi gözükmese de, sabredildiği takdirde çok değil birkaç sene içinde meyvesini yemeye başlayacağımızı düşündüğüm hamleler yapıyor. her ne kadar, fatih terim'in yerine getirdiği roberto mancini de şu an çokça eleştirilse de, birkaç istisna dışında verilebilecek en doğru kararları verdiğini düşünüyorum.
  • 4243
    hiç bir zaman samimiyetine inanmadım, inanmayacağım da. fatih terim'i göndermesi doğru karardı ama bunu ya sezon başında, milli takım mevzusu çıktığı zaman, yapacaktı ya da ocak ayına kadar ayıya dayı deyip devre arasını bekleyecekti. ünal aysal galatasaray futbol takımının 2013/14 sezonunu sabote etmiştir.

    devre arasında yıldız transfer ederek de ancak müşterilerini memnun eder, taraftarı memnun edemez.
  • 4245
    gidecegi gunu dort gozle bekledigim sozde profesyonel, galatasaray gibi buyuk bir kulube yakismayan eleman. bundan yillar sonra tarih kitaplari fenerbahce'nin 3 temmuz cokusunun kahramani olarak bu adami yazacaklar. galatasaray tarihinin en buyuk donum noktalarindan birini egosu yuzunden hic etmistir.

    edit: furkan, yiğit :((( yazarak bu işi basitleştirmeye çalışan akıl yoksunu insanlar az ötede ötsün lütfen. mesela galatasaray, fanboylara ayıracak zaman yok.
  • 4246
    17 eylül 2013 galatasaray real madrid maçı'nda bize 6 tane gol yediren, dany, chedjou, amrabat, yiğit, furkan gibi transferleri bizzat transfer eden, aydın, sabri, emre gibi yeteneklerimize bel bağlayıp hiç yerli transferi yaptırmayan, hatta aldırdığı erman kılıç'ı da apar topar gönderen bir acayip başkan.
    en kısa zamanda fatih terim'in 25 milyon eurodan vazgeçerek takımın başına geçmesini istiyorum, çok mu?
  • 4247
    eski hesapları defterleri bir yana bırakıp artık önüne bakması gereken ve sezon başından beri kaybettiği o son 2 senelik formunu tekrar yakalamasını dilediğimiz başkanımız.

    aysal yaptı, terim suçlu, mancini günahkar bunlar boş beleş konular. kayıkçı kavgasından öte değil. zaman müdahale ve planlama zamanı. çünkü bu iş böyle giderse sadece bu sene değil bir daha ki seneyi de kaybederiz.
  • 4248
    aynı şeyleri tekrar tekrar yazmanın anlamı yok, o yüzden terim mevzusunu uzatmak bize bir şey kazandırmayacak. yaptığı işlerin sonuçları çıkıyor ortaya ve çıkacak, planlı olmadığı kesinlikle ortada ama doğru mu oldu yanlış mı, bunu başkanlığı bıraktığı gün yorumlayabileceğiz. lakin şu an kendisinin yönetimi hakkında yapılabilecek yorum, batmış durumdaki galatasarayı hareketlendirip, ayağa kaldırmayı başardı fakat başarıyı yönetemedi. futbol takımımız da, basketbol takımımız da, mevcut durumuyla geçen yılki şampiyon hallerinden fersah fersah uzaktalar. yeni bir kalkınma hareketinde tekrar başarılı olabilir, ama önce yine dibi görmemiz gerekiyor galiba, tabi bir de o dipten sonra halen başkanlıkta oturabilmesi..
App Store'dan indirin Google Play'den alın