• 280
    aslına bakılırsa savunma yönüyle oyunu bir noktaya kadar goturebılecek bir kadrosu var. doğuş ve goksen'ının topa yaptıkları müthiş baskıyla rakip guard ister istemez yıranıyor. zira bu iki oyuncu degısmelı oynuyor. bazen melih de bu baskıya destek oluyor. ama bu oyuncuların melih hariç, hücum gücü çok sınırlı ve top da getıremıyorlar. modern basketbolda çok fonksiyonlu olmak çok önemli, yani ben sadeve savunurum deyip parkede kalamazsınız. zaten basketbol böyle bir oyun değil. bizim güzel başarılar yakaladıgımız zaman, vurucularımız da gayet iyiydi. ibrahim, serkan haluk, harun, hidayet, mirsad, kerem bunların hepsi hücum yönü güçlü adamları. şimdi ki takıma bakınca bu görüntüden biraz uzak duruyor bu şampiyonanın özelinde dusunmezsek kartal, furkan, osman gibi isimler bu yükü sırtlar gibi duruyor. bu turnuvalar onlar için bir tecrübe olacaktır. bunların yanında birkan, barış gibi adamların bu kadroda olmaması gerekiyor.
  • 282
    halihazırda oynanmakta olan eurobasket 2015' ten bağımsız olarak yapıyorum bu yorumu;

    basketbol izlemeye başladığımdan beri bu takım için gerek yorumcular, gerek maç sonu röportajlarında oyuncular sürekli mücadeleden ve savunmadan bahseder. şu sıralar popüler olan ihsan bayülken de sürekli ''biz savunmamızla buralara geldik'' ''bizim karakterimiz savunma'' vs. deyip duruyor maçlarda. doğrudur da tüm bunlar ama sanırım tanjevic' ten miras kalan bu saçmalıktan ben çok sıkıldım.

    bir kere avrupa basketbolunda savunma yapmayan takım yok. gerek kulüp takımlarında gerek milli akımlarda zaten şampiyon olan takım aynı zamanda çok da iyi savunma takımı oluyor. örneğin gasol çok etkili bir pota altı oyuncusu ama basketbol tabiriyle bir o kadar da caydırıcı bir adam pota altında. yani demek istediğim iyi bir hücum takımı değilsen en fazla şanslı kura ile yarı final filan görürsün.

    şimdi basketbolumuzun geleceği denen gençlere bakıyorum onlar da tıpkı abileri gibi. belli yetenekleri var, mücadelelerine laf yok ama hücumları kısıtlı.

    futbolda da basketbolda da şu ikilemde kalıyorum bazen; acaba başarılı takımlarımız, o dönem başarılı oldukları için mi kadroları bana çok iyi geliyor yoksa zaten iyi kadro kurdukları için mi başarılı oluyorlar...

    ama sanırım iyi kadro bence. elbette çalışma, azim, takım oyunu, uyum vs. önemli ama iyi kadro yoksa bir yere kadar gelip orada kalıyorsun. ibrahim gibi bir şutörümüz yok , kulüp takımlarımızda da skorerler hep yabancı oyuncular genelde. türk oyuncular pis işler diye tabir edilen taraflarda oyuna katkı veriyorlar. ama abi bir tane oyuncumuz da çıksın her maç 15 atsın, 15' nin altında kaldığında çok iyi tuttular filan diyelim. hayır uzun olur kısa olur o da fark etmez ama yok böyle bir oyuncumuz. takım olmak ve mücadele bizim karakterimiz diye diye kendimizi kandırıyoruz. sen takımsın da ispanya değil mi? ama navarro çıkıp 15' i 20' yi koyuyordu her maçta oraya. biz de bir maç cedi atıyor, bir maç semih atıyor... tamam atsınlar bu çok güzel zaten ama bir tane de oyuncu çıksın rakip ona özel önlem alsın filan. ya da daha genel söyleyeyim kazandığımız bir maçı da müthiş savunma gayretiyle değil de muazzam hücum gücüyle kazanalım.
  • 283
    2015 avrupa şampiyonasında 357 sayıyla (maç başına 89 sayı) en çok sayı yiyen takım durumundadır an itibariyle. oynanan grubun zorluğu ve oynanan maçların anormal yüksek skorları da bu durumda önemli bir etkendir ama bu turnuvada savunma takımı olmadığımız gayet açık. akıllı ve planlı bir savunma stratejisi yerine daha çok bireysel savunmalara ve ön sahada yaptığımız zone prese bel bağlamış durumdayız. böyle olunca da hücumda ve ön tarafta işler yolunda gitmeyince, oyuncularımızın kişisel morali ve motivasyonu da düşüyor ve haliyle savunmamız da düşüyor. özellikle organize takımlar karşısında hücumda işler iyi gitmeyince çabucak oyundan düşüyoruz ve organize setler karşısında çaresiz kalıyoruz. gelecek turnuvalarda savunmacı takım kimliğine dönmemiz daha hayırlı olur diye düşünüyorum zira daha önceden yakaladığımız başarılar savunmamızda gösterdiğimiz akılcılık ve mücadeleyle olmuştu.
  • 284
    turkiye liginde bu sezon oynanan basketbol kalitesini yansitan bir takim gorunumu ciziyor eurobasket 2015'de. bu ligin sampiyonu kim oldu? karsiyaka. milli takima gelen oyunculari kimler oldu? baris hersek, ki kendisi karsiyaka'da dahi rotasyon oyuncusuydu ve bobby dixon, ki iyi bir turnuva cikarmiyor. iste milli takim da o duzeyde. mucadele var. gayret var. ama isik vermiyor simdilik.
  • 285
    bu yeteneksizlikte her maç nasıl 90 sayı attığını merak ettiğim takım. tabi bir o kadar da yediğimiz sayı var.

    ergin hoca'nın eurobasket 2015'ten sonra takımı tekrar savunma genlerine döndürmesi lazım. çünkü havuzumuzda yetenekli şutör yok, şut özürlüyüz. enes kanter'i de milli takıma almadıktan sonra böyle oynamanın anlamı yok.
  • 288
    aslında her şey olağan akışında gidiyordu, turnuva başlarken almanya, italya ve izlanda'yı yenip italya'yı altımıza alacağımızı düşünüyordum, ama tüm bu silsile yani olağan akış italya'nın ispanya'yı yenmesiyle bozuldu. ispanya hiç iyi bir turnuva geçirmiyor hatta felaketler bana göre, normal şartlarda ispanya ve sırbistan ikilisinin birinin 5 diğerinin de 4 galibiyetle bitirmesi gerekirdi grubu ama dediğim gibi ispanya'nın italya mağlubiyeti grubun bütün dengesini bozdu. fransa maçı öncesi enseyi çok da karartmamak lazım, çok iyi şut atmıyor fransa, iyi savunma ile ve biraz yüzdeli şut ile kazanabiliriz.
  • 289
    ulan ölüm grubuna düşüyoruz sırplar, ispanyollar falan havalarda uçuşuyor. tam gruptan çıktık daha kim gelecek diyoruz turnuvanın favorilerinden fransa geliyor. yetenekli oyuncularımız var, genç nesil iyi geliyor gibi. geçiş dönemini bir şekilde atlatıp gençleri takıma monte ettik mi rotasyonumuz da büyüyecektir. bu turnuva* için gruptan 3 galibiyetle çıkmak fena bir başarı değil bence ama bundan sonraki turnuvalarda daha iddialı bir takım oluruz diye düşünüyorum.
  • 290
    2015 avrupa basketbol şampiyonası kadrosu son 10-15 yıllık süreçteki en zayıf kadrolardan. bir jenerasyonun bittiği*, diğer jenerasyonun da yeni yeni adapte olduğu* ve olacağı* bir takım bu seneki. buna sakatlıklar* ve başka sorunlar* da eklenince takımın seviyesi iyice düştü. bench katkısı neredeyse sıfır. ergin hoca ne kadar dar rotasyona yatkın bir hoca olsa da keyfinden yapmıyor bunu milli takımda. kartal, göksenin, melih, oğuz, barış gibi oyuncular milli takım için yetersiz seviyede. furkan da çok genç ve fiziken güçsüz kalıyor.

    bu şartlar altında, bu turnuvada* yapılanlar net başarıdır. italya* ve almanya'yı* yenmek kolay iş değil. ayrıca ispanya ve sırbistan'ı yenmek çok daha zor, yani yenilmek normal, çünkü kadrolar o kadar çok derin ki; bir oyuncu performans vermiyorsa bile benchten gelen oyuncu hemen katkı veriyor ve kadro kaliteleri bizden çok önde. grupta 3 galibiyet olabilecek en iyi senaryo idi bence; ispanya ve sırbistan'ı yenmemiz olası değildi pek. şanssızlığımız yazıldığı gibi italya'nın ispanya karşısında inanılmaz hücum performansı sergilemesi ve bunun sonucunda galip gelmesi oldu. onun yüzünden kendi seyircisi önünde fransa ile oynamak durumundayız şu an.

    fransa turnuvanın favorilerinden. tony parker, de colo gibi iki guardı var ki bobby dixon ikisinden biriyle eşleşecek; savunmada çok sıkıntı çekeceğiz. onun dışında gobert gibi bir uzun var potayı tek başına karartan cinsten. penetrelerde blok yiyip dönmemiz olası. dış şutlarımızın girmesi lazım bu bağlamda. onun dışında fransa pivot hariç her mevkide önemli pasörlerle oynuyor. parker, de colo, batum, diaw. ikili sıkıştırmada boş adamı görebilecek, olmadık paslar çıkarabilecek oyuncular. o yönden de sıkıntı çekeceğiz ama bizim için iyi bir nokta çok iyi şutörleri yok fransa'nın, şutlarını riske edebiliriz. ayrıca pota altında gobert inanılmaz bir atlet olmasına karşın hücumda,hücum ribauntları dışında çok iyi bir bitirici değil. bench katkısı bizden daha iyi olacak haliyle. dar rotasyona sadık kalıp, faul problemine girmememiz gerekiyor. geri koşmada sıkıntı yaşıyoruz çok önemli bu; hızlı hücum sayısı vermememiz gerekiyor çok atlet bir takım çünkü. zaten en önemli silahları da atletizm. potaya gittiklerinde yüksek yüzdeyle bitiriyolar. sert oynayıp yıldırmamız, şuta zorlamamız gerekiyor fransa'yı.

    belli başlı noktalar bunlar, fransa'yı yenmek çok zor olsa da günümüzde olursak maçı başa baş götürebiliriz ama kazanmak için her oyuncumuzun mutlaka çok çok iyi performans vermesi gerekiyor.

    edit: imla
  • 293
    ölüm grubu denilen bir grubu üç galibiyet ile -biraz da şanssızlıık ile- dördüncü bitirdik. turnuva öncesi beklentiler ile grup aşaması sonucu oluşan tabloyu yan yana koyduğumuzda milli takım'a başarısız denmesi haksızlık olur kanımca. fransa maçı için de toz pembe hayaller saçmaya gerek yok, beklendiği çok zor maç olacak. yine sadece birkaç oyuncu ile skor üretip diğer oyunculardan katkı alamayacaksak, işimiz zor..
  • 295
    ev sahibi olduğumuz 2001 ve 2010'daki turnuvaları saymazsak turnuva başarısı koca bir sıfır olan takım. algıda öyle değil ama, milli futbol takımının yanında çok başarılıymış gibi duruyorlar.

    ergin ataman ki taşı sıksa suyunu çıkaran bir adam, şu rezil kadrolarla elinden geleni yaptı. inşallah bundan sonraki milli takımlar işbilmez adamların elinde harcanmaz. şu anki genç milli takımlar çok başarılı ama fener güdümündeki harun erdenay federasyonu beni çok endişelendiriyor.

    edit: başarıdan kasıt o iki turnuva hariç 2002, 2003, 2005, 2006(biraz iyiydik onda), 2007, 2009, 2011, 2013, 2014 ve 2015 senelerinde düzenlenen turnuvalarda miili takımın yarı final aşamasına dahi gelememesidir. yoksa kupa beklediğimizden değil yani. bizimle aynı ayar milli takımların bakın tarihlerine, en başarısızı kesinlikle biziz.
  • 296
    şampiyon olmadıktan sonra , kupa almadıktan sonra başarılı değilsinizdir. ikincileri kimse hatırlamaz. bu sebeple hiçbir zaman başarılı değildir benim gözümde. tıpkı futbol takımı gibi. 2. lik, 3. lük başarı değildir. galatasaray gibi olacaksın. uefa kupası finali mi var. alacaksın kupayı. süper kupa mı var. alacaksın. bahane üretmeyeceksin. real, arsenal demeyeceksin. zor rakip bitmez. abd, fransa, sırbistan, ispanya, rusya falan filan. başarı istiyorsun sistemini kuracak kupayı alacaksın. gerisi tırı- vırı.
  • 298
    erkek milli takımı 2016 olimpiyat elemelerinde çok çok zor bir gruba düştü.

    grubumuz:

    türkiye
    kanada
    senegal

    grubu lider bitiren; fransa, yeni zelanda, filipinler grubunun lideriyle, yani mucize olmazsa fransa'yla maç yapacak. iki grubun liderlerinin yapacağı maçı kazanan olimpiyat vizesi alacak.

    grubumuza insanlar kolay demiş ama kanada avrupa'nın hemen her takımından çok daha iyi bir kadroya sahip.

    https://pbs.twimg.com/...IBWEAAMp8o.jpg:large

    üçlü grupta bile lider olmamız çok zor. kaldı ki sonra bir de fransa'yı yenmemiz gerekecek. olimpiyatlara gitmemiz mucize olur maalesef bence...

    medyanın saçmalamasına şaşırmadım da beni en çok şaşırtan ergin ataman'ın şu açıklamaları oldu:

    "tabii ki ev sahibi olan sırbistan ve italya'nın bulunduğu gruplarda olmayışımız bizim açımızdan büyük bir avantaj. bu kez şansın bizden yana olduğunu söyleyebilirim."

    hiç katılmıyorum. fransa bu iki takımdan da çok daha iyi bir takım. kanada da sırbistan'dan iyi kadroya sahip diyebilirim...
App Store'dan indirin Google Play'den alın