kendi futbolcusunu yuhalayan taraftar

• 1

  futbolcusuna küfür eden taraftar, kendi takımını yuhalayan taraftar ile aynı familya olan taraftar tipi.
  
  maç esnasında beklenmedik anda çok basit hata yapan futbolcuya "aaaa", "oooo", "uuuu", gibi tepki göstermek de rezilliktir ama anlık tepki olduğu için bilinçli bir şekilde yapılan yuhalamanın yanında çok masum kalır.
  
  genelde fenerbahçe taraftarları arasında gördüğümüz ve eleştirdiğimiz, dalga geçtiğimiz bu insanlar, maalesef galatasaray taraftarları arasında da azımsanmayacak kadar vardır.
  
  bu taraftar modeli başarıya endekslidir, futbolcusu her zaman çok iyi oynamalıdır ve anasının karnından maradona olarak doğmalıdır. böyle özellikleri yoksa da tribünlere oynayan, rakiple-hakemle uğraşan bir futbolcu olmalıdır ki kötü oynasa bile alkışlansın.
  
  bu taraftar modeli, altyapıdan çıkan kendi futbolcusunu yuhalar, 2 dk sonra oyundan çıkan rakip futbolcuyu utanmadan alkışlar.
  (14 eylül 2013 galatasaray antalyaspor maçı, dk 62 emre çolak'ın oyundan çıkması, dk 64 milan baros'un oyundan çıkması)*
  
  bu taraftar modeli, henüz takıma yeni katılan, 19 yaşındaki bruma'yı ilk kez oyuna girdiğinde çoşkuyla, alkışlar eşliğinde karşılarken kendi bruması'nı oyundan çıkarken yuhalar.*
  
  kardeşim, hamit kötü oynayabilir, sabri kötü oynayabilir, hakan balta, emre çolak, amrabat kötü oynayabilir. adamın oyununu beğenmiyorsan alkışlamazsın, ben kötü oynasa da* alkışlarım hamit'i, amrabat'ı, emre'yi. istemiyorsan sen alkışlamak zorunda değilsin, alkışlamayarak tepki gösterebilirsin ama galatasaray futbolcusuna küfür edersen, onu yuhalarsan ayıp edersin.
  
  bu eylemi yapan taraftarlar "o da çıksın adam gibi oynasın kardeşim, o kadar para alıyor, altında en kral araba var, güveni boşa çıkarmasın" gibi bir kafaya sahiptirler.
  
  hayranlıkla baktığımız "avrupa'daki futbolcular" kötü oynadıkları zaman taraftarları yuhaladığı için bu kadar iyi oynuyorlar dimi? mesela 3 gün sonra ali sami yen'e gelince alkışlayacağın gareth bale var ya, işte o bale emre çolak yaşındayken kötü oynadığı maçlarda taraftarları onu yuhalamış zamanında, o da hırs yapıp daha çok çalışmış, taraftarın tepkisiyle gaza gelip gece gündüz idman yapmış ve sonunda bugünlere gelmiş. sen 3 gün sonra o kadar para basıp aldığın biletle gidip o adamı canlı canlı seyredeceksin, hatta belki telefonunla fotoğraflarını çekeceksin. bak işte zamanında southampton, tottenham taraftarları kötü oynadığı maçlarda bu herifi yuhalamasaydı bunları yapabilecek miydin?
  
  sen bildiğini yapmaya devam et güzel kardeşim, emre çolak'ı ıslıkla, gaza gelip daha çok çalışsın. amrabat ayağının altından top kaçırınca ana avrat küfür et belki iki pozisyon sonra peş peşe pas hatası yapmak yerine röveşatayla gol falan atar. çocukken seni baban hata yapınca dövdüğü için bu kadar süper bir insan olmuş olabilirsin mesela.
  
  emre çolak'ı bale ile kıyasladığım sanılmasın. daha açıklayıcı bir örnek olması için mesut özil'in galatasaray'da futbola başladığını hayal edin mesela. mesut özil 20 yaşında ve bu taraftarın karşısında...
• 2

  tribüne giden insanların genelde cahil insanlar olmasından kaynaklanmaktadır aslında bu neden. sırf küfür etmek, desarj olmak amacıyla bu tip insanlar stadlara gider ve sonuç istediği gibi olmayınca,skor aleyhineyse oyuna bakmaksızın daha evvelinden taktığı oyuncusuna küfür eder, oyundan çıkarkende ıslıklar. bu olaylar neden ingiltere'de, almanya'da falan gerçekleşmiyor diyorsanız orada stadları kültürlü, eğitim seviyesi yüksek insanlar dolduruyor. bi emirates stadına giden taraftar kitlesine bak birde gel bizim meşhur ultraslanlara bak.
  
  aynı olaylar sanmayın ki kadıköy'de olmayacak oradada sefa reislerinin tayfaları aynı bokun laciverti.
  
  ha bu olaylar beşiktaş'ta neden yaşanmaz. valla onu ben de bilmiyorum. adamlar pek başarı endeksli değiller. başarılar gelir geçer, asaletin bize yeter diyoruz ya. o tezahürat bize yakışmıyor.
• 3

  kendi takımına psikolojik baskı yapan taraftar modelidir. (bkz: 14 eylül 2013 galatasaray antalyaspor maçı)
• 4

  cahil futbol bilgisi futbola olan askı sıfır, emege olan saygısı sıfır olan gözümün görmemesi gereken en nefret ettigim insan tipi.
• 5

  bunu yapanlar büyük ihtimalle çocuğunu en ufak yanlışında döven tiplerdendir. bunların lugatında motivasyonun m si bile yoktur.
• 6

  müşteridir. üstelik her daim haklıdır.
• 7

  tepkisini en uygar yoldan belirtendir, her daim haklıdır.
• 8

  eğer kendi futbolcusu ona verilen şansları ısrarla olumlu olarak değerlendiremiyorsa, ve senelerdir kendini geliştirmesi beklenirken hiçbir değişiklik olmuyor, hatta bazı maçlarda kendi seviyesininde altında oynuyorsa haklı olan taraftardır.
• 9

  futbolcu yuhalayanlar futbol cahilidir, futbolcu isliklamak rezalettir. yav he he.
  
  sezon basinda sabri, umut, burak gibi parazitleri yuhalasak bu oyunculari s-s gondertecek, yerlerine adam gibi transferler yapilmasini saglayacaktik. bu eylemi dogru zamanda yapmazsan sonra sunu yapmak zorunda kalirsin, iste asil rezalet odur. (bkz: 14 aralık 2015 florya baskını)
• 10

  taraftarı müşteriye dönüştüren futbol yöneticilerinin hakkında zerre kelime etmeye hakkı olmayan taraftardır. adam stada bilmem kaç lira para ödeyip gelecek, yağmurda, çamurda sıcacık yatağında maç izlemek varken senin yaptığın sikik transferleri izleyecek, birde tepki vermeyecek. sen müşterine iyi hizmet veremezsen ürününü de siker atarlar seni de. işin özeti futbol yöneticilerinin yarattığı sistemde sonuna kadar haklı olan taraftardır.
• 11

  (bkz: sağcılığa giriş 101)
  
  bu kafaya göre:
  
  kendi başbakanını,
  kendi amirini,
  kendi patronunu,
  kendi aile büyüklerini,
  kendi kocanı
  
  yani aslında hayatına temas eden üzerinde otorite sahibi kim varsa sorgulamayı kesip uzaklarda bir yerlerdeki dış mihraklara odaklanmalısın.
  
  oynanan futbol kötüyse sebebi şike, aziz, hakem, uefa, demirören, terim gibi şeylerde aranmalı zinhar yetersiz ve kayıtsız oyunculara dil uzatılmamalıdır.
  çünkü yanılsalar bile yaptıkları iş sadece alkışı hak eder, kutsal meslek sonuçta insanların hayatını kurtarıyorlar.
• 12

  kimi yuhalayak? galatasaray taraftarı her zaman iğneyi kendine çuvaldızı başkasına batırmıştır, kendi takımını da en çok yine kendisi eleştirmiştir. ben niye burak karaktersizinin kayıtsız şartsız arkasında duracakmışım?
• 13

  endüstriyel futbol'un getirdiği şeylerden biridir. futbolu endüstri haline getirip, inanılmaz paraların döndüğü bir ortamda taraftarı yolunacak kaz gibi gören, takımlara destekçiden ziyade müşteri arayan yönetimlerin eseridir. tabii ki müşteri de her zaman haklıdır. taraftar, yani modern futbol düzeninde müşteri bir hizmet karşılığında para ödüyorsa, onun karşılığını almak en doğal hakkıdır. bu noktada paranın karşılığı iyi futbol, mücadele ve iyi sonuçlardır. bunları sağlamıyorsa eleştirmek en tabii hakkıdır.
• 14

  futbolcuya kesinlikle bir şekilde tepki gösterilmelidir ve yuhlamak da bunların başında gelir. tek olmaması gereken maç içi yuhlamak, sonunda yap sokakata gördüğünde yap hava alanında yap antreman tesisine git yap ama maçta oynuyorsa yapma, yoksa hakedene yuhlamaktan daha beterleri de yapılmalı.
• 15

  en azından 15/16 sezonu galatasaray taraftarı için var olmayan durumdur.
  
  zira sahadaki futbolcular galatasaray taraftarının değildir. bu futbolcuları galatasaray taraftarı özellikle istemedi.
  bilal kısa? galatasaray taraftarı transferine karşı çıktı.
  jem karacan? galatasaray taraftarı transferine karşı çıktı.
  sabri sarıoğlu? galatasaray taraftarı kontrat uzatılmasına karşı çıktı.
  umut bulut? galatasaray taraftarı kontrat uzatılmasına karşı çıktı.
  burak yılmaz? galatasaray taraftarı miadının dolması sebebiyle gönderilmesini istedi, 10 milyon eu'ya satılmadığı gururla söylendi.
  tarık çamdal? galatasaray taraftarı kapı gibi kontratı varsa bile kadro dışı kalsın dedi.
  
  o zaman galatasaray taraftarı yuhalarken kendi futbolcusunu yuhalamamaktadır. bak muslera'yı yuhalarsa, sneijder'i yuhalarsa, podolski'yi yuhalarsa, şimdilerde ortalarda gözükmeyen fakat kadroda olmasını çok desteklediği sinan gümüş'ü yuhalarsa tamam; hangi sıfatı yakıştırırsanız kabulüm. ama tek meziyeti hamza hamzaoğlu'nun evladı olmaksa futbolcunun, ahbap çavuş ilişkisiyse kadroda yer alma sebebi, o futbolcu taraftarın kendi futbolcusu değildir.
  
  yuhalanır.
• 16

  önümüzdeki ilk maç semih, sabri, burak, umut,yasin yuhalanmazsa yazıklar olsun dediğim taraftar.
• 17

  futbolcularin aklinda bulunsun eğer bu duruma formasını çıkararak tepki verirse kaptanliga kadar yükselebilir.
• 18

  futbolcunun yatip kalkip sukretmesi gereken hadise. zira adama sorarlar "napak panpa araba icinde tekmeleyek mi?".
• 19

  galatasaray taraftarının çok sık yaptığı bir eylemdir. yeni gelen yabancılara kötü oynasa da bikaç hafta tolerans tanırlar, sonrasında ufak tefek ıslıklar duyulur, kötü performansı devam ederse koro halinde yuhalanma başlar.
  
  oyuncunun moral motivasyonunu düşürmekten başka hiçbir işe yaramayan bir eylemdir. “milyon eurolar kazanıyorlar o kadar da katlansınlar yeaa” diyenleri duyar gibiyim ama bir faydası yok işte.
• 20

  sadece yuhalanan topçuyu değil, takımın geri kalanı da bozan seyirci topluluğudur.
• 21

  kendi taraftarına aile boyu küfreden futbolcu ne kadar normalsa yuhalayan taraftar çok daha normaldir. beni eğlendirsin diye çuval dolusu para veriyorum lan ben adama ?
• 22

  kendini çok önemli zanneden insan grubu. birebirde o sporcudan imza alacak eziklikte olanların biraraya gelince kendini güçlü hissetmesinden ibarettir bu.
• 23

  benim taraftar tanımlamamda var olmayan kitle. kendi futbolcusunu yuhalayan ve bir sonraki maçta ondan futbol oynamasını bekleyenlere "taraftar" demek biraz zorlama oluyor.
• 24

  galatasaray tribünlerinde de bulunan taraftar tipidir.
  
  türk olmamama rağmen eskiden iş için türkiye'ye sık sık gelir giderdim, doğrusunu söylemek gerekirse bu seyahatları hep galatasaray'ın istanbul'da oynadığı maçlara denk getirmeye çalışırdım. 6 nisan 2013 galatasaray mersin idman yurdu maçı ve 9 nisan 2013 galatasaray real madrid maçı gibi efsanevi maçlarda tribündeydim. galatasaraylı olmaktan gurur duyduğum maçlardı, özellikle mersin maçı bir maçı taraftar takımına nasıl aldırırın en mükemmel örneğidir.
  
  fakat aklımda kalan bir 22 ekim 2014 galatasaray borussia dortmund maçı var ki gerçek anlamda taraftarımızdan utanmıştım. zamanın teknik direktörü cesare prandelli hangi akla hizmet bilmiyorum fakat daha önce hiç 11 oynatmadığı goran pandev'i bu maçta ilk 11'e yazmıştı. pandev de zaten kötü olan takımımızda kötü bir maç geçirmişti. prandelli de 78. dakikada pandev'i oyundan aldı, onun öncesinde de aynı berbat performansı sergileyen dzemaili ve yasin öztekin'i oyundan almıştı. o dakikaya kadar kimseye bir şey demeyen galatasaray taraftarı pandev oyundan çıkarken resmen kıyameti kopardı. ilk defa 11 oynayan bir adamı bu derece öfkeyle ıslıklamalarına anlam verememiştim. pandev de başını eğip efendi efendi kenara gelmişti. hala daha futbol oynadığını ve o zamanki türkiye kupası performansını düşününce bize o sezon içerisinde bir oyuncu kaybettirdiklerini düşünürüm hep. pandev kesinlikle o sezonun yarısını sakat geçiren burak yılmaz yerine oynatıp katkı alabileceğimiz biriydi. inanılmaz gereksiz bir yuhlamaydı.
• 25

  neden bu kadar eleştirildiğini anlamadığım taraftar.
  
  misal falcao gibi afedersiniz ama bir ç.. futbolcu veya başka kötü oyuncularımız sabahtan akşama dek burada yerden yere vuruluyorken tribünde insanların neden daha fazla sabırlı olması bekleniyor ki?
  
  hem artık futbol endüstriyel bir dal değil mi? oraya çıkıp top oynayan 22 kişiye babalarının hayrına para verilmiyor. sene 1950ler veya 90lar değil ki. dünyada paranın en çok döndüğü sektörlerden biridir belki de futbol sektörü.
  
  ayrıca maç içinde ıslıklanan oyuncu çok da takıyordur zaten onu, evet dendiği gibi tribündeki taraftar önemli değil, toplu olarak da bir önemi yok.