• 1277
    ben 'yeter artık' diyerek geçen şubat ayında amsterdam'a taşınırken olan döviz kuru seviyesinin* an itibari ile iki katına* çıktığı canım ülkem.

    yaşadığım maddi kalite artışı o kadar büyük oldu ki hala şaşırıyorum. ancak işin kötüsü artık olaylara maddi açıdan değil bütünsel baktığımda çok daha büyük bir yaşam kalitesi artışı görüyorum zira şu anki şirketim aynı maaşı vererek türkiye'de çalışmamı kabul ediyor. ancak insanların birbirine duyduğu saygıdan tutun, iş yaşamının kalitesine, sokakta yürürken gülerek selam veren insanlardan, trafikte birbirine yol veren insanlara genel bir yaşam kalite artışı bu.

    umarım tekrar dönmeyi düşündürecek değişimler bir an önce yaşanır, iyi ki döndüm diyebileceğim bir entry girmek nasip olur. aklım maalesef hala ailemde ve sevdiğim insanlarda.
  • 1278
    asgari ücrete yapılan %50 zam vasıtasıyla yaşamın geçen sene bu günlere göre %50 daha pahalı olduğunu kabul eden devletin organlarının enflasyonu %20lerde açıkladığı ülke. hangisi yalan söylüyor diye sorabilmeyi çok isterdim zira ikisi de yalan söylüyor ve elden bir şey gelmiyor. bu insanlara bu yetkileri koşulsuz şartsız veren kim varsa iki elim yakasında.
  • 1280
    4 yıllık üniversite mezunu olan kişilerin hiçbir diploması olmayan ve hiçbir özel bilgi gerektirmeyen işleri yapan kişilerle aynı maaş alacağı ülkedir.
    asgari ücret alması gereken maaşı yapan kişileri aşağılamıyorum. ama 4.250 lira bundan 4-5 sene önce 5-6 yıllık tedarik zinciri çalışanı maaşıydı. ben o dönem 2.5 mu ne alıyordum, asgari 1300 liraydı. şu an asgari ücretin iki katını yeni mezuna verecek iş yeri ile çölde vaha bulmak aynı şey.
    mezun olup 4-5 sene okuyup, ingilizce bilen bir eleman ile bim'de çalışıp raf dizen birinin aynı para alması çok komik.
  • 1281
    herkesin bildiği şeyleri yazmamak için kendimi tuttum tuttum ama bir şeyler yazmak istediğim güzel ülkem.

    yıl 2007. üniversiteye başladım ve gitar almak için çırpınıyorum. oradan buradan yalvar yakar para biriktir derken yurtta kalan bir öğrenci ne kadar biriktirebilir ise biriktirdim. 600 tl. gittim tüneldeki meşhur müzik markete. bir gitar 550 dolar. türk lirası olarak benim parama denk geliyor. şaka değil. dolar 1.2 liraydı. ulan şu işe bak adamın parası bizden şu kadar değerli diyorduk. o dandiği aldım. böyle 3500 euro civarında gibsonlar vardı. ileride çalışır mühendis olursak 4-5 maaş ile alırım hayalleri ile yatar kalkar vitrine ekmek banardım. şuan aynı dandiriklikteki gitar 10000 lira. yurtta kalan bir öğrenci nah biriktirir o parayı. peki ekmek banılan gitar ne kadar ? 70000 lira.

    yıl 2015. askerlik bitmek üzere. efendim 2700 lira maaşla iş bulabilir miyim diye hayal kuruyorum. iş buldum. ilk maaşım 1500 liraydı.

    yıl 2021. asgari ücret 4250 tl.
  • 1282
    şu gündüz kuşağında karmaşık ilişkileri ve kriminal olayları çözmeye çalışan programların reytingleri düşünce fişi çekip ‘hadi bana eyvallah, ne haliniz varsa görün’ demesi can sıkıcı bir durum.

    bugün bir haber sitesinde denk geldim; ece üner’in sunduğu bu tarz program reyting kurbanı olmuş ve ekranlara veda ediyormuş. e ne oldu ekrana çıkardığınız onca mağdur insana? ‘bizden bu kadar hemşerim bak başının çaresine’ mi dediniz? bu insanları ekrana çıkarmaya ikna etmek için kim bilir ne diller döktünüz ama işler istediğiniz gibi gitmeyince gerçek yüzünüzü gösterdiniz değil mi hepsine?

    müge anlı ve diğer benzeri programlar da hepsi reyting ipine bağlı ilerliyor. yapımcıların ve sunucuların umrunda değil insanların mağduriyetleri, suçluların tespiti veya cezaevine girmesi. hepsinin tek düşüncesi reyting… yahu programın süresi dolduğunda veya birden fazla konu işlenmesi gerekiyorsa mağdur olan tarafı konuşturmuyorlar bile… ‘süremiz doldu’ diyerekten ya diğer konuya geçiliyo ya da program o günlük kapatılıyor. bir de arada suçlu olmadığı halde suçlu sanılıp milyonlar önünde linçleniyor kişiler, sosyal medyada yemedikleri hakaret kalmıyor, kişinin masum olduğu anlaşılınca bir özür bile dilemiyorlar, kişi yediği linçle, yaşadığı travmayla kalıyor. yarın öbür gün bunların da apar topar ekranlara veda ettiğine şahit olabiliriz. en çok zoruma giden de arada bu sunuculara koskoca emniyet müdürü ayağına kadar gelip plaket falan veriyor üstün gayretlerinden dolayı. ulusal kahraman ilan ediliyorlar.

    toplumun değerlerini ve ahlakını bozan bu tür programların en kısa sürede kaldırılmasını umuyorum ama bu tür programlara izin veren kurumun (rtük) tam da istediği bu aslında.
  • 1283
    yaşama sevincimi, hayallerimi almış götürmüş ülke. hadi anlayacakları dilden konuşayım para kazanma motivasyonumu kaybettim.

    iş hayatına girmeden önceki planım her sene avrupa’da bir yer görmekti. 4 yıllık iş hayatımda sadece bir kere yapabildim. 12 günlük bir avrupa sehayatimde 7 bin lira harcamıştım ki o dönem bin euro falan ediyordu. şimdi 20 bin tl harcamam lazım ki bin euro ile asgari şartlarda geçinebileyim.

    şimdi şöyle bi durup düşünüyorum diyorum ki kendime geçtim ev araba almayı ben en basitinden su hayalimi bile gerçekleştiremeyeceksem ne için çalışıyorum? haftasonu siktiri boktan mekanların zehir gibi kahvelerini içebilmek için mi? gerçekten ruh sağlığım hiç iyi değil. dünyada bir hiçim gibi sadece çalışıyorum ve yatıyorum.
  • 1284
    11 sene önce geride biraktigim ülkem.temel beslenme ihtiyacini dahi karsilarken zorlanan, hayal kuramadan, hobi edinemeden, en büyük gayesi boktan bir araba satin almak olacak ve belkide bütün hayati boyunca bu zorluklarla mücadele zorunda kalacak olan genc arkadaslar icin cok üzgünüm.varsa bir imkaniniz sifirdan baslamak icin hala gec degil zira ülkemiz her gecen gün nefes almasi zor hale geliyor.yasamayi ölmemek sanan arkadaslar icin ise diyecek birseyim yok…
  • 1285
    çok uzun zamandır vegan ağırlıklı vejetaryen besleniyorum, dolayısıyla dışarıdan sipariş ettiğim öğle yemekleri birçok insanın siparişine göre daha uygun oluyor. yediğim şeyler kremasız bulyonsuz bir çorba ile bir porsiyon sebze yemeği olduğu için et tüketen bir insanın yemek maliyetine göre çok avantajlıyım yani. bunu söylerken huzursuz olsam da kazancım türkiye standartlarına göre yüksek, güncel asgari ücretle zaten kıyaslamıyorum. geleceğim nokta şu; aslında benim avantajıma olan bu iki konuya rağmen, her öğlen yemek siparişi vermeden önce trendyol, getir, yemeksepeti gibi aplikasyonların tamamını kontrol ediyorum yemek isteyebileceğim bir restoranda indirim, kampanya vesaire var mı diye. çünkü inanın en basit ev yemeği restoranında bir çorba bir sebze yemeğinin 30 lira olması kanıma dokunuyor. restoran sahibinin, toptancının, yer sahibinin, aracının, o yemeğin benim masama gelmesinde etkisi olan herkesin kötü niyetli birer fırsatçı olduğunu hayal etsek bile %10 suçlu bu insanlar, %90 suç ise hükümette.

    maalesef bir tabak yemek yemenin bile politik olduğu ülke.
  • 1286
    akp ve mhp’ye oy verenlere selam soylemek istiyorum. allah sizden razi olsun. umdugunuz bu olmali ki hala oy verenler var. gonulden tebriklerimi sunar, basarilarinizin devamini dilerim! actiginiz bu yolda, gosterdiginiz bu hedefe soylenecek cok sey var ama korku ulkesi oldugu icin yazamiyorum. yazamiyorum bile! bu ulkede yasayamayan insanlara selam olsun. cocuklarimizin gozlerinden operim. onlarin bic bir sucu yoktu. yazik oldu!
  • 1288
    vatandaşlarına sabır dilediğim cennet vatanım. yer altından ayrı yer üstünden ayrı güzellikler fışkıran şu cennet vatanda bu şekilde acz içinde yaşamak kanıma dokunuyor. şimdi haftasonu evdekileri alıp sapanca’ya gitme planları yapmak varken, çocuklara süt alabilmek için kaç market gezmek gerektiğini hesaplıyorum. işin kötü yanı bugün o sütleri alacağımı biliyorum ama bir süre sonra para versek bile alıp alamayacağımızı bilemiyorum. bu belirsizliği yaşamayı haketmiyoruz. yazık bize vallahi yazık!
  • 1289
    o kadar garip bir ülke haline geldi ki hakem, tff, türk futbolu bu halde olması kadar normal olay yok.
    ya şöyle bir yasa tasarısı yapılan ülkede utanmadan hala konuşan siyasetçi olması çok komik.
    https://mobile.twitter.com/.../1472489999002226692
    https://mobile.twitter.com/.../1471898868283543552
    özet geçersek; bir insan asgari ücret alırsa vergiden muaf olacakken, asgari ücretten 1 lira bile fazla vergiye girecek.
    bu ne demek? 45 saat çalıştınız, asgari aldınız. müdür mesai istedi, mesai de yapsanız gene asgari alacaksınız çünkü vergiye girecek.
    buna ek olarak insanlar sırf vergi vermemek için asgariden gösterilecek, kayıt dışı ekonomi artacak, asgari oranı yüzde 70-80 olacak. düşünün yani 6bin lira almak ile asgari arasında fark yok. çünkü 6 bin lira vergiye girip asgari ya da yakın olacak.
    daha sağlık, eğitim, iş güvenliği, adalet vs gibi konularda rezil olmadan duramayan bir ülkede zorbay küçük gibilerin torpille hakem olması kadar normal olay yok.

    bu ülkeden hakem, tff, futbol konusunda beklenti olması komiğime gidiyor.
    yaşayan herkese kolaylık dilerim. futbolda kaçış arıyoruz ama futbol da ellerinde haliyle avrupa futbolu falan izlerseniz o beklenen rahatlamayı alırsınız. ya da rugby falan izleyin, futboldan kat kat eğlenceli çoğu zaman.
  • 1292
    parasının değerinin ortalama bir yunan'ın kullandığı paranın değerinin tam 20 milyonda biri (çünkü 6 sıfır attık dedik diye paranın esas değeri değişmedi) olmasını içime sindiremediğim ülke. yanlış olmasın, yunanları severim ama meriç nehrindeki köprüde sola doğru iki adım attığında kullanılan para 20 milyon kat daha değersiz oluyorsa insan bir oturup düşünmeli.

    bu ülke bu durumdayken kimsenin futbol, transfer, performans konuşmasına da gerek yok diye düşünüyorum. sezon sonuna kadar maaş ödeyebilirsek şanslıyız. bu şekilde devam ederse en iyi futbolcularını 500.000 euroya falan başka ülkelere gönderip mutlu olan, uefa'nın alt sıralarındaki ülkelere ya da cavcav'ın zamanında kamyon kasasında topçu getirdiği orta afrika ülkelerine döneriz.
  • 1294
    ekonomide devrim yapan hükümete sahiptir. faiz artırmadan gizli faiz artışı yapıp bunu da kamu fonu ile mevduat vs döviz arasındaki farkı verme (ayrıntılar net belli değil ama özel banka fonlayacak değil) ile yapmış ve maliyeti halkın sırtına yüklemiştir.
    bugün döviz düşer ama bu sistem devam ettirilemez.
    düşünün paranız var, 500 bin lira. mevduat yüzde 17 verdi, döviz yüzde 40 yükseldi. kamu aradaki 115 bin liralık farkı fonlayacak. ne ile? kamu bütçesi ve büyük ihtimal para basımı ile, sonuçta enflasyon.
    sürdürülemez kararları sürekli almakta olan ülkeyi tebrik ederim.
  • 1295
    bazen bu ülkenin spor dünyasında liyakat bekliyorum. ışini düzgün yapacak, hak eden insanlar gelecek diye bekliyorum.
    sonra sağlık bakanının özel hastaneleri olduğu aklıma geliyor.
    sağlık bakanının özel hastane sahibi olduğu, ticaret bakanının eşinin üstünden ticaret yaptığı yerde futboldan bir şey beklemek çok saçma gibi. futboldan sorumlu kişilerin menajerlik şirketi olması ya da forma/top üretimini kendi tesislerine çekmesi falan beklentim. hatta hem spor kulübü başkanı hem tff başkanı gibi efsane düşüncem de var. çünkü ülkenin genel seviyesine göre olması gereken bu.
    o yüzden bu ülke futbolundan, sporundan beklentim de sıfır.
  • 1297
    diğer her şey gibi futbolun da futbol olmaktan çıkarıldığı canım ülkem. bu kadar paranın, rantın döndüğü bir etkinliğin kirlenmeden kalması düşünülemezdi zaten. sezon başından bu yana hakem kararlarıyla bizi küme düşme potasına ittiler, trabzon’u bir milyon puan farkla liderliğe oturttular. istanbul el değiştirince başakşehir out trabzon in oldu bu sezon. parçaları birleştirmeye bile gerek yok her şey aleni yapılıyor artık. bizde burada terim-torrent-elmas-enkaz diye meselenin en ucundakileri konuşuyoruz aslolanı görmemiş gibi ama unutursak bunları hepimize yazıklar olsun.
App Store'dan indirin Google Play'den alın