1201
güzel günlere inanan bir çocuğun kalbi kadar temizdi galatasarayın tarihi ve inatçı birer çocuk gibi inançlıydı görecekleri güzel günlere galatasaray taraftarı.
sarı kırmızı roman
-
-
1202futbolda ezeli rakipleri ezerek gelen liderlik ve gun gectikce sağlamlaşan takım olgusu, basketbolda yenilmezarmadanın euroleauge de top 16 ya kalması galatasaray taraftarının agzını sulandırıyor şikenizin şaibenizin teee mııaagooiim geliyoruz dedirtiyordu.
-
1203bütün güzelliklere rağmen ali sami yen unutulmuyordu. onun boşluğunu tt arena dolduramıyordu. hala eski videoları izlerken gözler doluyor ve yine endüstriyel futbola sövülüyordu.
-
1204dünya artık bozulmaya yüz tutmuştu.kapitalizm denen olgu tüm insanları sarmaya başlamıştı.
üzücüydü fakat ali sami yen stadyumu 3-4 nesil sonra tamamen unutulacaktı.onu görenler yaşayanlar evlatlarına anlatacaktı, evlatları da evlatlarına anlatacaktı.ancak onu görenlerin torunlarının evlatları "bi siktir git baba bu yeni dediğin stadyum bile eskidi" deyip utanmadanali sami yen arenanın bile yenisini isteyecekti.babası ise "zamane çocukları işte" deyip üzerinde durmayacaktı ve tam bu sırada kapı çalacaktı... -
1205kapı açıldı içeri adaletin bekçilerinden biri girdi.
-
1206ortada kocaman bir ateş etrafında ne yapacağını şaşırmış bir sürü insan vardı. ilk sözü "beyler bu ateş üfleyerek sönmez" oldu..
-
1207ama gözler, köşede oturup sürekli sessiz olan ama ayrıca her şeyinde farkında olan adamı arıyordu.
-
1208ikinci sözü ise "kanat mı alsak pişirsek hazır ateş varken?" idi
-
1209sonra birden karar değiştirdi ''havalar soğuk bırakın kanatı falan sucuk alıp kızartalım''.
-
1210abicim ben kanat sevmem dedi ateşin etrafındakilerden biri, şöyle yağlı tarafından bi kuzu külbastı olsa da yesek.
-
1211sikerim böyle fenebahçe'yi... dedi.
-
1212durduk yere "sikerim böyle fenerbahçe'yi" demesi herkesi şaşırttı. ama söyleyen o değildi. herkes arkasını döndü ve...
-
1213bu arada köy ahalisince emmanuel olarak bilinen siyahi genç adam köşede malafatını yağlamakta ve bir çeşit ritüel ile savaşa hazırlanmaktaydı...
karşısındaki dizleri titreyerek "keşke konu sikme sokmaya gelmeseydi" dedi içinden... -
1214savaş kıyafetlerini giyen karaların eboue, son kez nonda'nın duvardaki fotoğrafına baktı ve dedi ki:
-
1215o gün eboue için güneş bir başka parlıyordu...
-
1216geri dönüşü olmayan bir yola girilmişti artık. yine çok acıyacak, her taraf kan olacaktı.
-
1217takıma toplu bir mesaj attı: arkadaşlar hazır mıyız ?
-
1218düşünceli bir şekilde döndü ve arka tarafı kırık sandalyeye oturdu ve eski, yeşil paltosundan çıkardığı tütünü ellerinin arasında aldı, kıvrak parmak hareketleriyle bir taraftan tütününü sararken diğer taraftan "hacılar boşverin ızgarayı bende peksimet var, afrika çocuğuyuz ne ızgarası amk" dedi.
-
1219son peksimetini 11'e böldü eboue... peksimetlerini şarap suyuna bandırdıktan sonra birer lokma aldılar ve yola koyuldular...
-
1220fatih'ten kalan yarım şarabı eboue bi içti allaaaah fatih'in topları fatih'in topları...
-
1221derken eboue çok komik bir laz fıkraası anlattı. kimse gülmedi...
-
1222gülsenize lağn! diye bağırdı eboue.
-
1223saçma fıkranın üzerine gelen bu sert baskıyı bünyesi kaldırmayan çubuklu tosun beyin kanaması geçirerek oracıkta vefat etti. aslında malafattan kaçmak için tezgahladığı çakalca bir oyundu bu...
-
1224eboue iyice kafayı bulmuştu ujfla reyiz eboue'nin omzuna kolunu attı ve dedi ki bak ibo bugün çok önemli bir gün sana ihtiyacımız var haydi beline kuvvet aslanım...
-
1225ilk posta çabuk bitti... çubuklu tosun ölü taklidine devam etmek ile kaçarak kıçını buz gibi sulara sokmak arasında kalmıştı... dayanılacak şey değildi.
