fatih terim'in "manu dunyanin her yerinde takip edilen bir kulup" cumlesini "every people like manu allarround of the world" seklinde ceviren kisi. devreler yandi tabi onune geleni cevirince.
229
manu maçı öncesi basın toplantısı biraz daha uzarsa değişik cümle kalıpları duyabiliriz kendisinden. gözleri bi garip bakmaya başladı. bir de yanındaki bayan kim? arada fısıldaşıyorlar.
230
diğer dillerde nasıldır bilemem ama ingilizce için gayet yetersiz bir çevirmendir.
231
abartılmış bir balondu ve fena bir şekilde söndü. ingilizcesi bir tercüman için kepazelik seviyesinde, net.
232
"daha önce de belirttiğim gibi", bende takıntı haline gelmiş olan kalıbının ingilizce versiyonunu da piyasaya sürmüş:
ama şaka bir yana, dün bir kez daha yaptığı işi kıskandım! hem bir sürü dil konuşabiliyor ol, hem de galatasaray'ın tercümanı ol, daha ne?!
233
bir suru dil konusuyor mudur bilmiyorum fakat ingilizce dilini derdini anlatacak kadar konusabilen kisi. ne ekmeginde gozum var ne de kiskaniyorum, sadece avrupa sampiyonluklari bulunan, vizyonu da yeniden avrupa arenasinda kupa kazanmak olan galatasaray kulubune yakistiramiyorum.
türkçe'yi ingilizce'ye çevirirken sürekli bu kelimeyi kullanan tercümanımız.
235
automatically kelimesinin karşılığı 30 dakikalık basın toplantısında hiç geçmemesine rağmen 6 defa automatically diye çeviri yapan vasat altı çevirmen.
236
genellikle kullandığızaten kelimesini zate diye okuyan galatasaray tercümanı. dün dikkat etmedim zaten kelimesini ingilizce tercüme ederken nasıl kullandı acaba? herhalde anywa olarak çevirmiştir.
johan elmander'in kendisi için "hiçbir dediğini anlamıyorum ama çok iyi anlaşıyoruz" dediği tercümanımız.
243
şüphesiz ki dünyanın en şanslı insanıdır .
244
fenerli samet sayesinde futbol takımlarındaki tercüman kavramı değişmişti, haliyle bizim mert de farklı bir mevkiye geldi takım içinde. genelde ingilizcesi eleştiriliyor insanlar tarafından. zaman zaman kullandığı söz kalıpları, bir şeyi sürekli tekrar etmesi, ki türkçe konuşurken de yapıyor, beni de rahatsız ediyor ama genelde sempatik geliyor bana. oyuncularla ilişkisi de gayet iyi, önemli olan da bu açıkçası, adam her yabancıyla onların ana dilinde konuşabiliyor, haliyle de en yakın insanlardan biri oluyor oyuncu için ülkemizde. çeviredur!
245
ne zaman tercüme ettiği sözde fenerbahçe kelimesi geçse yabancıların dediği gibi ''fenıbağçe'' deyip yarıyor.
gerek yok olum normal desen de olur.
edit: bu arada yanılmıyorsam kendisi ümit aktan'ın akrabasıdır. yanlışsam düzeltin.
246
takır takır iletişim kuruyor sneijder'ın karşısına geçmiş de. daha şanslısı var mı acep?
247
istediği kadar değiştirip de çevirsin ki bu tür işlerde bazen değiştirmeniz de gerekiyor ama takımdaki bütün dilleri bu adam hallediyor aga var mı böyle bir iş adamın konuşmadığı dil yok neredeyse lan.
248
zaten demeyi öğrense tam olacak. zate değil mert zaten :)
249
tercuman degil de daha cok elci gibi bir islevi var.
konusan yabanci futbolcuyu dinliyor. anladigini digerine "anlatiyor", cevirmiyor.. buna cevirmek denmez. duydugunu anlatmak denir.
250
wesley sneijder'in imza töreninde "2009-2010 sezonu sonrasında daha büyük başarılar kazanmak imkansızdı, çünkü biz zaten her şeyi kazanmıştık. bu yüzden böyle bir düşüşe geçtim" olarak türkçe'ye çevirilebilecek sözünü atlayan tercüman.