resim
İsmail Kartal
Görev:Teknik Direktör
Takım:-
Yaş:63
Uyruk:Türkiye
  • 1827
    benim de arkamda ali koç ve paralı askerleri olsa ben de taşkent fc ile 99 puan toplardım. kimse ismail iyi hoca nutukları atmasın.
    en az 15 puan fark önlerinde bitirmemiz gerekirken, nisan ayında havlu atmaları gerekirken tff ve mhk tarafından ittirilen takımın hocası olmak kolay. bizi yendikleri maçta bile attıkları gol faul. ama galatasaray'da bunlardan önce oynanan futbol konuşulur. kötüydük, o kadar.
    lakinsiz, amasız, fakatsız bu adamın buraları görmesi büyük lobi demek bana göre.
    yoksa bu kadar vasat bir adamın buralarda olması imkansız.
    torrent ile eş değer benim gözümde. çok açık ve net bu.
  • 1828
    raakip (kendisi öyle söylüyor) takım fenerbahçe'nin yabancı hoca bulamayınca göreve çağırdığı emanetçi kibirli hocası.

    kendisinin teknik direktörlük kariyerine şöyle göz ucuyla bile baksanız bu kibrin nereden geliyor yahu dersiniz. fenerbahçe dışında şehir şehir gezdiği anadolu'da iz bırakmayı geçtim sezon tamamladığı bile nadir olan 61 yaşındaki bir insan, sezon içerisinde öyle cümleler kurdu ki iş artık gülüp makaraya almanın da ötesine geçti.

    ve ligin son maçında yaptığı hataların sonuçlara etki etmediğini söyledi, yani o kusursuzdu ama yine
    fenerbahçe'nin karşısındaki yapı engel olmuştu şampiyon hoca olmasına.

    tekrar kapının önüne konulduğunda bakalım hangi avrupa devine imza atacak merakla bekliyoruz.
  • 1831
    avrupa'nın 3. liginde bak tekrar ediyorum 3. liginde zimbru, norshxhkskx, ludogoretz bilmem ne yenerek çeyrek finale kalınca "avrupada çeyrek final oynuyoruz" diye kendini imparator falan ilan etmeye kalkmış kibir abidesi. avrupa'nın 3. liginde danimarka bilmem kaçıncısından tam 6 gol yemiştir. forveti hatayspor'da oynamış takıma elenerek iyice rezil olmuştur.

    kariyerinde bir tanecik süper kupa dışında hiç kupa yoktur. gerçeklikten inanılmaz kopmuş bir insan... imparator dediğimiz adamın 8 lig, 1 avrupa'nın 2 numaralı kupası var, bak tr kupalarını, süper kupalarını, milli takımda yarı finalleri falan saymıyorum bile. yeni imparatorumuz okan buruk'un yine 3 lig, tr kupası, süper kupası bilmem nesi var. yarın bir gün avrupa başarısı da gelecek.

    ne diyeyim, bilemiyorum... koca sezonu bir tane ciddi maç oynamadan bitirdiler. kendilerini dev aynalarında gördüler. bizi yendikleri maçta attıkları golü biz atsak bir hafta kaleciye faul yapıldı hakemle aldınız diye ağlayıp dururlardı...

    neyse hadi bay bay...
  • 1833
    sempatik ve sembolik bir şeyler yapmış olmak için boğazlı kazak totemi uyduran şahıs.

    bu bile vizyonunun kaç cm olduğunu gösteren bir detay. bak insan bileklik uydurur, abdullah avcı gibi şapka uydurur, "havalar ısınınca bu totem patlar" diye düşünür de dört mevsim takabileceği bir şey uydurur. o kadarına bile zekası yetmeyen birinden bahsediyoruz.

    kuklalıkta bile başarısız olunca üstü çizilmiş haliyle. yolu bahtı zekasıyla eşit seviyede olsun.
  • 1837
    uefa konferans ligi‘ni ilk kazanan müslüman teknik direktör şansını kullanamayan şahıs.

    haram puanları cukka ederken müslümanlığı unutursan, rakibinin emeğine, alın terine haklı şampiyonluğuna laf edersen, haksızlığı (işine geldiği için) hak ile eş tutarsan, oğlunun, topçularının zorbalığını savunursan, hakkın sahibi de sana böyle tokatı yapıştırır.

    son ana kadar umutlanırsın ama ne türkiye kupası, ne şampiyonluk, ne süper kupa, ne de avrupa’da kupa kazanabilirsin.
    en sonunda elin bomboş kalır, yalakalık yaptığın kişi tarafından tekmeyi yersin.

    oysaki fb avrupa’da futbol bazında kupa kazanmaya hiç bu kadar yaklaşmamıştı.

    bu sana ders olsun, dini görüşlerini kişisel çıkarların için bir daha malzeme etme.
    edersen sen bilirsin, ilahi adalet muhakkak tecelli eder.
  • 1838
    düşünsene, iş yerinde, masanda işini yapıyorsun, son yaptığın proje bir açıdan bakarsan patlamış, başka bir yerden bakarsan sonuçlanmış ama kimseyi tatmin etmemiş. ofisteki arkadaşların, yöneticilerin imalı imalı bakıyorlar sana, kendi aralarında konuşup gülüyorlar, sen de yanlarına gitmek istiyorsun ama cesaret edemiyorsun konu açılır, biri bir şey sorar diye.

    üzülme ya, kafana takma, bir sonrakinde daha çok çalışır, daha dikkatli olur başarırsın, diyorlar ama hep bir ima, hep bir alay seziyorsun davranışlarında, bakışlarında.

    sonra bir gün, yöneticilerin senin yanında, duyabileceğin, görebileceğin şekilde yerine adam arıyorlar, mülakatlar yapıyorlar. sen hala üzerine atanan işleri bitirmeye çalışıyorsun... her an şirket telefonu çalacak ve ik çağıracak diye bir korku var içinde. ne kadar zamanda iş bulurum, tazminat ne kadar süre yeter, krediler var, kredi kartları var, bir sürü konu kafanda dönüyor.

    gözünün önüne getirdin değil mi o anları? hayal edebildin mi? tam da bu durumda kendisi bence. çalışıyor görünüyor ama konsantre olamıyor, iş yapıyor gibi ama ne yaptığından kendinin de haberi yok.

    boşuna dememiş atalarımız, büyük lokma ye, büyük laf konuşma, diye. ne kadar iyi olursan ol, karşındaki rakip galatasaray'dı be iso'cuğum, büyük büyük konuşur, haddini aşarsan, sonra böyle lokmayı boğazına dizer adamın.
  • 1839
    birilerinin "bu ligin sportif geçerliliği yok" lafına katılırsan 99 puan almış 99 gol atmış takımının sportif geçerliliği de olmaz ismail. sana da saygı duymazlar ismail. o zaman niye bu ligde teknik direktörlük yapıyorsun ismail. sen enayi misin? niye kendi emeğine hakaret ediyorsun? rakibine atmadık iftira, kullanmadığın hoş ifade kalmadı ismail. hırsız dedin, gerçek şampiyon değil dedin, erkek gibi çıkıp oynayın diye cinsiyetçi tahriklerde bulundun. hepsi de sana iade olundu. okan buruk derbi sonrası normal tebrikleştiğini söyledi ama sen adamın arkasından çıkıp bir takımın emeğine her fırsatta iftira attın. bak mesele adaletsizlikse o adamın takımı da adaletsizliğe uğradı. ama lig boyunca ligde ikinci olduğu bir dönemde bile adamın rakibinin emeğine iftira atan bir tane ifadesini gördün mü ismail? ama taş olsa çatlar zaten. rakibine gerçek şampiyon değil dersen o da en sonunda patlar. o da imalı imalı gerçek beşinci yıldızı ben takacam der. başkanının iki lafından biri alçaklar, şerefsizler, hırsızlar olursa birileri de karşınızda hunharca sevinir. dolduk kardeşim dolduk. ondan olabilir mi?

    teknik direktörlüğünü bilmem ama o çok değer verdiğin adamlık, müslümanlık kavramlarında da sınıfta kaldın ismail. ettiğini buldun, al sana ilahi adalet.
  • 1840
    hayatımda gördüğüm en acınası durumda olan adam.

    adam 99 puan topladı. sezonun başında da ortasında da sonunda da ne yönetimi arkasında ne taraftarı. kazandığı maçtan sonra bile aşağılanıyor. adam çıkıp bas bağırıyor ne olur bana sövmeyin beni övün ben de aslında iyi bir teknik direktörüm ama yok herifi bağırta bağırta dövdüler.

    belki süper kupayı alacak başında bir tane velet var adamı kupadan etti. belki konfederasyon kupası alacak ama lig gidecek yine bana sövecekler baskısından avrupa'dan kupa alma fırsatını kaçırdı. lige döndü bizi deplasmanda 10 kişi ezim ezim ezdi 2 gün göğe çıkarıldı 3. gün kapının önüne kondu. şimdi insan yerine bile koyulmuyor. bütün suç kendine kaldı.

    ha bunların hepsi kendisine müstehak. kendisi herhangi bir kulübü idare edecek belki yeteneğe sahip ama karaktere sahip değil. seni süper kupa'ya çıkarmadıklarında istifa etmezsen, çıkıp ben avrupa'da kupa alacağım iradesi ortaya koyamazsan, bizi yendiğin gün çıkıp "alın amk size mourinho" deyip istifa edip çekip gidemezsen böyle işte bütün dünyaya maskara olursun. hala diyemiyor ki ben artık yokum. 99 puan toplamış rekor kırmış hala veletin ağzının içine bakıyor belki de beni değiştirmez diye. işte ismail efendi tam olarak bu sebeple sen ömrün boyunca kaloriferci, ezik diye dalga konusu olacaksın. kendine saygı duymayan adama kimse saygı duymaz. hadi bizim duyup duymamız da önemli değil. 99 puan toplayarak rekor kırdığım camianın 1 tane ferdi dahi saygı duymuyor.
  • 1843
    madem imparatorla yan yana gelecek kadar iyi teknik direktör olduğunu ve şampiyonluğunun çalındığını düşünüyor, yani sorun onda değil de fener'i engelleyen bir yapının varlığıysa, o zaman kulübünün kendisini görevde tutması gerekir değil mi, ama tabi ki öyle olmayacak ve kuvvetle muhtemel kendinden önceki seleflerinin başına geleni yaşayacak kendisi de;
    (bkz: ağam beni s.ktir etti)
  • 1846
    karanlık kalpli ve kompleksli biri, üstelik maalesef cüretkar bir cahil. insan cahil olabilir ama kötülük ve cüretkarlıkla kombo yapınca böyle karanlık bir durum ortaya çıkıyor.

    rakibine sıfır saygı, mesleğine sıfır saygı. hatta kendine bile saygısı yok. hiç dikkate alınmadığı, tabiri caizse daha ölmeden gömüldüğü yerde sessizce kaderinin cizilmesini bekliyor. taktiği bile vermiyor, öyle dolanıyor.

    https://x.com/zifirikar/status/1684800941634080768

    başta acıdığım bir kişiyken bu karakteri ortaya çıkınca acımayı bıraktım. "errrkek" cinsiyetçiliği de ortaya çıkınca tiksindim.
  • 1848
    99 puan 99 golle anadolu yakasında kırılması zor bir rekora imza atan büyük futbol insanı. onun mantığıyla hareket edersek biz manu'yu yendiğimizden, manu da city'i fa cup finalinde yendiğinden herkes gerçek premier lig şampiyonunu görmüş oldu. ne diyelim mizahın dijital medya dışında yer bulamadığı bu günlerde kendisi bize bedava mizah resitali sunuyor. sevmeyelim de taşa mı dönelim. bu arada madem kendisi bu kadar başarılı ve gerçek şampiyonsa, gelecek sezon da takımın başında kalacaktır. zira fenerbahçe mantığı bunu gerektirir.

    son olarak grup vitamin, şarkıyı rambo yusuf'un muhteşem tokadı üzerine mi yazdı bilmiyorum ama sanki ismail hocam'dan bahsediyor.

    ''hafif psikopattır kendileri
    buna enayilik de dahil
    kızma amcası daha çok cahil..
    is-ma-il!''
App Store'dan indirin Google Play'den alın