resim
Hamza Hamzaoğlu
Görev:Yardımcı Antrenör
Takım:-
Yaş:55
Uyruk:Türkiye
  • 3854
    klasik bir turkiye'de adam harcama komplosunun oznesi olan insan evladi, galatasaray teknik direktoru.

    turkiye'de (ve benzer sekilde gelismemis yerlerde) insanlar anlik kararlarla, soylemlerle, daha duygusal kafa yapilari ile degerlendirilir.
    bu sagliksiz degerlendirmeler uzerine kararlar alinir ve politika degisiklikleri olur.
    normalde bir insani (calisani, gorevliyi vs) degerlendirirken donemsel hedefler (performans) goz onune alinmalidir.

    bir hocanin donemsel bazda degerlendirilmesi ise, onu işe aldiginizda hedeflerinizin ne oldugu, iş bittikten sonra da bu hedeflerin ne kadar gerceklestigi ile alakalidir.

    hamza hoca ozelinde, ilk geldiginde beklenenler:
    - takimin ligi sampiyon bitirmesi (ya da en azindan sampiyonlar ligi vizesi almasi)
    - kupada da final ya da kupa sampiyonluguydu.

    hamza hoca da bu isin altina girdi ve kendi onune koyulan hedeflerin, calistigi donem icerisinde basari ile gerceklestirdi.

    bundan yeni sozlesme ve hedefler belirlendi:
    - ligde tekrardan sampiyonluk
    - sampiyonlar liginde ilerlemek (mesela gruptan cikmak)(ya da gecen sezondan daha iyi neticelendirmek)
    - kupada 2014-2015 sezonundakine benzer duzeyde bir basari

    simdi hamza hoca kendisine verilen kaynaklari bu hedefleri gerceklestirmek icin kullanacak. bunlari gerceklestiremezse, yani hedefler tutmazsa, o zaman kendi durumu tabi ki tartisilmali.
    ancak daha bu hedefler dogrultusunda yurumeye bile baslamamisken transfer yapmiyor, kotu soylemler veriyor diye onun istifasini istemek, ona antrenor degil demek, ayiptir.
    eger ki kendisi transfer yapmadan sezona baslar, sezon sonunda da hedeflerini gerceklestiremezse elbette yollar ayrilabilir.
    ancak bu yollarin ayrilmasi transfer yapmadigindan degil, kaynaklarini dogru kullanamadigindan, yani yonetiminin yetersizliginden oturu olmalidir.

    hamza hoca, bir antrenorden beklenenleri simdiye kadar (ama sneijder yuzunden, ama muslera yuzunden, ama kendi becerisi ile neyse) gerceklestirmis bir profesyoneldir.
    donemsel belirlenmis hedeflerinden sapma olana kadar da takimin basinda kalmalidir.
    insanlarin anlik soylemler, transfer sezonlari vs gibi son derece gelip gecici, basit ve subjektif yargilamalarla harcamaktan vazgecilmesi, en buyuk temennimizdir.
  • 3856
    hala sampiyon olmaktan bahsediliyor arkadas. ne olacak sampiyon olunca? alin olduk bu sene. 2 kupa aldik. ne getirisi var? hangi borcu temizledi? cita dusuk arkadas cita! vizyon deyince kiziyorsunuz cita diyelim bari. kendisinin dusundugu niasse cl'de ne yapacak. bilal hangi hamleyi yapacak kime karsi? jem hangi adami orta sahada durduracak? apaci hangi sol acigi durduracak? gerci ligde de kimseyi durduramiyor oyle bir derdi yok kocumun.

    cl boktan giderse prandelli gibi sutlanir. galatasaray taraftarinin citasi cl'dir. darisi höt'un basina.
  • 3857
    burak in hamza hocanın gözündeki değerinin yarısına bir oyuncu alalım burak o tatlı rekabete giremez. takım içindeki bu saçma yapı bilindiği için zaten sezon ortasında tribünde çok homurtu olacak. dolayısı ile yapılan forvet transferinin burak i kesme ihtimali yüzde yüze yakın.

    hoca nin kafasındaki plan burak sız da yapılabilir. hatta daha yararlı olur. sonra kendisini yarı yolda bırakacak adamlara fazlaca güveniyor.
  • 3860
    alenen adam kayıran teknik direktör. bu taraftat daha önce de adam kayıranları gördü ancak bu kadar alenen yapmamıştı kimse. adam resmen adam kayırdığını beyan ediyor. ama bizim tarihimizde, örfümüzde, adetimizde adam kayırma olduğu için zaten, bu adam hala savunulabiliyor. daha önce hiçbir hocanın gitmesini, bu adamın gitmesini istediğim kadar istememiştim. tez zamanda umarım...
  • 3861
    hamzaoğlu hakkında çok olumsuz düşünen arkadaşlar objektif değiller. hatta bazıları olaya futbol dışı nedenlerin penceresinden bakıyorlar. spor spor içindir. nasıl ki sanat sanat içindir spor da öyle. hatta spor halk için bile olsa, (sanat halk içindir gibi) futbol dışı nedenleri spora ithal etmemeliyiz.

    hamza hamzaoğlu, en az iki yıldız daha alacaktır hem de en uygun fiyata en uygun zamanda.
    en az iki genç yıldız adayı alacaktır hem de uygun zamanda.

    podolski ve carole tam isabet. bilal kısa hakkında ilk düşüncem neyse o noktadayım. türkiye'nin en iyi derin pas yapan, en iyi gollük uzun pas yapan futbolcusudur. yaşı 32 ama bize çok faydası dokunacaktır. bilal konusunda hamza hocayı destekliyorum.

    sabri galiz yanlışıdır. o konuda bir bit yeniği var diye düşünüyorum ama olmasa da bu hatasından ders alması gerekir. ders almışa benzemiyor kredisi bu yüzden düşüyor.

    niasse kanaatimce, fiyat düşürme politikasıın bir parçası. böyle değilse de bundan sonra böyle olsun isterim. çünkü cl'de bu yıl yakıcı bir sınavdan geçeceğiz.
  • 3862
    kendisi hakkında bir ara uzun uzun yazacağım ama bir türlü kısmet olmadı, inşallah yazacağım.

    ancak sadece şunu söyleyebilirim; şimdiye kadar transfer yapmadan önce transfer edilecek oyuncunun profili tariflenirken mevcut kadroda bulunan bir oyuncunun ismi verilerek, onu kulübeye gönderemeyecek onunla ancak yarışabilecek oyuncu olacağını hiç kimseden duymamıştım. ne galatasaray adına ne de herhangi bir ligden herhangi bir takım adına.
    haftalardır hocanın dilinden düşmeyen cümle şu; "alacağımız oyuncu burak ile yarışabilecek seviyede olacak. burak'ı küstürmemeliyiz. vs..." bu minvalde hep söyledikleri.
    en başta şunu söylemek lazım bu cümleler için;
    1) burak bu kadar iyi oyuncu mu? değil. bu kadar iyi olsa bile söylenen söz doğru mu? değil.
    2) bu cümleler transfer edilecek oyuncuda "amk ne yaparsam yapayım burak ilk 11." gibi bir düşünce oluşturmaz mı?
    3) insana güvenilmesi hoş bir şey ancak fazlası da zarar. bunun çizgisi çok ince elbette. ama bu cümlelerle burak'ın kendisini salacağını görmemek çok mu zor?
    4) burak'ın eline verilen bu dizginler hocanın adaletinin sorgulanmasına ve bu gibi nedenlerden ötürü otorite eksikliğine yol açmayacak mı?
    5) burak'ın böyle bir talebi olmadan hoca bu tip cümleler kuruyorsa ister istemez burak'ı taraftarın gözünde bitirmiyor mu? yani şu an taraftarın büyük bir bölümü burak'a uyuz. bu büyük bir bölümün bir kısmı da iyi bir forvet gelirse burak'ın huzursuzluk çıkartıp çıkartmayacağı gibi sorulardan ötürü burak'a uyuz. hoca burak'a iyilik mi yapmış oldu yani? aynı nedenlerden ötürü takımdaki diğer oyuncular da burak'a uyuz olmayacak mı?

    sezon bitiminde taraftarın büyük kısmı seviyordu hocayı. ancak sadece yaklaşık 2 aylık bir dönemde her gün aynı saçma şeyleri tekrarlayarak taraftarın büyük bir bölümünün gözünden düştü. çoğu kişinin güveni kalmadı. inşallah böyle devam etmez.

    hocam galatasaray başarılı olacak yine ama başında sen olacak mısın?
    bu gidişle çok zor.
  • 3863
    açıklamaları korkunç, berbat. ama bunu tecrübesizliğine veriyorum. podolski örneğinde olduğu gibi, hedef şaşırtmak için böyle saçma sapan açıklamalar yapıyor diye düşünmek istiyorum. hiçbirimiz kulüp içinde neler döndüğünü bilmiyoruz. belki hamzaoğlu da bizim istediğimiz adamları çok istiyordur? yaptığı tecrübesiz ve gereksiz açıklamalar, titiz davranmak istemesinden kaynaklanıyor olabilir. en azından ben böyle düşünüyorum. sabredelim.
  • 3865
    bugün kendisine baskı yapılıyor diye düşünüyor olabilir ama bugün yapılan baskı değildir. sadece gelecek için uyarıdır. asıl baskıyı şampiyonlar liginde hezimetlerde olacaktır. o zaman görecek baskıyı. galatasaray 2 sene üst üste şampiyonlar liginde hezimeti kaldıramaz. geçen sene film kopmuştu ve onun üzerine gelmişti ama bu sene kendisi baş aktör durumunda.
    sabri-telles ve bilal'le şampiyonlar ligine çıkarsa kendisi için pek iyi olmayacak.

    takım için denge evet önemlidir ama şampiyonlar ligi gruplarında takımlar arasındaki denge daha önemlidir. bir tarafın hücumunda ronaldo-messi-neymar-robben varken diğer takımın savunmasında telles ve sabri gibi adamlar olmaz. bunun cezasını hemen ve acımasız şekilde keserler.
  • 3866
    ramazan bayramı süresince de istifa etmemiş jedi. kafasındaki planları şekillendiriyodur zannedersem bu tatilde. ne kadar türk oynatabilirim, eğer yönetim imkansızı yapıp ibo'yu getirtirse burak'ı nasıl keserim ben diye kara kara düşünüyodur. istifa etmediği her gün kendinden daha da soğuyorum. ne kadar erken giderse ve kendisiyle birlikte kankileri ne kadar erken galatasaray'dan uzaklaşırsa o kadar iyi bizim için. olası kötü senaryoda arena'da istifa sesleri duyuyorsan bil ki ben başlatanlar arasında veya başlatanlara ilk eşlik edenler arasında olacağım.
  • 3867
    büyük direktör cüneyt'in iş arkadaşı, galatasaray'ın antrenörü. silahşör arkadaşı gibi istifa etmesi gerek eğer galatasaray ile güzel bir gelecek hayal etmek istiyorsak. birisi bu arkadaşa galatasaray'ın hedefinin avrupa olduğunu hatırlatması gerek. 14-15 sezonunda sadece lig için geldi ve başarılı oldu. galiba her sene ligi kazanmasının kendisine yeteceğini düşünüyor. bozuk plak benzetmesi yapabilirim hamza'ya. allah sana akıl fikir , bize de sabır versin.
  • 3871
    maalesef dünya futboluyla uzaktan uzağa ilgilenen adam. arkadaş yabancı sınırı serbest oldu, al işte 2-3 tane gelecek vaad eden adam, bir vizyonun olsun ne bileyim 3 tane arjantinli getir, git afrikaya 3 tane kavruk arkadaş getir, git japonya'dan, hindistan'dan, çin'den, kore'den oyuncu al, pazarlama yap. ama yok adam tutturmuş toplamda 10 tane adam ismi olmadıkça dönüyoruz aynı cenderenin içinde.
  • 3872
    takımda takviye yapılması gereken 4-5 tane bölge var, ancak bunların hepsine birden takviye yapacak para yok. bu teknik direktör görünümlü arkadaş da bu mevkilerden hangisine takviye yapılması daha elzem karar verebilmiş değil. daha o ne istediğine emin olacakta transfer yapılacak. bu arada bugün günlerden 20 temmuz 2015. ama sen bir kamp daha bekle en iyisi hocam. sonra son gün sezon öncesi hazırlık yememiş bir iki oyuncu alıp onlardan verim alama.

    son bir şey daha var. kendisini birçok insan fatih terim'den emir almakla itham ediyor ya, hiç sanmıyorum öyle olduğunu. fatih terim bile dönemin yabancı sınırına rağmen sabri'ye aldanmayıp benim elimde sağ bek yok diyerek eboue'yi aldıracak kadar akli melekeleri yerinde bir insan çünkü.
  • 3873
    kotu durumdaki bir kadroyu sampiyon yapmisken bu denli elestiriliyor olmasi cok aci. taraftarin gozunde vizyon=ibrahimovic olmus. oyle bir vizyon ki eger hayata gecirirseniz onumuzdeki yil ceza alip sampiyonlar ligine gidemiyorsunuz...

    gecen yil sezon ortasinda tukenmis bir kadroyu almis. ciddi ihtiyac olmasina ragmen ocak ayinda transfer yapmamis, iki kupa kazanmis. yaz gelmis, para yok, yonetim yeni. su ana net transfer harcamasi negatifte, podolski, jem, bilal ve carole'e 4 milyon euro vermis, amrabat'i sattigi paraya. eldeki oyunculari kazanmaya calisiyor, cunku para yok.

    peki para niye yok? sabri'ye 300 bin euro zam yapildi, jem'e 600 bin, bilal'e 800 bin euro verildi diye mi bu kulup bu durumda?
    yoksa hajrovic'e verilen 3.5, ontivero'ya verilen 2, tarik'a verilen 4.75, olcan'a verilen 4 milyon euro yuzunden mi?
    kaan baysal, eray, ontivero'ya verilen kontratlar neydi? burak'la, selcuk'la durup dururken 5 senelik 3 milyonluk kontratlari hamzaoglu mu imzaladi?

    iki sene once bu takim iki sezon sampiyon olmus kadronun uzerine 40 milyon euro harcayip ligi bir ay once kaybetti, mancini vizyoner oldu.
    bu sartlarda hamzaoglu nasil vizyonsuz oluyor? hamzaoglu bu kadar tiriskaysa sneijder neden hollanda'da roportajda kendisini ovuyor?

    tekrarlamak lazim... vizyon drogba'ya 1 sezon icin 10 milyon euro verip bir sene gruptan cikmakla olmuyor.
    vizyon ulkenin en iyi yeteneklerini toplayip, gelistirip, yanlarina galatasaray'in degerini anlayabilecek yabancilar katip uefa kupasini almakla oluyor.
    vizyon sabirla oluyor, calismakla oluyor. ulkene, halkina, insanina inanmakla oluyor.
  • 3874
    bende çok büyük hayal kırıklığı yaratan hoca. ben yeni bir fatih terim geliyor sanmıştım ama görünen o ki olamayacak. geçen sezon başardığı iş büyüktü. gelen iki kupadan sonra içindeki o anadoluluk garibanlığını atıp ilerici ve büyük hedefleri olan bir teknik adam olacak sanmıştım. terim böyle biriydi. her zaman hep en yukarıyı hedefliyordu.

    kiradan dönen oyunculara tekrar şans verip zaman kaybetmesi bir yana olmayacak oyunculara bel bağlayıp takımı riske atması bir yana. hele yabancı oyunculara ekstra izin verme konusu tam anlamıyla otorite sorunu olduğunu gösteriyor. felipe melo konusunu çözememesi, chedjou ve sneijder'e neden ekstra izin verdi, muslera neden kampa geç katılacak gibi konular hanesine eksi yazılmıştır. milli takım copa america filan hikaye. oralara giden oyuncular takımlarına katılmış ve maçlara bile çıkıyorlar.

    takım içi denge demek yerli oyuncuların maaşlarına zam yapıp yabancı futbolcularla denk hale getirmek değildir. takım içi denge demek herkesin ne kadar verdiyse o kadar kazanması demektir.

    şampiyon takımızi oturmuş bir kadromuz var diyor doğrudur ama bu kadronun yaş ortalaması bir hayli yüksek olduğunu, temposunun giderek düştüğünü acaba biliyor mu? melo-selçuk ikilisi ligde hala iş yapar ama şampiyonlar liginde yapmazlar. ezer geçerler bu ikiliyi. bu bölgeye genç dinamik bir transfer yapmayı hiç aklından bile geçirmiyor. bunların yedekleri de bilal ve hamit. 4 oyuncunun yaş ortalaması 31 ve 100 metreyi 12 saniyenin altında koşamazlar.
    şampiyonlar ligindeki yenemiyorsan yenilme mottosunun baş aktörleri orta göbekte oynayan oyunculardır. oyunu buradaki oyuncular tutar.

    sağ ve sol beke ve bir de orta sahaya ciddi transfer yapmaması hem onun hem de bizim başımızı çok ağrıtacak.
App Store'dan indirin Google Play'den alın