(bkz:
24 eylül 2016 beşiktaş galatasaray maçı) öncesinde bilgi ve tecrübesine inandığım, inanmak istediğim canıımız hocamız...
neden? çünkü ben işin içinden pek çıkamıyorum...
ilk defa bir beşiktaş derbisini kafamda oynatırken "işimiz baya zor" diyorum açıkçası...
hepimiz biliyoruz ki beşiktaş deplasmanları derbi niteliğindeki en kolay maçlarımız olmuştur bu zamana kadar. dileyen google'dan açıp wikipedia'daki derbi tarihine bakabilir, galatasaray'ın beşiktaş derbilerindeki ezici üstünlüğü sebebiyle tablonun sonuç kısmı çoğunlukla sarı-kırmızı'dır...
ancak bu sefer derbi biraz farklı nitelikte maalesef:
- beşiktaş tarihinin en kompakt ve özgüvenli kadrolarından biriyle sahaya çıkacak, geçtiğimiz sezonun şampiyon kadrosunu güçlendirerek ilerlediler ve "yeri dolmaz" denen oyuncularının yerini doldurmuş görünüyorlar,
- en büyük tehdit kadro ve oyunculardan önce şenol güneş... beni tanıyanlar biliyor ki şenol güneş'e karşı büyük bir hayranlığım var geçmişten bu yana. çok iyi hoca. ligi hocamızdan iyi tanıdığı da kesin. bizim bu sene güçlenen noktalarımızı öngörmek konusunda çok işler başarabilir mi emin değilim ama misal eren derdiyok'u gayet iyi tanıyor olması dezavantaj
- maç ilk defa vodafona arena'da... vodafone arena'nın ilk derbisi. beşiktaş bu motivasyonla sahaya çıkacak. coşkuları bir hayli üst düzey olacak yani. şenol güneş'in "saldırın ulan" modunda bir hoca olmasının etkisiyle çok yüklenebilirler, şükrü saraçoğlu benzeri bir baskı ve ambians oluşturabilirler, onlar için de bu ilk örnek olacak, beşiktaş taraftarının dengesiz ve rahatsız edici profili de canımızı sıkabilir,
- talisca'nın formu rahatsız edici, evet aman aman bişey yapmadı diyebiliriz, ancak sıkıntılı nokta uzaktan yoklarken çok sert vurması, muslera müthiş bir refleks kalecisi ancak talisca'nın muslera'ya ne gibi zorluklar çıkaracağını kestiremiyorum,
ha bunlar beşiktaş için "+" diyebileceğimiz noktalar, bunlar için düşünülebilecek, ya da ibreyi bize çevirebilecek şeyleri de yazmadan edemeyiz, hocama en güvendiğim noktalar bunlar:
- jan olde riekerink'in hollanda stili futbol yapısı, maçın tamamında topa hükmetme, bol pas yapabilmek, topu olabildiğince rakibe göstermeme, çabuk geri dönme ve takım halinde topun gerisine çekilme üzerine kurulu, eğer bunu bu maçta da uygulayabilirsek beşiktaş'ın tehditleri önemli ölçüde indirgenecektir,
- beşiktaş seri paslarla rakip kaleye geliyor, ancak son zamanlarda bu durum, özellikle bek bindirmeleri sebebiyle biraz da olsa azalmış görünüyor, pas trafiğini yöneten oyuncunun oğuzhan olması ve oğuzhan'ın sakat olması bir avantaj, bek bindirmeleri konusunu çözüme kavuşturursak elimizi rahatlatırız gibi geliyor,
- beşiktaş'ın santrfor zafiyeti... cenk tosun iyi iş çıkarıyor bu ara, ancak galatasaray'a karşı cenk tosun ile anadolu takımlarına karşı cenk tosun aynı şey değil, bunu süper kupa finalinde gördük, aboubakar yeterince süre alamadı, tehlikeli bir adam olduğunu biliyoruz ancak maç formu eksikliği etkileyecektir,
- beşiktaş'ın da tıpkı galatasaray gibi en yumuşak karnı stoper, tandem kısmı, bunu düzeltmiş değiller, galatasaray'da eren derdiyok bu tandemi yaracak ve yoracak kadar etkili bir isim, iki stoperi de kendi peşine takacaktır diye tahmin ediyorum,
- bir önceki maddeye bağlı olarak, eren'in peşine stoperleri takması, beklerin ileri çıkmasına engel olacaktır, bu da bruma ve diğer kanat oyuncumuzun beşiktaş bekleriyle birebirlere girmesi için büyük fırsat,
- uç kanat oyuncularımız çok belirleyici olacak bu derbide, şuana kadar oynadığımız 4 lig maçında da kapalı oynayan takımlara karşı hücum etmeye çalıştık, rakipler tabiri caizse 10 kişi defans yapmak durumunda kaldılar, haliyle süratli ve boşa kaçan, dribling özelliği olan bruma, yasin, sinan gibi isimler etkisiz gözüktü, ancak ilk defa beşiktaş gibi kazanmaya oynayacak bir rakiple oynamak, kanatlarda boşluklara yol açacaktır, ya beşiktaş bekleri hücuma destek verip bruma ve yasin'e alan açacaklar, ya da tehdit karşısında beklerden destek gelmeyecek ve oyun tıkanacak, her iki durum da bizim için avantaj olur,
ön görebildiklerim bu kadar, eminim hocamız riekerink de bu durumun farkında...
gazetelerde, doğruluğu ne düzeydedir bilinmez ancak bugün yazılan bir yazıda;
-"riekerink oyuncularına kanattan yapılan orta sayısının yetersiz olduğunu, yasin, bruma, sabri ve carole'un içeri daha çok top kesmelerini istediğini belirtti, ayrıca açılan ortalarda dönen topları tamamlama hususunda sneijder ve selçuk'a uzaktan şut deneyin talimatı geldi" gibi bir içerik mevcut.
bu eğer cidden hocamızın düşüncelerini içeren bir haberse umut verici. zira bunu söylerken hem eren'in hava topu üstünlüğü hususundaki hedeflerini dile getirmiş, hem de rakip kalecilerin şutlardaki zafiyetlerini değerlendirmeyi planlamış hissiyatı doğuyor...
hadi hocam, al şu maçı da sevindir bizi...