908
önce şunu yazalım, tam 40 sene önce, galatasarayın ilk maçına mithatpaşa stadının yeni açık tribününe çıktığım heyecan neyse aynısını surinamlının geldiğinde hissetmiştim. bu ülkenin, galatasaray'ın görüp göreceği en büyük hocaydı. anlaşılmaz bir ilkeyle veya inatla, iki adamı oynatarak, iki adamı oynatmayarak kendi mezarını kendisi kazdı. dünyanın en büyük 10 takımından birine mutlaka hoca olacaktır. yolu ve bahtı açık olsun.
devam edelim, hagi'yi ben ilk defa bükreşte, sonradan 8 senemi geçireceğim şehirde 4-0 yenildiğimiz yarı final maçında canlı seyrettim. o gün bu gün benim futbol konuşuldukça tüylerimi diken diken eden, adını andıkça bu yaşta gözlerimden yaş süzülen gerçek bir commandante'dir. bizim mahalle maçlarının adım sayan ilahıdır. ingiltere'de, leeds maçında, maradona'dan sonra ayağına top geldiğinde morali bozulsun diye ıslıklanandır. elle attığı gol sonrasında,''ulan o golü ben istesem hepinizi çalımlayarak da atarım''dedikten sonra atan diego armando'dur. karpatların maradona'sıdır. gica, kız kardeşine sövene uçarak kafa atıp dünya kupasına sümük atmayan mahallenin delikanlısı zidane'dir. istanbulspor maçında son saniyede kazanılan, fatih terim'in bakamadığı penaltıyı,''ben atarım''diyen ve atan cesur yürektir. kimsenin konuşurken sırtını dönemediği, dönerse erol ersoy'a yaptığının bin beterini yapacak olan onurumuzdur. aldığı büyük cezadan sonraki maçta ali sami yen'e '''hepimiz hagi'yiz''dedirtip,herkese hagi maskesi taktırandır. roberto carlos'u maymun edip vedayı öyle yapayım diye karar verdiğinde, bu eylemi yapmanın tek yolunun uefa kupasının alınması gerektiğini söyleyen ve alandır. 0-2 gittiğimiz real madrid maçının devre arasında, lucescu'nun jardel'i çıkarmaya kalkmasına direnip,'' o çıkmasın ben çıkarım'' diye bağırandır. o hagi'dir işte, benim için konu futbolsa, dünya bir tarafa hagi bir tarafadır.
ve o hagi yarın gece benim sevgili galatasarayımın hocası olarak uyuyacaktır. surinamlıdan sonraki, gica'dan önceki bu gece ise benim için hüzün, burukluk, futbola bir kere daha lanet, yönetenlere bin küfür, sebep olan iki futbolcuya yüz bin beddua ve karmaşık milyon duyguyla bir kabus olarak geçecektir.
bundan sonrası ne olur diye merak edenleriniz vardır elbet. peşin söyleyeyim,bir bok değişmez. ben hagi'nin ilk hoca olarak geldiğindeki gibi heyecan duymadım. fatih terim'e teklif edilip de kabul etmeyince hagi'ye dönenler hiç şüpheniz olmasın bu senenin sonuna doğru çapulcuya hagi'ye sövdürtüp, teneke bağlayarak kovacaklardır. sebep surinamlı değildi, onun ısrarla oynattığı o iki futbolcu çakması olamazdı. galatasaray'da gitmesi gereken tek kişi vardı oysa. kadıköy'deki fener maçında 2.10 olan iddia oranını teslim alıp, 4.20 a çıkaran bizi maskara edendir. adnangiller var olduğu sürece de her gün, bizim için gelecekteki günlerimizden daha iyi gün olacaktır.
bakacağız hagi'ye. ilk maça çıkartacağı kadroyu göreceğiz. servet'i oynatacak mı? ön liberodaki kazma 16 numarayı ne yapacak? bu iki adam galatasarayın bulunduğu sıralamanın tek sorumlusudur. eğer bunları florya'dan kovmazsa, kendisi 3.defa gelmek üzere kovulacaktır. yok eğer servet'i oynatır, servet'te kişnerse, kendini aşarsa benim için çok daha beter haindir. adnan sezgin'i yanına yaklaştırırsa akrep gibi sokulacak olandır.
büyük adamlar, büyük maceralarda vardır. o maceranın tam sırasıdır. hagi bu riski almıştır, alamayan korkak hala imparator diye çağrılacaktır. belki de fener maçı atlatıldıktan sonra terim'in kapısı çalınsaydı terim kabul edecekti. zor günde kaçıp,hagi efsanesinin bitmesini bir timsah hareketsizliğinde bekleyecek, adnangilin iyice bok edeceği yere 3. defa gelip sıçacaktır.
fenerbahçe maçından ilk defa hiç korkmuyorum. eğer ölmüş eşşek değilsek, korkmadığımızın da sebebi vardır. başta hagi var, hagi'nin olduğu yerde allahtan umut kesilir, hagi'den kesilmez. servet ve 16 numarayı kadro dışı bıraksın,kimle çıkarsa çıksın eli boş dönmeyecektir. aslantepe arena tarihine ilk hoca olarak adını yazdıracaktır. bu madalya da hagi'ye yakışacaktır. reykarta güle güle dediğim anda sana hoşgeldin diyemedim hagi.
ama hoş geldin hagi, ne olursa olsun gittiğin gün sana sevgimde en ufak bir değişiklik olmayacak. buyur enkaz senin, boka batırdıkları galatasaray senin. metin oktay'ı çağıracaklardı ama o yok, seni çağırdılar. seni çapulculara yem etmemek için tribüne dönüş yapıyorum, sen gidene kadar koruman benim. seni galatasaraylılığımın olanca ateşiyle kucaklıyorum.
hasta siempre commandante.