• 35
    futbol dediğimiz şey sadece yetenekle kazanılacak olsaydı en yetenekli takımlar her yıl şampiyon olurdu veya uluslararası başarılar kazanırdı. futbol dediğimiz şey denge oyunudur. bundan kasıt hücum- savunma katkısı olduğu gibi yıldız-asker dengesidir. tarih bize bazı şeyleri anlatır. açın galatasaray’ın 2009-2010 sezonuna bakın hiçbir şey bilmiyorsanız. ben galatasarayı 25 senedir takip ediyorum. bu süreçte bazı şeyleri gördüm ve anladım. defalarca bazı şeyler tecrübe edildi. orta sahanın zayıf olduğu her sezon başarısız oldu galatasaray. hücum olarak yüksek ve verimli takım olduğunda da başarısız oldu kötü kadrolar yüzünden de başarısız oldu. sürekli orta saha alın diye bağırma sebebim de bundandır. 2002-2011 arası orta sahasızlık yüzünden nasıl rezil hallere düştüğümüzü gördüğüm için. kanat oyuncularının aslında ne kadar önemsiz olduğunu da bu süreçte anladım. merkezin güçlü olacak ve mümkün olduğunca çift yönlü oyuncu kullanacaksın. bu tartışılmaz. elimizde zaniolo olduğu için zahaya soğuk baktım çünkü ikisi de tek yönlü oyuncu ve defans yapmayı sevmiyorlar. en önde elmander tarzı bir adamın olur arkasındaki üçlüyü belki tek yönlü hücumculardan seçebilirsiniz ama önde ıcardi varsa arkadaki üçlüden bir tanesi orta sahayı rahatlatmak zorunda bu iki kere iki daha dört. ıcardi arkası zaha-kerem ve zaniolo ile oynayamazsın. hele sol bekin de angelinoysa hiç oynayamazsın. madem zaha geldi o zaman zanioloyu satıp rashicayı alacaksın ki takım dengelensin. bazı şeylerin bir sayısı vardır. galatasarayın elinde de yıldız sayısı artı bir fazla şu an. forvet arkası üçlüden en azından biri asker olmak zorunda. yaşı yeten galatasaraylılar benim be anlatmak istediğimi anlıyorlar ve doğru olduğunu da biliyorlar.
  • 42
    5 milyon € ile beşiktaş’a giden oyuncunun, 30 m€ üstü bonservis kazandırarak kulübümüze kazanç elde etmiş ve aidiyet göstermiş olduğu oyuncuya tercih edildiği kıyaslama.

    başlık sözlükten silindi ancak
    milot rashica + 25 m€ nicolo zaniolo anca eder.

    bu başlıkta rashica övenler oyuncunun bizi tercih etmemesini lütfen erden timur’a bağlamasın.

    erden timur kırmızı çizgimizdir.

    gün sonunda ikiside bizim topçumuz değildir. ancak bir tanesi elinden geleni yapmış ve kazanç sağlamıştır. diğeri ne yapıp yapmayacağını zaman gösterecek.

    yönetim kulüp tarihinin en fazla bonservis ödenerek takıma katılan yatırımlardan birini aldı. üstelik bu oyuncuyu ezeli rakibinizden çalım atarak takıma kazandırdı.

    oyuncu; depremde, sahada ve masada bize aidiyet gösterdi. biz bu oyuncuyla kiralık + satın alma rekoru kırmak üzereyiz. ve taraftarımız bu oyuncunun piyasasını milot rashica ile bir tutuyor.

    akıl tutulması.
    umarım ders almıştır taraftar.
  • 34
    bu versusu değerlendirirken sadece rahsica vs zaniolo olarak bakmak doğru olmayacaktır. takımın içerisinde hangisine daha çok ihtiyaç vardır hangisi fazlalıktır ona göre karar vermek gerekir.

    sanırım vole (youtube kanalı)'de söylenmişti. * milot rashica takımınızın tabanını yükseltir ve oyuna denge getirir. nicolo zaniolo ise takımınızın tavanını yükseltir ama henüz güvenilir oyuncu değildir. *

    wilfried zaha'da bu versusa mutlaka eklenmesi gerekiyor. çünkü zaha zaniolo'nun olmuş halidir. hem açık alanda hem de dar alanda zaniolo'nun hayal ettirdiklerini bizzat yapan bir isimdir.

    bu versusun son parçası ise transfer edilecek sekiz numara. eğer bu isim lucas torreira tarzında olacaksa takım zaniolo'yu taşıyabilir. eğer biraz daha kerem demirbay ya da sergio oliveira tipinde birisi olacaksa o zaman tabiki milot rashica'ya ihtiyaç vardır.

    not: bütün etmenleri dışarıda bırakıp birebir kıyas yapacaksak yaşı, potansiyeli, karizması itibarıyla tabiki tercih zaniolo olur ama takım içi unsurları düşününce ben rashica'yı seçerim.
  • 5
    sağlam üç orta saha ile oynuyorsan nicolo zaniolo seçilir. sergio oliveira ve dries mertens ile orta saha kuruyorsan milot rashica.

    her yerde yazdım, yine yazayım. rashica'ya geçen sene bayılmamızın sebebi oliveira ve mertens sahadayken bize lazım olan direnci vermesiydi. ancak elinde zaniolo ve rashica varsa rashica'ya göre değil zaniolo'ya göre takım kurarsın. bizim yapmamız gereken zaniolo'dan rashica'nın direnç katkısını alamayacağımız için orta sahayı dirençli oyunculardan kurmaktı. biz ise ileriye bir direnç düşürücü daha ve orta sahaya direnç katkısı soru işareti iki topçu aldık. zaniolo satılsın muhabbeti de buradan çıktı zaten. taraftar burada daha öngörülü davranıyor bence.
  • 13
    kimse kusura bakmasın ama arda'nın satılmasından sonra alevlendi bu oyuncuları karşılaştırıp da bir amaca varma hevesi. paramız olmasa anlarım ama kulübü yöneten adamlar diyor ki hem rashica'yı da almak istiyoruz hem de zaniolo'yu tutmak istiyoruz ama biz tutturmuşuz bunu satıp onu alalım diye.

    kimse de demiyor ki eski formunu yakalamadığı halde nasıl oluyor da bir zaniolo satarak ondan daha iyi olan rashica ayarında 4-5 tane alabiliyoruz? ikisi de iyi oyuncular ama birisini birazcık şansla her yıl alabilirsiniz ama diğerini 20 yılda bir anca bulur, denk getirirsiniz. yahu biz kapalı savunmalara karşı oynuyoruz da juventus kendi sahasına kapanıp da sürekli kontra mı arıyor? ya da rashica kapalı savunmalara karşı sihirli değnekti madem de, geçen yıl niye o kadar maçta zorlandık? zaniolo'nun hazır olmayan hali ile 5-6 maçlık sürede attığı golleri bi açıp izleyince, kaç kişi bunları atar diyebiliyoruz? gollerin öncesinde görüntüyü bi dondurup bakın, kaç kişi o pozisyonlardan gol beklentisine sokar sizi? cidden bu kadar bariz bir şeyi anlatmak çok garip hissettiriyor.

    yahu rashica'nın da oynaması gereken durumlar var, zaniolo'nun da. ikisi de bizim olabilecekken niye seçiyoruz? futbol sorumlumuz diyor ki ikisini de tutacak gücümüz var. niye satıyoruz? başa döndük: transfer rekoru kıracağız. biz de futbolcu satıyoruz diyeceğiz.

    zaniolo'yu burak elmas da satar 25-30 milyona. satsanıza emre'leri, morutan'ı, cicaldau'yu. satış başarısı dediğiniz budur.
  • 36
    hangisinden verim alabildiğimiz kısmıyla ilgilendiğim versus.

    mesela şu an cristiano ronaldo galatasaray’da olsa icardi’yi kesemez muhtemelen. oyuncu her şeyden önce benim işimi görmeli. zaniolo ferrari’dir ama biz de memur kıvamında takımız. genelde ayın sonunu nasıl getireceğimizi düşünüyoruz. (gerçi türk futbolu keşke memur olsa, daha çok hovarda gibi takılıyoruz.)

    rashica bizim ayağımızı yerden kesiyor. ne yaktığı belli, aracı tanıyoruz, yol tutuşu iyi. öte yandan zaniolo ve galatasaray ilişkisine dair yeterli done yok elimizde. uçup gidebilir veya yarı yolda bırakabilir. 10/9 performansla gözümüzü alıp ertesi maç 10/4 ile şaşırtabilir herkesi. iki kez de çaprazlardan ağır sakatlık yaşamış. durum buyken zaniolo’yu 10-15 milyon kârla satmak isteyenleri garip karşılayanları da ben garip karşılıyorum doğrusu. hayır, 1 sene burada kalsın, sonra kendisi gitmek isteyecek zaten. zaniolo burada efsane olmak falan istemiyor. win win kafasıyla bir işe girilmiş. herkes de bunun farkında. biz paramıza bakacağız zaniolo da kariyerine bakacak.

    rashica’da durum çok farklı. rashica’yı senelerce visca gibi kullanırsın. bambaşka iki profil yani.
  • 9
    taraftarın neden ikiye bölünerek kıyas yarışına girdiğine anlam veremediğim versus. niye illa birinin takımda kalması için diğerinin gitmesi şart olsun veya niye illa birini övmek için diğerini gömme ihtiyacı hissedelim? ikisi de takımda tutularak ihtiyaca göre gayet efektif ve verimli kullanılabilir. oyun profilleri birbirinden çok farklı olduğu için görev tanımları da büyük oranda farklı olacaktır zaten ve size oyun çeşitliliği sağlayacaklardır. bana göre 60 maçlık bir sezonda her ikisine de ihtiyaç var. biri gösterişli bir süperstar adayıdır diğeri ise ekmeğini taştan çıkaran emekçi kere emekçi proletarya delikanlısıdır.

    dipnot: böyle bir başlık tabii ki bensiz düşünülemezdi hahah.
  • 18
    günlerdir sözlükte ve taraftar genelinde ayrışmaya sebep olmuş karşılaştırma.

    öne çıkan özellikleri ve geçmişleri itibariyle iki oyuncuyu da öncelikle bir hatırlayalım.

    milot rashica kosova'nın vushtrri şehrinde doğmuş, futbolculuk kariyerine kf kurda takımının alt yaş kategorisinde başlamış, 19 yaşında hollanda'nın vitesse kulübüne transfer olmuş bir oyuncu. vitesse sonrası kariyerinin zirve dönemini yaşadığı werder bremen kulübüne transfer olmuş ve oradaki performansı sayesinde premier league yapmış bir oyuncu. kulübünün gözünden düşmesi sonucunda geçen sezon takımımızın kiralaması ile bizimle de fena olmayan bir sezon geçirmiştir. fena olmayan dememin sebebi kariyer zirvesini werder bremen döneminde yani bundan yaklaşık 5 yıl önce yaşamıştır ve o sezonda da bundesliga'da toplamda 15 gole katkıda bulunmuştur. o dönemde 22 23 yaşlarında olan rashica şu an olgunluk çağına geliyor olmasına rağmen bir kanat oyuncusunun kariyerinin zirve dönemleri olması gereken dönemde serbest düşüş yaşamıştır kendisi. bizde kendisini bulmasına rağmen hemen bir önceki sezonda premier league ekiplerinden norwich city’de 2000’den fazla dakika süre alıp toplamda 3 gole katkıda bulunmuştur. bizdeyse ligde bundan daha az sürede 10 gole katkıda bulunmuştur(bkz: süper lig 2022-2023 sezonu).

    rashica’nın kariyerindeki en iyi sezonu olan 19/20 sezonunda attığı gollere ve yaptığı asistlere bakarsak çok daha net vuruşlar ve ceza sahası dışından attığı klas goller görebiliyoruz. bununla birlikte ne asist yapmış be dedirtecek bir asisti yok. bizdeki performansına gelirsek de vuruşları net değil, asistleri de özel yetenek gerektiren asistler değil. özellikle zirve sezonunda ceza sahası dışından ve yaydan attığı goller dikkat çekerken bizde attığı tüm goller ceza sahası içinden atılmıştır. bizde oynadığı oyun itibariyle kimse şöyle gol katkısında bulundu böyle adam geçti muhteşem asist yaptı gibi bir durumu yok, gayet klasik bir kanat performansı sergilemiştir. ekstrası yoktur ancak eksisi de yoktur. göze çarpan ve herkesin haykıra haykıra isteme sebebi de bekini kovalamasıdır. savunmaya gelip boey’in yükünü hafifletmiştir oynadığı maçlarda. bu sayede takımımızın ligde nispeten az gol yemesinde azımsanmayacak bir emeği ve katkısı vardır. genel olarak kendi yarı sahamıza erken gelmesiyle rakibin merkeze daha geç dönmesini sağlayarak savunmamızın oturması için zaman kazandırmıştır. süper ligde her oynadığı 430 dakika için bir gol atmış ve savunma istatistikleri itibariyle de girdiği ikili mücadelelerde zaniolo’ya oranla daha başarılıdır.

    nicolo zaniolo toskana’nın massa kasabasında dünyaya gelmiş, genoa genç takımında futbola başlamış, fiorentina genç takıma geçmiş ve önce 18 yaşında inter, sonra da 19 yaşında roma’ya transfer olmuştur. roma’dan bizim için yüksek bir değer olan 15 m€ gibi bir ücretle kadromuza katılmış olan zaniolo önceki sezonlarında yüksek bir performans verememiş olmasına rağmen bizde serie a’daki her bir sezonundan daha iyi istatistiklere ulaşmıştır aldığı kısa sürede. son takımı olan roma’da yaşadığı anlaşmazlıklar sebebiyle galatasaray’a bir fırsat transferi sonucu katılmıştır. burada kendisini futbola verebilmiştir ancak bu sorunlu bir herif olduğu gerçeğini değiştirmez. kafa kırıktır, şalter attı mı kırmızı görebilecek seviyededir, ama şu an kulübümüze aidiyet seviyesi muhtemelen kafa kırıklığı ile aynı seviyededir. aidiyet olarak rashica ile yarışırlar ikisi de kendilerini burada bulup burada kendilerine geldiler zira.

    şimdi zaniolo'nun genel performansına bakalım biraz da. oynadığı takımlarda iki ana pozisyonda oynamış kariyerinde, birisi ofansif orta saha, diğeri ise sağ kanattır. kendisi kampta verdiği röportajda kendini bir kanat oyuncusu olarak gördüğünü söylemiş ve orada daha verimli olduğunu da hep birlikte gördük. roma'da attığı gollere ve yaptığı koşulara dikkat ettim. defansın arkasına yaptığı koşulardan birini galatasaray sağ kanat rotasyonunda yapacak tek bir oyuncu daha yok. adamda felaket bir arkaya koşu yapma özelliği var. hem fizikli hem süratli oluşuyla da topu da kaybetmiyor, pozisyonu da sonlandırabiliyor. biz zaniolo'yu hep kaleye şut çekerken gördük ancak çalım atabilme ve yüksek top sürme yeteneği sayesinde çizgiye inip topu içeri çevirerek yaptığı asistler de var roma döneminde. attığı gollerde en dikkat çeken şey gollerin netliği. attığı gollerde top hem kalecinin uzanamayacağı ya da temas etse de kurtaramayacağı yerlere vuruş yapmış. ayrıca akıllı da bitiricilik konusunda, topa vururken kalecinin ne yaptığını görüyor ve doğru yere son vuruş yapabiliyor. şut sertliği sayesinde ceza sahası dışından vurduğu toplarda tehlike yaratabilmesinin yanında defansın arkasına yaptığı koşularla rakip oyuncular için cidden korkulu bir rüya zaniolo. yani bu çocuğun yapabildiklerinin yarısını bile izlememişken yaptığı şeyler ortada. hep kerem icardi ilişkisi diyoruz ama ikili ilişki olarak icardi ile zaniolo'nun da arası iyi. bu sebeple onu beslemekten de gocunmayacaktır önümüzdeki sezon. galatasaray performansına gelecek olursak da attığı goller genellikle net ve kilit goller, bitiriciliği yüksek bir oyuncu. aynı zamanda hız ve fizik özelliklerinin, maç temposuna sahip olmamasına rağmen ve mental olarak çok iyi olmadığı bir dönemde aramıza katılmasına rağmen, ne kadar rakibe bela olduğunu da hep beraber izledik. bence rashica'nın sezon boyu yapamadığı şeyleri başardı kendisi. bunun yanında da orta sahaya ve sağ beke daha çok yük bindi, ama şunu unutuyoruz 6 numara ve sağ bekimizde iki adet canavar var. formda oldukları zaman tek bir oyuncunun açığını kapatmak onlar için pek de problem değil. bunun üstüne bir de tempo yapabilecek ve defansif becerileri ortalama üzeri bir orta saha kadromuza katılırsa ki katılacak gibi görünüyor, zaniolo hepten bayram eder de ettirir de. bunlara ek olarak değinmek istediğim iki şey var. zaniolo'nun roma'da oynadığı son sezonun ısı haritasına baktığımız zaman savunmaya fazlasıyla geldiğini de görebiliyoruz aslında, o yüzden savunma katkısı hiç yok demek gibi bir şey yanlış olur. savunma katkısı olmayan oyuncu messi neymar gibi ilerde yatıp kamp kuran ve başka hiçbir şey yapmayan adamlar oluyor. zaniolo değil yani bu. ayrıca kim derdi ki icardi ve mertens ileride pres yapıp top çalmaya çalışacak? gayet de yaptılar geçen sezon, iş burada okan hocanın ellerinde bitiyor. bu adamları pres yapmaya ikna eden alıştıran adam zaniolo'nun da oyun mentalitesine bunu katabilmeli ki katacaktır bence. zaniolo öyle tembel bir adam değil. bir de zaha için de savunma yapmıyor deniliyor ancak defansif aksiyonlarda zaha premier league içindeki sol kanatlarda 4. sırada geçen ssezon istatistiklerine göre. bunda oynadığı takımın da etkisi olmasıyla beraber yine de isterse ligin son sırasındaki takımda oynasın bu kendisinin öyle savunma yapmıyor falan algısının pek de doğru olmadığını gösterir. ayrıca okan hoca bu sene belli olduğu üzere öyle geride falan kurmayacak savunma düzenini. şampiyonlar ligi ön eleme maçlarımızda gördüğümüz üzere savunma çizgimiz orta sahaya kadar geliyor. bu da tamamen önde cehennem presi yapacağız demektir. zaniolo'nun da defansif aksiyonları bu noktada fazlasıyla yeterli olacaktır, tek yapılması gereken şey antrenman. zaniolo o presi tek ayağıyla bile yapabilir fiziksel özellikleri sayesinde. sadece mental yönünü ve pres konusundaki bilgisini geliştirmesi, yani doğru pres yapmayı iyice öğrenmesi lazım, ve bilin bakalım teknik direktörümüz kim? yaşadığı talihsiz sakatlık sonrası futbola geri döndüğünde rakipleri bıktıran ve asla durmayan, pres anlamında artık düş yakamdan dedirtecek derecede iyi pres yapan okan buruk. okan hoca zaten bu adama pres yaptıramazsa yaptıracak tek bir isim kalıyor. o da bu saatten sonra gelmez takıma. yani zaniolo sandığınız kadar savunma yapmayan, önde yatan ve bencil bir oyuncu değil. hiç olmadı açın istatistiklerine bakın, en iyi sezonunda azımsanmayacak bir asist sayısı var kendisinin. araştırmadan izlemeden konuşması kolay. bu arada tekrar ekleyeyim, rashica savunma yönünde zaniolo'nun önünde, ben zaniolo daha iyi savunma yapıyor demiyorum. sadece savunma yapmıyor diyenlere yönelik bu söylemim.

    şimdi karşılaştırmaya gelecek olursak, oyun öncelikleri bambaşka iki oyuncu var aslında, isabetli bir karşılaştırma değil pek. biri gol anlamında çok daha fazla şey sağlarken diğeri savunma anlamında daha çok şey sağlıyor. stilleri çok farklı. takımımız savunmasını sahaya yayıp 3. ve 2. bölge presleriyle top kapmaya çalışmayacak olsa rashica gerçekten çok daha ideal derdim. ancak iki orta sahaya kadar adam kovalıyor diye rashica istemek takımın hücum potansiyelinin yarısını çöpe atmaktır. bu sezon ligde oynanacak maçların özetini şu 1.5 haftalık dönemde gördük. rashica bu takımlara karşı kusura bakmayın ama morutan kadar katkı sağlayamazdı. ne kilit açabilecek ne de ekstra yapabilecek bir oyuncu değil rashica. e gelip nelsson'un yanında oyewusi de kovalayamayacağına göre, pek de bir katkısı olmazdı yani, çünkü zaten öyle top sürerek gelmeyecek rakipler ligde. atacaklar uzun topu, olursa hücum olur, ya da merkezden gelip kanatlara inecekler, orada da yine kanatlarımızın bir işi yok, iş orta sahadaki iki oyuncumuza kalıyor. döndürmeyecekler, hücum da sonlanacak. torreira bu kalitede zaten, bir de yanına iyi bir ekleme yaptık mı konu kapanmıştır. gidip öyle kariyerinde üst seviyelere çıkamayacak bir oyuncu için italya tarihinin iyi oyuncuları arasına adını yazdırabilecek bir oyuncuyu satmak falan hiç mantıklı değil. yani karşı olduğum tutum zaniolo gitsin, rashica gelsin daha iyidir tutumu. bana göre de zaniolo kalsın, rashica da gelsin, rotasyonlu oynasınlar. rashica oyuna sonradan girip enerji olarak çok şey katabilir, dediğiniz savunma katkısını da oyuna sonradan girince çok daha iyi yapar. ayrıca hızı ve top sürme yeteneği nispeten daha zayıf olduğu için zayıflamış yorulmuş rakiplere karşı oyun başına göre daha etkili olabilecektir. aynı zamanda rotasyon kadroyla çıkacağınız maçlarda da elinizi en fazla güçlendirecek oyuncu olacaktır. rashica hiçbir zaman üst seviye bir oyuncu olmadı. olamayacak da çünkü o yeteneğe sahip olmayan düz bir oyuncu, ama düz oyuncu özelliklerini üst seviyeye çekebilmiş bir düz oyuncu. bu sebeple de premier league görebilmiş veya bundesliga'da güzel bir performans verebilmiştir zaten, ama bu takımlar hiçbir zaman üst seviye takımları olmamıştır. kim werder bremen veya norwich gelse karşımıza ciddi anlamda çekinir veya korkar, biz bu takımlarla nasıl başa çıkacağız der?

    valla bazı yazar arkadaşlar da kusura bakmasın ama iki üç gol az yiyelim diye 5 10 gol az atmaya çalışacaksak kurmayalım zaten böyle bir kadro. ne gerek var üst seviye oyunculara? ayrıca yarın şampiyonlar liginde bizim takımımız yeri geldiğinde kapanacak da. ne yapacağız topu sadece zaha'ya atıp koş aslanım mı diyeceğiz. açın bakın biraz şu çocuğun sağ kanattan yaptığı koşulara roma kariyerinde. çok uzak değil zaten çok rahat oynadığı avrupa ve serie a maçlarını bulabilirsiniz. bir göz atmanız yeterli. benim gözümde karşılaştırmaya kapalı bir konu aslında, ancak ikisinden birini seçmek zorunda kalsam zaniolo'yu seçerdim. mümkünse de ikisini de kadromda tutar ikisinin de iyi özelliklerinden yeri geldikçe faydalanırdım. farklı özellikleri bence bize çok şey de katabilir. ayrıca takımdan biri gidecekse de giden nelsson olsun(böyle yazdık diye nelsson gitsin demiş olmuyorum lütfen kafama vurmayın...), mevcut sistemimize yüzde yüz uymayan adam zaniolo değil nelsson'dur. oyun tipi geçirdiğimiz dönüşüme ayak uyduramazsa çıkar oyewusi gibi biri elek eder, ki 2 ağustos 2023 galatasaray zalgiris maçında akıllı oynayarak adama geçit vermedi. böyle oynayacaksa hala ligin en iyi stoperi olmaya devam eder, sadece oyununa yeni bir şeyler eklemesi gerekecek onun da...
  • 14
    gereksiz versus.

    birbirlerinden farklı tipte oyuncular ve ikisi de bu takımla şampiyonluk yaşamış ve kulüp hedeflerine angaje olmuştur.

    bu seneki uzun period’’ta tekrar bir avrupa kupası hedefine, büyük ideal’e gölge düşürecek versus’larla uğraşmak yerine geniş kadro zenginliğinden faydalanmak gerekir.

    bu uzun macerada herkese oynayacak bir rol düşer. 96-2001 süreci de bu şekilde gelişmiştir. hedefleri yüksek egoları yormadan yönetip daha önce aldığımız avrupa kupası’larının zaten galatasaray’ın kuruluş amacı olduğunu bütün dünyaya deklare etmek bize yakışandır.
  • 15
    2022-2023 sezonunda sahada olduğu her maç aşkla izlediğim rashica'nin karşısına maradona konsa yine rashica derim. evet odun kafaliyim. bu arada rashica sırf çok koşuyor diye adama hamal, asker sıfatı konmasını da anlamıyorum. rashica oldukça iyi bir tekniğe, hıza ve şuta sahip özel bir adam. bonservis üzerinden gidiyoruz ama 100 milyon avroya transfer yapan pogba da aynı adam, daha otuzunda 5 milyona alacak adam bulunamayan pogba da. ben rashica'nin yanlış takım tercihleri nedeniyle bulunması gereken yerin altında konumlanmış bir yıldız olduğunu dusunuyorum. biz alırız, almayız onu bilemem ama şu an tek korkum rashica'nin fenerbahçe ile sözleşme imzalanması olur.
  • 22
    bizim yazarlara ve taraftara kalsa inter'deki sakat dönemindeki ronaldo fenomeno ile kasımpaşa dönemindeki çılgın atan diagne'yi karşılaştırıp "diagne tabi abi manyak mısın ronaldo sakatlıktan oynamıyor ki" denilirmiş. *

    bahsettiğiniz oyunculardan birisi italya milli takımı oyuncusu, bakın havuzunda falan değil doğrudan doğruya oyuncusu. bu versus'u şöyle düşünün, rashica italyan olsa milli takımda olur muydu? ya da zaniolo kosovalı olsa nasıl olurdu?

    ali y. koç'un "farklı yoğurt yiyiş" tabirinden yola çıkayım, ikisi aynı oyuncu değil ki siz ikisine vs yapasınız. bu neye benziyor biliyor musunuz, haaland ile firminoyu karşılaştırmaya. olmaz abi, yapamazsın. firmino daha efektiftir, takımı oynatmaya yönelik daha doğru bir oyuncudur ve skor katkısı daha düşüktür ama haaland skora yönelik bir oyuncudur. yani birisi elma iken öbürü armuttur. temelde aynı evet mesela ikisi de meyve ama aynı şey diyebilir misiniz ki karşılaştırma yapasınız?

    rashica sevenleri anlıyorum evet boey hücumda olduğu zaman ciddi savunma yardımı var, evet takım için daha efektif, evet daha çok çabalıyor. ama rashica bunları yapıyor diye de zaniolo'yu itin güneş görmeyen yerine sokup "hemen satılsın rashica alınsın" diyemezsin ya.

    varsayalım zaniolo bugün 25 milyon euro bonservisle satıldı ve inter'e gitti sene sonunda ınter cl aldı burada olacağı söyleyeyim size şimdiden: "ağbi bu adam satılır mıydı yiaaa biz satılmasın demiştik yiaa"cılar dolacak başlığına ve bunlar bugün nico'nun satılmasını savunan güruh olacak.

    evet belki zaniolo o tavanına hiç ulaşamayacak, belki bizim altyapıdaki onlarca ismini duyup da hiç bir şekilde olmayan futbolcular gibi olacak. bu da bir olasılık, aksini savunamam. ancak veriler ile doğrulayabilirim. inter, juventus gibi kulüplerin scouting departmanları bu çocuk için "alınsın" raporu veriyor, o kulüplerin teknik ekipleri ve yöneticileri transferini istiyor. demek ki bir şey görüyorlar. bizim taraftarın yerden yere vurduğu deri demek ki kıymetli bir şey olmalı değil mi? öte yandan rashica'yı biz istiyoruz, fenerbahçe de çalım demek için istiyor ihtiyaç duyduğu için değil. başka?

    rashica'da bütün dünyanın görmediğini görüp de zaniolo'da herkesin gördüğünü inkar etmek bana anlamsız geliyor.

    bu çok saçma bir versus arkadaşlar. böyle versus olmaz, olmamalı. "rashica'da gelsin" demek başka bir şey ama rashica'yı almak için zaniolo'yu göndermeye geliyorsa iş ben göndermemek taraftarıyım ki bunu da daha önce söyledim. bir fener maçında attığı iki golden dolayı değil, tamamen hazır olup aklını gerçekten futbola verdiğinde yapabilecekleri ile ben zaniolo'yu tutmamız gerektiğini düşünüyorum. ha derseniz ki "avrupa'da gözümüz yok, ligde başarı getirelim o yüzden zaniolo lüks ve gitsin" o zaman da size ali sami yen'i anlamaya çalışmayı öneririm.
  • 1
    sosyal medyada son günlerde taraftarlarımızca çok sık yapılan kıyaslama. ben bu ikiliyi kıyaslamak yerine 2022-2023 sezonunda şampiyonluğu getiren sağ kanat rotasyonumuzun futbolcuları olarak anacağım. ancak kıyaslamak gerekirse;

    nicolo zaniolo bence potansiyel dünya yıldızıdır. bu sezon şampiyonlar liginde 5 gol 3 asist gibi bir istatistik yapıp sene sonu dünyanın en iyi takımlarından birine 40-50 milyon euro'lara gitse kimse şaşırmaz. ama mesela yedek kaldığı bir maçta oyuna giremediğinde formayı bırakıp soyunma odasına gitse veya oynadığı bir maçta durduk yere kırmızı kart görse de kimse şaşırmaz. altyapısından yetiştiği roma kulübüyle ve taraftarlarıyla yaşadığı malum. bir bakıyorsun istanbulspor maçında kırmızı kart görüyor bir bakıyorsun fenerbahçe'yi paramparça ediyor. kötü oynadığında 2/10 ama iyi oynarsa da 9/10 katkı verecek bir futbolcu.

    milot rashica ise bence şu an prime dönemini yaşayan bir futbolcu. yine şampiyonlar liginden örnek vereceğim. mesela şampiyonlar ligi gruplarında 0 gol 1 asist gibi bir istatistik yapsa da kimse şaşırmaz ama eminim herkes der ki bu maç rashica 50 km falan koşmuştur. yedek kalsa problem etmez, oynadığında elinden gelenin sonuna kadar verir. takım oyununu işleten çarklardan biridir ki 14/14 serimizin rashica'nın 11'e girmesiyle başlaması da büyük kanıtı. ama rashica size ghezzal gibi sneijder gibi feghouli gibi şampiyonluk aldırmaz ama şampiyonluk aldıran oyuncuya yardım eder. kötü oynarsa 6/10 iyi oynarsa 8/10 oynar belirli bir standardı vardır.

    bana göre şu anki oyun sistemimize rashica daha çok uyuyor. gerisi okan buruk ve yönetimin tasarrufu.
  • 26
    karşılaştırılan oyuncu özellikleri aşikarken ve defalarca yazılmışken tekrardan belirtmeyeceğim. farklı bir açıdan bakacak olursak da 2 soruya cevap vermemiz gerekiyor.

    1) takımımız bu sene 50 den fazla maç yapacaksa bu 50 küsür maçın en az 30 u bizden daha düşük profilde takımlarla oynanacak. kapalı savunmayı açmak için hangi futbolcuyu tercih edersiniz?

    2) görece bizimle denk veya daha güçlü takımlarla oynadığımızda rakip teknik adam karşısında hangi oyuncuyu görürse kendilerinin sol koridorunu daha çekinerek kullanır? daha doğru ifadeyle bekini çıkarmaya korkar? bir büyüğümden öğrendiğime göre hücum da bir savunma çeşidi.

    benim için cevabı belli olan versustur. tek bir hamleyle (iyi bir 8 numara) korkulan takım savunması meselesi çözülebilecekken, diğer türlü görece az gol yiyen ama az gol atan bir takım olma durumumuz var. ben rakipten 1 gol az yediğimiz her senaryoya tamamım. aramızda kalsın gol istiyorum gol diye bağıran manisa tarzanı benim.*

    gönül ister ki ikisi de takımımızda olsun ve farklı senaryolara farklı cevaplarımız olsun. ama aralarında illa bir seçim yapılacaksa bu isim zaniolodur arkadaşlar.
App Store'dan indirin Google Play'den alın