resim
Hamza Hamzaoğlu
Görev:Teknik Direktör
Takım:-
Yaş:54
Uyruk:Türkiye
  • 4351
    3 kupa aldı hala taraftar tarafından eleştirilmesi bazı kişilerin zoruna gidiyor. bir şeyi unutmayın geçen sene galatasaray futbol takımı avrupa'da perişan oldu. hem de 19-20 yaşındaki gençler hallaç pamuğu gibi dağıttı takımı. neredeyse 0 puan alıyorduk. ve kabus gibi ş.ligi sezonu geçirerek avrupa'ya veda etti takım. hamza'yı eleştirenlerin çekinceleride işte bundandır. geçen sene rezil olan takımın )her ne kadar hamza o zaman hoca olmasa da) eksik yerlerine tek bir transfer yapılmamıştır. ve galatasaray taraftarı bu sene de her maç açıkçası 4-5 yemek istemiyor! hamza hiçbir şeyin farkında değil. bu güvendiği adamlarla ş.liginde rezil olacağı çok açıktır.

    sen türkiye liginde öyle böyle götürürsün ama ş.liginde yetmez. hele bir de allah korusun bayern, barça v.b gibi attıkça atan, durmak bilmeyen takımlarla aynı gruba düşersek bu defans ve ağır orta sahamızla bjk'nin rekoru tarih olur bu sene.

    inşallah birilerine yaranmayı bırakırda acilen sağ bek,stoper,orta saha ve kaliteli bir forvet aldırır takıma.
  • 4353
    bircok galatasaray taraftarı tarafından halen saygı gormeyen hocamız

    ben hamza hamzaoglu fanboyu degilim. hatta bircok söylemi rahatsız da ediyor beni. yerli oyuncuların pohpohlanıp durmasından bıktım usandım.

    ama ortada bir gercek var. gecen sezon enkaz haline gelmis bir takımı aldı bu adam. once cok gol atip cok gol yedi takımı ama kazanmayı bildi. son haftalara gelirken frene bastırdı. 1-0 kazandı cogu maci. gol yemedi takımı uzun süre. yani iki oyunu da oynatmayi bildi, sartlara göre. final maclarinda kazandı takımı ve sampiyon oldu. o yıkık, dökük takımı aldı ve sampiyon yapti.

    bruma dısında her oyuncunun performansını artırdı. prandeli döneminde sövülmedik yeri kalmayan yasinden neredeyse bir yıldız cıkardı.

    yetmedi kupayı da aldı. yetmedi süper kupayı da aldı. 8 ayda 3 kupa aldı adam.

    biraz daha fazla saygıyı hakediyor hamza hoca. he bence de yönetime paratoner olmayı kesmesi lazım. yoksa olası bir basarısızlıkta ihale yönetimden önce kendine patlar ama hamza hoca bu iste. mızmızlanmayı, bahaneler üretmeyi, isterim de isterim demeyi bilmez.

    bu taraftar halen manciniye tapıyor. ben de severdim sinyoru eyvallah da az agzımıza da etmedi mancini hocam sagolsun. o felaket gecen devre arası transfer sezonu, menajer iliskilerinden dolayi ontiveroyu almasi, salih dursun gibi bir kazmayi begenip aldirmasi falan mahvetti bizi. ha takımı yer yer harika futbol da oynadı ama olumsuz taraf da cok oldu.

    hamza hoca boyle yapmadi. elindekini parlatti para yok diye. kupalari topladi. su an da para yok. hamza hocadan cikip 'elimdeki kadro yetersiz' demesini beklemeyin. oyuncularına öyle birsey yapmaz o adam ama para olsaydı da alırdı heralde birilerini. yetersizligi goremeyecek kadar kör olan bir adam bu denli kupa kazanamazdı. o da goruyordur ama söyleyemiyor iste.

    burda yönetimin beceriksizligi yüzünden ortaya cıkan bir iletisim sorunu var. hamza hoca da yönetimin götünü de toplamaya calisiyor. bence cok iyi etmiyor ama neyse.

    velhasıl biraz daha saygı lütfen su adama.
  • 4354
    artı yönleri
    1. döneminde wesley en istekli en başarılı dönemini geçirdi. 90 +'da oyunu burakmayan hollandalı izledik.
    2. telles her geçen gün gelişti ve gelişmekte.
    3. gönderilmesi istenen yasin inanılmaz bir topçuya dönüştü. çöp adam denen adam en değerli oyuncular listesine doğru ilerlemekte.
    4. hakan balta öz veri ile oynadı, hamit canla başla inanılmaz bir şekilde en kritik maçların adamı oldu.
    4. ilk 11'i genelde belli idi. 35 maçta 35 farklı defans kurgusu ile çıkan sabri'yi sol bek oynatan ama ne hikmetse övülen hocalardan olmadı.
    5. bahane ve mazeret üretmedi. sakatlıklar, cezalılar rakip lehine hakem hatalarından bahsetmedi. golcüsü yoktu. bir kez ağlamadı.
    6. bruma'dan da taraftar oyuncuyu ıslıklayana kadar faydalandı.
    7. takım içinde gruplaşmaları da ortadan kaldırmıştı.
    8. öğrenmeye açık olması, öz eleştiri yapması. hata yaptığını kabul etmesi. doğru rol model olması.

    yukarıdaki artılarda hamza hocanın sıfır etkisi var demek, yok saymak, görmezden gelmek kanımca büyük haksızlık. bir örnek; geçen yıl içeride bursa maçı, sabri çıkınca genç sinan'ı alıyor. kitaba uygun değil oyuna bakıyor. genç sinan sol ayağından sağına aldığı pozisyonda kaleciye değil köşeye bıraksa sinan'da hamza hoca da tarih yazacaktı. ama hamza hoca hem sinan düşmanı, hem genç düşmanı. hoca hata yapacaktır. ne tecrübeli cv'si 10 numara hocalar geldi, hamza hoca sadece yaşı sebebiyle daha çok krediyi hak etmekte.

    vizyon
    takımın eksik yönlerini hamza hocayı sevenler de yazdı. ben takımın bir değil 2 gülcüye ihtiyacı olduğunu sağ bek, sol bek, stoper ve melo giderse yerini doldurmamızın zor olduğunu yazmıştım. önce hocanın vizyonsuzluğu iddiaları ortaya çıktı. andre ayewi istediğini idari menajeri fransa'ya gönderdiğini şahsen ve kesin olarak bildiğim için sorunun vizyon değil yönetimin para bulamaması olduğunu düşünüyorum. ünal aysal bir mali yapı bıraktı. aşağıdaki bilgileri ben uydurmuyorum, galatasaray.org'da bulunan bilgiler;

    --- alıntı ---

    nike ile yapılan sponsorluk sözleşmesinin gelirleri 2021-2022 sezonuna kadar, federasyon’dan gelecek gelirler 2017-2018 sezonuna kadar, türk telekom arena’nın gelirleri 2019-2020 sezonuna kadar temlik edilmiştir. 30 eylül 2014 tarihi itibariyle vermiş olduğumuz teminat ve temliklerin toplamı yaklaşık 1.25 milyar türk lirası’dır.

    --- alıntı ---

    ünal aysal başkan; döneminde elde ettiği 1 milyar dolara yakın gelire rağmen aldığı banka borçlarının karşılığında borçların teminatı olarak borçların 2.52 katı teminat vermiştir. bunu yapan başkan kanımca vizyonlu diye herkesin götünü başını yırttığı ünal aysal'dır. ama ceremesini vizyonsuz veya denge dengeoğlu diye dalga geçilen hamza hamzaoğlu çekmekte. ortada para yok. yukarıdaki yıllara lütfen bir bakın. 2022 var en erken 2018. hamza hoca vizyonlu diye ayılıp bayılan ünal aysal yüzünden istediği oyuncuları alamayan bir adam. ama hoca sesini çıkaramayan, terbiyeli eldeki imkanlara göre mevcut yönetimi korumaya çalışan bir hoca.

    sabri konusu
    sabri geçen yıl kadro dışı kalmış, sonra prandelli son döneminde sanırım affedilmiş, elinden geldiğince oynamış, çabalamış iyi maçları da olan kötü maçları da olan bir oyuncu. ben yıllardır taç dahi atamayan oyuncu olarak kendisini eleştirdim. kendisi ile sözleşme imzalanırken yapılan zam geçen yıl alacağı varken alacağım yoktur karşılığında imzaladığı yazıdaki halen ödenmeyen alacağına karşılık olduğunu düşünüyorum. içeriden bu yönde bir bilgi var ancak resmi bir açıklama yok. şayet yapılan bu zam geçmiş dönem borcu değilse açıkça aptallıktır. ancak bu zamdan hocanın mesul tutulması da başka bir aptallıktır.

    cem konusu
    bu çocuk iyi mi kötü mü şu an anlaşılmıyor. kötü ise hoca sorumludur. ancak sadece hocanın hata hanesine cem'in düşük maliyetini yazarım. yönetici olsam bu oyuncu zararlı bir yatırım ise zararın bir kısmını da hocanın alacağından keserim. %5 keserim %10 keserim ama keserim.

    5 transfer ve melo
    alman tankı dışında bilal ve cem ile 2 genç yabancı geldi. yani 3 yabancı 2 yerli. hoca ayrıca melo kalsın diye izin, görüşme ne gerekiyorsa yapıyor. 5 transferden de hoca verim alacaktır ve almalıdır. melo'nun gitmesin durumunda gitmesinden de yönetim sorumlu olur.

    akıl almaz seviyedeki hamza hoca düşmanlığı
    komisyoncu, köylü, faşist, ümmetçi, yerli sevici, ırkçı, yerli fetişisti, efendisinin kölesi, yalancı vs vs eleştirileri bilgisayar oyunlarının gençler üzerindeki değil ise (ki bu konuda bir eleştiri mesajı aldım) ortadoğululuktur. hak etmeyen adamlara değer verip, hak eden adamları (eleştiri değil, ben dahil herkes eleştiriyor) itin götüne sokmak, yaftalamak batılılık değildir. birde hava atmaları, böbürlenmeleri yok mu oldukça komik. (bir örnek; wesley ile tanışırken wesley ayağa kalkmamış ile başladı her şey. o gün büyük bir hoca olduğunu gösterdi. sıradan bir batı kültürü hareketini, sorun etmesi mümkün değildi. temiz adamdı, babasını kaybettiğinde allah ona büyük bir kapı açmıştı, ortadoğulu değildi yunanistan'da doğmuştu. hollandalı en güzel dönemini hocanın döneminde geçirdi. golünü atıp hocaya koştu. (bkz: 25 ocak 2015 galatasaray çaykur rizespor maçı) hocayı'da ünlü morinho hocaya benzetti. ama hoca yabancı düşmanı idi!!.)

    eleştirilerim
    1. rakip orta yapıyor kafayı gene rakip vuruyor. şl'ne kadar bu sorunu öncelikle çözmeli.
    2. stoperler ağır, genelde oyunumuz ağır, takım hazır değil ama hızlı oyunu unutmamalı.
    3. golcü almalı. hala ısrarlıyım iki golcüden vazgeçtim. büyük para yok biliyorum ama en azından başkanla konuşup net ve gerçek bir golcü ihtiyacını bildirmeli. savaşa gidiyorsun hocam mermin yok.
    4. tarık'ı daha çok denemeli. son maçta 1 hata dışında harika oynadı.
    5. orta açanların ortaları fizik kurallarına aykırı yerlere gitmemeli.
    6. korner dahil aşırı duran top çalışması yapmamız lazım.

    #hamzaoğluistifa
    galatasaray taraftarlık tarihinin en büyük ikinci nankörlüğüdür. birincisi rahmetli derwall'in istifasının istenmesi ile yapılmıştı.

    son söz; genç ve hata yapacak olan hocayı desteklemek fanboyluk, yabancı düşmanlığı yapmak, galatasaray'ı ikinci plana itmek değildir. ben mancini ve hatta prandelli hocayı da destekledim, eleştirdim. şu yaşında feldkamp gelsin saha kenarında koltukta otursun, hamza hoca onun yardımcısı olsun ben varım ama bu yaşlı kurt hollandalıya takarsa bana kızmayın.

    son söz 2: eleştiri herkes yapmalı ama hoca itin götüne sokulmamalı. bruma'yı kaçırdık hocayı kaçırmayalım.
  • 4355
    kendisinin başarılı olmasını ben de hepiniz kadar istiyorum ve dahası ben hiçbir hoca hakkında ''hoca bak bu takım bunu bunu oynar, bu da burada oynar'' minvalinde yorumlar yapmam. bana yanlış gelen bir şeyin, hoca tarafından ne düşünülerek öyle yapıldığını anlamaya çalışırım. benim hamza hoca' ya eleştirilerim saha dışına ilişkin ve sorma şansım olsa sorar, cevaplarını merakla dinlerim.

    1- işler iyi giderken bile oyuncuların bu disiplinsizlikleri, artistlikleri neden?
    2- kulüpte para olmadığından sağ bek, forvet alamamasını dolayısıyla eldekileri sürekli övmesini anlarım ancak madem şartlar bu bruma ve amrabat gibi iki adamın ikisini birden nasıl bıraktı zira sağ önde de oyuncu eksiğimiz var?
    3- carole gibi kampın yıldızı olan bir adamı kupa maçı kadrosuna neden almadı?

    2. ve 3. sorunun cevabı sorulması halinde hoca tarafından rahatlıkla verilebilir eminim. gelelim bana göre en büyük eksiğine. hocamız fazla iyi niyetli. lan böyle eleştiri mi olur diyebilirsiniz ama olur bence. sahadan her çıkan oyuncuya elini uzatıyor, 24 tane egoyu sadece sevgi ile idare edebileceğini sanıyor ama edemediğini gördük. adam yönetimi, disiplin bana göre her adama aynı davranmak değildir. zaten böyle olsa çok kolay olurdu. mesele her adamın bam teline dokunabilmektir. sneijder' e elini uzatırsın sallamaz, gidersin seni oyundan alma nedenim buydu ama keşke sana da devam etmek istiyor musun diye sorsaydım dersin(örnek veriyorum buraya takılmayın), emre çolak aynı şeyi yaparsa bir daha formayı göremezsin aklını başına topla dersin. örnekler çok ekstrem oldu ama örneğe çok takılmayın. demek istediğimi anladığınızı sanıyorum. sneijder' in mourinho ile bir anısı vardı, moruinho buna git tatil yap demiş. sneijder de ''herkes bana çalış derken o tatil yap demişti, tatili yapıp döndüm ve artık onun için sahada ölmeye hazırdım'' gibi bir şeyler demişti. şimdi sneijder' e tatil yap dersin ama başkasına demezsin. herkesin anladığı dil, iyi niyete cevabı, kişiliği, beklentileri farklıdır. ama hocamız herkese aynı yaklaşıyor ve adaleti böyle sağlayacağına inanıyor ama olmuyor. fatih terim' i seversins evmezsin o ayrı ama herkes biliyor ki terim' in oyundan aldığı bir emre çolak ya da burak terim' e artistlik yapamaz. neden yapamıyor? fatih terim dövecek mi bu adamları? işte liderlik orada ortaya çıkıyor. her takımda ufak tefek sorunlar olur ama bizde işler iyi giderken bile sürekli bu sorun gündemde.

    kanımca çok basit bir çözümü var. oyundan çıkan oyuncudan uzak dursun hocamız. oyuncu kızar, bilekteki bantı söker yere atar, su içer yere atar şişeyi ama en azından hocanın elini itti gibi bir haber yapılamaz.
  • 4356
    kendisi ile ilgili 8 maddelik + yönler listesi yapılmış. liste şu;

    --- alıntı ---

    1. döneminde wesley en istekli en başarılı dönemini geçirdi. 90 +'da oyunu burakmayan hollandalı izledik.
    2. telles her geçen gün gelişti ve gelişmekte.
    3. gönderilmesi istenen yasin inanılmaz bir topçuya dönüştü. çöp adam denen adam en değerli oyuncular listesine doğru ilerlemekte.
    4. hakan balta öz veri ile oynadı, hamit canla başla inanılmaz bir şekilde en kritik maçların adamı oldu.
    4. ilk 11'i genelde belli idi. 35 maçta 35 farklı defans kurgusu ile çıkan sabri'yi sol bek oynatan ama ne hikmetse övülen hocalardan olmadı.
    5. bahane ve mazeret üretmedi. sakatlıklar, cezalılar rakip lehine hakem hatalarından bahsetmedi. golcüsü yoktu. bir kez ağlamadı.
    6. bruma'dan da taraftar oyuncuyu ıslıklayana kadar faydalandı.
    7. takım içinde gruplaşmaları da ortadan kaldırmıştı.
    8. öğrenmeye açık olması, öz eleştiri yapması. hata yaptığını kabul etmesi. doğru rol model olması.
    --- alıntı ---

    bu da aynı 8 maddenin gerçek yorumlaması;

    1- döneminde, zamanında milyonlar önünde salladığı wesley tarafından defalarca kurtarıldı. wesley, son yılların en kötü topunu oynayan, yeniçerilerin canı isteyince oynadığı takımda, profesyonelliği ve azmi ile defalarca maç aldı.

    2- telles her gün gelişmekte. hamzaoğlu sayesinde değil ama, hamzaoğluna rağmen. telles'i kesmek için olcan'ı oraya sokmaya çalışmaları hala aklımızda dün gibi. ayrıca telles'e verdiği değeri, telles'e teklif olursa gidebilir dediğinde gördük. burak'a sabri'ye ölümümne kol kanat geren hamzaoğlu, konu telles olunca, porto modeli yapmalıyız :((( demeye başladı. telles, bütün takımdan önce başladı çalışmaya bu yaz, hani hamzaoğlu tek kelime övdü mü aslan parçasını? yok. çünkü galatasarayın çocuğu değil telles.

    3- kim gönderilmesini istedi yasin'in bilmiyorum. benim entrylerime bakın ama, yasin için geldiği ilk günden beri takımdaki en iyi kanat demiş miyim, dememiş miyim. o yüzden bu genelleme beni zerre etkilemiyor. demek ki gitmesi istenen diye ortaya sallamakla olmuyormuş. ayrıca yasin gitmek istedi , hamzaoğlu onu takımda tuttu diye bir şey yok. yasin kalmak istedi, hamzaoğlu sadece kabul etti. burda asıl çaba ve başarı yasin'de. eğer yasin ben bu takımda yapamayacağım , gitmek istiyorum dese, hamzaoğlu'da hayır sen bu takımın parçası olacaksı sana inanıyorum falan dese , o hamzaoğlu başarısı olurdu. öyle bir şey var mı? yok. ee daha ne?

    4- bu madde hakan balta ve hamit'e hakaret gibi resmen. hakan balta özveri ile oynamış. demek ki hakan balta hamzaoğlundan önce özveri falan göstermiyordu, satıyordu takımı öyle mi? özverili oyun farkı istiyorsan, hamzaoğlunun has adamları burak'a selçuk'a bakacaksın. prandelli varken nasıl oynamışlar, hamza babaları gelince nasıl oynamışlar diye. hamit konusu daha da komik, hamit bu takıma geldiği günden beri merkezde oynadığı her maçta takımın en iyilerinden oldu. hamzaoğlu ile ne alakası var?

    4- (iki kere dördüncü madde yazmış, mturhan'ın bile içine sinmemiş hakan-hamit maddesi demek ki) ilk onbiri belliydi, bak buna katılırım işte. öyle bir belliydi ki , sağ açıkta umut bulut'u görünce midemize kramp giriyordu. 3-0 yendiğimiz manisa rövanşına bile sinan gümüş yerine aydınlar olcanlar umutlar başlıyordu. belliydi ilk onbiri. fazlasıyla belli. ama fazla belli etti işte, o kadro seçimlerinin nedenlerini.

    5- bak buna cidden katılırım. hiç ağladığını duymadım hamzaoğlunun. yiğidi öldür hakkını yeme demişler. ama sakatlıklardan ve cezalardan ne beşiktaş ne de fener kadar çekmediğimiz gerçeği bunda ne kadar etkili, o kadarını bilemem.

    6- ya bırak gözünü seveyim. bruma taraftar yüzünden gitti algısını nasıl da yayıyor inceden bak burada yazar. arkadaş, taraftarın istemediği oyuncu oynatmayacak olsa , sabriyle burakla umutla hala oynamasını neyle açıklayacaksın. taraftar ıslıklayınca, brumadan vazgeçmiş. peh peh peh.

    7- takım içinde gruplaşmaları ortadan kaldırmıştı. valla böyle yazmış kendisi. ben bu maddeye yorum yapmıyorum. herkes elini vicdanına koyup düşünsün bu maddeyi.

    8- öğrenmeye açık olan adam her hafta aynı hataları yapmaz, özeleştiri "hata benim özür dilerim" demekle olmaz, bitmez. hatalarını düzeltmiyorsan, hata yaptığını kabul etmek bir şeye yaramaz. örnek rol model midir dersen, insan olarak öyledir. ama antrenör olarak, ben öyle düşünmüyorum.

    demek ki neymiş, bu 8 madde böyle de yazılabiliyormuş. o yüzden insanlara "objektif yazıyorum bakın" imajı altında, kendi fikirlerini empoze etmeye gerek yok.
  • 4357
    şu oyundan çıkardığı futbolculara el uzatma huyundan vazgeçse iyi olacak...

    galatasaray egosu yüksek oyunculardan kurulu bir ekip. hal böyle olunca, disiplinlisi disiplinsizi hepsi, oyundan çıktıkları için surat asıp tavır yapabiliyorlar.
    tavır haliyle hamza hocaya oluyor, hamza hoca da "acaba kızdı mı?" diye merak edip el uzatınca kimin kızıp kızmadığını hamza hocayla beraber herkes görebiliyor tv başında olunca...

    şimdi, hamza hocanın zaten oyuncu değiştirme hususunda bir sıkıntısı olduğunu sezebiliyoruz, beklenmedik adamları çıkarıp beklenmedik adamları oyuna dahil edebiliyor.
    bu da hamza hocanın oyundan çıkardığı oyuncudan tepki görme ihtimalini artırıyor...

    hocam madem bu değişikliklerde ısrarcısın, oyundan çıkardığın oyuncuya el uzatma yahu?
    adam sinirlidir, belki gerçekten oyundan çıkmaması gerektiğine inanıyordur falan, ya da oyunun verdiği ateşle tavır yapabilir.

    sen el uzatma arkadaş bunlara...
    girsinler işte paşa paşa kulübeye...
    sonra varsa bir dertleri konuşur halledersiniz ya da halledemezsiniz.

    ama dışarıya kendini güçsüz, otoritesiz gösterme allahını seversen.
    tüm taraftar 3,5 atıyor sen oyuncu çıkarınca acaba yeni krizin adı ne diye?

    burak yılmaz, selçuk inan, emre çolak ve son olarak sneijder...
    hepsinde yüreğimiz ağzımıza geldi.
    sneijder olayı düzeldi mi düzelmedi mi hala bilmiyoruz...

    gözünü seveyim, zaten stresten geberiyoruz, şunu yaşatma bari bize...
  • 4359
    valla biz bugüne kadar fener balı diyip durduk ama geçen senenin ikinci yarısından sonra hamza hamzaoğlu balı diye bir gerçek var. arkadaş berbat oynuyoruz ama bir şekilde gol atıp kazanıyoruz. yemin ediyorum bizim yerimizde başka takım olsa bırak 3 kupayı 3 galibiyet bile alamazdı. al işte sezon başlamadı inter maçı, bursa maçı berbat oyna ama bir şekilde gol at kazan. diğer kzandığımız hazırlık maçlarında da böyle.

    bursaspor'la oynanan süper kupa maçında maçın 4. dakikasında net gol şansını muslera kurtardı. hatta iki kere üst üste kurtardı. bakambu'nun direği yalayarak giden kafası bunlar normalde gol olacak pozisyonlar ama olmuyor.

    (bkz: hamza hamzaoğlu balı)
  • 4360
    busraspor ve inter maçlarını, hatta sezonun ikinci yarısındaki maçları tamamen balla açıklamak biraz artniyet içeriyor bence. örneğin bursa ve inter maçlarının ikisinde de gol attıktan sonra rakiplere neredeyse pozisyon vermedik. bizim takım çok iyi kapanıyor çok dikkat çekici istatistiklerimiz var bu konuda. ayrıca hamza hoca mancini' nin yapmak istediği taktiği başardığı için bu başarıları kazandı. mancini: '' iyi savunma yapalım zaten önemli gol silahlarımız var bir şekilde gol atarlar '' mantığını oturtmaya çalışıyordu. hamza hoca bunu oturttu. normalde savunma yapamıyoruz ama gol attıktan sonra çok ciddi savunma yapabiliyoruz çok iyi kapanabiliyoruz bunu da görmek lazım.
  • 4361
    valla başıma bişey gelmeyecekse, ben de son zamanlarda çok şanslı olduğuna inanıyorum hocanın...

    galatasaray'a ilk geldiği zamanlarda takımın oynadığı futbola bir bakın... izleyin... rica ediyorum izleyin... demişti ki "takımın özgüveninin yerine gelmesi gerekiyordu, bu yüzden sürekli hücum pres ve baskı ile çok gol atan bir yapı için uğraştık, sonra takım güveni gelince bunu durdurup sistem oturtmaya çalıştık..."

    abicim, senden istenen o özgüvenin gelmesi için saldırttığın takım zaten... ön alanda hücum pres yapan, hızlı ataklarla rakibi boğan bunaltan.
    o zaman sıkıntı neydi? takım çok yoruluyor ve 60'dan sonra güçten düşüp pozisyon yiyordu...
    son 10-20 dakika stres yaşıyor, korku ve adrenalin dolu anlar yaşıyorduk.

    senin yapman gereken o muazzam basan ve pres yapan takımın gücünü 75-80 dakikalara çıkarmak olmalı...

    takımın şuanda kimliği çok belirsiz.

    - kanat akınları mı yapıyoruz? - hayır
    - duran top mu? - hayır
    - seri paslaşarak mı gidiyoruz? - hayır
    - set hücumu mu yapıyoruz? - kısmen ama başarısız
    - pres? - hak getire, yapamıyoruz
    - rakip atakları engelleyen bir kilit yapımız mı var? - belki, ama rakip kalemize çok rahat ulaşıyor, birebir kalıyor, stoperler ve bekler çok çok yetersiz.

    futbolun kuralıdır, aynı anda hem iyi savunma hem de iyi hücum yapan takım olamazsın. ikisini birden yapabiliyorsan zaten a class takım oluyorsun...
    a class mısın? hayır...

    eee? o zaman iyi yaptığın şeye yüklensene hocam? hücum senin işin, karakterin bu...
    hücum pres ve boğucu ataklar... sonra aktif dinlenmeyi öğret, top çevirmeyi ve zaman geçirmeyi öğret...
    topsuz alanda enerjiyi saklamayı öğret...

    ben mi söyleyeyim bunları sana?
    hayır söylesem de dinler misin?
  • 4362
    oyuncu değişikliklerinde 21 yaşındaki sinan gümüş'ü tercih etmek yerine, 32 yaşında olan, sadece koşan, kafa topu alamayan, duvar olamayan, 1-2 verkaç yapamayan, yanındaki adama pas atmakta bile efor sarf eden umut bulut'u tercih eden teknik direktör. şimdi gelelim kendisinin bu yaz yaptığı açıklamaya:

    ''türkiyenin portosu olmalıyız, yetiştirip satacağız'' evet hocam sen 32 yaşındaki adamı oynat, yetiştir sonra da parlatıp avrupaya satarız umut'u. devam sir hamza hamzason.

    http://www.bugun.com.tr/...sirri-haberi/1739230

    ''porto'' açıklaması üstteki haberin son kısmında yer almakta. belgelerle konuşuyoruz :(
  • 4365
    kendisinden bu transfer döneminde beklenen, ayaklarının yere sağlam basmasıydı. bu takımın daha önceki şampiyonlar gibi top oynayarak şampiyon olmadığını fark etmesiydi. şampiyonlar ligi'ndeki facianın aynı kadrodan geldiğini ve avrupa'daki başarıya bu kulübün çok önem verdiğini fark etmesiydi.

    ama o ne yaptı? gurura kapıldı, devrimci düşüncelerden vazgeçip statükoyu seçti. evlatlarım diyerek galatasaray'a zarar veren futbolcuları korudu. yabancı sınırının eskisi gibi engel olmadığı bir ülkede sanki yabancı sınırı varmış gibi hareket etti. evlatlarına forma şansı vereceğini tatlı rekabet gibi komik sözlerle vurguladı. podolski'yi taraftarın, carole ve rodriguez'i yönetimin ısrarıyla kabul etti. kendi istediği jem ve bilal'e ise hemen forma şansı verdi. oyuncular arasında ayrım yaptığını en azından taraftara hissettirdi. takımda disiplinsiz hareket yapan futbolcuların sayısı çoğaldı. takımın oynadığı toptan 1 tane taraftar bile memnun değil. tüm bunları üst üste toplayın ve hamza hoca'nın fotoğrafını çekin. ortada 3 kupalı bir hocanın karizmasını maalesef göremeyeceksiniz. hocanın durumu mö 3. yüzyılda yaşayan pirus'un durumu gibi. savaşı kazanıyor ama yıkıcı büyüklükte, ordusunu kırdırarak bir zafer kazanmış oluyor. yani zaferin bir geleceği olmuyor, hamza hoca'nın durumu da böyle, kupalarının geleceğe bir getirisi yok.

    hamza hoca'nın başarısız olacağını görmek için kahin olmaya gerek yok. ancak hocayı taraftar göndermeyecek. o çok güvendiği sabri, umut, burak ve olcan'ın performansı takımdan gönderecek. hocada öngörü denilen özellik yani en kötüyü düşünüp b planı hazırlama işi koca bir sıfır olduğundan futbolcular ve yönetim tarafından kuyusunun kazıldığını fark etmeyecek bile. fark ettiğinde ise çoktan ağlamış olacak.

    inşallah tavırlarında 180 derece bir değişiklik yapıp hem bizleri sevindirir hem de yanıltır.
  • 4372
    eğer melo'yu takımda tutarsa işte o zaman takım içi dengelerin mahvetmiş olur. melo'yu çok sevsek de kafasına göre takılması diğer oyuncuları olumsuz etkiler. onlar eşek mi de yazın sıcağında antreman yaptılar. melo ise yazın sıcağında denize girip güneşlendi. empati yapıp iş yerinde melo gibi takılan biri olsa ne yapardınız?
  • 4374
    ciddi bir disiplin sıkıntısı var ve bu beni yeni sezon öncesi korkutuyor...

    oyuncular çok rahat kafa tutabiliyorlar hamza hoca'ya... aslında bu beklenen bir durum, hamza hoca, hocalığını yaptığı oyuncuların bazısının 3'te 1'i kadar para kazanıyor ve bazısının kariyerinin 4'te birine bile sahip değil...

    bunu dengelemek zorunda kulüp... oyundan her çıkan hocaya atarlanamamalı, her oyuncu kafasına göre kulüpte kalmaya ya da kulüpten ayrılmaya kalkmamalı...

    çok yumuşak bir görüntü çiziyor hamza hoca...
    bu ileride onu da üzebilir bizleri de...
  • 4375
    karizmayı daha fazla çizdirmek istemiyorsa, oyundan çıkardığı oyuncuya gidip elini uzatmaması gerekir. adam kendine kızar, hakeme kızar, rakibe kızar, tribüne kızar ama senin elini iter, kalıverirsin öylece.

    carlo ancelotti'yi çok soğuk bilirdim ama oyuncularla arası çok iyiymiş. benim soğuk bulma nedenim ise oyundan çıkan oyuncunun yüzüne bile bakmaması, yokmuş gibi davranması idi. daha sonra bir açıklamsında bunu özellikle yaptığını okumuştum. malum sebeplerle...

    o kadar yüksek egoları yönetmek kolay değil. iyi bir insansın hoca kendini zora sokma. ben bir taraftar olarak, galatasaray takımın teknik direktörünün elinin ittirilmesini kaldıramıyorum. makamın ağırlığı var bir kere...
App Store'dan indirin Google Play'den alın